January 3, 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5

January 3, 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BN ZU b bl alçi KA TEFRİKA No: YAZAN: ISHAK FERDİ I İN “ane beraber on bin asker birde, birden pulenm.şti! B'r çok fe'üketlerden sonra mil yek İrana dönmüşlerdi. Her evden zafer dilberlerinin kahkahaları yükseliyordu Hindistandan dönüş | mv zabitlerine: nüyoruz... Daha fazla MR mabut'ar istemiyor. Dediği zaman ordu sevinc ve neş'e içinde bayram Mir tr. nç impara'vrun beynini saran Hiiadileli istilâsı © arzusu kökünden sönüyor demekti. İskender (Ganj) kıyılarında u- nutulmaz hatıralar bırakmak iste- di.. Admın yabancı milletlerce de tanınmasını düşündü.. (o Mihrab şeklinde on iki kule bayani Bu kulelerin yüksekliği yetmiş beş a- yaktan fazla idi. yapmağa Şt. İskender ordusiyle Pençaptan kalkarak Hidaspe suyu önüne donanma yaptırmış ve ileriye giderken ge - e kuranın kralına teslim et « in bi . some Ordu bu havaliye gel geldiği İl Maiyetini yânma aldı “ve orduyu yaya olarak gönderdi. (indus) suyunu gemilerle geçti. Ordu nehrin iki kıyısından eN gidiyordu. il akedon orduları dönerken, idle görmek üzere sahile ko- şuyorlardı. İndus deltasında İskender do - fezini de keşfe memur edilmişti . İskender Hindistandan ay; ii müddet zarfında sekiz yi lomstrelik yol yürümüştü. Ordunun yiyeceği kalmamıştı. Yollar kuraktı.. ” Asker Gakurlarda biriken suları li bazan bunu da bulamıyo; Ml e kk orduyu peri- . va dan n Sazie vaziyi ylal ordu: i bu tehlikeli kender, Arab kabilelerini kendi aleyh'ne sal istemiyordu. Se uz dönerken, Liz kalan milelerin bizi tePin ” sine razı değilim. Ön mem - nun ebneliyim. iyordu. Saris, fükedderi dinlemedi.. Aş. kere; al Hurmalıklara doğru yürü - e emretti. İskender biraz ra. ». Arabasiyle geriden geli- Uzaktan görünen hur - malıklar, mevsim eğ baştan başa hurma z öne Ordu hurmalara edil doyurdu.. İhtiyat a. yanları - na bir miktar hurma aldı. Ve şe - ker kamışlarının suyunu içerek canlandı.. İskender, Sarise çok kızmıştı -. Fakat askerin karnı doyduğunu ve yüzü güldüğünü görünce sustu. ve açıp bir kelime söyleme - ale yola çıktrlar.. Kızgın çölleri geçtiler. Kurumuş sellerin yataklarında biten hurmalarla in doyu- rarak İrana yaklaş Susuzluk leri Ger mn Bir haftadanberi bir damla su içmeden mütemadiyen yürümüş - erdi... kenarında su biri « Bir akşam yolun kuşların içtiği “bir küçük kintisine rastladılar.. Bunu ilk gö- ren asker, imparatora yaranmak için derhal başındaki demir tası sarki rr su ile doldi — Size getirdim, sürme İçiniz. Diyerex İskcudu e verdi, USUZ - K. ein gözlerinden kıvılcımlar saçılıyor - d ui, eşe asi meni bir kaç kumandan vardı.. Askerin su ge - tirdiğini silindi Saris gördü.. Gö- zünü imparatora dikti.. “— Acaba hepsini dome Mİ... Yoksa kumandanlara da birer yu- dum verecek mi?... Diye düşünüy. ard” İskender, askerin elinden suyu aldı.. 5 yere dökerek bağırdı: erlerimin günlerden beri üsiği ilde suyu ben tek başıma içemem... Onlardan fazla rahat a- rayanlardan değilim, Suyu getiren ali korkarak eriye çekildi.. mer si bi - leme bakışaral — Cesaretinden halan vicdanmı da unutmamalıyız ye söylendile; Nihayet bu Folkeilerden; di. derin ordusunu parlak merasimle karşıladı... O gece şenlikler, dü - ğünler oldu. İskenderin ilini Rokzan o ge - ve İmparatorun gözüne eskisi ka - dar iin görünmemişti. ırada (Susa) da bulunan ee) nın küçük kızı İskenderin hoşuna gitti. Bir gece içinde dü - gün yapı ldı,” Eğlenceler, yarrlar, döyüşler tertib edildi. O gece imparatorla beraber bü - genera'lsri evlen- diler. birine İran im birinin kızını al- ir. Ayrıca on bin bekâr askerin de er kadınlarla evlenmesini em - relti Susa şehri baştan başa neş'e ve Soyadı alanlar Üniversite rek Bay Cem'i “Bilge,, İstanbul Z larından a — Bay Vasil Karace hir O “Kur Kalk iyi riyet alât, edevat ve ve tesisatı alarm mağazası sahibi Bay Vasil “Ka - raca,, Gümrük komisyoncuların - dan Bay Nahid, apnesi Bayan Münibe ve ailesinden Bay Necdet e, Ba - zeffer, “Cakatay,, arr. mer, Müfid Baylar “Yeğtilhan, b Aksarayda Yusufpaşada Haseki yokuşunda 24 Numaralı evde o- turan Bayan Azize, Annesi Ba - yan Fatma, Bayan Halide “Dere,, Vefa lisesi beşinci sınıf B. kıs- mında 253 numaralı Bay Cavid, annesi Bayan Fatma, Bay İbra- him, Bay Hüseyin “Gönç,, Kema- hın İhtik Softa köyünde Osman oğlu Bay Hasan “Yılmaz,, soya - dını almışlardır. Soyadı kanunu Soyadı kanunu ki e agi “ fa memurluklarınca ei Pa mp Sıraya konulan istidaların dünden itibaren- “esas defterlere yazılmasına başlanmıştır. K ağ 'un edebi ay 5 — KURUN 3 İkincikânun 1985 mem e emre aa a ig GÜL ÜSTÜNE GÜL Otomobil ka gidiyordu. Zey - ömülmüş, o etrafına rdu. Fakat bir Otomobil mektebe yaklaşınca şaşaladı.. Ne de çobuk gelmişler - di. o Oysa yolu daha uzun süre - cek: sanmıştı. İstanbulun hay ve huyundan son ya, birden bire sessizliğe düşmüş- lerdi. Hele otomobil büyük cadde- den darca bir yola sapınca, İstan- in gürültüsünü hatırlatan - hiç şey kalmadı. Derin bir sessiz- lik, ve büyük bir ıssızlık Bozük kaldırımlar... Şurda bur- da Miri su birikintileri, Tek tük gelip geçi "Evlerin br tahta.. Yıllarla kapkara olm . Kimi tamir gör - müş, kimi ıklarla, yamalılar biribirlerine efisk iz lar.. Şurada burada çocuklar oy - nıyordu.. ey zaman sürüp giden sessiz- liği bozmak için Fahir Bey — İstanbul mahallelerinin ken- dilerine mahsus hususiyetleri var- dır, dedi... Zeyneble Üstün de mahalle ço cuğu gibi mahallelerde büyüdük- leri hâlde İstanbul * sokaklarının ayrı birer b miekilereiizi düşünmem . Böyle b Tâhaza yam iseniz Fahir Beyin sözüne baş salladı- lar... . Yolun yarısına gelmişlei tomobil durdu.. İhtiyar iş ANE ye ga iz Eminönü kazasında Mehmed 5 ei iile ile Mus * tafa oğlu Edaban e ka edim e ii sen oğlu bay Yensen, Şük Emriye ile Mustafa —— e Dun fer, Ahmed bayan Fatm; Mehmed Halid oğlu er Ali, Tuan kızı bayan Kadriye ile Rec oğlu nur ile Ohanis oğlu Tatyos, ed kızı “e Fatma ile AD oğlu bi mn, Yusuf kızı bayan Agsiye ile Teli, şi bay İlyas, Hakkı kızı Muazzez ile Mehmed oğlu bay Bürha- nettin, Ve kızı bayan Sivasti ile Terifon oğ y Piyanopot eylen - mişlerdir, eyoğlu k:z-sında Süleyman kızı bayan a ile Ha- yan Yam bay idübek Mehmed ii zı bayan Şa - yeste ile Hakkı oğlu bay Ali Ekbe ii kızı bayan Hermina ile Serkis oğlu adliye kâtiplerinden y i Hatice Mükerrem Tİ eaaların > n kızı bay Ha- miş ile matbaacı bay yonel, İs- mail kızı hâkim ile “Mehmed oğlu es- Bekir, Ömer kızı bayan şoför bay Mus- tafa yleminikleaiz. mesane, nde r evden z fer derin kahkahalar Si seliyord (Devamı var) t.. Gaz boruları tamir edildiği için koca bir e kazılmıştı. Nereden geçecekler. SİMİ Yan bir sokağa sa - pıp e taraftan çıkmak kabil - kat Fahir Bey yolları iyi suale tereddüd ediyordu. Bu esnada oradan geçen bi- rine sordu: — Affedersiniz mektebe hangi yoldan era n sapınız, sonra sağa Di doğru gidiniz, yolu bulursunuz — Teşel kkür ederim. u esnada otomobile, mütered- did, sendeliyen adımlarla bir ka - dın yaklaşmıştı Üstün başı lime limeydi.. eşle çorab Tez Sarık, Kara dana çıkıyordu Saçları keçe haline ( girmişti... br gözlerinir içi alkoldan kıp- ızıldı.. Ve gene alkolun tesiriyle, ep b'r sersemlik vardı. Dudaklarınm — iki ucunda bir revi köpük kurumuştu. Eriş ve öğle sonu, kaldırıma 'n, bir lokmi ekmek | ce ilettik iü kadınlardan iriydi iriyı Öbür taraftan bakan Zeynebe | yaklaştı... Sesi boğuk, kalın, kekeme çıkı- yoru, yaklaştı, boynunu büktü, mırıldandı: — Allah rizası için... İki gün dür açım.... İş yok.. Gözlerim de görmiyor. Erkeğim de aa Ben dilenci e amma ne yapa - Tıra... Açlık bu. Mahcub tavrma bakılınca söz - lerine inanmak gerekti. kad binin sızladığını hissetti, ti KOKLAYANLAR Yazan: Selâmi İzzet Kayacan Gözlerini kaldıramıyor, utan - maktan, konuştuğu insanların yü- züne bakamıyordu. ok acıdı.. Kal- m göz Ona ii hiç bir şey ya pamazdı .. Üstün ye e kadını —— ne de iki duys di — Bozuk paran var mı!.. Dedi.. — Var, ne olacak?. — Şu kadıncağıza para verse » ne... p — Ver Gene ie ve dalgın, elini ce- bine koydu.. Dilenci kadın, ricasmı takib e- den sessizlik esnasında başını kal- dırdı.. Kiminle konuştuğuna bak- Gözleri kapalı idi. Bir zaman gözü, çok güzel bir kadm olduğu belliydi Seneler, Be içki, yıpran - dırdığı bu v anaşını YIp - randırmamı big cdi istediği gibi bozamamıştı... iş omu görünüyordu.. ce sefil ve perişan olmasaydı, onu görenler, “cami yıkılmış m m yerinde!,, diyebilirlerdi r an Üstünle göz göze geldi - ön Kadin irkildi, titredi. Biraz da- ha sendeledi.. Üstün ertir — Aygen! Ve gi ihtiyari kendini kurtaranın, Fahir Beyin kolunu tuttu, Faihr beye sokul - du, sil , Aygen, lime lime entarisi için - de şimdi dimdik duruyordu.. Bir m bir Üstüne bakıyordu ... Bütün bütün sersemlemiş, bütün bütün kendinden geçmişti.. Ağzı bir karış açık kalmıştı. Kolları yanlarına sarkmıştı .. Sanki anlamıyordu, sanki gör * miyordu.. Sanki gördüğüne inan - miyordu... : (Devamı var) | Toplantılar | Toros eler birliği genel yar- ganlığından. e — Sas cumartesi günü Ai n Kurtuluş e > in alaya Mala relileri saat (14.30) İstanbul kp . vine ee — 74. günü saat 10,30 dan 2 ye ME bl halkevinde bay- anlaş amız vardır. — 7.1.1935 gecesi kurtuluş günü- e yıldönümünden ötürü Maksi salonunda eğlentimiz vardır. Sadakaifıtır İyi Son K. K. K. Buğday 13 pol 10 Arpa 20 16 o Üzüm 104 78 68 312 260 o Bayram namazı * Mr 8 Z 6 Ezani 3 1g

Bu sayıdan diğer sayfalar: