2 Eylül 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

2 Eylül 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: Soğoman Yekiryan — Çeriren: iŞ. Beyoğlu caddesinden otele döndüğüm zaman birisinin beni beklediğini hayretle gördüm o damdı a biraz istirahat ettikten son- e değiştirerek sokağa çıktım. Bu dakikada İstanbul şehrinin haya- um ve mukadderatım üzerinde mühim bir rol oynayacağını aklımtlan bile ge- şirmiyordum. İ Üçüncü kısım Istanbulda ilk gün Küçüklüğümdenbeci hakkında efsa- İ neler işittiğim İstanbulu görmek onu İ yakından tanımak arzusiyle Osmaniye otelinden çıkarak şehirde bir gezinti yaptım. Yüksekkaldırımda sokakta ku- mar oynayan sarhoş ecnebi sından geçerek Beyoğlu olduğunu bilâ- hare öğrendiğim bir caddenin kalabalı- ğına karıştım. İlik nazarda, İstanbül şehrinde herhan gi bir fevaklâdelik görmek kabil değildi. Bilhassa vapurdan çikar çıkmaz, Bey oğluna çıkan Wir yolcu kendini yabancı bir muhitte bhissetmezd. Dünyann keri ara- başlıca kozmopolit şehirleri gibi, İstan- bulun “Beyoğlu,, su da, memleket da - inde yabancı bir şehir manzarası ar- zediyordu. Bir memleketin “üvey evlâtları,, sa- yılan bu gibi şehirlerde ecnebilerin ta- hakkümü daha ilk Her tarafı yabancı bayraklarla $ lenmiş, her tarafında Türkeçeden başka dillerle ilâr asılmış, caddelerinde fransızca, İngilizce, İtalyanca, rumca, nazarda göze çarpar. | ar ermenice, İbraniceden başka (Japonca bile konuşülmâkta olan Beyoğlunda ken abancı hissetmedim, çünkü bura- iyotdü. Kerarengiz bir şark şehri bulmak diyle yola çık mış İken, kendimi Tiflise dönmüş san- olduğu gibi, burada da İngi- Fransız askerleri, Tiflis soktek. | larırda olduğu gibi, Beyoğlu caddesi de de yetmiş ili buçuk milletin polisi resmi geçit yapıyordu. İki üç saat kadar dolaştıktan sonra istirahat etmek üzere otele döndüm. Odamın anaharmı istediğim zaman, ka liz ve pıct bir adamin iki saattenberi salonda beni beklediğini haber verdi İstanbulda kimseyi tanımadığım ve İstanbula geldiğimden kimsenin de ha- beri olmadığına göre, bu işte bir yanlış. hık olacağı muhakkaktı. (Ben, kendi | kendime bunları (o düşünürken, kapıcı yen adama, gel- haber verelim mi?, — Bir yanlışlık olmasın, nim kimsem yoktur. urada be- — İsminizi, hattâ Semiramis vapu » | riyle Batumdan bugün geldiğinizi bili, | 9 yor. Kapıcının bu »5 şüphe uyandırmamıştı Bunula beraber, heyecanımı belli et memeğe gayret ederek: i bende garip bir — İsmini sordunuz mu? dedim., -- Çok sihirli bir adama benziyor. Fazla bir şey soramadık. Kc telin kapısından içeriye girdi — Sogomon Tehliryam görmek is yorum, d : bildiğim için “yok- — Otelinizin adamiyle buraya geldi- Kendsini karşılamıya gitmiştim., Fakat biraz geç kalmışım, Derhal kendisini görmek er veriniz, diye İS. üni öğrendim. yetişemedim.. istiyorum, lütfen & rar etti. “İmkânr yoktur, çünkü kendisi burada değil, dışarıya çıktı... dedim, Ne zaman geleceğinizi sordu. “Bir şey söy - İemedi,, dedim. Gittikçe sabırsızlanı- yordu. Sözlerime inanmamış olacaktı ki: — Azirim, dedi. ben Sogomonun akrabasındanım.. Onun bugün Ba. tumdan Semiramis vapuriyle geldi biliyorum. Belki odasında yorgun olduğu ii istirahat ediyordur. Siz bir defa kendisine habet veriniz, beni mu- hakkâk kabül edecektir. demeğe baş - ladı , Otelde bulunmadığı ğim teminat Üzreine: — O halde ben gelir gelmez kend zi rica eder dedi, niz haber verelim. — Hacet yok, b dis'ni görürüm, ded Sokağa bakan sa ıza dair verdi. salonda beklerim, e haber vermeni- Müsaade ederse - şimdi gider ken. im ve salona girdim. | nda gel İ nç bir adam f oturmuş er rünce başını çevirdi, teped dar beni süzdükten sonra aradığını bul mamış bir adam tavriyle yine gâzetesini Şimdi meçhul adamı tetkik etmek sırası bana gelmişti, Henüz 25—26 yaş larında görünen siyah ği kara gözlü, era kaşlı bu genci Ğ Nazarı dikkatini celbetmemek salondan çıktım ve tektar kapıcının y nına giderek 3 üzere — Ben odama çıkıyorum. Beni gör mek istiyen zat: beş dakika sonra oda- ma çıkarınız, dedim Her ihtimale karşı bu gençle salon . da görüşmek istemiyordum Odama gi- Ter girmez, evvelâ karyolanın altını, gardröbun içini aradım ve odamda kim se olmadığına kanaat getirdikten sonra pântalenümün arka cebindeki tabanca- me ceketin söl'trbini Yerlştrdim ve | tam kapının kârşısında bulunan kol tuğa yerleştim.. Bu sırada hafifçe odamın kapısı vu- ruldu, Bir hademe kapıyı açarak bir ziyaretçinin beni görmeğe haber verdi. Yüksek sesle: — Buyursun! dedim. Hademe kaybolunca, beş dakika evvel geldiğini Güzel Türkiyeden Manzaralar mis vapurunda bulunduğunuzu öğrenerek İ sonra saat 4 de geleceğini söy — tetiban ve terelime hakkı mahfuzdur — salonda gözete okuyan genç içeri girdi ve kapıyı kapadıktan sonra bana yak- laştı, elini uzatark: — Affedersiniz biraz evvel salonda sizi tanıyamadım. “ Sizi ben de tanıyamıyorum” manası nı İfade eden bir vaziyet aldığımı gö-| rünce, delikanlı şüpheleri izale edecek kestirme bir yol tuttu ve: — Adım, Garo Tatuldur. Bu sabah Erivandan, Hamparsum Terminasyan- dan müstacel bir telğraf aldık. Semira- derhal Mesajöri Maritim şirketine mü racaat ettik, geminin bugün öğleden Halbuki 3.30 da gelmiş, bu yüzden sizi rihtimfa karşılayamadık. Kusura bak mayınız.. — Telgrafta ne diyor?, Garo Tatul cebinden bir telgraf çı - kararak bana uzattı, Hamparsum Ter - imzasını telgrafta minasyan taşıyan şunlar yazılıydı: mis vapuriyle Batumdan İs. hareket eden Sogomon “Tehlir Delikanlı telgrafı cüzdanına yerleş - tirdikten sonra: — Arkadaş Hraç sizi bekliyor, ister- seniz derhal gidelim, dedi . Bu gibi vaziyetlerde acele karar ver menin tehlikeli olduğunu bildiğim için Taşnak fırkasının İstanbuldaki mesul murahhası olduğunu daha Erivanda ken hildiğim Hraçla mülâkatr-bir gece tehir etmek üzere Garoya şu. .çevabı verdim: — Benim için fazla yoruldunuz, size teşekküir ederim. Arkadaş (O Hraça da teşekürlerimi bildiriniz. Yalnız bu gece çok .yorgunum.. Müsaade etsin, istira, hat edeyim, yarın ziyaretlerine gide - rim. TArkast var.) Sıvasta Sıvas camiinin minareli Tara, İnkaların definesi 3 EYLE — Cenubi Amele yerlileri i Inka'ların hazineS bulundu mu? Bundan bir müddet evvel Rio dö Ja- nerioda bütün Cenubi Amerikayı büyük ( wefinesi güzeli, lâkabı takılmı$ bir merak ve heyecan içinide bırakân ve dedikodusu hâlâ devam eden bir cina - ye vukubulmuştur : Rio dö Janerionun en büyük oteli o lan (Kapakabano) önünd bir otomobil durmuş ve içinden çok gü- zel bir kadın inmiş arka arkaya sekiz tabanca sesi dUYul - r akşam, tam bu sırada, müş ve genç kadın cansız bir halde ye- re yıkılmıştır. Kargaşalıktan istifade e- den katil de halk arasına karışarak kaç- mğa muvaffak olmuştur. Bu güzel kadın, İnka'ların | ©) de | finesini bulduğu söylenen, Cenubi Ari€- | rikanın eşrârengiz güzeli Emilia Kavas- saydı, İşte, simli bütün Amerikada onun hakkında anlatılan şeyler: Bundan beş sene evvel, Kavassa, ko- casiyle beraber Cenubi Amerikaya ge lerek, Peruda İnkaların eski paytahtı olan Kuzkoya yerleşmişti. Bir müddet El Deslano adında £ bir “kırmızı derili,, nin, ke define- lerini nereye saklamış olduklarını bile diğini öğrendi. A ra durgunluk verecek derecetİe ymetli ölan bu define 1532 senesinde Kral Manko Kapak'ımn, misafir ettiği bir katlinden sonra sonra, İspanyol tarafından İnkalar tarafından saklanan ve o zaman danberi arandığı halde bir türlü bulu- | El Desiano, | Kırmızı derili aki bir mabedin hara - ve hiç kimsöyle namamıştı. Kuzko yakını beleri yaşıyor konuşmuyordu. Emilia Kavossa, bunları öğrendikten in sonra ortadan kaybolmuş- tüEKödüsri" bütün araştirmdlara rağ * mes öhü bularhâmüy Ve aradin altı ay geçtikten sonra, nihyet bir gün, onun, eski mabedin harabeleri arasında Bi De siano ile beraber yaşadığını haber al- muştir.. Bunun üzerine derhal oraya git miş, fa İki gün sonra, kendisini boğulmuş bir va lardır. Kısa bir tahkikattan sonra, El Desi- ano ile Emilia Kavossa tevkif edilmiş- lerdir. İhtiyar kiztl derili hiç bir söylememiş ve ancak. katilin kendisi oj- bit kaç yalnız başıma avdet etmi ette bulm sey duğunu işaret etmek için başıyla işaret vermekle iktifa etmiştir. Emilia da malümat alabilmek için, bu iğrenç ihtiyatın metresi olduğunu ve onun, sarf kendisini dalma yanında alıkoyabilmek imidyile kocasını: öldürdüğü; Bu sözleri duyunca, El Desiane, ini boğmak için, Gzerine Ma jahdarmalar buna mâni dır, söyle- atılmışsa El Desiano idamz mahküm edilmiş Emilla da serbest bırakılmıştır. LA bütün israrlara rağmen, resmi makam hakkında hiç bir şey söylememiştir. Emiliayı, ilk defa, definenin ve El Desianoyu mevcudiyetinden haberdar etmiş olan ihtiyar yerli de, bir müddet sonra, esrarengiz bir hast, neticesin de ölünce, güzel kadın, bü işin yegâne şahidi olarak kalmıştır. Peruyu terkederek, seyahate başla- mış, kocası kendisine hiç bir miras bı- rakmadığı halde Emilia, en 2 yonerlerin hayatını miş ve hiç gin mil başla- zaman, hiç kimseye bu müthiş yekünlar tutarı parayı tereden aldığını söylememiştir. Bu süküt bir tek şekilde tefsir edili- yordu: Güzel Emilia, ihtiyar yaşamağa canl Amerikada Peru ve Şillde yaşıyan medeniyette oldukça derlemiş Yerlilerdi, 18 emcı asırda İspanyollar buraları istlA ettikleri saman ortalığı yağma ve İn Kaların medeniyetini mahrâtelişlerdi. Fakat bilkiimdarları Manko Kapak'ın meşhür ha, zinesini ele geğirememişler, İziti bulamamış, bardı. yatağında, | | İnkaların definesi haklan. | olmuşlar. | Brezilyada çok güzel bir “kadın garip bir şekilde öldürüldü ç ur kendisin Bunun üzerine, ir yahatleri esnasında, sarfettiği n aretarğ onun şöhretini büsbütü ani Lâkin sekiz tabanca kur yet ve ika) Kavossa'nın sergüzeştlerin€ dit miş bulunuyor, Onu kimi ördürü : enem! e Giyen ig vE Hâkikati İnkalar de meçhul kâlmişter. e © esinin esrarı ÖR ——— li PARA Kâğıt ve gümüş > Muhtelif deviet!€ ne kadar DİE Acaba dünyadaki muhtelif P tedavide bulunan kağıt" vE günü ani Bİ rm nekadar olduğunu biç merek e“ ye Bunların 535 ve 4g seneleri MPİ bit edilmiş miltarları şunlardır” Türkiyenin mevcudu B37 enes langıcında tesbit edilmiştir. Hrası hesabiledir) Türkiyede 14 milyon 158 milyon 344 bin Bira kW vi 404 bin # ya gif. o “> ““ ; para, Almanyada 771 miyon milyar 380 milyon Hrasi kâğıt para, Arnavutlukta gümüş 40 bin Türk 2 myo xdgıt © yon 875 tu 29 milyon gümüş 245 153 ulra milyon gümÜk “vg ri 200 bin küğet Jira, Balgarisis? yon 847 bin kâğıt İ yon 800 bin gümüş 45 milyon 35 Ura; Fransa 409 inilyon gürüf ii milyon kâğıt Tire, Holanda Yİ m. 5 milyon kâğıt ir, Ni şi” eliyon görmüş 3 milyar 144 Bİ. çek nda 10 milyon 300 bin gonli çi çü in kâğıt lira, Javeç 38 vira, Janis”, müş gi on k Aş 404 müye 112 milyon gülmüş 722 miyo” > talya 111 buçuk milyon günÜ? milyon kAğıt lira, Lehistan 96 uk milyon Kağit ik milyon gümüş 9 siyof Uteanya 3 milyon 300 b ari” malla 00 Pir kel MBA e şerri vi n v 9 milyoi e müş > 244 b lir; miyon gün 12 mi müş 12 tekiz 11 milyon GÜ “ vt Bira, Roman hira, şi 400 bin vya vin o gümüş ve Yunanirtan 11 miyon am 820 bin kâğıt tira otarak PA gediği” tartar yukarıda da #Ö Bu mik pdesii” (Türk rası) esası yi. Hastalarını hergün # “ akşam 19 za kadar Karak > meydanı Mahmudiye 1/2 de kabul eder. Salı ve cuma güni“! 18 ze kadar paraşızdır. em AN HAB AKŞAM po” gvl ça Istanbul Anka Punta kutuma ML Telgrat adresi: 1st9” Yazı iğleri vesetonU Şi idare uğn - ant * Senetik & uslık 1 aybık 1 aylık Sahibi ve Neprizeh Hasan Ra” Barıldığı ger (YAN

Bu sayıdan diğer sayfalar: