19 Nisan 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

19 Nisan 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ünife san rmalı at | Alman sanatkârının bir tek tercih'hakkı vardır: Susmak Konuşmağa karar verirse duyduğu gibi değil, aldığı direktife göre konuşmak mecbüriy Almanyada sanat da öteki insani Yaaliyetler gibi parti tarafmdan ilam edilmekte, devlet tarafmdan kontrol olunmakta ve'nasyonal sosyalist fel. selesine ayak uydurmak mecburiye - tinde bulunmaktadır. Politikada oldu- ğu gibi estetikte de eski liberal ke. naatlere yer verilmemektedir, “Üçüncü 'Rayh, artistik yeradınılir ğer hürriyeti nasil korunduğunu bilir; fakat bu hürriyetin hudutlarını este. , fik olmaktan ziyade politik bir gihni- yetle çizmek icap eder.,, Göbelsin bu tarifine Hitlerin şu sö- zünü de ilâve edebilirsiniz: “Hıristiyaniie devrinin sanatı Mm. ristiyan olabilirdi; nasyonal sosyalist devrinin sanatı da masiyonal sosyalist olmak saruretindedir.,, Sanata yeni tatbik edilen bu naza- riyenin ne gibi ameli netiteler verdi. ği, Pariste “Centre d'etudes de poli- tigus Etrangire,, tarafından basan güzel bir tetkikte gayet güzel tahlil edilmektedir. Bu eser M. E. Wernert tarafmdan yazılmıştır. Bu kitab nazi | Almanyanm karakteri hakkında bir - | çok ağır başlı siyasi kitablarm ço. Zundan daha vazıh ve esaslı malümat | vermekte, vaziyeti tasvir etmektedir. | Yeni Almanya, eski alman sanatını | da üniferma içine koymuştur. Sanntr | kontrol etmek üzere iki ayrı organi» zasyon vardır: birisi parti, ötekisi devlet... Fakat bu iki muvazl kötitrol ifesi syn: adamlara verilmek su. le" hülkikmite birtöştirilmiştir. Her ikisinin de başında, Hitler bulunmak- tadır, Propaganda nazırı Göbels bir defa demiştir ki: — Alman artistleri, kendilerinin bi, ze &ld bulunduklarını, ruklarımızm #u- humuzla ruhlu, heyecanlarımızla he - yecanlı oldüuklarmı, o hayallerimizin yıldızmı teşkil ettiklerini düşünerek gurur ve saadet duyabilirler!., Almanyada sanatı himaye ve kon. trol için şöyle teşekküller kurulmuş- tur: Nasyonal sosyalist edebiyatını koruma komisyonu, sanat idare ofisi, nasyonal sosyalist kültür birliği, al. man edebiyatını ilerletme merkezi... Bunların da birçok kolları komite ve gubeleri vardır. Devlet, milli kültür senatosu ve mil- Wi kültür konseyi tarafmdan temsil o- İunur ki bunların da yedi ayrı meclisi vardır. 'Bunlarm içinde milli kültür konse. yi en ehemmiyetli olanıdır”; çünkü herhangi bir sanat eseri vücuda getir. mek istiyen bir artist buraya kayıtlı | olmak mecbüriyetindedir. İ Almanyada bir ressam, isterse kön- elindedir di evinin duvarlarını resimlerle sisle. muharrirlerin, tiyatrocular, erbabının. da edebiyat, tiyatro ve mu- siki odalarına girmeleri lâzımdır. Bu organizasyon hakkında yukar. Ğr balişe! niz tetkiki yapan Ver. nişrt'in birkaç satırını alıyoruz: “Teorik bir idare organı olan milli kültür konseyi, hakikatte bütün sanat ml sosyalist hu - işmaktadır. ontrol al. tındadır, İtaat rk terğ için bir nevi tenirin ir. Bir meslek sa- kibi öncak Bu tlar içinde hayatını elinde bir. tek âir,,, ratıldığı & Bun ronun, n Alman ıda bulunduğunu söy- hareket olmaz. r altımda kâlmış- ile muayyen bir ha. bir tarafa aktarma ı gibidir. Hele halk ük bir rol oynamaktadır. klarmın mektebten çi. eri bir garkının ter- m ökmeği bırakın, yakında açacak; Köylü çift sürmeyi bırak, Bis yakında We çift süreceğiz. Militarizm ile mistissm Almanya. lerinde bu süretle biri- dilmektedir.. “Mnaçester kl Kırımızı çiş Amerika - Almanya tayyare 5 seferleri yakında ba şlıyor “Luft Hausa” nın beheri 650 beywir küvvetinde dört tane Junker Jr &o,, madikalı dizel molörü taşıyan “Hamburger, ,adlı deniz tayyaresi Böylece Alman- Cenubi Atlantik hava yolunu ilk | açmış olan Almanya (önümüzdeki | haftalar içinde Almanya ile Nevyork | arasında hava postası seferlerine başlıyacağmı ilân etmekle İngiliz ve Amerikan tayyarecilik mahfellerin» de müthiş bir heyecana sebebiyet vermiştir. Çünkü ne İngiltere, | de Amerika Anlatik Okyanusu üs- | tünde muntazam hava postaları se- | ferleri tesis edecek hazırlıkları, önü- müzdeki sonbahardan evvel itmam m ği ü dir, edemiyecekle ya, hava caktır ki böylece 4.000 kilometre HABER — Akşam postası Kalb ölüm değildir! Haklarında ölüm ilmühaberi verilmiş adamlar diriltilebiliyor Asri doktorlukta, artik atmaz ol- muş kalbi yeniden işletmek suretiy- le, bir ölüyü diriltmek meselesi ka” dar münakaşa edilen hiç bir mevzu yoktur. Bir taraftan fennin mucize si olarak alkışlanan, diğer taraftan da manasız ve faydasız, hatta tehli- ntrakardisl,, tek itirazlara rağmen * tekâmül seyrini takip etmektedir. Beşerin esas meselesi olan hayat ve memat üzerinde dönen Ve ber ikisi» nin kara esrarina nüfuza üğra şan bu ilim büyük alâka uyandırı- yor. Tedavi eden doktoru tarafından “ölmüştür,, diye gösterilen bir adam diriltilebilir. Kalbi isletici makinenin mucidi olan o doktor. Âlbert S. bunun mümkün olduğunu bizzat hem de birçok termek suretiyle ispat et- miştir. Doktor ispat etmiştir ki: “Uzun süren kalp durmaları bile muhakkak ölümü ifade etmez; bütün akraha ve doktorları tarafından "artık büsbü- tün ölmüştür,, telâkki edilen bircok adamlar bu yeni:makine vasıtasiyle diriltilmişlerdir... Makineye İngilte- rede “can veren, adı takılmıştır. Mucizeler yaratmakta olan bu makine artık tecrübe devresinde de- ğildir. Muvaffakıyetleri ve tam s1- lâhiyet sahibi doktorların önünde yapılan kati neticeli tecrübeleri, iti- yan bir makine olduğunu is. iştir. » Ölüyü diriltmek için bu. hariku- lâdö wewlün pon nedir) Pek bar sit: Kalbi suni Bisurette işleten ma” kine bizzat kalb tarafından vücuda getirilen elektrik enerjisine benzer bir cereyan değuran elektrikli bir ölettir. . Şurası unutulmamalıdır kit kalbin normal her darbesi, dakikada 72 defa kalbi baştanbaşa süpüren ve bunun neticesinde kalp adalesini takabbuz ettiren minicik bir elektirk cereyaniy!s birlikte olur. Bu elektirik cereyanı inkişaf ettiren hücreler grupu : kalbin üst boşluk duvarındadır. Fizyoloji bilgin leri buna “Sinus Node,; adını vermiş lerdir, biz ise bu adı “kalbin adım at- trıcısı,, diye tercüme edersek daha iyi anlaşılmış olur. * Takriben on sene evvel doktor Hyman, durmuş birinsan kalbinin, bizzat “kalbin adım attırıcısı, tara- fından doğurulmakta olan cereyanâ müşabih bir cereyanla tahrik edildi. ği takdirde işletilebileceğini düşün- meğe başlamıştı. Birçok tecrübelerden sonra lâzım solan elektrik tipini keşletti ve bir voltun binde biri nisbetinde bir ce- reyahın kâfi geldiğini buldu, Sonra da kalbin hareketini doğuran höcre- lere bu cereyanı ne suretle vermek Yizım geleceğini araştırdı. Doktor bunun ancak elektrikle mabmul iğneler vasıtasiyle kalbe u- laştırabileceği kanaatine vardı. Tec- rübelerini Kobaylar üstünde yaptı. Bundan sonra kedi, tavşan ve köpek ler tecrübe edildi. Bundan sonra doktor muhtelif hastahanelere müracaat etti; ölüm ilmühaberi verilmiş hastalar üstünde tecrübelere başladı. İlk hastası za- türrerden ölmüş orta yaşlıbir a dardı, Doktorun altın iğnesi bu a- damın kalbine girer girmez kalp iş- lemeğe başladı. Adam dört gün kadar yaşadı. Fakat zatürree ci- ğerlerini o kadar harap etmisti ki ya- şamasına maddi imkân yoktu; dört gün sonra öldü. fazla bir yol katetmek mecburiyeti hasıl olmaktadır. Almanların dizel motü'lü yeni tip tayyareleri bü yolculuğu hiç müşkü- atsız bağarabilecektir. « Lâzm olan bütün tecrübeler yapılmıştır. | i di “Con verici m “portatif bir radyoya. benzemektedir. Bundan sonra doktor, makine” siyle, kalp hastalığından ölen basta- “mezarlarinın Bir telgraf, gtçenlerde Italyan âli- mi G, Markuninin sansasyonel diye tavsif edilmekte haklı olan yeni bir keşfinden bahsediyordu. Branly ile beraber Hertz dalgalarıtım telsiz tel. graf naklinde kullanılmasını tahakkuk ettirmiş olan Markoni, simdi, Kisa dalgalar vasıtasiyle geniş ölçüde ener- ji nakli gibi büyük bir keşfin peşin. dedir. Dr. Seheider isimil bir Alman pro. fesörü 1935 de kısa dalgalarla tecrü. belerin yapılmış olduğu Rapallo ya- kınındaki radyo istasyonunu ziyaret ettikten gonra, bu ziyaretirden hayran i dönmüş ve Markoninin elektrik ener. jininin havadan nakli meselesini filen halletmiş olduğunu söylemiştir. Dalgalarla kuvvet nakli! Bu, yarın ekonomik hayatı kökünden sarsacak muazzam bir keşif olabilir, Ve belki bu kegif, makineden daha fazla, #a- yısız işçilerin elinden işlerini mlacak- tm. Muayyen bir istikâmete tevcih 8. dilen kısa dalgaların taşıdıkları cöre. yan kuvvetiyle, dünyanm bir başka köşesinde en ağır, en hacimli cisimle- rin kaldırılarak yerlerine yerleştiril. dikleri görülecektir. Bu muhtemel keşif, bize bazı arke- olozlarım, Mısır ehramları gibi bazi eski Ahldeslrin yapılış sekilleri hak- kmda ileri sürdükleri faraziyeleri ha. tırlatıyor. O zamanlardan bize intikal etmiş olan vesikalarda bu âbidelerin v a # O i | Tarih tekerrürden ibaretlir? era 4 2 e e ELE Markoninin son keşfi Mısırlılarca malüm mu idi? Ehramlar nasıl yapılmıştı, Mısir a ilmeğe koyuldu. Ancak kak bin iki ölüm safhası vardır, birisi 90 saniye, ikincisi de 15 dakika imtida- dındadır. Binaenaleyh | makinen n, bu müddetler zarfında imdada yetiş mesi lâzım gelmektedir. Verem ve kanser gibi'hastalık- lardan ölmüş olanlar için “can veri» ci,, makizlenin büyük faydası olama. maktadır. Bu makinenin en büyük İnydasr nörmel ve sağlam olup “da birdenbire duranlar içindir. Bundan başka ar#rliyat mesasi üstünde bir denbire duran kalpleri yeniden işlet“ mektedir, . Ani ölümler diye tarif edilen va: nd vardır ki doktorun o “Stetos op,, u bunların gayet, yayaş atan kalplerini Binler Me ent cağız “hiç bir hayat eseri gi ğe yor!,, diye diri diri gömülmektedir. “Can verici makine, ler işte böyle feci vakaların önüne geçecektir. Sırrı nedir ? : miş, fakat bulunamamıştır. Her bak d6 şurası muhakkaktır ki, bu büyüle eserleri meydana getirmek için tek insanm beden kuvveti ve hat, tâ bugün kullanılan vinçlerin kâfi ge leceği hususunda mütehassıslâr şÜp- helidirler, li Bundan şu netica çıkarılmak Jâzim. dır ki; firayunler zamanınm Misirli, Tarı, bize meçhül olan, ve daha doğru- su Markeninin gon kesfine gelinesre Kadar meçhul kalan bir vesıtaya ma. Tiktiler, Buna şu diğer esrarengiz noklavı da ilâve edslim: Deki zamamlardın kalmın bazı mozar « mobedlerin ezitle- rine konulmuş olan öldürücü kutup. lar, bazı fazla mütecersis kösiflerin ve arkroloğlerın ölümüne sebebiret vermiştir. Bir elektrikli raym üzeri. ne basan adam nasıl kendi Vücuduna cereyanı geçirir ve bn gcbenten yanar» sa, bilenlerin verd'kisri izahata göre, Misrın mezarlarına girenler ge, tema. siyle İki cereyanı harekete getirmek» te, zamana kadar menfi kalan cere» yanlar, bu yabancı temasia canlan, maktadır. e Böylece husule gelen ve ekseriya ge. cikme İle ortaya çıkan tesirin #ebep- leri son derece çaprasıktır ve bü hu. susta hava? mevcelerin tesiriyle mey- j dana gelen enerji faraziyesi daha rid görünmektedir, “La bune des

Bu sayıdan diğer sayfalar: