26 Şubat 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

26 Şubat 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

U genç kız İ SO lik bir İhfiyara âşık! Li yi ii a b İ Krabiri 17 yaşında bir Me, aosözüdür. aki 50 aşında , tinin gençlerle evlenmesi kz eden anaların aksine o- iy — OlİMİN annesi buna itiraz YS izm bu “ihtiyar bu . biri ile "ses VE evlenmeye karar ver. Çalıştığı ti. | » evlendirmiyeceğini söy- Mi kat Polin elli yaşında teş *# evlenmek kararından ii 'Yeceğe benziyormuş. “ağ; ie eyy, eTasimi Hitler tarafın. azg Alman otomobili sergi - Yenilikler de görülmekte. ay , “biler ilâve olunan yı . 1, li Ye, musluk ve akar sa İhiy, * Bilhassa o yolculukta, | eş DİP yeri bozulup tamir) Yb ie elleri yıkamak ihti Ün Uretla karşılanmış oluyor. ğa, ; #TZİAekİ bir ototnokfin iye, 4 ellerini yıkayan bir kız | ii Evli mi, bekâr mı meselesi Ho. livutta daima mevzubahs olan ve birçok artistler hak kında bu, dedikodu teşkil eder, Şimdi de Bersilla Len'in evli veya bekâr olduğ ie mü- nakaşa ediliyor. “Seyh Ahmet,, filminde antika ize mereklist İngilizin kızlarından bi | ri olan Persilla hakikaten ç geldir ve bilhassa uzun kirpikli il gözleri ile meşhurğur. Son zamanlarda; Persillayı ça - tıştiğı stüdyonun müdür muavini ile gezerken sık sık görmüşler ve hakkında dedikodu çıkarmışlar . dır. Bunun Üzerine, persilla: — Evet, diyor, Oren Haglund ile evlendim. Fakat, bunu duyunca annesi itiraz ediyor: -— Hayır, diyor, kızım evli de- Zildir, henüz evlenmedi... Ona: "Kızının evlendiğini ken ki bileceksin!,, iyorlar. Fakat kadın, kızının ev li olmadığını söylemekte ısrar ©. diyor. Persilla annesinin bu itirazını duyuyor ve bu sefer o da, evlenip | Kızıl Sim WERMD GAZZE UMAR UYMA FEMME SLMASINI Ki KUTAN TAYYARE İLE MAN GUN GÖNDERECEĞİ KİZİ y Duydum. 006evMU İvEsEN DÜŞMESiNLEM- GAZETELER Sim Frm BEY, e apre. ekeni "Yıldız , olmayı tahayyül eden iki kız Az kalsın bir kontesin yanına hizmetçi olacaklardı Biri on beş, biri on altı yaşında iki İngiliz kızı, şöhret ve para ka. nak için, bir gün sıkıyo tutuyorlar , evleriniler Lendranın ye) r ve Kızların niyeti, sitema artisti » Çünkü, kasabalarında VAZAN: L.Büsc' 35 Yılını vahşiler arasında geçirmiş bir Alman seyyahr Pohuanın (teşebbüsünden Tayfalar niçin hemen dönüyorlardı ? Duk-Duklar kuşkulanarak sahilde pusu mu kurmuşlardı ? — mp filmde, fakir bir| kızm nasıl yıldı: olduğu anlatıl -! Bu tilmi götecek hevese gelen| Filiş ile Elizabetten anneleri, ba- İ babaları üç hafta haber alamıyor- lar. Kızlar evlerinden kaçarken birer mektup bırakmışlardır ve bunda bir gün kendilerine Lon. dradan ve sinema artisti olarak j mektup gön'dereceklerini ilâve et- | mişlerdir . Kızların ailesi polise baş vuru. yor ve tevkif edilerek iadelerini is- tiyor. Fakat, Londrada arayıp ta. rıyorlar, böyle kimsenin gelme diğini öğreniyorlar, Aradan üç hafta geçiyor. Bir gün Fillis'in ve Elizabetin ailele- ine bir yerden bir mektup geli- Bunda, bir kontes, kızları ya. | İnna hizmetçi olarak almak istedi: | İ ğini söylüyor ve buna muvafakat İedip etmediklerini sorüyor, Kızlarının artist olacağını ümii ederken, hizmetçi olduklarını öğ- (renen ana babalar: derhal onları yanlarına aldırtıyorlar . Elizabetle arkadaşı, yıldız ol mak bülyası ile kaçtıkları oevle- rine döndükleri zaman biraz müs teessirdirler. Fakat baltalardanbe. ri çektiğleri sefaletten kurtuldule- ları için de memnun oluyorlar. Elzabetin anlattığına göre, bunlar ceplerinde yüz lira kadar bir para ile yola çıkmışlardır. Fa- kat bu para, daha bir hafta içinde yola ve yiyeceğe gitmiş.. Fakat itiraf ederim ki OPohuayı Duk-Dukların reisine hizmet eden | adamlarının yanına gönderdi günü bu sefer hayatımızın ciddi su rette tehlikede olduğunu anlayarak büyük bir heyecana kapıldım. Zi- ra Pohua bu adamlarla temas edip döndüğü zaman insana deh; recek bir ha i: tile görüşüp Duk-'Duk Ayinlerine iştirak edebilmemizin bir kolay yolu nu öğrenebilmesi için gizlice anlaş- tenbihile göndermiştim. kları ne- vinden büyük dü“; ve borular, bir de dikiş mı Melânezyalılar dikiş maki; mucizesine İ lardı. Hediyelerimin sihirbazın a- damlarını fethedeceğinden hemen hemen kati surette emindim. Onun için Pohuayı akşama kadâr tahile yakın demirlediğim gemide büyük bir merak içinde bekledim. Fakat tam akşama kadar dönme“ ini, hattâ güneş battığı (halde ünde hayret ve endişe içinde ne i şaşırdım. Nihayet, tây- yapacağımı şaşi pi Gazelle yarımadalarmda horoz mas bir sandalla kariya çıkarmaya ve Pohuayı aramak için o göndermeye zeminin bordasına süratle yar karar verdim. İ Tayfalar Pohuayı baygın bir hal Son derece kuvvetli ve pervasız de yemiye çıkarıyorlardıl olan en iriyarı üç tayfa derhal san- Biçare Pohuanm esmer yüzü sim- dala atlayıp daha ortalık kararırken siyah kesilmiş, gözleri şişmiş, dişle- karaya çıktılar. Ben endişe içinde Kenetlenmiş, ağzımdan #alyalar > Ben bu merak içindeyken sandal aştı Ondan sonra, yarı yolda para.| sız kalan iki kız, boğaztokluğı hizmetçilik etmiye razı olmuşlar. İ geriye gelmekte olduğunu görünce evlenmediği hakkında kati bir; şey söylemekten çekiniyor. Şimdiki halde Persilla Len'in evli olup olmadığı bir muamma- dır. ETMEĞE WE LÜZUM VAR Bu “4042 BUOMigE4 * TURN EA Fy Ni > EM 7 $ is 4 li ELMASI MEVA YEN TAYYARE HE GÖVDERECEKSELER 5 zaklaştığını seyrediyordum. it sandalı karaya yaklaştık» a sonra tekrar gerisin geminin güvertesinden sandalın W- | skmaktaydı. Adamcağız kendisin- ların kolları arasında Pohuayı bu halde görünce ilk önce dehşetle: büsbütün hayrete düştüm. Ne vardı? Tayfalar niçin hemen dönüyorlardı? Duk'Duklar Pohua nın teşebbüsünden (o kuşkulanarak sahilde pusu mu kurmuşlardı? Tayfalardan - Hayır, dedi. Fakat kendisini Gölge HABER'İN RESİMLİ ZABITA ROMANI: 99 KELMUTA AİANMDAN A, BR 20062 RIDIM FENMER ÜMAŞININ vavvedE İse Hay. 34 YAVAS pezErE- Zi TUM ARIMA KENDİ. İNDEN GEÇECEK. A LETEESE BUNU da, e BA EA BİSEKECEĞLE VEE Bu Tuza İpdsedee” LEZ şe) Nİ geti SUNLAMD TAY İDE MEşvuR FENER Cimasi Lİ ren zaman; 8/8 TaAeMUz 7 YADA LAND» MİKERLER İşEdi GİR; Mİ keleriyle yapılan horoz dansı... kaybetmiş!,, — Baygın mı? Zannederim mız zaman biçareyi kumsalı de bu halde bulduk. İhtimal ki ss? bahtanberi orada bu halde yalışort — Çabuk, biraz eter getirin! Diler tayfalar da Pohülineer” na toplanmışlardı. Herkes onun v& hale nasıl geldiğine merak çayor du. Eter getirdiler; koklattık. Şaka> arını oğduk. Ağzına rom damlattnğ. /elhasıl belki yarım saat uğraştıld, Fakat Pohuayı kendine (getirmek kabil olamadı. > O kisılmış dişleri arasından arağg arada inliyor, anlaşılmaz bir Hisar l eyler sayıklıyordu. Üzerine kovalarla deniz suyu döktüğümüz halde dahi Pohua kendine çeleme” vince dehşete düştüğümü itiraf eğe" tim. O vakit zehirlenmiş olmasına kat hiçbirisi kâr etmedi. Bu aralık kamirada hasta ya makta olan Filipin adalarından bir tayfa da yukarıdaki telâş ve heye canımızı merak ederek (güverteye çıkmış. İşte bu Filipinli o tayfadır ki bizi daha büyük bir hayrete di" Pohuay 'adı. Biz: — Bir İdun, A j mazsak Filipinli kati bir tavmla: Hiç merak etmeyin, ölmez! de — Peki sen ne olduğunu anladın mı? — Evet! — Nedir? — Arı zehirile zehirlemişler! -— Arı zehiri mi? (Devamı var) dinini

Bu sayıdan diğer sayfalar: