13 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

13 Temmuz 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM POSTASI Sahibi ve Nejrivet Müdürü ,, Hasan Rasim Us İDARE EVİ: tetani Ankara caldesi İN ann a 2 ga lr e MAK Yam işleri telelanu: 23872 . o PAbSe YANSA yn .. ye dair: Kadın, erkek TİRAF edelim ki biz erkek ti ler, en hararetli feministle- a de dahil olduğu hakle, kendi yanda kadınları çekiştirmeyi, on- arın huylarında birtakım giderilmez baslar zekâlarında bir eksiklik, Dantıklarında bir acayiplik bulun- “Uğunu gösteren vakalar anlatmayı Pek Severiz. Onların meziyetlerinden biphe &lmek de hoşumuza gider. tiye kadar hemen hiç bir saha- a kadından dâhi çıkmadığını söy“ pmekten he kadar hazzederiz!... İs- ö ânâmız, kız kardeşimiz, ister kı- m MZ Olsun, kadını kendimizden ene tabi bir. mahlük Ssay- tan kurtulamayız. adınların da içlerinde, erkekle- ei karşı böyle bir uzaklık hâstettik- yorum, Gerçi önlar şu erkek mille- G » diye yaka silkerler ama buna Nönen gene erkeklere hürmet, bir e. ei) hâyranlık — beslerler. Bunun iğ de basittir: bügünkü cemiyet ütü hâkim olduğu cemiyettir; hüki Kanunları, itikadları, peşin- kli erkeğin eseridir. Erkek in *nİ kadından üstün gördüğü g bu Gstünlüğü kadına da kabul ui dead, bir aşağılık duy” im malulen b üm Sik erer &rkeğin yüksekli, Ti €rişemiyeceğine kani olduğu" ie *Z İçin bu kanaati ortaya bir mü- ee ie diye atmış, kadına da kabul “ irmişiz. Şimdiye kadar kadınlağ hib “sında büyük bir zekâ, deha sa" kü bi i kimse çıkmamışsa bu da belki den dim kendini küçük hissetmesin- d hye eğin tesirile nefsine itima- Kn eri gelmiş rün ımların erkekler hakkıngaki dü pa İse, erkeklerin kadınlar hak U dah düşüncelerinden daha insa! keki haklıdır. Çünkü kadınlar mia Tİ tetkik ederler; / içlerinde Tt anlamak, huylarını, mantık vi orlarınkine uydurmak, onla" li seviyesine yükselmek isti- “eri vardır. İnsan kendinden üs » bildiklerini, kendinden aşağı a, larından daha fazla (tetkik Ya, 1 anlamak hevesini du- sinde Bunun içindir ki kadınlar ara ia #kekleri anlayanlar, erkekler b en kadınları anlıyanlardan ir. Biliyorum ki bu iddiayı Te Bir, eseriyetin yetiştirdiği bütün ii e Sairler göslerilip: “On- 4 DI kadınları anlamamışlar? © Racine'inMeredith'in kadm İrleri!.. Kadınlar arasında on- erkekleri tasvir eden çıkmış! z 1 ene Evet, bazı romancı hakiğği eki kaslınlar bize pek din or o adamların ka-| mın çe na nüfuz ettiklerine, kadır| me ği derin benliğini kavradıkları Mikmedi yoruz. Fakat bunu ken-| m Pk zekâmuzla anlıyorur. Baka kadınlar da, o romanlardak' kendilerini buluyorlar bk Iduklarını iddia ediyorlar;! yide söylemeleri de acaba o) eş hakkında erkeklerin besledik Gökal ala iştirak etmek, yani sa. İn hükümlerini benimsemek Fransız ihtilâlinin 1 münasebetile : , İ8inci asır Eİ yanlarına bir bakış Yazan: SUAD DERVİŞ 18 inci asrın yine en mühim simalarından biri olan Monteskiyo 1689 da Brede şatosunda doğmuş tur, 1755 senesinde ölmüştür. “Tahsilini bitirdikten sonra ka -|i Bunları tetebbü ile meşgul olma - ğa (başlamıştır. Bordu parlâ- mentosu reisi idi, Ayrıca Bordu İlim akademisine mutcaddit defa- lar ilmi tetkiklerini Alim ve muharrir olarak en fazla işi İ, siyasi ve iktısadi hâdise - lerin tetkikini mevzu olarak ele alırdı, 129 da Lettras Carsamesininde Fransanın siyasi vaziyetini tahli) etmiştir, 1728 senesile 1731 senesi ara - sında birçok seyahatler yapmıştı. Avusturyaya uzanmış, İngiltere - ye gitmiş ve iki sene Londrada kalarak demokrat ve aynı zaman» da monarşik olan bu memleketin kanunu esasisini ve kanunları tetkik etmiş ve bu şekli çok be - ğenmiş, bu hükümet şekli kendi- si için daima ideal olarak kalmış - tir, Monteskiyo, bu seyahate te - | kaddüm eden devirdeki ilk eserie- rinde hiç de müterakki fikirlere taraftar değildir. İlk zamanlarda o daha z.yade bariz bir şekilde es- ki monarşinin, derebeylik asilza - delerinin hukukt müesseselerinin devrinin krallık iktidarını monar- nsiplerine bir dekomasyonu kabul esiyordu. Asascu köndini Bredeıye Monteskiyo;bar| rohu, çök eski bir aileye mensup bir asilzade değil miydi? Fakat bütün muhafazakârlığı - na ve ananeperestliğine rağmen mutlakıyet idaresine karşı şiddetli mücadeleler açtı. Bilhassa kilise - yi ve rahipleri çok tenkit etti, İngiltere seyahatinden sonra yazdığı “Ruhulkavanin,, inde fi - madıklırını gösterecek hadiseleri hatırımızda tutmak işteriz. beğenmemizden, gururumuzdan. Er kek kadıpdan çok daha hodgâmdır; halbuki a i *mmlığı da kadınlara bırakmak işimize gel diği için. Erkeğin indinde tedkike değer bir tek kadını vardır: Sevdiği kadın. Ya" ni kadınla münasebeti bemen hemeri sadece aşk işlerine inhisar (eder, Halbuki aşk hali de insanda karş sındakini soğuk kanlılıkla tetkik et- mek imkânını bırakmaz. Her âşık muhakkak Ohodgimdır; ken ni en ehemmiyetsiz hususiyetinin, anlaşılmame 11 bü. Kadınlar hak- kındaki düşüncelerimiz işte hep O mn mahsulüdür ve bunun için kadınlara >< müsaid değildir. Nurullah ATAÇ bildirmişti. | 8 Kendi| 50 nci yıl dönümü 1) fikir cere- kirlerine daha bariz bir istikamet j ver İnsani Eberalizm fikrini or- taya attı. Demokrasi prensipini © yaptı. Halkın hükümet ve maliye edebileceği bir temsil sistemi fikrini o müdafaa etti. Onun geriliği bu fikirlerinin tahakkuükunu asilradelerden bekle mesiydi. Halbuki Monteskiyonun erini avam takakkuk ettirdi. Eski rejimi avam devirdi. Mon - teskiyonun fikirleri inkılâpçı de - wirde büyük bir nufuz kazanmış ve çok İntişar etmiştir. Asrın bütün ileri münevverleri ni etrafında toplayan ansiklopedi- ninn müdürü ve baş mubharriri o- jan Davis Diderc'a gelince o 1784 senesinde doğmuştur. Bir bıçakçı nin oğlu İdi. Babasına karşı bü - tün hayatınca çok büyük bir sev » gi beslemiştir. Bir çamaşırcı ka- dınla evlendi. Hayatta her şeye alâka uyan, sanati, şiiri, edebi - yatı, arkeolojiyi ve mikaniki sa - ven bir insamir, Büyük bir kuvvet hafızaya malikti Gece gündüz ça- lışmak kabiliyeti vardı. Müdür ve başmuharriri olduğu ansiklopedi tertip ve tanzimine bütün varlığımı verdi: Felsefi, ta - rihi makaleler yazdı. Bilhassa tatbiki ilimler hakkında çok ya - ziları vardı. İmalâthanelere gider, işçilere makineler yaptırır, bazan | be makineleri bizzat kenidi yapar a, Şayenl bunları yazılarında İyi) izah edebilmekti, Mütemadiyen çalışırdı. Asik - lopedinin hazırlanmasını en de- ğerli ve en açık fikirli münevver. ler arasında taksim etmesini çok iyi bilmişti. “Vensees Philosopli. gue,, adir eserinde şu sözleri yaz- muştız “Bu fikirler hiç kimse tarafın - dan kabu ledilmezse, demek fe nadırlar, Fakat herkes tarafından kabul edilirlerse benim nazariyem de bayağıdır.,, Ve onun fikirleri hakikaten bü- İyük bir kütle tarafmdan kabul e - dilmemişti. Yalnız ileri unsurlar tarafından benimsenmişlerdi. O -| nun bu kitabı battâ daha sonra| yakılmıştı. Didero, ansiklopedi etrafına! topladığı münevverlerin hepsinin içinde, ansiklopedide irtişar eden | makalelerle en ateşlileri mıştır, Rosso bile deizmin esiri ©- larak kaldığı halde o bu hudutla- ri aşmış ve materyalist felsefenin programını hazırlamıştı. O, sanatin tabiattan ve haki hayattan mülhem olmasını yordu ve insanın, insan tarafından! tazyikini tel'in eden yeni bir sis - teme dayanan yeni bir cemiyet kurmak istiyordu. 18 inci asır münevverlerini, mü- kontrol yaz - iresi geçirdi. Dahildeki Pazarlıksız satışı ıslâh lâzımdır Yazan: M. DALKILIÇ ANUNLARI milletlerin hayatları yapar, Fakat milletlerin hayatlarmı da kanunlar yapar, Yani kanunlarla İnsan ce- miyetlerinin biribirlerine tesirleri karşılıklıdır. Bu mücerret tefelsüflen başlamaktan maksadımız bir kanunu! yazıp İlân etmekle işin bilmiyeceğini hatırlatmaktır. Devlet o kanunun işleyişini dalına kontrol etmek, onu millete, milleti ona tatbik eylemek mükellefiyeti altmdadır. Bu suretledir: ki, o cemiyetin o kanunla istihdaf edilen tekâmülü elde edilmiş 6- labilir, İşte pazarlığın men'i kanunu. Bu kanun halkla ticaretin temasını tanzim eden kanundur, Bi zim medeni terbiyemizi bu cihette lah edici ve bu sahada tekâmü- Tümüzü istihdaf edici bir kanundur. Fakat ne oldu? Birtakım viodani mesuliyet altmda dahi bulunmayan ve yal - Bız ticari menfaatile müteharrik adamlar mallarma keyfi bir narh koymak neticesi meydana geldi, Bugün, bilhassa rekabetin o derece şiddetle hüküm sürmedi, ği sahalardaki ticaret erbabı &irf kendi hurslarının itidal veya ifra.? tma tâbi olarak fiyat latbik ediyorlar, Vakıa ticaret fiyat hususunda kendi kendini kontrol eder, bir dükkân sahibi kendi malma rakibinden fazla fiyat koymakta rateni ifrata gidemez, öenilecektir, Fakat yâ hepsi birden bu ifrata giderlerse? Bunun mani mü- eyyedesi nedir? Böyle tröst halinde ve danışıklı dövüşler olmadan dahi, sırf; sirayet ve zımni anlayış tarikile bir fiyat yükseltme olabileceğiğ Kibi, pek fazla rekabet zoru olmıyan keyfe kalmaktadır. sahalarda da fiyat tayini Velhasıl bu şekilde kanun tüccarm aleyhine değil, halkım aley- hine olur, Nitekim çek yerde böyle bir netice verdiği âsikârdır. Sebebi? Her Hcaret sahasma yüzde meşru ve kanuni bir temettu had-? di yine kanunla tesbit olunmamıştır. Bu yapılırsa ve ilk zamanlar, sık sık bütün İesrethanelerin maliyet faturalarile koydukları fiyat arasmdaki nisbetler teftiş ve kontrol edilirse o vakıt, pazarlıksız satış normal ve Avrupai bir duruma girecektir. Yoksa, fiyat tayini keyif ve hırs derecesine bağlı kaldıkça halk zarar görmekte devam edecektir. tefekkir ve âlimlerini "toptayan ansiklopedi de -yöyle in“ tüşar etmiğti: 1751 senesinde tabi Breton farn sızca bir ansiklopedi neşretmek istemiş, bunun için evvelâ 1727 de İngüterede intişar etmiş olan bir eseri tercüme ettirmeğe kalkmış» #. Fakat bunun birçok noktalarda devre nazaran geri olduğu görü - ünce bundan vazgeçti. Yeni bir &ser yapmak için evvelâ rahip Molveye sonra d'Alembret'le Di - derot'a müracaat etti. d'Alembert'le Diderot işi pay - laştılar ve mesal arkadaşlarını a - râmağa başladılar. Ansiklopediye ikinci cildi neşredildikten © sonra menedildi, Bir müddet sonra tek - rar neşrine müsadde olundu. Ü - çüncü ve dördüncü ciltler munta- zâm surette çıktı. Fakat 1757 de neşriyat yeniden bir buhran dev - iyasi hâ - seler “Ayyen suikasti, hariçte- siyast hâdiseler; “Rezbah hâ - disesi,, efkârr esasen heyecanlan- dırmıştı, d'Alembret'in “ Cenev- re,, İsimli makalesi büyük bir poleyiske sebebiyet vermişti, An- siklopedi yeniden kapanacaktı. Fakat d'Alembret kendi ansiklo - pediden çekildi. Bundan sonra zaman, zâman büyük müşkülâtlar içinde, 1772 senesine kadar tn - etrafında! siklöpedi neşriyatı devam etti. d'Alembret, kilise merdivenle - rinde Madam Ruso isminde bir kadın tarafından bulunmuş bir ço- cuktu. Mazaren mektebinde, tah - sil etti. Yirmi altı yaşında fen a - kademisi arası oldu. Gayet büyük bir riyaziyeciydi. Çok güzel konu| şan, çok zeki bir insandı. 1754 de Fransız akademisine in tisap etti. Ve akademinin daimi sekreteri oldu. Birçok ilmi ve felsefi eserleri vardır, Ansiklopedi hâdisesinden sonra büyük Fredrik onu saraya çağırdı. O gitmedi. TI inci Kate - rine de kendisini grandük Patl'a mürebbi yapmak için davet etti. Bu daveti de kabul etmedi. Ölümü 1783 senesindedir. Ansiklopedi etrafında toplanan i8 inci asır mütefekkirlerinin en büyük mücadelelerinden biri İ diye reisimizden 3 Şikâyetler, temenniler mmm amman m Bu nasıl ekmek Belediye bozuk ekmek satan fırını hemen tecziye etmelidir Pangaltıda Tepcüs! ve adresi bizde mahfuz okuyucumuz, evvelki gün matbaa“ mıza geldi. de tuttuğu bir paketi a i ki ekmek parças du. ve: — Bakınız, dedi, Civarımızdaki bahkallardan birinden aldığın de otürân İ ekmek işinde neler Iki parçanın bi pislik... Diğerinde ise kibrit çöple ri görünüyordu, Karıştırırsak baş: ka şeyler de bulacaktık. Fal İ vukuunda belediyeye verilmek üze“ re olduğu gibi hrlzettik. Şimdi bele“ diyenin nazarı dikkatini celbederiğ. Bizde duran ekmek © parçalarmı aldırmalı ve seri bir tahkikatla bü ekmeği yapan müessese leczive edil melidir. Şikâyet sahibinin adresini verracğe hazırırz. Ve şikâyet sahibi de ekmeği aldığı yeri göstermeğe, örade — olduğunu * bildirmektedir. Şimdi iş, belediyenin fayliyete geç” mesine kalmıştır. Pangaltıda bozuk bir sokak Pangaltıda oturan okuyucuları" muzdan bir kaçının müşterek im- İ zasiyle aldığımız mektubu aşağı- ya aynen koyuyoruz. Ve beledi- yenin nazarı dikkaline arzediyo « ruz: HABER güzetesi yazı müdürlüğüne: Pangaltida Ergenekon o cadde- sinde Şişli Dere sokağı o küçük olduğu kadar şirin bir semttir, Ci varında bulunan cadde ve $ok lar tamamiyle asfalt veya paket taşı ile döyendiği halde bu sokak unutulmuş bir haldedir, Mevsi - mine göre torllan veya çamurdan gtçilemiyecek derecede (teklikeli ir manzara arzeden ve nleris nin sıhhatini tehdit eden bu malı» zurun bir an evvel önüne geçil - mesini kiymetli ve çalışkan bele- rica ederiz, Na- zsrı dikkatini celbetmek e bu mektubumuzun neşrini iatir- ham ederiz. işleri eski rejimin bütünlüğüne karşı şiddetli bir mücadele devri başla” mıştır. Bu ansiklopedi devri, Hol- bahın - “Tabiat sistemi, devri, ussonun nazariyesi ve Russonun mektebi idi, Bu arada yalnız Ruhanm huku- kuma, imtiyazlarına hücum edilmi” yordu. Kilise topraklarının da şüphesiz ki Volterin başımda İi- Tanduğu anti klerikal mücadele dir. Kilise, manastır ve din müt - lakıyetin ana destekleri idiler. Fa- kat daha yukarda da söylediğimiz | gibi ne Volter, ne Monteskiyo, ne de arkadaşları din meselesinde çok ileri gidebilmişlerdi. Maamafih onlarm ilk hücum * ları neticesi 18 inci asrın ikinci yarısında kuvvetli bir anti kleri - kal bir zümre teşekkül etmiş ve KLAN EİZ AİLEN AİN İİ İİİ İİİ Bir beyaz zehir kurbanı AZETELER, bir gencin ibret verlel âkıbetini bir iki satırla yazıp geçi - yorlar, Vaka şudur: Kasımpaşada Kulaksızda Fırm da oturan Kenan isminde bir genç, evinde ölü bulunmuştur. Ölümün sebebi sudur! ibret olmalıdı sokağın - Yaz tari AZETELERDEN Rasgele ve keyif arayan gençlerimize müthiş bir İşte insan sonunda böyle uyuşup gideri, ifeleri Artık mutlak yakalanır | AR müddet evvel ortadan kaybolan Şisli belediye tahsildarı Rüştü yapı, lan araştırmaları rağmen el'an bulunama. mış. Tahsildarın yakalnması için fotoğrafı çoğaltılmış ve alâkadarlara gönderilmiş... Eh, bu kadar çok fotoğraf da elbette 6- nu yakalar! "Belediye iktmat müdürlüğü eğlence Resmen kabul musaderesi isteniyordu. Bu mü - tefekkirler kilisenin tufeyli oldu - ğunu iddia ediyorlar ve doğrudan İ doğruya din ve Allah fikir ve İ prensiplerine karşı cephe almış bulunuyorlardı. Böylelikle eski, dini cihan telâkkisi yerine yeni bir materyalist telâkki oOdoğdü. Bu telâkkiyi yazanlar Holbah Helbetius ve La Metterce idi. Vol terin, Baffan, d'Alembret'in faali- yetinin hislerin transformasyo - nundan başka bir şey olmadığıar iddia eden tecrübeye müstenit bir İelsele kaim oldu. Bu materyaller teri vardı, Bu mütefekk azn ba bir şey değildi ve enür hâdiseyi mihanikin ksnun ve ka - ideleriyle izah etmek istiyorlardı. Dekartım tesirinden dilerimi büsbütün kurtaramıyorlardı. Ma - amafih be fikirler, zamanında çok Kenan uyuşturucu zehirler mübtelâsi idi, Geçende hastaneden çıkmıştı, Fakat bu ip. tilâdan yine kurtulamamıştı. Ne yapıp yapıp eroin tedarik ediyor, bu uyuşturucu zehiri çekmiye başlıyor. Fakat birdenbire o kadar çok aliyor ki, ansızm bitap bir halde yere yuvarlanıyor, İnleye inleye oracıkta ölüyor, ertesi sa » bah cesedini buluyorlar... Bu âkıbet, uyuşturucu zehirlerde saadet Ki Pa İle değil midir? Kadınların ça adiklarının delilini ise onla Yazıklar; romanlarda değil her ik hayatta bulyoruz. Anneleri-) m kârdeşlerimiz, hatta bize! Pa dü '€ Yabancı tedınlar o bizim sGÜndüğümüzü, tasalarımızı & va im keşfettiklerini bize he biz bu &ön isbat ederler.» Fekal ina aldırmaz ancak bizi anlâ-| mahalleriyle, içkili mahaller Ve plâjları üç kınma ayırarak hazırladığı tarife için en - cümeni daimiden karar İstihsal edeceğini yazmıştık Enciimen,. İktzsat mlidürl iğtinün arzettiği tarifeleri tetkik ve bunların tek - rar formüle edilmesi için mezkür müdürü. yele iade etmiştir. Ne buyrulur? Acaba öbür tarafta yazm gecip geeme - diği tetkik buyuruluyor ma?! İNE gazeteler yazıyor: Çöpçülerin saat altıya kadar sokak- ları süpürmüş bulunmaları, bu saatten son- ra sulanmamış sokakların süprülerek ter - larm kalkmasına meydan verilmemesi İli sumu belediye riymseti tarafmdan alâka darlara bildirilmiş... Dikkat bayruluyor mu: Cnddelerin tor içinde oldukları resmen kabul olanıyor!,, Mim, ileri ve mühim rol oynamış mü - terakki fikirlerdi. Gittikçe artan iktisadi, buhranlar ve Piyer Zetanm halefeti, Monteskiyonun Ç tutionalisme'ine, lâkkilerine kadar birçok na lere yol açtı, Doğrudan doğruya (Dütten sayfam çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: