20 Nisan 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

20 Nisan 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER'in zabıta romanı zenç kıiz: sizi Esterel'deki kızılka- 'a şatomuza davet ediyoru.n! dedi ” $ y N Sonra, sesinin ahengini değiştirerek, gilizce sordu: — İngilizce biliyor muşunuz?. — Yarım yamalak tahsilimi her ne şdar Oksfordda yaptımsa da, kelime- in dörtte uçunu yutarım. Genç kaz; — Cldden - dedi. İngilizceyi çok fe. » konuşuyorsunuz!., — Size hakikati söylediğime emin ©- suz ! ire yerinden fırladı — Benimle alay ediyorsunuz deği mi? kat, ben bir Amerikalıyım. İngilizce p belmemeniz beni kat'iyyen alâka- r etimez. Sizin polis hafiyesi Rali O. tuğunuzu bilmiyor da değilim.. Siz nu ihsas bile etmek istemediğiniz lde Seni bissikab'elvuku aldatmıyor, Genç kızın bu sözleri Üzerine iâkırdıyı ha fazla uzatmasına meydan birak- idım : — Evet, dedim, Polis hafiyesiyim.. «© bunun da alâkadar etmemesi icap O Gordroba doğru uzanarak ipekli bir bdözambır aldım. Ve paravanın arka. ta geçerek giydikten sonra geldim.. & saatine baktı. Ve; — Müteessirim, . dedi- lükin iki daki- a kalmış. Lord Seamor otomobilinde *ai bekliyor. Yetişmem lâzım.. Çok rkunç bir vaziyet karşısındayız. Bu- size bilâhace anlatacağım, şimdi söy- sem hiç bir şey anlayamazsınız. Be. dinlemek için bir vakit tayin edece- sizi sanryorum. Siz Lord Seamoru ta- yor musunuz? Hayır mı? Nasnl? Onü armıyan kim var ki?.. Bilhassa siz po- ler!.. Yalaız temenni ettiğim bir şey rsa o da: Allah sizi ona benzetmesin! n sizi Estereldeki “Kizıl kaya,, gato- iza davet ediyorum.. Yarın geliniz, mdi vakti sizi bekliyorum.. Sizi amca- 1 eski bir dostum olarak takdim ede. ğim., Sonra, bir parça düşündü: — Acaba ben sizi nereden tanıyo - m? » diye ilâve etti.. Yanılmıyorsam, â çok yakmdan tanıyorum. Her hal- Fransadan olsa gerek! Çünkü ben nelerdenberi burada lord Seamor ile rabor otururum.. Başka nerelerde bu- adünüz?. Bu genç kadırın sorgüları beni ol. kça sıkıyordu. O tekrar devam ede- &r — Avustralyadan mı olacak? Hayı ? Öyle isa Japonyadan, yahut Hin- NKON MRŞZ distan ve yahut ta Cibutiden.. Sonra oturduğu yerden bir parça kımıldana- rak, sert bir ilsonla : — Rica ederim, benimle alay mr edi- yorsunuz?.. Bir kere daha saatine baktı.. mağa hazırlanırken: — Saatinize beyhude bakıyorsunuz. Çünkü Lord Seamor sizi beklemiyor,.. O kokteyl içmeğe gitti. Dönünceye ka. dar oturabilirsiniz ,dedim. Kız alallamış bir vaziyette yüzüme baktı. Ve: — Siz nereden biliyorsunuz? diye ı sordü. » — Pencerellen gördüm.. — Ben de amcamı tanımıyorsunuz sanmıştım.. Cevap verdim: — Bir polis için bunu keşfetmek ka- dar basit bir iş olabilir mi? Sarı, büyük otomobiliyle aşağıda durdu. Üzerinde şiyah bir elbise ve begmda da açık ma- roken rengi bir şapka wardı. Fakat bir kaç dakika sonra Miramar bazının önü- ne gitti. Güldü ve; — Alât » dedi, Tekrar: — Siz Filâdelliyada bulundunuz mu? diye sordu.. — Evet. Beş hafta kadıel. — O halde, ben siri oradan tanıyaca- izi Artuetlerin yanında görmüş Kalk- ğım.. Si olsam gerek.. — Tamam orada olacak.. Spik — Ezi sokak numara 45 de, dedim. Genç kadın bi cevabımdan bir parça kuvvet almışa benziyordu. — Tekrar özlerimi teyit eder gibi ıble Her hı);de oradan olacak.. Çünkü, Artuetler, Filâdelfiyoeın en aristokrat jnsanlarıdır. Bazan yabancı misalirleri de kabul ederler. Affedersiniz. Yilğd $- £ fiyaya siz ne iş için gitmiştiniz? Bü ,k sösyetelere devam ediyor muydunuz? - diye sordu.. (Dovamı var) Istanbulun imarından maksadımız nedir ? | — Prost tarafından yapılan plânm İs- I tanbul şehri için nihal bir p'ân addedil- meti doğru olamıyacağı kanaatindeyiz. Prost plânmın memlekete sadece bir “nâzım plân., olarak takdim ecilmiş bulunması ve oldukça geniş kadrolu bir *“mütebassıslar encümeni,, nin bu plân üzerinde İncelemeler yapmağa memur edilmesi bu kanaatimizin sadece bizim kanaatimiz, bizim indi ve münferid bir | iddiamız suretinde telâklri edilemiyece. gini de açıkça göstermektedir. Prost plânı bize yeni ve “Orijinal,, çok şeyler söylemekte değildir. İstan- bul şehrinin imarı etrafındaki neşriyatı teksiyonlarını karıştırıyorlarmış gibi bir vehme tutulabilirler, Ne kadar iyi ta- rafları varsa hep, yıllanlanberi Türk mütelekkirleri tarafından teker teker ve tekrar söylenmiştir. 'Temas ettiği ne kadar “yeni nokta,, varaa, ya nobsan bir etüd mahsulüdür, yahut “mevkie uygunu,, değildir. Bu hâle bakarak Prost'un, bir şehircilik mütehassısından ziyode, İstanbul şeh- rinin imar: etralında ortaya atılmış ©- lan fikizleri ve görüşleri tetkike memur bir hakem gibi çalıştığı iddia edilebilir. İstanbulun imarından maksadımız nodir?, E&ki bir şehri yenilemek mi istiyoruz? Eski şekri, yeni ihtiyaçlara uygun bir hale mi sokmak istiyoruz? Yoksa yep. yeni bir şehir mi yapmak isti ?. Prost plânı bu üç şeklin herhangi bi- aoi KADIN vekkeseneekesesenkeneseneA. Ber yeneakesneA BerkenereceN | | dikkatle takip etmiş olanlar, Prost plâ. nına şöyle bir bakınca cski gazete kol- | | | | | Son moda bir spor blüzu. Tpekten yapılır. Zarif bir şekilde bağlanmış | olan kravata dikkat ediniz. Bu kravat yaka meselesini zarif ve yeni bir şe. kilde hallediyor. Hasır gapkanın ar kasına bir şarpa geçirilmiştir. Tonton amca sıhhi imdad memuru Prost islanbulu an- lamamıştır. Müte- hassıs, şehri, eski bir paşa konağı gi- bi ele almış ve bir paşa konağını la- mire memur bir kal- la gibi düşünmüştür Yazan ; Nizamettin Nazif rine köklü bir cevap vermiş değildir. Mütehassıs, İstanbulu, cski biz paşa konağı gibi ele almış ve bLir paşa ko- nağını tamire memur bir kalfa; gibi dü- şünmüştür, İlk bakışta harikulâde modern satmış gibi sanılan “asma taraşa,, lar, viyadükler, küçük evlere tepeden ba. kan “haval asfalt otostrat,lar hep böyle bir düşüncenin eseridir: Prost fstanbulu anlamamıştır. Bu şehirde istediğimiz ilk şey parazitlerin kalkmasıdır. İkinci şey, şehirliye sirkü- lâsyon sür'atı ve sıhht mesken, üçüncü gey ise bu şehrin istismaca salih bir bale konmasıdır. Prost bize, bütün zarur? inkişaflarını dar bir sabada başarmağa mecbur bir metropol plân: vermiştir. Nedir bu, İstanbul? Niyork mu? Londra mı? Sağımız, solumuz arzullahu vüsia,.. Ditediğimiz kadar, gerine gerine'yayı- hrız, Buna mâni olan ne vardır? İstanbulda sür'at viyadükler üstün- den geçecek yollarla temin edilemez.. Bu şehir yapılışı itibariyle metro şehri. dir. Çok sür'at mi temin etmez İstiyo- ruz?, Yerin altını kazıp metro yapaca- Bız. Gelelim bizce en mühim meseleye.. Yani İstanbulun istismarı keyliyetine, Azrl iş buradadır. Biz bu şehri pafta pafta 1s'âha karar verirken gözönüne aldığımız masrafları istikrazlarla kapa- tacak değiliz. Şehrin varidatımı arttıra. tesi- Yeni Neşriyal: Tütün Şebrimizde, 8 » İliraç müddelerimizin başında gelen “Tütün,den alan yeni bir imeemua çıkmağa başlamıştır. Tülün mecmuası, birçok — cephelerden telkike şayan olan ve devlet — varidatının mühim bir kısmını — temin eden tâlün mahsulümüzün ziran! ve tcareti üzerinde faydalı neşriyatta bulunmak gayesile ve hasusl teşebbüsle çıkarılan bir eserdir. İsmail Ziya ile Leml Cemilin çıkarma- ia başladığı bu mecmuanın momlekete ha- yırlı hizmetler görmesi beklenebilir. Zira, bunlardan Lemi Cemil senelerce inhisar. lar İdaresinin teknik İşlerinde mümarese Körmüş ve başeksperliğe, şube müdrülüğü ne kadar çıkmış, sonra ideali uğrunda ça- lışımak ve tecrübelerinden — memlekeli de & etlirmek gayretile bu işe başla- aşlır. Mocmuayı tütüncülerimize tavsiye eder ve sahiplerine muvallfakiyetler dileriz. Çocuk duygusu Tçi ve daşı renkii olarak İntişar etmekte olan Çocuk duüygusu meemuasının 30 un. gu sayısı çıkmmıştır. Şehri yenilemek mi,yeni ihtiyaçlara uygun hale sokmak mı istiyoruz ? rak bu işleri görebileceğimizi ve bu arzıumuz 'a ilerledikçe şehrin munta - zaman zenginleşeceğini sanıyoruz.. Ya- ni bu işte aslâ idealist değiliz. Düpe- düz realistiz veya bazizgânız.. Hakikat bu merkezde olunca insan Prost plânın. da Iİstanbulun bir vitrinini arıyor, Bir vitrin ki ona bakan İstanbulu en ba- rakteristik tarafından — görüverecektir. Bizce böyle bir vitrin Edirnekapı ile Sultanahmet meydanı arasında kurula- bilirdi. Mütehassısın tavsiyelerini bey hude yere gözden geçirdik.. Prost, E. dirnekapı - Fatih - Şehzadebaşı - Beya. zıt - Çemberlitaş . Sultanahmet güzer- gâhının kıymetini anlamışa bonzemiyor. Halbuki İstanbulun yüzde doksan tari- hi kıymeti bu yol ürerinde toplanır.. İstanbul imarının belkemiği bu yol ü- zerinde bulunacaktır. Yahut modermn bir ifade ile söyliyelim: İstanbulun in- kişafı Edirnekapı . Sultanahmet mihwve- rinin inkişafına bağlıdı Biz İstanbulun imar edilebileceğine Prost plânının kabul edildiği gün de ğil, ancak kazmacı müfrezelerinin, E dirnekapı ile Sultanahmet arasındaki parazitlere karşı umumi taarruza kalk- tıkları gün inanacağır. Prostun tahlilinden çıkan metice biz- ce şudur: Yüzde elli Piyerloti, Yüzde yirmi beş Tanzimat, Yüzde yirmi beş Jülvern, Halbuki bu şehre biz, bir Buhtun. nasır aramaktayız. Nizamettin NAZIF Kasımpaşada satılık ev Kasımpaşada büyükcami karşısında Ne- va sokağında beş mumaralı ev — satılıktır. İçi tamamen yağlı boya olan bu evde üç katta yedi oda ve her katım ayrı halâsı ve geniş solnsı, kileri, arkada — bahçesi, tu- Tumba suyu ve elektrik tesisatı vardır. Ah. şap fakat yenidir. Görmek İstiyenlerin (- çindekilere müracan! ——— ——— ——— ——— ——— ——— Istanbul Radyosu 20 NİSAN — 1938 ÇARSAMBA 17 inkılâp tarihi dersi: —Üniversiteden naklen, Yusuf Kemal — Tengirşenk, 18,30 konferans, 23 nisan çocuk haftası, ve bay- ramı münasebetle çocuk esirgeme kurumu namına doktor Lütfi Aksu (çocuk zayiatı), 18445 Fatih halkyel gösterit kolu tarafın- dan bir temsil. 19,15 plâkla dans musikisi, 19,30 konferans, Şehremini halkevi namı- na İbsan Kongar (okullarda disiplin ve ter biye) 19,55 borsa haberleri, 20 Nezihe ve arkadaşları tarafından Türk — musikisi ve halk şarkıları, 20,45 bava raporu, 20448 Ö- mer KHıza tarafından arapıça söylev, 21 klü- sik Türk musikisi; Nuri Halil ve arkadaş- ları torafından (aaat ayarı), 21,63 orkestra 22,15 ajans haberleri, 22,30 plâkla sololar, ©opera ve öperet parçaları, 22,50 son ha- berler ve ertesi günün programı, 23 son. BÜKRE$: 19 radyo orkestrası, 22 operadan temsil nakli, BUDAPBŞTE; 18,25 sigan orkestrası, 1945 radyo or- kestrası, 20,30 operadan temsil nakli, (per de aralarmdıa caz plâkları, 24,10 plâk. BERLİN: 18 plâk, 19 radyo orkestrası, 21 redyo orkustrası, tarafından Hayden, Mozar, ve Bothoven parçaları, 22 koro konseri, 22,30 radyo orkestrası, 23,30 hafif müzik. ROMA: 18,15 keman konseri, 2040 hafif müzik 22 operadan nakil. VARŞOVA: 19,10 plâk, 20,20 klâsik koaser, 21 dans plâkları, 22 Şopen resitali 23,35 — plâkla hafif müzik. ZAYİ — Kasımpaşadan aldığım 2808 nu maralı araba plâkasını kaybeltim . Hüseyin -—

Bu sayıdan diğer sayfalar: