20 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

20 Temmuz 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| HABER — Akşam Ponmas Eğe denizine gömüldü Ann son mektubu, nişanismin tavsiyolo- Hi, gözlerini yaşartacak gibi oldu. Ettafına yağan kurşun yağmurunun kanatlara ve gövdeye yaptığı iâabetler rüzgürla irileşen delikler meydana getiri, yor, bu halin devam; çok geçmeden tayyarehin düş. mesin! intaç edeceği genç kartalın malümu bulunu- yordu. Mecdi, son bir defa iyice yaklaştığı kendi top. raklarına, İzmir sahillerine dikildi Oraya varmak, artık dakika meselesi haline gelen bir ümid men- baiyken etrafında dehşet lıkları ile uçuşan düş- man makinelitüfek kurşunları yüzünden bu ümi. dini kaybetti. Arkasını baktı, İngiliz tayyareleri 250 metre- ye kadar yaklaşmışlar, altir üstlü muhtelif kur. gun kuzmeleriyle tek tayyareyi, cüretkâr Türk pi. lotunu bir eshennem rüzgüri içine almışlardı. Meçdi gaz butonuna bütün gücü ile basit, sağ elindeki löryeyi de karnma dayanacak kadar ken- dine çekti. İzmir sahillerine doğru koşan Fokerin bası yukarı dikildi, geniş bir karsin Üzerinde dö- nerek kademeli safta üzerine gelen düşman tay. yarelerinin yukarısma lupinge geçti. İngiliz filosu kumandanı majör Stanley bu © beklemediği hareket ve harikulide manevra kar. pi şisımda şaşırdı. 'Türk tayyaresi bu manevra İle düşman filosuna faik vaziyete geçmiş, bir İüping- Je onların Üstüne çıkmıştı. Bir dakika evvel kendisini kovalıyan, kurşun yağmuruna ulan düşman tayyarelerini altma alan Mecdi etrafında bomba aradı, elinde birkaç bom- bası bulunsa şu alında âciz vaziyette duran ve ialıkilm bir duruşla' imla edilmeğe, düşürülmeğe bazır bulunan İngiliz tayyarelerine mükemmel bir | tobiye oyunu tatbik edecek, ümitsiz mubarebesini, çilere çevirebilecekti. Bu düşünceyle gözlerini ayaklarınm yanmda, wiot yerinin her tarafında dolaştıran Türk karta. is, malzeme noksanı, bombasizlık : yüzünden kaçır. dığı firsata içi yana yana muharebesine devam et- 8 00) «YİN er Şu hiikim vaziyetten Jatifade ederek karşı sa- hile, kendisine iyiden iyiye yaklaşan İzmir kıyrla. rma ü i Yol almak, biraz daha mesafe kazan, mak mümkündü. Fakat, Türk kn frtri kakramalığına mağ- tb olan genç pilot, artık muharebe etmekten, al- tmdaki 6 düşman tayyaresiyle boy ölçüşmeklen başka bir şey düşünmüyor, eğer kaçmağa devam ederse bir manevra ile beyni üzerine çıkacak olan düşman filosunun artik kendisine yeni hareketler yapmak firsat ve istiklâlini vermiyeceğini hesaplı. yordu. Bomba bulamıyan genç kartal tayyaresini pi. keye aldı. İlk şaşkmlıktan kendisini toparlamağa uğraşan Majör Stanleyin tayyaresino doğru süzü- Hirken makinelitüfengi faaliyete geçirdi. Yeni tüfengin Üzerindeki devvar gerid süratle Aönüyor, iyi bir tosadüfle Majör Stanleyin tayya- BE KL — Biz şey istemiyor gibi görünüyor... Fakat dün istikbalde kuracağımız yuva” dan bahsediyorduk. O vakit Nibat söz arasında yeni yuvamızda bu mobilyanın yakışmıyacağını söyledi. — Hangi eşyanm? resinin kuyruğuna isabet eden huzme, Mecdinin devamlı gayreti ile ileri doğru kayıyor, pilot ma. hajlini, binbaşı Stanleyin başı ile beraber parçalı. yarak molör kısmında boşluğa akıyordu. Filo kumandanı: — Sağa, sola devri! * Emrini verdiği sırada bu cehennerı kasırgası na uğramış, Türk tayyaresinin makinetitüfengi ile parçalanan kafası vücudunu bir tarafa yığmış, &- üm neticesinde elinden kurtulan İövye, birçok kurşunlarla zumbalanan tayyareyi vrile kaptırmış flo kumandarının hava gemisi kendi veri et. rafında döne döne aşağıya, denize arkadaşlarımın esef çığlıkları arasında ölüme doğru yuvârlanmıştı. Mecdi, bu murufferiyetten artan maneviyati- le kwilem kesilmişti. İki yana devrilen beş düz. man tayyaresi, blok halinden çıkmışlar, muhtelif irlifalarda başka başka kademeler halinde manev- ra faaliyetine geçmişlerdi. Stanleyin tayyaresi, Ege denizinin mavi engi- nine gömülürken denizden fırlıyan bir su sütunu ve tayyarenin suys battığı noktayı dumana boğan motörün infilâkı İngiliz pilotlarmın gözlerini yaşarttı. Kumandanlarıı ilk hamlede ölüme kavuştu- ran bu ele, avuca sığmaz kartala hırsın kamçıladı. ğı bir şiddetle yeniden saldırdılar. Adanın üzerinden uzuklaşılmış, İzmir sahille- rile ada kıyıları arasında, denizin üzerinde alt at, madanın hücumuna uğramış bir kartal gibi beş düş- man bir Türk tayyaresi pençe pençeyo gelmişler- di. Yegüne hikim sea, motörlerle makinelitüfek. lerin muttarid fasılalı gürültülerinden ibaretti, Mecdi, bir saldırışta ölüme gönderdiği filo ku- mandanmın tayyaresinin işini bitirdikten sonra aolda aki datikametten hücuma geçen, düsman tay. yavelerine mukabeleye hazırlandı; . sağından başlı- yan Üç tayyarenin hücumu ile iki ateş arasına kı sıldığım farkedince olduğu yerde #top elli, Tayya. re hızını kaybeder etmez 50 metre kadar boşlukta çöktü. Bu manevroyla iki ateş srasmdan kurtulan Türk pilotu yeniden motörünü çalıştırdı, alabildiği. ne İleri koşmağa, sahile biraz daha yaklaşmağa sığraştı. Kumaudanlarmmn kanma giren tayyareyi iki taraflı ateş arasma alan İngiliz pilotları âni bir pan ile aralarından sıyrılan Türk pilotunun ustalığına parmak ısırmışlardı ve bir an için biribirlerine karışan kendi ateşleri, İngiliz hava fUosunun R. 8. 9 numaralı mülâzim O Ronelster'in tayyaresine bir büzmenin İsabetiyle netleelenmiş, büzme R, 8. in radyatör Üzerini yalıyarak yağ deposunu patlat. miş, sıçrıyan damlalar Ronçisterin gözlüğüne 31ç- rıyarak mülâzim pilotun rüyetini imha etmişti. 'Mülâzim, ceket kolunün yeni ile yağı silmek isteyince, koyu yağ büsbütün sıvaşmış, mülâ, zim bunlarla uğraşırken kendi arkadaşlarımın huz. melerinden isabet eden bir kurşunla alnından vu- rularak denize doğru kafayı kaptırmıştı. (Devims var) tembeyaz bir !” 20 TEMMUZ — 1973 | Üzerinden facia kasırgası esen bir Hanedan : mabsburglar Yazan: RAHMi YAĞIZ Hayatını amelelikle kazanan | .. . v .. .. .. | Düşman kumandanının tayyaresi| (oArşidük Rudolf nasıl öldü ? Habsburg hanedanının son ferdi Meyer- hanedanının Arşidük Ri Eski Avusturya son erkek evlâdı dolfun haziran ayımı sonlar na doğru Viyanada bir otomo- bil kazası neticesinde öldüğünü kısa bir telgraf kavadisi olarak okumuştuk Son gelen Fransız gazetelerin de her uzvunu bir feldkelle kay- beden bu bedbaht hanedanın son ferdinin ölümüne — tdead- düm eden günler hakkında çok uzun yazılar vardır, Bu y dan birini küldselen iktibas edi- yoruz. ajdan çikan adam kaldırım Bizim Fransız olduğumuzu anla miştı. Onun için fransızca olarak sordu: — Ne .2.ar? İki litre diye cevap verdim. vasını aldı, bende arabanm benzin deposunun kapağını: açtım, Şimdi ihtiyat hazinesine benzin bo” şaltan adam tarihin en maceralı ta- nınmış şahtslarından birisidir, Ha- yatı bir aşk hiköyesine bağlı olan, gençliği ezilmiş bir insan... Bakışında Şarl Kent ve ikinci Filipin resimlerinden başlırarak bütün Habâburg . hane- dani-mensuplarının bakışlarını hâ- tarlatan bir mana var. Bu garaja sırf bu adamı görmek ve onunla ko nuşmak için geldim. Fakat bir tür lü cesaret edemiyordu. Bu adam doğrudan doğruya A- vusturya imparatoru » Fransuva - Jozef ve İmparatoriçe Elizâbetle ak- rabadır.. Damarlarında Stermber ünde boğulan Bavyera kralı Lui" nin kanı var, Bu adam Meyerlinz faciasmın si- nema perdesi üzerinde (canlanışmı seyretti; dedesinin Şarl Bovaye ta- rafından temsil edildiğini de gördü. O vakit gazeteciler gerç adamın bu filme dair fikrini sordu! Büyük babasına ait elij senesevvelki mace rânın filmde carlanmasına itiraz © dip etmediğini anlamak istedile Sedesinin hatırasını müdafaa ed etmiyeceğini öğrenmeğe çalıştılar . Fakat delikanlı bu suallere tek bir cevap bile vermedi. MASAL ÇOCUKLAR ling faciası kahramanının torunudur tomobil kazasına 1” smrş ve telet Olmuş gitmişti. Bu kaza Meyerling faciasının vukuundan tem elli sene * dört ay sonra olmuştu. * Olomobü kazası neticesinde ölen 0 Arşidük Rudollun ölmezden kısa bir zaman evvel çekilmiş resmi İşte bunun içindir ki elindeki ben" zin kovasını hazneme boşaltan bu adama bir söz söyliyemiyorum, Si Tdi bu zat kral ha bir Arşidük değil, hayatımı. çalısa- rak kazanan bir ameledir. Artık Holbarg meydanındaki muhteşem saraylarda oturmuyor. Çünkü bır raları Hitler hükümeti tarafındar ticaret odası yapılmıştır. Eski zevk lerin yatak odalarda yazı makine İerinin takırtısı işi Fakat Arşidük Rudolfun bu mü" tevazi yaşayışı bile bu zatı Habs bürg hanedanının üzerine çöken fe lâketlen hissesini almasına mani © lamadı. Arşidük Rudollun “nzin depo sundan ötomobilimi doldurduktan bir hafta sonra Parise döndüğüm Arşidükün hayatta bir kalmıştı, Otomobile bin: mek ve son süratle osürmek.. Deli- kanlı, molörünü gene *on hıziyle sürerken Semmring civarında bir ©- Arşidük Jozef Fransuva ( Jozelin kızının oğludur. Annesi 1900 yılın da kralın mabeyindlerinden kont Langay ile evlenmişti. e Rudoli bu evlenienin biricik çocuğudur. Habe burg hanedanınm “erine çöken Bü- Muset bu delikanlıda da kendisini göstermiştir. Bu münasebetle &on G0 sene içerisinde Habsburg hane danının uğradığı facialı ölümlerin bir listesini ve....Zi de faydalı bur İuyoruz. Avusturya imparatoru Fransuva Jozefin kardeşi Maksmilire- 1077 Fethi beyin romanının yerine 2 de Meksikaya kral intihap edilmiş- ti. Orada bir isyan hareketini müte- akip kurşuna dizildi. Karr Şarlot 1867 de çıldırdı. Fransuva Jozefin karısınm kuze- ni olan Bavyera kralı ikinci oOLui 1836 da Stenberg gölünde (boğul du. Oğlu Rudolf 1889 da Meyerling de ölü bulundu. Kuzeni Jan Salva- tor 1891 de esrarengiz bir | surette kayboldu. Bugüne kadar ne olduğu meçhül kaldı. İmparator Fransuva Elizabetin kız karde- şi 1889 da Viyanada bir sergiyi zi“ yaret ederken zuhur eden bir yan- zında diri diri yandı. Bizzat impa' ratoriçe Elizabet 1898 de Cenevrerie bir İtalyan anarşisti tarafından kat 'edildi. İmparatorun yeğeni ve A- vusturya veliahdi Fransuva * Ferdi- nand 1914 de Saraybosnada vurul- du ve bu yüzden cihan harbi patla- 11. İmparatorun yeğeni ve Avustur- ya imparatoru birinci Şarl mütare- keden sonra 1922 de Mader arlasm- da sefalet içerisinde öldü Ve nihayet hanedanın son erk-i ev'âdı Rudolf on dokuz O hasiran 1939 da Viyanada bir otomobil ka- zasında öldü. İşgal altında Bugün dercedilemedi özür giz. dile sin, İstersen eşyamı koyacağım tavan a- rası için size kira da veririm. Neclâ itiraz etmek ister gibi bir hareket yaptı: — Bu mevzuubahs olamaz, Kardeşim. — Annemden kalan bu mobilyanın, Neclâ evvelâ şaşırmış, gibi oldu; sonra odaya dikkatle bakarak ve başını sallır yarok Nihadın fikrini tasdik etti: - Nişarlının hakkı var. Herhalde Ni- hat son sistem madeni mobilyaları bu tahta ve çabuk kirlenir eşyaya tercih & diyor. Sonra bir genç kız beraber yaşı- yarağı adamın fikirlerine itiraz etmeme" ğe a'ışmalıdır. — Ben de öyle düşüyorum. bu şekilde şimdiye kadar alış »ayat şeklinden biraz ayrılmış ola" caksın, fakat evlenmek yeni bir hayata doğmak değil midir? -—— Bura itiraz etmiyorum. oFakat bu «ya arasında saklamak istediklerim de var. — Evet. — İste bunun için seni çağırdım. Bu hususta bana yardım edebilir misin? — Anlamadım Behire.. Ben sana nasıl HABER'IN AŞK VE.HİS 'ROMANI: 35 map Nakleden: yardım edebilirim. Nihatla aranızda te- yassul elmemi mi İstiyorsun? — Hayır.. Yalniz bu mobilyayı sizin & ve naklettirmek istiyorum. Orada sen ba” karsın, Neclânın bayretten gözleri açıldı. — Fakat reden bütün eşyayı muhafaza etmek istiyorsun... i — Bu aziz batıraların bitpazarında sa tılması bana çok acı gelecek de ondan. Neclânm bakışında o kadar derin bir hayret manası vardı ki Behire sözüne de- vam edemedi: — Neden bu kadar şaştın Necâ! — Kullanmıyacak olduktan sonrabu eşyayı ne diye muhafaza etmek istediğini anlıyamadım da ondan, He'balds bu eş ya satılırsa epeyce bir para getirir. , Behire başını salladı, kati bir sesle: — Hayır, dedi. Maksadımı anlamam. Ben bü eşyayı kendim için saklamak is tiyorum. Bunlara bir çok ihtiyacım ola” bilir. Herhalde bu eşyayı o yerleştirilecek bir köşe bulunabilir. Nerlânm suratı hâlâ asıktı. ve canı sr kılmış bir tavırla arkadaşının yüzüne ba” kıyordu. — Sözlerini düşünerek söylediğini zan- netmiyorum Bshire.. Eğör düşünmüş ok saydım bü tefekkür tarzının o götürdüğü neticenin ağıllığı karşısında şüphesiz ürperirdin. Bu *efer şaşırma sırası Dehireye mişti. eek — Söylediklerimin neresi mantıksız? — Bir giin bu eşyaya ikSiyacm olacağı ni farzediyorsun.. — Tabii değil mi? MUZAFFER ESEN — Hiç de tabii değil, böyle düşünmek bir gün Nihattan ayrılacağını kabul et- mak istiyorsun, birkaç sene sonra Nihat tan ayrı bir evde yaşamak, yeni bir yu- va kurmak için mi? Arkadaşının mülâhazasının ağırlığı kar şısında Behire de düşündü ve: kat böyle düzünerek bu kararı vermedim, dedi. Niliatla ömrümüzün sonuna kadar beraber yaşamak için evleniyoruz. Niha dın bütün tasavvurlarını haklı buluyor, arrularını #tiyerek kabul ediyorum. Fa- kat annemin yadigârı olan bu eşyarlan « bediyen ayrılmak bana çok ağır geliyor. ihat bu eşvayı evimize istemiyor. Var- “deği yetine gelsin, fakat hiç ok mazsa ben bu eşvanın muhafaza e ğini bileyim ve bununla müteselli olayım. Herhalde bu yardımı benden esirgemez- Ben ve babam her arzuna peki demeğe hazırız. Fakat bu güzel eşyaya uzun za- mah bir (avanarasında saklanamaz, ha rap olur, gider. Genç kız arkadaşma kederli kederli hak tr, sonra azimkâr bir tavırla başını salla- dı: ş — Bir müddet bekleriz. İçlerinde çok bağlı olduğum eşyayı evimize almak için bir gün Nihadın muvafakatini alacağımı ümit ediyorum. Neciâ mukabele etti: — Yahut bir müddet sonra yeni Yuva na ısmır, bu eski hatnalardan ayrılmağa razi olursun. Behire cevap vermedi. Gözleri mihaniki bir halde üzerinde an Desinin yazı yazdığı yazı masasına tekrar dikildi, kısa bir zaman sonra artık yazdır ğı kâğıtları bu masanın gözlerinde istif edemiecekti. veni, meçbül, hatırasız, va” bancı bir masa tefekkürlerine eş olmak ü- zere gelecekti, Bu düşünceler (o gözlerini bulutlaştırdı. (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: