20 Temmuz 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

20 Temmuz 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m. 2O TEMMUZ — 1938 Doktorumuz diyor ki: g'dalarınıza kKkat ediniz! key kin, asanların hayatlarını teh- rig; ek avladıkları hayvanların hi AI Ağaçlardan koparabildikleri kağ a Yiyerek yarı aç, yarı Nede, m ları devirden çok uzaktayız ty e m demek, açlığın istırabını ay, k Adam demektir. Bugünün Mimi se Yimeği bir zevk haline Mem, SURU İsterim, şunu İste gn, iyor ün Bida sistemi balluk ve te uhha bürosu yer - milletlerin nasıl anket açmış ve 3 cevapları bir cild ha- oiştir. Bucildi tetkik “eye varabiliyaruz; Bır twda dig "ise da; ie ee, # dair bir Bolluk ve tenev a nde bir çok mil - lar pi vahşi sayılan uzak Kile, İSİ değil, en medeni sayı- İk *C iyi yeğ ti lan & a almıysrlar, bâzıları Mikindeyi Ol tarzda pisiriygr. Yer & İn * Şok hastalıkların, hattâ a, nn sebebini gida tarzm 0, zdae, ley En hes Man, çin p, da eni tarzda beslenmek De kadar çok düşünülse ve vardır. ir, etinde iyi veya kötü gt. hey zap Yeyebildiği her şe. geta li bem de faydası oldu- a *. İstediklerimiz. vücut n ifadesinden başka bir ktor tarafından men tn ,,, 78 Cahrmızın istediğini ağ — Bayt sir harekettir, öte, B'dalarm güç hazmedil. li Bu a iddia olunan bir naza- ii, ,, tiye yanlış değil, mü- tortu, hi #'da hazım borusunda *. BU tortunun miktarı rimizı yy lir, Bid, zi an >> hazım borsunun çalış- ie İsi Müş ETE artar, Hazrm borumu- İyi dali, sinirlerimizdir. . Sinir- Maş İYorsa, yani neş'emiz iğ hangi b ise hazmı güçtür, ik gmaz &rdadan çekinmek lann. , emg tan hazım kabiliye- “P olmalıdır. Midemi Si kadar çok gıda almak Yörmayaı Ve tehlikelidir. Fakat iş “m diyerek öz yemek “Par. Doktarların mide 5 İla verdikleri 4 İlmen; , Yâyım diye az ye- kı, Sa tada e bir neticesidir. şi t an hiz eyi, tabiata en ko- yil bir ag, nedir. Binaenaleyh de damın Şu i Bi tarzda veya şu dır. 8 Kendisini mecbu: Bay, Sole tarar, Ea ayni çeşit gıdı . Ve daha tehlikeli bir Kendisi lü ha, Yalnız hazım ci- ing Yöcüdün her taze- İSMetşir; lüzumundan İma ayni “ 5 mi çeşitte i Oldüğunu salihi. ” vok doktortar var Son & Merde çok İS Cok mii gi sok müşahel 1 MeHceşidi.. vi “Pları ke Merakiyle in #irlen sonra e Şanlar çiğ seb. & r, « Ozulması, boyja, “iy dat, BEYA Müntazam, Ül a. Soğalış 9 kadar ç zi bunun sebenle a, ” Plerini a- , , v araştırma İnsanlek çiğ vücu #âruretini HARER — Aksam postası EEE Macaristanın vaziyeti nedir? Bugün Maca.istandaki Alman azlığı ve Macaris- tandaki yahudi aleyhtarlığı cereyanları?!.. Avusturynın , Almanyaya ilha kındâan sönra, Macaristan ziyeti de gok « şünülecek bir hel almıştır. Fraraızca vü Lö Tan © gazetesinin seleyi tahlil çden bir makale yol miştir. Muharir OG Bâşvekil Daranyi memleket in tehdit alında olmadığını söylemiştir. Fakat bu beyanat da gizli tahminlere veya umumi bir en. dişeye cevap teşkil etmez mi?, Bir sene evvel, Alman müfrit sağ cenah mümessillerinden biriyle yapmış olduğum bir konuşmayı hatırlıyorum. Ona birdenbire “Almanyanm komyşu- nuz olmas: hoşuhuzü gider mi?,, diye sormuştum. Hiç tersddüt etmeden “Ha levabını verdi, fakat buna karşı koyrak için kimse bir şey yap- mayacaktır. Alman dinanizmi (o Kâra- denize kadar ber şeyi silip süpürecek. tir. Bu itibarla enunla anlaşmamız bi- zim için ehven şer olur.” İstiklâl tabi- İ | İ da kaldığı ve kırıntılarla iktifa rinin çok elâstik bir mânası vardır, ve geçenlerde Miberallerin o gazetesi Esti Kuris'in işaret ettiği gibi, o bir memleketin istiklâlini tehdit etmek için bir çok şekiller vardır. "Ekonomik bu 101, bunlardan biri ve en tesirlisidir. Bü çenuby şark! Avrupası devletlerinin bir çoğunda bu hulülün vüludu hü dilmektedir. e. Avusturyayla o birleştikten senra Macaristanm harici ticaret tablosun - da yüzde 50 den fazla o bir mevkie sa- i ona fiyat şartlarını #darmı haiz olmayacak midir? Ve bu derece kudretli bir dostun hafiften tazyikine tebessiümden başka ne suretle mukabele dilehilir? İktısa- di bakımdan Macaristan ve onunla be. raber meşhur mihverin şarkında kalan bir çok devletler, İtalya (ikinci plân- et için, Almanyanin arzusuna tâbidirler. On asır müddetle Almanlaşmaya karşı ve istiklâli uğrunda mücadele etmiş clan Macar milleti için bu, düşündürü- #tin Kral Naibi cü bir vaziyettir. Diğer taraftan (oOu- nutmıyalım ki Avusturya - Macaristan imparatorluğunun dağılması, Macaris tanda yarım milyona yakın Alman bı rakmiştr. Senelerce müddet propaganda vası- tasiyle mükemmelen işlenmiş olan bu Almanlar, bugün yukarıdan almakta ve gitgide endişe verici tavırlar takın. maâktadırlar. Bu Alman azlığı, Almanyaya kale- yi içeriden fethetmek rolünü görüyor; Hükümet, tehlikenin farkındadır. M ın dört “Alzas « Loren,, inden biri olan Burgenland 13 Mart günü, müfrit sağ partileri tarafız- için bir vasıta nasıl olsa şimdiden kaybedilmiştir. dan yağdırılmış olan olan beyanname- ler, bu vilâyetin iadesini nezaketle Al- manyadan istiyorlardı, Bu vilâyet hal- kının ekseriyeti Alman olduğuna gö:s bu hareket mantıksız, fakat acr bir in- Kisarın ifadesi olmak hemmiyerliydi » Aklı başmdaMacarlar, bilâkis, garbi Macaristanın Almanca konuşan bir kaç şehrinin. de plebisti. istemedikleri; görmekle kendilerini bahtiyar daceklerdi bakımından “e hisse - Bu inkisara mukabil yeni belirmiye başlamıştır. ümitler Macaristan göz Çekoslovakyaya verilmiş şimal vilâyetlerine çevirmiştir. koz Macarlarının kayıdtsız şartsız Ma- caristana ilhakını istemekle iktifa et. miyerek Çekoslovakyanın Slovek un surlarının iktisadi sebepler dolayısiyle, Mazaristana bağlanmayı arzu ettikleri- hi söyliyen Macarlar az değildir. olan Bununla berabzer, müfrit sağ de- mogojisi memlekette seri yapmaktadır ve oAnşlus hizlandırılmıştır.,, terakkiler bu hareketi Amiral Horti bir merasimden dönerken.. » -dakü'nisBet” esasini “tdâret, Endüsi Müphem ve Füh - rer namzetleri bir puda ha- | zaafa çoktu: reketin sebebiyet ver | mektedir. (Fakat bu fikre taraftar o- lanlar okalabalık- tır. Ve bu kalaba lık içinde bir isim daha sarahatle be. | lirir gibidir. Meselâ höküme- tin takibatı, binba- s'e bir nevi manzarast itibarını arttırmaktadır. ketinde şimdiki itibarı, iktidar mevkiine geçmesinden bir kaç yal önze Hitlerin sahip olduğu itibar . dan fazladır. Szalsi, katcliktir, kilise- den kendisini himaye etmesini istemiş, fakat red cevabi almış, bunula beraber devirle kanaatler de değişir. Yahudi olmıyan, yahudi düşmanlığı propagandası ve çılgınca vaadlarla nas- yonal sosyalizme doğru sevkedilmek - tedir. Bu yahudi düşmanlığı, tıpkı, AL manyada olduğu gibi, din bakımından değil, rk bakımmdan ileri sürülüyor. Üstelik bu cereyan yeni değildir, fakat i şiddetnelmekte ve dişirini gös. | termektedir. Yahudiler on dokuzuncu asrın ikinci yatısımda burada güzel servetler edin- mişlerdir. Yahudi meselesi bugün Ma. caristanda günün davasıdır. Hükümet partisi içinde, yahudilere karşı alına - cak tedbirleri müzakere etmek için bir komisyon teşekkül etmiştir. Yahudile- vermekte ve Szalsi'nin memi rin. memurluklara âlınmaları hususun. serbest meslekler ve matbuat sahasma da teşmil etmek mevzuu bahistir, Bütün mesele, yahudilere karşı alına cak tedbirlerin merhale ve ih olacağı, tla m yoksa müfritlerin sabırsızlığı- hareket ni mi alacağı Darahyi, geniş bir si nma sosyal retormlar programının tatbikine baş * İandığını haber vermişti. Son seneler zarfında geniş ölçüde salâh bulmuş 0- | lan Macaristanın mali vaziyüeti bu ka, rarın tatbikine müsait bulunmaktadır. Ayrıca iş sükünu temin etmek lâzım dır. Amiral Horti ordunun bitaraflığını muhafâza edecek sedleri vücuda getir- miştir. Buna el uzatacaklar çıkacak mr- Yirmi senede UGUN Lehistan tabazsından olan, fakat Gihan olarak savaşan Veladislar is- minde bir adam beynine bir kurşun saplı olduğu halde yir- mi senedenberi yaşıyor. Harb içersinde bir gün bu adam başında yaralanmış, ve kurşunun benine kadar girmiş ol- duğunu gören doktorlar yaşayacağından ümidi kesmişler şi Veladislavın ne İ- yileşmesine, ne de bugün tam bir sıhhat içersinde yaşa- binde alman neferi dir. Fakat. doktorların bu ümid ke mâsına mani olmuştur. Nevyorktaki (Rokfeller enstitüsünün) daveti üzerine Veladislav Amerikaya mütevectihen yola çıkmıştır. Ora- da fennin hükümlerine karşı gelerek yaşamakta inad e- den adamın sağlığınm biyolojik sebebleri araştırılacak. mış... zorla boşanacaklar! ERLİNDE “boşanma kanunu” ismi verilebilecek ye- r. Bu kanuna göre Avus- turyada âri olmiyan bir erkekle evlenmiş alman kadının veya âri olmiyân bir kadınla evlenmiş erkeğin nikâhları ve evlenmeleri bükümsüz sayılacaktır. Bu kanun maziye de şamildir. Alman hükümeti bu suretle evlenmiş olan karı v6 kocayı muvafakatlerini almağa lüzum görmeden ni bir kanun neştedilmi - | nberi 'i beyinde duran kurşun . sine çok g telgrafı a fabrika, Ç * dermiştir. © Otomeb NGİLTERENİN en meşhur otomobil fabrikalarından birisi, bir kâç ay evvel Çin milyonerlerinden biri- bir otomobil yapa Fabılka otomobili beğenip b dile zengin müşterisine yazdı ıştır : “Otomobiliniz beş para etmez!” Bu kısa haber karşısında milyenerin ne için otomobili öğrenmek istemiş ve garip bir bakikatla karşılaşmıştır; Otomebil Çin milyonerini hiç sarsmıyormuş, Otomobili satın alan çinli midesinden mustariptir; gezerken otomobil sarsıntısının mide rahatsızlı- geldiğini tecrübe etmiş ve bunun için de kendisini tedavi maksadile bir otomobil almağa teşebbüs etmiştir. Fakat, fabrikanın yolladığı son sistem otornobil Çin şeh- rinin bozuk sokaklarında bile kendisini sarsımağığını gös rünce canı sıkılmış ve fabrikaya yukardaki telgrafı gön- rak Çine göndermişti, enmediğini sormak maksa mektuba cevap olarak şu hayretten hayrete düşen Meseleyi anlıyan fabrika, otomobilin kusurunu kolay lıkla ortadan kaldırmıştır. sarsıntıyı men için konulan ter- tibat çıkarılmış, bu suretle otomobil Çinli milyonerin is- tediği sihhi şekli altaştar fk. den ayırabilecektir, Kezalik karı koca, tarafeyin- den birinin âri ırietan olmadığını isbat suretile isteklerile de biribirinden ayrılabileceklerdir. Yazan ; Nizametlin Nazif —li— Daha evvelki yıl ve evvelki yıl, iki de. fa şimali İtalyaya gittim. Garda ve Mac. tiyore göllerinin kıyıları başlan başa çı- çek içindedir. Esasen İtalyanın çiçeksiz olan taralı yoktur. Briyanın çok sevdiği Lokarnoda, mühim siyasi kor slara sahne olan Ktreza'da evler çiçekten gö- rülmez. İstasyonlar, bahçeler, damlar yollar, her taraf çiçek içindedir. Meşhür ve merhum ihtitalci Ziya, “İs. tanbul ve Boğaziçi,, adlı eserinde şimen- diler yapılırken Demirkapı civarındaki eski bahçelerin ve Sarayburtundaki Gül. hane şimşiri n tahrip o edilmiş oldu. Zundan bahseder; “Böyle bir şimişirlik bir yetişir?,, der. anbul şehrine ve tarihine ve şehirci. lik terbiyemizin inkişafıma çok hizmeti dokunmuş olan rahmetli sağ o olsaydı Triyesteden Tirollara uzanan asfalt ş0- sevi gidip görmesini tavsiy ederdim. Zira yüzlerce kilometre devam eden bu şosenin iki yanı şimşir ve taflanla süslü- dür, Hele daha nasıl İsviçre.. oÇiçeği bu kadar bol yetiştiren bir başka memleket olma. sa ger Bu memleket, âdeta, dağları, göl kenarları köyleri, ormanları ve kasa- baları ile büyük paktır denilebilir. Bereket versin Devlet demiryollarına, Şark şimendiferlerini alır almaz bütün istasyonlarımızı, çiçeklendirdi de çiçekli memleketlerden gelenler, her tarafta çi. çek görmeğe alışanlar, garlarımızı olsun yadırgamıyorlar. — Çiçek yetiştirmek bu kadar pahalı bir şey mil Bu suali tanmmış ziraatçilerimizden ne sordun. Şu cevabı verdi: — Istanbul parklarına verilen tahsisa- tın yarısı ile bütün Istanbulu has bah- çe haline sokmak mümkündür. E niçin y&pmıyoruz? Zira çiçek. belediyemizin tesrifatında Arnavut kaldırımından sonra geliyor, Ev lerimizde ise sadece, omisafirliğine ayda Yılda bir tahammül edilen bir yahantı addediliyor. Bu hal böyle devam edemez. Marmara mıntakasını en az şimali İtal. ya kadar çiçeklemeğe karar verip derhal işe başlamalıyız. Turizm işinde çiçeğin kıymet ve ma- nasını anlatmak için fazla söze ne hacet! İşte birkaç gün önce Denizbank İstanbul gazetecilerinden bir kafileyi Yalovaya davet etmişti. Koskoca otel Termal'dan, bir tarih indisi olan eski O kaplıcadan ve her şeyden evvel göze çarpan parktaki çiçek yığınları oldu. Zekeriya; — Oh! «diyordu . çiçek. ne dinlendiri. ci şey. Çiçek sevmek iptilâsmı ve çiçek yetiş- tirmek itivadını bize unutturan, hiç şüp- ük harp oldu. Ondan evvel Hact elendi sarığına karan. fil sokmadan sokağa çıkmazdı. Kâtip efendi, vezir pasa mutlaka yakasına bir Kadırlarımızın, çarşaf pelerinlerini ucundan gözüken ellerinde çok defa ufak içek vardı. e Bekçi inin etrafında çiçek vardı. Polis olunun obahçesinde çiçek (o vardı. Mektep bahçeleri çiçeksiz olmazdı. Hele evlerimiz.. oh! dört adım murabbar bah: çesi olan'en az yirmi saksı karanfil, şeb. boy yetişlirirdi. Kafes arkalarından kız. ların çiçek suladıklarını görürdük. Cum- balardaki saksılardan üstümüze başımı: za az çamurlu su serpintisi mi gelmiş tir? . 5 Biz, masallarında sık sik has o bahçe. lerin bahsi geçen ve çiçek iptilâsını bir Lâle devri inesliğine ulaştırmış olan bir in çocuklarıyız. Daüssılaya tutulan köylümüz, gezi bağlarındaki üç top gü- lü tırlar, Güzel bir esere hayran o, lanlarımız; — Büyük sanatkâr! Çiçek gibi işlemiş doğrusu.. Derler. Zira biz. kendini en akla bay. Tet veren sanat eseri halinde işlemesini bileni çiçeğin basına, Romalı gibi “Flo- ra,, adlı bir ilâh musallat etmemişiz. Çi- çeği güzel duygularımızın sembolü, biz- zat İlâhr haline sokmuşuzdur. Divanların da güle ve sünbüle çok yer veren eski şa. iri tenkide kalkışmıvalım. O bizden çok üstün bir sanatın mümüinidir. Nizameddin NAZİF

Bu sayıdan diğer sayfalar: