24 Ağustos 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

24 Ağustos 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

# ©“ MLLİYET PAZAR 94 “Fikir, Mizah, Edebiyat, RE MİR NER ŞİR Miliyet gülşllyet (FE Asrın umdesi “Mifliyet” tir | 24 AĞUSTOS 1930 | İDAREHANE — Ankara cadde: No: 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs- tanbul. Ken isminde bir gazeteci vardır. Telefon rumaralı: İstanbul 3911, 3912, 3913 ABONE ÜCRETLERİ G Tütkiye için Hariç için 3 aylığı 400 kuruş 800 kuruş 6 750 , 1400 12 1400 2100 Lâkin onun bu temi İne karşı haksızlık maalesef mâni olamamaktad an geçene: O an. yapılmasına Bakınız başın gün evvel evden çıkar Gelen evrak geri verilmez in göğüs cebine bir Müddeti nushalar 10 kuruş azete ve matbaaya ait işler i riyete müracaat edilir. endil koymuş ve me dilin dört ucunu | bi zatlık yin eve dönerken dikkat ettim dil yerinde yok... Eh, dışarı > vermiştim, Gazetemiz ilânların mes'uliyetini kabul etmez benim dedim, bir kmuışt muştur. Mendilsiz cobf sevmem yoğlundan geçerken bir ipekli mendil daha aldım ve dükkâncıya ilk mendilir ğunu anlattım, adamı adec Bugünkü hava ver İ Dün hararet en çök 27 enaz derece idi. Bugün ıcak rüzgir poj hava ki açık aldığız çtii- Milli terbiye işi - Beyfend ugün her millet kendi mem-| maz el alır, h nde milli terbiye işini ıslah |dır, bu seferkini m etmek ve bunun istinat edeceği! dedi ve cebimin icine iğneledi ümüml mâlli terbiye ideâlini ara | İstanbula geçtim, Yeni cami ke- mak ve tesbit etmekle uğraşı bizim yor. Bütün kültür mefhumu gi- bi bu da bugünün en karışık ve kavgalı meselelerinden biridir, 20 inci asrın başlangıcı asri kültürde yeni bir safha açmıştır. Son yıllarda bu kanaat Ameri- | kadan Rusyaya kadar bir çok ka| dılar, Döndüm baktım, karaku- falarda yer tutmuş ve sür'atle) çu kırtipi! birini tutmuşlar be mendili yel 'al- iğneli merine girerken baktım mendil gine yerinde yok. Allah Allah! diye bir an düşünürken Yeni cami merdivenleri karşısm daki dükkâncılar bağırmağa baş ladılar bağırmağa: dl d deta umumi bir telâkki mahiye-| koştum, herif silkindi ve kaçtı ini almıştır. Bu telâkki şudur : Mendil dükkâncının elinde kal- Biz 19 uncu asırdan ayrı düşmü! dı. Artık herifin ardından koş şüzdür. Yeni asır kendine'mah -| madım. Sus bir âlemdir. Bu henüz şekil- lerini almamıştır fakat aramak- tadır. Bu vaziyet milli terbiye işinin ıslahı etrafında da şiddetli bir muharebe açımıtşır, Çünkü terbi ye ıslahatı asrın kültür idealin- den ve milli devletin iktisadi vazifelerinden çıkar. Halbuki as sımız bir intikal devridir. Henüz taayylin etmiş bir kültür ideali |” olmadığı gibi, sabit bir iktrsat mefhumu da (yoktur. Felesof| Simmel asri kültürde dân | analizssyonun işlemesi bahsediyor. Zamanımızı kapita-|bir mütahassts celbedilecokmi Hizm sonu yahut erken sosya - | Her şey için getirdiğimiz fa Ezm devri < tarif edenler) gözlerini pek te dinlemediğimiz Var. mütahassıslar arasındabir de bu Bu şartlar altında terbiye işi| mütahassısı mı ilâve edeceğiz. nasıl halledilebilir? Ve umumi! va mübarek adam. Mecrala terbiye idealine hangi formülü | selâmeti namma İstanbullu vermelidir? Büyük düşünücüler| mahren hacetlerini kavde isterse yegâne kâhy çoğu biribirine zıt ve muarız fi-| tutma olan amelimizden de etrafmda içinden) kalmaz mıyız?! Biliyor musunuz bununla ü- ası işidiyoruz. Anlaşılan bu ona kârlı bir şey. Her halde hep kr ymetli ipekli mendiller bu hırpani delik dillerle mübarek burunlarını sil- İmezler değil mi? Mutlaka. bu 1st var... Gördünüz aşıran nun bir alıç nü iyi işi... Bunada mı mütehassis Gazetelerden öğreniyoruz. nize iye kirler ve mefhumlar * çarpışıp duruyorlar, i çıkamadıkları ve umümen ka bul edilen bir içtihat ve kanaat mahrum FELEK ülmi aldı, yelmi? İ Bizim arkadaşlardan T.N.| di halinde iyi bir çocuktur, kim | senin malmda da gözü yoktur. | reflere bağlı muhtelit donanma - Beyoğlu, liği kendi:) di halde çalmışlar. | — Beyfendi mendilinizi çal: | İdi “daha uzak muhitlere geçerek 2-| nim mandili elinden alıyorlar,| miz de sayıyorduk. Kâmil Paşacılâr çüncüdür ki mendil çarpma vak”) bu men») İma için | İtar Paşanın İİ m Kırk yıllık Times abonesi Kâmil Pş.dan) ümitler - Tanin gazetesinin Kafiyeye uya- rak isimler değiştirmesi -Istanbulda sefa-| Otomobil kazasından sonra... Belediyesinde işe buşlamak.. | a ire n küçük e dülhami çiftleştirilmiş ve Ahmet Muhtar Paşanm; bağlı el büyük kabine Balkan har| boğulmuştu İhtiyar kurduğu arı bi a ikin limanı Bundan evvel söyledik. A1 - İki kadını takip ederek yola ko « manya- Fi bu kaza nastl ol! yoldu. du bilmiyor. Köşeyi dönerken otomobil bir ağaça içinde bu sahibi bir tarafa yatlar İmperato harp gemisi o m ans öl u bü. tırsat İngilte Bu harp gemiler Fakat unun ğrulmuş E Bir çeyrek sonra genç ad rdan kurtul ni ılık bir ban rdu. m id hacime Mu de tes ölüp tan k Bundan ev i Beyoğ Har elisi baştan başa işi idi, çarpmış Ve| çamurlu esvapl YE e all nar Jmus, yonün çinde b Ilık 5 ağrısı, a fırlamıştı, Bereket versir uyo: ya vi sı ağır değild Bununla t Car ken bir ses € Orun an kahkaha € vücudünü geçmişti. Daha z yade kalbinin arzularını dinle me başlamıştı. Buraya nasi niçin gelmişti?., Bu bir t mü idi?.. Haymr.. Kendisi rür görmez koşan ve tel na yen kan siyetine ime r büyük İstan manı 1 ğ dona erdi idi ın acısını düşünür- ıydu rt bir yerdi. Ge lan bir e ve iye | muştu ül xından di. Daha doğrusu iki ses, i ordu. Gen Hat m kah İtüs Avrupi shur hatırı soran genç ve güzel ka nedenberi duldu. Genç, I ve dul bi ahası zi irisi onun Ah, diyordu, bu odur İvet o.. | Genç kadıri ağaçlar arasından Kazanın | 11 senesindi Ja en rının Asyadan gi baninin yani yeni E nu görüyor, şime kadar ç bir şey duymamıştı. Bu kadının kalbine malik ol- mak arzusunu o kadar şiddetle hissetimişti ki, bunu kadına iti- raf etmiş, nihayet aralarında bir rabıta başlamıştı. Fakat genç kadının bu macerasmı kimse duymamıştı, (o Şimdi genç kadın hısımlarından birinin ma- Tikânesinde bir iki hafta kalmak ki yl zavallılatın göne Asyaya' sürül mum barpte tekmil kabiliy “Yavuz” | temelini teşlel e) S1 -ara olduğu y tini mel Tü: muş ve al m hızla ilerledi. gelere! takip eden kışta! — Sen misin , dedi, ) ya bağlamıştı. Çünkü Kâ! ben de'bir Avrupa seyahati yaparak|madın ya... Taymis,, gaze-| İsviçrede Cenovaya gitmiştim ve Şeh! o Genç adamın düştüğü yer ça okur, İngiliz | remini: Cemil Paşadan Beyoğlu Be-| murlu bir yerdi Üstü başı ça - tanır ve İngilizler onu se-| lediyesi müdürlüğüne tayinim telg-|mura bulanmıştı.. Halbuki bu Ve » bu sadıkİri Ornda “almıştım. Cenovada iki), © Se < adrazam | hafta “dahâ kaldım. Cenova Kan- | &e0ç ve güzel kadınların her va- ndaki | tonunun bütün belediye | teşkilâtmı! Kit beğendikleri nazik, zarif a- Fakat bu, benim hesa|dama hiç benzemiyordu. Öbür di herşey olacak, bitecek diyorlar-| bıma bir tetkikti r tetkik seyahat! kadın da geldi. İkisi de ona baş Büyük felikelin karşamda biz yeri değildi. itanbıla gelirken Viyana: tan aşağı süzerek yaralanıp Yar| edemediği bir his, bir kıskanç - idam Orm kn viyana | ralanmadığını sorarken samur-İlık vardı. Onun ne yaptığını, öğrenmeğe. çabaladım. — Viyanada |Jv Perişan bir hal arzeden kıya| gittiği yerde erkek bulunup bu fetine bakıp, gülmek hevesine) unmadığmıan'ımak arzusuna İttihatçı arkadaşlardan — bir çoğun > he Bristol, otelinde buldum; Bunların | kapılmaktan da kendilerini ala“ mukavemet edememişti, münevverleri | mıyorlardı ba nde İttihatçrla; derin yeis içinde &- otomobil seya onlar dahi yapmıştı. Bu hallerin karşısında saray ve Ba- bradli bütün ümidini meşhur İngili i banal bü , 2 aralan - Kâi mil Paşa elli se: tesine abonedir, siyasetini ver diyorlardı? . * Taymis yaptılar hibbi ve İngilizlerin güya sevdiği| Ballı nesini bir daha Kâmil Paşa üzere gidince genç adam bu ay- gazeteler“ bayram yapıyorlardı İrılığa tahammüledememişti. Da ha doğrusu kendisinin tahlil de sade İttihatçılara kabahat gürültü yapıyorlardı. Hınçların İttihatçı gazete olan: “Tanin, den almak için Tanini ikide bir kapıyor- bu hallerin bildiği için Senin, Metin bulma! neticelenen tini bunun için olacağını | vard Rasin Re minde kafiyesi uygün birçok ga| ninde kafiyesi uygün birçok gal © Bajkaı rı almış hazırlamıştı:Ta | bise Genç adam teminat verdi. si gı, Tehlikeli bir sey yoktu. Genç a- Bulgaristan İdam bu kadınlara tesadüf ettiği bl gmzn ke 07 Sari İng hiç memnun olmamı İ ek olmadığından ng hiç memnun olmamıştı. On-| bi yaşlı bir adamdı. |imanya ve Köstence yolu ile İstanbu-|ların kendisi düştüğü zaman, . e. Beyoğlu belediyesine | kahkaha ile gülüşlerini unuta - |” yesine | kahkaha ile gülüşlerini unuta - | Olar Müdürlük sandalyasina otür-| mıyordu. Kadınlar bü tesâdüfü| e. kadınların k: O-tarihte, - evvelce de ya: eler gen kadınlarm k; üzere, İstanbul belediye dâire| İğız nihayet iti milğtekil idere olunur, biltçesi|* Bu orman hısımlarından biri- Cahit Bey bir di encümenine ma- |ne ait malikânenin ormanıydı.| intihap esw| Ucu bucağı bulunmıyan bir or- ipi İman. Gezmeğe çıkmışlar, onun otomobilden nasıl düştüğünü, | İsine müsaade etmi arabanın ağaça nasıl çarptığını, : T zşyalarınızı getirtiniz!, Dendi ve bu kat'i karar karşı sında genç adam itaat etmekten şka bir şey 'yapamıyacağını anladı. Sonfa yavaşça sevdiği kadına: ndâr. kabil gs Onun el inden bir takım verilmiş, Bu kıyafetle rşısma çikti man herkes k yordu: — Bu esvapların içinde yüzü- yorsunuz!. diyorlardı Onun bir türlü Paris kafiy lin e Ge la gele İ gittim İ dum. ndsine gülü gösteriy kapısını kapadı, Hüseyin İstanbuldan ay İttihatçıla çokları savuşmuş toplaşmı: kezinde i e dönme ' mışlardı. plamıştı. Dm Beyoğlunda” belediyeciliğe b Balkan felâketinin i şim, — uzaktan görm Talât m id Kadınlar ade va kit geçirmiyelim, Bu gul Genç adam can acısından, vü- oğlu halkının çok aval yaptıkl Benim Beyo; Kadrköy müdürü idi. A parlak rasgelmişt Büyük kabine öle ralde siz ır, hastalanırsınız. ğüm Esat Bey lalarda Ab- ko Bey var: rmeni koymuş Boğa Paşa Çatalcada a cudünün ağr sızısın-| dan İsetme yerden yakta durmak lu e stirahat için ne lâz İla mimeni X ve din mima yüne bi Hobi im kalmamı ister Beyazıt, Fatih, içi v Düveli mi a sremdaş kalktıktan s İngiltere Sonra ger dın ilâve etti: Bu kazanım tertip edilmiş unu anlamadım değil; Fa stemiyor, bir a evvel çat bmı çıkarıp ımsa hepsini | oldu ta san'a i üslüp. . Ve bunla sılmaz bir te tta v a yeni bir » hepsine sar el olan cümhu: üzerinde birleşemedikleri için mücadele devam ediyor, ve ruh âlemi bir hercümerç manzara attı Maarif ı düşünüyordu. Mama - Türk düşünücüleril limleri ordusile, ve vü kat sizin için ağır neticeler de verebilirdi. Madamki beni gör ol mek için bunu yaptınız ben de vekâletimiz Türk m yapma fih kadınlara: -Zararı yok, dedi, bir ş im,. Bilhassa kadının son derce uslu oldu € Banyodan çıktı. Malikâne sa-| | Şarkta son ve kat? hareket Mektepliler müsabakasının 67 ci haf ğini kazanan İst) Lisesinden 219 No. Halit Vasıf İ yin yazısı şudur Bu hafta İbâdisatının ald || Sende Yalovada landı. A vi n mühüm hab tık bun ürecektir tahaddi ap vaziy ya Çü lari aha fazla sürün hammülü yoktur Ic bir müddet ev harekâtın icrası yarak h vel bu me ir, İran bundan e rimizin kendi ara kil harekât göri tala le ra mi yine'b ünü niyeti gös in ke risi dahil etleri silâhtan tecrit ete ve hatta bu yüzden bir 8 met kuvvetleri arasi mühim bir mücadele vukua geli İdost hükümetin hu meseleyi - bi İbir ehemmiyetle karşıladığına ve M 'dut meselesini dostane bir şekilde taç etmek istediğine en büyük bi İlildir. Eskidenberi k sar yetle geçinci iki hükümet böyle uff bir hudut meselesi yüzünden yi şarkta teesmus etmiş olan sulh ve künün ihlâl edilmiyeceği kanaatini dir. Bir Baftaya kadar sefirimli Tahrana muvasalâtı ve hükümet zırladığı cevap meseleyi kökünü. (hallederek iki hükümetin dostan€ yasetinin devam eylemesine vesile Vİ İlacağı muhakkaktır Tunan & istemesi retle hük vi — | Yeni neşriyat | Resimli yeni | türkçe lügat Teleyyüz kütüphanesi ta” fından yeni bir lügat neşredil; miştir. İsmi “Resimli yeni Tüf çe lügat” dullah, Bey vücuda mızda kulanılan bütün kel vanasını havidir, ve pe çok kelimeler için resimler yapılmıştır. İyi bir baskı ile $# karılan'bu yeni lügat: . bütü İkarilerimize tavsiye ederiz. | z api |: Kendini tanıyor musun ?. Muallim © Mübahat (Gasson)'dan tercü: (Kendini tanıyormusun) ismi deki altıncı kitap beş güne dar Ayâh Sabri kütüphanesi rafından neşredilecektir. © Bu eseri; (Müşkülterie Mİ cadele) ve (Büyük hayatlaf isimli diğer metli esef kip edecektir. Bej ettiği yet ve demokrasi İbuatile elele vererek, bu Milli terbiye işimizi buna gö- |mağa çalışıyor. En büyük huriyeti Türk ruhiyatında uzvi |re tanzim etmek istiyoruz. Ger-|tür milletlerini mü bir inkişafa başlangıç olmuştur. İçe milli terbiye idealimizin for-| tan bu ağır meselenin halli el- Bu imkânı hasıl eden reforma -|mülünü heniz tesbit edemedik. | bette bizim için de kolay olmıya tör bir kuvvettir. Milli inkişa - | Fakat diğer milletler gibi biz | caktır. Fakat bir mesele fmızın tarihi istikbal çizgisinin |de bunu arıyoruz. Cümhuriyet; debilmek için, bir kere teressüm ettiğini görüyoruz:İl | hükümetimiz bu istiakmette bir, hallile uğraşmak lâzımdır mi düşünüş,teknik metot,hayat-|çok mühim ve hayırlı adımlar) Hasan Cemil s1 gösteriyor. İnkâr edilemez ki, Türk cün mam Kadınlar ormanın malikâneye gelmesi iç Kadın teklifinin kabul edilece diyorlardı. Bunu reğdedemedi.| ginden emin, kuvvetli idi, Aldı mmm mma | e cevap: yiik memuriyet hayatımda Babsğli baskını dahil olarak gördüklerimin | içinde çok gülünç ve acıklılar: Bunları hâtıralarıma ilâve eyliyorum.! ğ AHMET İHSAN fi eder miydi hiç size izdivaç teklifinde bulunu - | yet usulü yap r yorum, eleştir Türk Cerrâhi mecmus Operatör Burhaneddin tarafından neşredilmekte ol; Türk Cerrahi mecmuas — Hemen n ibaret üncü nüshası cıkmı oldu. Kadın bu cevabı alaca - | ve tıbbi terakki ndan emin olmasaydı bu tekli| den bahseden bu ilmi mec ?. hekimlerimize tavsiye ederi? içindeki müşl 1 Israr ©- et usulü yapı i hale * ile manetini de fırka siyasetin Cema azırım; d inle uydurma onun larını,beklemeden b liğird ifa ettim sindi belediye reis vardı, ni Beyğolu daire on dört ay kadar kalmıştım. 14' “Milliyte,, in edebi romanı İyacak, iyileşecek. Fakat her | hastada, hatta ölüm döşeğinde İson nefesini verirken; can çeki- maz. Hele o profesörleri, adı)ken olmuş, sinirleri.. baştan ba! Ben, pertevsizle güç okudum. çıkmış mütehassısları hiç sor-|şa örpermişti. Fakat hissiyatı-| o Rasih Nevres, Hurrem Hak-İrese sordi ÇEMDE NAZ AN 23 xBIRSGUL AÇTI mahmut Yesari yamanda doktora ve Hlâçların devam ediyorum. Küçücük bir|ni, ümitsiz nefretile gülüyord * Taydasını görmedim. İyiliğe| © — İnanmış görünmekle on- Vİ yüz tutacağına gün geçtikçe |lardan öç alıyorum. © Vahimleşiyor. Bu kadar tedavi-| © Sıkılı avuçlarını muntazam ye göre bir fark olması lâzım-| fasılalarla koltuğun * kenarları- © gelmez miydi?“ ancak bir çey-|na hafif hafif vuruyor, iki tara- sir yaptı. gıcırdata. homurdanıyordu: — Tedavi bitti fark arı| O — İnandırdık! diyorlar. Bu, © yorsun? Tedavi esnasında, ilâç| onların ayni zamanda mesleki © ların tesirile hasta uzuvların da| hodbinliklerini mesleki - itimat © ha hassas, daha seriütteessür| ve kanaatlerini de tatmin edi- İhale geldiklerini doktorlardan | yor. Hastaya; iyisin! diyorlar, duyn Bu yalanım adı da: telkinle te- sık|davi.. ; hasta olmadığı an, alamıya| kanatini aşılamak. Bu telkin sa nahk$ m insan| yesinde, hasta, kendini toparlı- mi k hi “ X i d tur vre , avuçlarır mış, hir ak,a İşirken bile bu ümit, bu binefsi- , ların ümitsiz gayzı, ümitsiz ki-! n ,tuğun kenarma indirdi: “ek saat süren bir okuma, ne te|fa sallanarak dişlerini gıcırda-! ma. Onlar, o kadar müstağnidirİnı belli etmeğe.de korkuyor- kıya yan yan bakıyordu! ler ki küçük bir memur maâşı-'du; yutkundu? — Hakikaten okumak meha na müâğil olan mutat Viziteleri Doktorlara bu kadar hüİret iş İni üç misline 'de iblâğ etseniz,İcum etme, İ rler: kandı, zavallı! karşıları-| sıcak, kuştüyü yataklarmı ter.) © Nevres na bir itiraz eden çıksa, hiddet| etmezler. İkaldırdı: le i rler: Kanmayıp, i-) o Sağ'elinin şehadet parmağı.) o — Doğru, meslektaş sayılı- nanmayıp ta ne yapacaktı? on-|t: tehdit eder vaziyette uzat-'rız. İ lara bu kuvveti veren, ilimlerisİ mıştı: in, fenlerinin sihridir, Bu su-) | — Bir doktor tanıyorum.|te kâğrtla içeriye girmişti: (o |bahati gözlerine (buluyordu. retle hareket etmekle de, insa-| dostlarile könüşurken duydum:| o — Buluncaya kadar akla ka| Hakikati sen keşfettin. Ben, ni bir vazife yaptıklarına kani-/artık para almaktan yoruldum!| rayı seçtim, yazmıya yazmiıya, yazıyt da u- dirler. diyordir. Nevres Vağidin * yüzündeki Asabi bir kahkaha kopardı:| Para almaktan yorulan bu zate| gerik, sinirli hatlar gevşemeğe —İnsani vazife ha! sor bakalım, kaç hastayı iyi ct| başlıyordu: Sağ yumruğunu şidetlekol-| mek için kendini sıkıya koymuş * — Pardon Rasih, sana söy- yorulmuştur o Hastalarını an- lemeği unutmuştum. — Şöyle işlek.caddeleri, şeh| cak saat tayin ederek randevu! o Hürrem Hakkıya döndü; rin lüks semtlerini, arşınıma a-|ile kabul eden ve günde böyle| (— Sumenin altına koymuş- vuç dolusu para verilipte yine! asgari yüz elli randevusu olan |tum. Rasihin bulması şayanı paylaşılaıyan yerleri bir do-|bir doktorun hastalarına tam! hayret! İaş. Doktor apartımanlarınm,' bir dikkat ve ihtimamla bakması) © Rasih Nevres, babasına yak tüccar apartımanlarile yarış et muayene edebilmesi kabil mi-| laşmıştı: tiğini göreceksin. İnsani vazife|dir? — Biraz da tesadüf yardım ha! Geceyarısı, ağır bir hastan| O Hurrem Hakkı, kardeşinin!etti, bey baba, Sumeni yere dü olsun, otomobil parasını ve iki|M'cran dolu sesini duymağa,! şürdüm. O zaman gördüm. kat vizitesini almadan adımını,| hatta fazla işitmeğe tahammül o Nevres Vacit, sordu: İ evinin - eşi dışarıva at-|edemiyordü. Tüyleri diken di-| o — Amdanm hi telkin vardır. Onlara samimi lc inandın mı, arkandan g ce... Gayet te ufak yazıyoasu- omuzlarını| nuz, amcacığım. Hürrem Hakkı, neşe ile elle rini çırptı: — Bravo Rasih... Üzerimden Vacit, yor, artık, amcasının yazısını dikkatle sü- züiyordu: — Yazınız çok işlek. İnceli- inden başka kusuru yok. — Yok yok.. Müdaheneyi bırak, Müdafaa etme. Hem beh mücrim vaziyetteyim. Bir kere babanın gözlerini yordum, Son- ra da ümidini kırdım. Nevres Vacidin yanaklarma hafif bir pembelik çökmüş, Oğ luna gülümsiyerek bakıyordu : — İkinize de teşekkür ede- indi vAikre sıl?! inden yazısı. nasıl?İrim. İstilonuzun ucu çok in! Rasih Nevref, elinde bir des büyük bir yük kalktı. Baban ka| nuttüm; karınca duasına bönzi| — Nasıl okuyabiliyor MV” sun?. — Mükemmelen. Nevres Vacit, oğlunu Y” na çağırdı: ” İ — Rasih, sen, amcarın ir dıklarmı, kalın uçla iri iri YE Hürrem Hakkı, bunun, Y€ İve kat'i bir ümitsizliğe yol Ti bileceğini düşünüyordu. önüne geçmek istedi: — Korkarım, tekrar © niyetindesin! — Eh, biraz.. — Hayır.. Eğer z parça hatırım varsa, bunu ” mıyacaksın. . — Neden?. — Kendine kastın! Gözlerinden şikâyet edi doktorlardan şikâyet 2diy Halbuki kabahatin büyüğ de.. Kendi kendine zulme sun. i — Kalın ve iri yazılırsa” — Nasıl yazilırsa yazdım Gözlerin istirahate mubtö” kum? benim b yy yaf yorsu") yorsuf) ü se) diy

Bu sayıdan diğer sayfalar: