2 Ocak 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 9

2 Ocak 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“ZAMAN, CILARA: Geçenlerde bana Bay Velid ize sataştış yok, saldırdı, yanıt Yazan; B. Atalay bir şaşmışlardı; beni alkışlamış - lard K. enki yazımda (Talha) — üzerine Söylemiş olduğum sözle bir dille kare ai kabarayılıE yaptı,. Bek o anılarda. yarıyanmış ba- gibi çocukluklara ya - | banız üzerine bir tek söz söyle - nit v veni yeceğim; bilgi işlerinde ne biçim konuşulacağın yavaş ya- vaş o da öğrenir; elverir ki karşı- sında iyi örnekler bulunsun. (Ziyad Talha Ebuzziyazade) adımı kim kursa okusun, bunu farını üç bölüme ayı- rabiliriz. Bir'ncisi, eski dilde söy- lüyorum, (cahiliyet) şen Ziyad, Talha, Velid, Huşam, Mü- gire o (V..8.) gibi ilani e islâmlıktan sonra bir şi çok geçmeden Kaş Tllneile all adlarıdır. Ah - med, Mehmed, Hasan, Hüseyin, Vel: gibi adlardır. Üçüncüsü: Yahudilerden, baş- ka uluslardan araplara geçmiş 6 - lan adlardır. Yumuf, Süleyman, Musa, İbrahim , Lokman, ame gibi.. Sizin adınız (cahiliyet) günün- den kalma, su katılmamış arap a- dıdır. S'ze bu adı almış olduğu - nuz için kimse kızmıyor yi li lük üzerine çalışan punu bilmek ve Blimek iiyen lere siz niçin kızıyorsun da mil ki (Ziyad) üzerine islâmlığın ilk galan a kötü (ır) lar yazı! akmız; söze ne türlü başlı - yorsunuz. “Sıfatmızdan istifade ederek Anadolu ajansı ile neşret- tirdiğiniz soyadı (v..s.) en, ajansla soyadlarını yay - dırmak için hiç bir sanımdan as - lamlanmadım; iler e çok çekin'rim, Bana, üyük say. e bir ii Söyledi, Sözünü ttum, a gi jansa vermeğe e başla - Beni Türk adlarile, gn ile saylav olduktan so; maya başlamış değilim, | B İer » le yirmi beş yıldır uğraş iye ğimin başlangıcı ven Türk adlarile çoktanbet olduğumu görürsünüz sezi yeni lat olan bitiği ie için ne denlü çalıştım bil- 2; böyle çiy sözler söylemez - dn, Yalnız bir adı yazmak için sizin Yaşmızm iki e bit'klere ak gerekli oluyo İstanbulda in efkâr) lar (Sebil'rreşağ) Tar Türkçülere a - teş püskürürlerken gene (ben, (Tük yurdu) nda Türk adları yazıyordum. Türkçülük Yüzünden (Darüş - safaka) da bay (Sati) ile bo: tuk; bu yüzden ( ie il kızdı Maarif müdü, li ç den çıkardı. Aç kaldım, in tm, sılımtılar çektim. Kims Iİ olmadım. (Damad Ferid) ka ö- bür tarafı Türk ri *» derken, o ee İstanbulda n (Za- man) gazetesinde üç yi - ni “e üç ii a orosun öbür tarafı Türk . tür,, diye yüzlerce yellık geçmişi sayıp döküyordum. Bu atılışa Ö. mer Seyfeddin, Necmeddin Sa - uğraşmakta | bozul memiştim, Bir kimsenin adınm anlamını yazmakla o adı taşıyana zerine bir düşüncem olabilsin bir kişinin adı başka, kendisi gene başkadır. » Bula bula, benim çıkardığım Türk adlarından dört ad seçiyor - sunuz. Bunların gülünç oldukla - rmı, kötü olduklarını, söyliyebil « u söğüyorsunuz. Sizin ağzınıza a o söğüşler e sizindir. Be rmiş olduğunuz dört a- dı ele alıyorum. Şurası bütün o- kuyucular bilsinler ki siz bu ad - larm anlamlarını Kamusu Türki - den gösterirken birçok yanlışlık - türlüdür; söylemeye benim dilim varmıyor! Bakınız (29) ilkkânunda çı - kan (Zaman) ın yedinci sayıfa - smda ne diyorsunuz. “Tal yağma, çapul, hırsızlı ni (Kamusu Türki) de z iki yerde geçer. Syıfa a, Gi) Her i e de Iz - İmş-.| lık,, sözü geçmez. Siz bu hırsız - ık,, Tık,, 3 gele ei Kitap- ta bulunmayan bir nesneyi var - mış gibi göstererek ağzınıza gele- Neyse po yapmışsınız. Bir daha yapma; İkinci Türk dai için de şunu yazıyorsunuz “Tulan; dolandırı - cılık, iğfal, dolandırma,, Bilmem rk hangisini önce düzelte - im? Dolandırma ile dolandırıcı- Lik karşılığında kullanılan söz (dolan) dır. (tolan) değildir; mtekim (Kamusu Türki) de bu - nun (d) gibi okunacağı tır- nak arasında gösterilmiştir; ki - taba bakmasını öğrenmeden yazı yazmaya eme işte UN... İkinci yanlışınız: Dolan sözü - nü başlı a bu een m - lir ır: Gene Türkide üye sözün m ire ile birlikte kullanıldığı yazılmakta - dır. İşinize ai KAR için © gk larmı görmediniz? Kamusu ptın Yalnız ra, sözünde — bir anlam yoktur. bütün nin (894) üncü sayıfasında gös - teriyorsunuz. O bitiğin h'ç bir ye- rinde böyle bir söz, böyle bir ad e | yoktur. Gel çocuğum sana bir baba ö- ğüdü vereyim: yazmadan önce 0- kumaya çalış. Gazete idarehane - sine gitme, git, yoksa böyle gülünç olursun. Seçtiğiniz dördüncü ad (Tu - man) dır. buna “bol ve kısa iç donu,, dermiş. Ah — KURUN #Tedncikdinan a Kral Aleksandrın kadar suçlular nasıl yaşıyorlar ? Hâkimin, teşkilât bu emri size verseydi ne yapardınız? Me maznun şu cevabı veriyor: Kralı öldürüdüm! vya lı Aleksandrm La © alâkadar olduklarından dolayı Fransada tevkif edilerek hapla ei üç maznun unutu - aibuki Fransız ei biteceği belli de- ğildir. Çünkü Adliyen'n teşebbüs- lerine siyasi teşebbüsler de karış- mış ve alâkadar devletler arasın- da bu iş için srksık notalar alınıp verilmektedir. Bu aralık Ustaşi (ocemiyetine mensub olan üç maznun Chave hapishanesinde tahkikatm bitme- sini beklemektedir. Bunlarmi- simleri “Malni,, ismini takmmış o- lan Kralym's, Pospişil, Raytiç'dir. Mars'lya (Obarosuna mensub üç Fransız avukatı bu maznunlarm müdafaasını üzerlerine almıştır. Üç Ustaşi, dostlarının ve men- sub oldukları ocemiyet reis'nin kendileri iç'n bir avukat gönder - melerini uzun müddet bekledik - ten sonra hiç bir taraftan ses çık- mayınca Fransız avukatlarını ka- bule mecbur olmuşlardır. İçler'nde Pospişil düşmanlığa delâlet eden bir süküttan hemen hiç ayrılmamaktadır. Kendisini yaptın. İyi oku, kamusum (m)'lerine iyi bak. Bu söz (tuman) değil, (to - Yas Biraz da bu adlar için ei sözlüklere bakalım. (Talan: kıs- met, tali. Radlof lügati cild 3, sa- yıfa “881,,. “Tulan. Aylardan birin'n adı. Süreyya yıldızı yeni aym birinci haftasında ayın yanından geçer - se o aya tulan denir; Radlof lüga- ti cild 3. sayıfa Orhun Yel rmda a- dı geçen b'r tarhandır. Radlof lü- gati sayıfa 996, cild 3.. (Tuman) en eski bir Türk.a - dıdır. Türk büyükleri a dında ki - tabımda bu adda üçdört Türk bay) adı da buradan gelir. Şura - trp IŞ “Bedaiüzzühür fi vekaiüddühür,, adlı kitapta “Türklerden Tuman. bi » ğze ye (şehname) yi türkçeye çevirtme- si de gösteriyor ki bu in cemiyeli tarafından (1931) de İstanbulda bastırılmıştır. Artık söz uazdı değil mi?, Bak duğunuz dört adm ne demek ol duğunu da anladınız. Br d ilm yazı yazarsanız böyle yapınız. Ki- tapta olmayan sözleri, yeri bulun- mayan anlamları kita; yavrucuğum. İşte bir yanlış daha | bir man) dır. Kâmusu Türki sa- yıfa (910).. Türk adı olara kaldr- | y: ız söz Ki — | Şunu iyi bil ki “serçe darı el Suikastçıların isteğini sayılan Paveli, müdafaa edecek olan avukat sorgu ler ile cevab vermektedir. Hâ kendisine: , “— Teşkilâtmız kralı öldür - men'zi size emretmiş olsaydı, bu- nu yapar mıydınız?,, d'ye sorun - bulundurulmaktadır. ayrı höcrelere hapsedilmişlerdir. Gündüzleri iki gardiyan onların yanından hiç ayrılmamaktadır. Geteleri ise nöbetçiler onları her yarım saatte bir yı ir « Po miştir. O ankle bildiğinden end'sne Almanca Ji ye “Üç lmiştir. nlar istintek hâkiminin Maznı sinek götürüldükleri zaman kolları zincirle bağlanmakta, adl - liye binasında ayrı ayrı odalara ka ca maznun gözlerinde bir an > patı'maktadır. hasıl olan parıltı söndükten 80: kısık sesle şu cevabı öleli “— Kralı, öldürürdüm!,, lular, da yazıldığı gibi şiddetli bir nezaret altında Yunanlılar bir türk köyünü basmışlar ci sayıfada) pi ln Dair. Buna kati - en ihtimal vermedik ve sabaha kadar bekledik. Bugün mesele ta- mamile anlaşıldı. Muhacir köyün her ne sebeple ise Türkler aley - hine galeyana ge'mişler ve kendi- lerini teskin etmek için aşağı ma- halle Türk mekteb'ne doğru yol - lanarak Türk âramağa başlamış - “n'kapalı kapısını kırarak içeri girmişler. Yatsı vaktinden az ön- lu Bekir, Şahan oğlu Murad, Meh- ewereasesersaserapesezen1s22sesen. iyi olur. Yazmızın sonlarma doğru bir *) takım kötü, birçok ağır sözlerle beni korkutmak © istiyorsunuz; ben, yolumdan, inanımdan döner bir kimse değilim. Bundan yirmi bi r yıl önce koca bir şehrin müf - müsevvid', hocası, hacısı, lr dervişi beni taslamak is - ted'ler de gene korkutamadılar. den korkan EZ.,, ie i — Yukarıki mevzu üze « rinde yer İnan,, imzası ile aldığımız mektubu da yarınki sayı mızda neşredeceğiz. SAN — ASLAM ilik APok yi YARLI an — merhum IR — sür : IM — işaret OKUL — mektep »İ giferek Türkler bizi ,| Türklerden Rumca mut üzerindedir. liği talebesinden bir v. bir Yugoslav ık az'fesini şte sufi aid imdilik ge çirdikleri hayat bundan ibarettir. med debi Atıf, reuallim Eilmi e - fendi, ca muallimi Per Hdi e e ER ve ebe de misafir hoca içer « de yatstyı bekliyorlarmış. Yunan- çerçeveleri, parçalamışlar, el'eri - ne geçen eşyayı etrafa dağıtmış - lar, köylülerin üzerine ( sopa ile hücum erlerek kafalarını yarımış - lar, muallim Hilmi efendiyi döv - taran yok mu iki Rum öldü diye İskeçe emnire- ti umumiyesine telefon etmişler. Zabit ve jandarmalar Türkle - korucu ile konuşarak (omeselevi tahkik.ed'yorlar. Kendilerine mii- tecas'rlerin kim'er olduğu söylen: diği halde o gece bir şey yanmı - vorlar, ertes' gün si'âh atan Tü'k- leri araştırmak babanesile Tü-k ev'erini yastık ve'kuskus torbala- rma varını kadar aramıs'ar. Tab'i bir şey bulamamıslar. Çün - Isi cok İzimse'erde av tetkerele-i old-#u 'ein hemen herkeste s'1"ı var#m. Evlerde takanca muhafa « etmek de yasek değildir. Fa » v ta s'lâh atanlar da esasen jan - darma zaitine silâh att'klarmı ve 'sstakmı söylemişler. Yalnız hir Wesi “bende de silâh var, fakat be nunla zahit efendinin de Türkleri :İ biraz te'his etmek İsted'ği anlari maktadır. Zabıta halen tahkikat i İl ir öldürülmesile â e hu ni

Bu sayıdan diğer sayfalar: