17 Temmuz 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 3

17 Temmuz 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ işaretler İ Halk edebiyatının| & üç anlamı Halş edebiyatını türlü, türlü ndaki var. Bu ayrılık nedn- dir? Bu ayrılık bir çok insanların halkı ve edebiyatı başka, başka biçimlerde tari # etmelerinden ile- “i geliyer. Bir kısım insanlara göre halk|. edebiyatı, basit, sade, duyguları “inlatan edebiyattır. Halk edebiyatını böyle saril li saraylarının o balkonune çıkıp: — Biz tacımızı Allahtan aldık eği ,» diye kitle birikmiş bir Kimi ve üşarat yekünu sayanların este- tik düşüncelerine ki la Halk onlara göre (avam) dır. CAvam) bayağı, aşağı bir mah lüktur, Önuniçin “avam,, Hevam gibidir. * Yani mikrop gibidir,, sözü onların dilinden, düşmez. alkın böyle anl aşılışı bir deri insanların (a- Yam ve havas) diye bölüklere ay” £ zamanı valdığı ifadesidir. am arasında £ Silmez sınırlar vardır. Onu edebi yatı da ken bi aşağılıktır. si, sathi bir şeydir “p # Ba Di Çekoslovak talebe şehrimizde Cumhuriyet anıtında tören yapıldı Dün yakyanm Prağ ü - niversitesi iu yetmiş kadar ta - lebe şehrimize geli ve İstan - bul öç tarafından kar şılanmıştır. a Çekoslo - w şehrimizde vakyal ren sikdi sonra Tak- simde cumuriyet anıtma çelenk ete Bu çelenk koyma sırasında, İr- tanbul deeri hukuk doçem- ti Bay e cumuriyet anı - tunm dibinde türkçe bir söylev vermiş ve b va bir başkası nda fransızcaya çevrilmiş - io Muzaffer, a inki - ile gene inki- Mn ış, ve yi z sl üniver itelilerden biri, çelengin yanma & me arkadaşlarını Türkiye cu- leş geri kend. dilleri lefa — öl diye Türk eller de buna mukabele etmişler, tören bitmiş ve şehrin gezilmesine devam vw- Halkı ekonomik bir değer di- ienikbgeki ye kabul edenler tarı Bunlara göre halk geniş bir müşteri kitlesidir. Bunlara göre halk olaki ii halkın alır cis olduğu €s Halkın din pr alkın eler id ve hırsız polis e yapan her) eden eserden; Zevşeten şehv debiyatına eser halk ln malıdır: Onların şöyle bir mantıkı var dır a halk okuyor, şu hal: de halk onu beğeniyo! r, onu dili yor. Halkın dileği ise hakkın di iyi Halktan "kötü bir şey çık bir alıcı kafasında" poli aki geniş ölçüde deiytndan başka bir şey değil: a olarak çok okun tiraj gere halk rey ölçüsü olamı R Halk edebiyat, ne sathilik, ba“ sitlik ne demagoj: ir. Halk edebiyatı, kaynağ! halktan liğe ei ve alan fakat basit! ayan demagoji batağına sapları edebiyattır. Halk, her ye çe vettir, üstün ve yar bir kuv- bir de- Ser, ir, yk in iii yü ee Üniversiteliler şehrimizde üç gün iyiyi rdır. FA TALEBE — Dün İ- talyan faşist talebeden otuz kişi mar) ik bir grup Sn gelmiş, abideleri dolaşmı 10 bin lira Bay Harri Jiram'ın hava kurumuna armaganı Sovyet uçak öğret- Elmaslarını çal- dıran Bayan Doktor Senni işin büyütüldüğünü söylüyor Geçenlerde Türkiyeli hir, dok - menleri şehrimize torun karısına ait değerli mücev- Harri Jiram gan etmiş ve | yılda iki bin li-Bax ra vermeği ta ahhüt etmiştir. rmağan hava kurumu ta- Bu a rafından takdirle karşılanmış - t TAM VE YARDIMCI ÜYE YAZILANLAR ava kurumuna aylık kazânç- larının yüzde ikisini bırakarak ilbaylık en muhtelif dairele - den 249 yardımcı, 141 memur tam üye li Yardımcı üyelerin vereceği pa- ra 4410 lira altmış kuruş, tam ü yelerin . para 4262 Vira dört kuri akt: SOVYET GÖNMELİ GELDİ Yeni açılacak Türk kuşu için Sovyetlerden getirilen e öğ - gi we b Bay Ram dün Ankaradan Rize selmilerdr yanlarında u- .. . çakçıl e y Savami le Bay Birinci ceza hakyeri çikeilerin Sar Saran başkanlığı Öğretmenleri istasyond a şeh - rimiz hava kurumu üyeleri kar - Istanbul birinci ceza ei Necip Nadir, yargutay bi inci klâs raportörlüğüne atan - e Onun yerine İstanbul birinci ceza hakyeri başkanlığına da yar- gutay birinci klâs raportörü Sa - dettin, atanmıştır. Yeni başkan, yeni ödevine başlamıştır. İmmun adamının da kitleye karşı yaratı ct beg vardır. Kitle geçmişten ziyade gelecet ceği realize edenlere ee verir. anat adamının d. böyle bir rolü, böyle bir ödevi var- dır. Bu ödevi yapmak halk sanat zı Ve böyle bir halk edebiyatı is- 1 Z. “ Sadri Ertem şılamışlar ve öğretmen hava ku- şılamışlar ve öğretmenler hava kurumu başkanile bir müddet gö- rüşmüşlerdir. u için öğretmenler İs- tanbulda ve Bursai inceleme yapacaklar ve sonucu raporla bil- direceklerdir. şe ağ oteline ko- nuk edilmişlerd ROMEN tin — Ro- men aslan Ne kişilik a file ağustos mize aki ——— ımda şehri * Telefon sosyetesi Telefon sosyetesi (o delegeleri Bay Frank Gill ile Bay Buaye, Va bakanlığı ile sosyete - in hükümetimizce satın alınma- st işi Me e de- vam etmek üzere dün Ankaraya gitmişlerdir. herlerin Viyanada çalındığı Viya- na gazetelerinde okunmuş, şehri - | m gazetelerinde de yazılmış - ' gazetelerine ismi geç “Madam Senni,, diye Viyana en bu baya- İnın İstanbuldaki İtalyan hastane- | si başhekimi doktor Senninin ka- rısı olduğu anlaşılmıştır. Bayan Senni, bundan bir Kii det önce tedavi için ya gitmişti. Çalman sekil elat arasmda Abdülhamit tarafından verilmiş bir gerdanlık ta bulun - duğu yazılmaktaydı. Şimdi İstanbula dönmüş olan bayan Senninin başından bu meraklı vakayı İtalyan hasta- nesi başhekimi doktor Senni şöy- le anlatıyor: “Karma dağ havası lâzım gel- diğinden kendisini Viyana civa > fazla mübalâğa MŞÜ. Ortada, şimdiki gibi ne Ahdük hamidin armağan ettiği değerli bir gerdanlığımız, ne de a benzer çok değerli mücevheratı- mız var. Karımın yanmda yalnız, | aile ki birkaç değerli taş , Bunlarm asıl değe- as) bul Aohin ile|( yi, biri de ailemizin bi - rer yy olmasındadır. Bunlar arası da arapça (Reşa- dı Mehmet) yazılı Üyesi eği broş ta vardır. Viyana bu- nu da sultanlar ike edimi edilmiş, değerli bir şey sanmış - ar, “Hırsızlıktan haberi olur o! maz, karım derhal polislere ik da kalmasını karımdan istemiş - se de, karım a hazlar ördüğü iç akşam İstan- bula dönmüştür irkaç gün evvel çalınan taş- larm bulunduğu resmen bize bil- mın biri, bularak ii ali girmiş, lizini âçarak iii eri, a- şırmıştır.. , Mücevhe rler çalınan bayan Senninin kocası doktor oSenni, sonra hirsızın nasıl bulunduğunu da anlatırken demiştir ki: “Bu işle uğraşan hususi polis hefiyesi, zn, uzüâk park - larından birinde, bir ağacın di - bine ufak bir kutu saklamakta o- lan bir kadınla bir erkeği gör - müş, ve şüphelenerek yaklaşmış, Vee düşen yılana sarılır rımız: “Denize düşen yı- lana sarılır.,, demişler. Avrupada son birleşmelere bakarak bu sözü En uzak şeyler, birdenbire aralarındaki dağlar, denizler, u- çurumlar kalkmış gibi apansız ku- cak kucağa geliyorlar. Bundan yirmi yıl önceki Cer- men ve Ânglo Sakson düşmanlığı ve bu düşmanlığın sıyasa, sav yönlerinde bıraktığı ole izleri düşünmek, bugünkü birleşme kar- şısında parmak ısırmağa yeter. Alman ve İngiliz düşmanlığı, sali nız bir devlet hıncı, bir sıyasa ay- tişması, bir şeref kıskançlığı de- ğildi. Bunun en güzel örneğini biz büyük savaşta Suriye bozgunu i- çinde gördük. Tutsaklığa düşen asker kala balığı içinde İngiliz neferleri 8&- rışın adamlara rastladıkça 'ermiensin değil mi? Diye soruyor ve: Ataları vel e karşılaşınca, boynundan rayordu. Al- mıyordu. İngiliz ordusunun gözlere kan bürütecek kadar bü- yüktü. ğ Şimdi “Versay,, ın karadam an silene, kendini ye- Almanya ile e öpüşürken görüye- Bürime ömür bir değişmeler zin- cirinden başka bir şey e Fakat o değişiş, sezilmiyecek dar ince olduğu için yedepd İİ j vakit kalmaz. Ancak böyle keskin * © köşeli ieerimer Yane irkils i memek elden gelmi, < Geçende bir ped münek- me e bir yazısını oku i uştum. Fransızların İngilizler. di Mi incelerken, ta »Marn,, Kıvıletmının oo kanlıçuku da parladığını söylüyordu. Bu hü- küm haklı mı, değil mi bilmem. Fakat Miralay “Roso,, gibi süel münekkidlerin de batı dövüşlerin- a de İngilizleri kınam ihe geçmiş bir eğime Çanakkale bozgununun, erce “hatırat,, ve binlerce klein sonra da, hâ- lâ ortada sahipsiz durduğunu kim bilmez?!.. 1918 de zafer Fransayt sarhoş ederken e da ihtilâl kopar. mıştı. Ortaklığın ne kadar çürük S. Gezgin mep(Lütfen sayıfayı çeviriniz) arm saklanan kutuda nr mü- aski eğmeyi İşte b tün hâdise bu. Her halde dei öyle gazetelere vel kadar nöral bir polis romanı de- ğildi. Fakat arapça bilmiyen A-, vusturya gazetecileri, işm içine sultanları da karıştırarak bun dan meraklı bir ei bâvadisi, aa ardı... — Bay profesör, keman! hangi çe * koyi Im nemin altına — Çok içiyorsun!. Unutmak için. — Neyi?, — Ne bileyim hatırlamıyorum. in EN altında Bski oda hizmetçisi bahçıvan olun- Cil (Taş devrinde) — Mi nan? 0 yi bir havadis duyd u har peni nra artık harp rün »

Bu sayıdan diğer sayfalar: