17 Mart 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

17 Mart 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e RP ei hsdürdaki Pas Vi .»v k © p Buğday meselesin Ekonomi Elde kalmış fazlatütün ler imha edilecek! | Tüccarı bu vaziyet düşündü! mekle beraber yapılacak başka çare görülmüyor! Bilhassa mütareke bidayetin- den beri İstanbul mühim bir tü; tün ticareti merkezi olmuşlur. Bu zamandan itibaren de İstan buldaki tütün stoku seneden se neye kabarmıştır. Tabii olarak bu kadar zamandır satılmayan kötü tütünler İstanbuldaki — polarda birikmiş kalmıştır. Bu| hal tütün tacirlerini hakikaten düşündüren bir hal olmuştur. Umumi kanaat ve arzu bu tü- tünlerin bir komisyon Dezareti altında ifnası lâzm geldiği mer | kezindedir. Ticaret odası tütün | encümeni bugün toplanarak bu meseleyi müzakere edecektir. Çimento fabrikaları Kış münasebetile faaliyetleri ni tatil etmiş olan çimento fab- vikaları inşaat mevsiminin baş- lamış olmasından dolayı tekrar fanliyete geçmişlerdir. Mevcut | rağmen bina inşaatı sskisi kadar fazladır. Tütün kongresinden evvel Balkanlarda İstanbul Ticaret rk tütünü me- selesini tetkik eden Oda tetkik Ve istihbarat şubesi müdürü Hakkı Nezihi Bey, gelen malü- Mata nazaran Yunanistandaki tetkikatını bitirmiş ve Sofyaya Beyti. Hakkı ee Bey Bulgaristanın muhtelif tütün Stihsal mmtakaları ve stok mer Fahri Bey Dün geldi Telefon ve posta işle- rile meşgul olacak Posta ve Telgraf umum mü- rü Fahri Bey öğleden sonra | Poslaya gelmiş ve bir müddet Meşgul olmutşur. . Birkaç SöN| #ehrimizde kalacak olan Fabri Bey muhtelif posta işlerile mes &0l olacaktır. Bilhassa Avrupa telefonu işile alâkadar olacağı *öylenmektedir. Talebe içtima! h M. T. Talebe birliği murah- asları yarın Halkevinde içti ha ederek idare heyetini inti- *p edecekler ve yeni nizamma” Mei tesbit edeceklerdir. Orta tedrisat müdürü Maarif vekâleti tedrisat num müdürü Fuat Bey Anka a mi Alman seyyahları geldi , Karl Suha vapuru ile dün şeh #enize 300 Alman seyyahı gel- Mişti; lüşünen bizlerde hakamız. . has Jarih, bugün bem kültürü, bi — hayatı ilerlemiş, yani na v fikir hayatım dahaevel başladığı : gösteriyor, Amerika gibi evvelâ adedi hayatını yükseltenlerde ise iltürün bütün cehitlere rağmen iyemediğini görüyoruz. Fikir, kezleri olan Domiçe, Filibe, Hasköyde tetkikat yaptıktan sonra şehrimizde toplanacak Balkan tütün konferansından evvel avdet etmiş olacaktır. Borsa fiatları | Kapanış JEKIS ! 7166150 Bir 7. Lirasının mukabili Fransız frangı | |12105 Doler J47)at Liret | 9118 09 Belga Drebisi 3615900 İsviçre frangı | 2/44| Leva 66 Florin : Kuron iling A. 'ezala Mark Zloti t md (79/71/00 Diner 27105100 Tahvilât Kapanış Dabili j26 00 D. Muvahhade (55 00 A. Demirvolu (27)55. Kambiyo ingiliz lirası 16| Şirketlerin Feshi Doyçebank müdürü Ankaraya gitti Hisse senetleri hükümet ta- rafından mübayaa edilmiş olan Haydarpaşa limanı ve Mersin - Toros - Adana hattı şirketleri- nin feshi hakkında Maliye vekâ leti ile müzakeratta bulunacı olan Döyçe Bank müdürlerin- dan Dr. Weigelt ve bankanın İstanbul şubesi müdürü M. Gol denberg dün akşam Ankara'ya gitmişlerdir. Dr. Weigek aynı zamanda Osmanlı borçları AL man dayinler vekilidir. — e —— Yerli mallara rağbet ve iktısat cemi İmane baçün bir şim yep lacak ve kurban bayramında | kı yerli mallara karşı rağbeti ça releri aranacaktır. inci safta bırakılınca küsüyor! | bunal yüzlerce defa okuya okuya saber- otmi- | iyenlerdir.,, Fuat Bey bu hâlin, mektepleri İ me mahsulü üzerinden yapılacak lerinin | | 7 MART MİLLİVET PERŞEMBE | Buğday | Mahkemelerde ! İşleri A Ziraat bankası umum | müdürü ne diyor? mat nkası umum müdürü Şükrü B. dün Ankara'dan şehri- mize gelmiş ve bankanın Istanbul gubesinde bir müddet meşgul ok muştur. Şük, B. kendisile görü- şen muharririmize, hususi işleri için bir kaç gün (kalmak üzere şehrimize geldiğini söylemiş, bağ dayın kıymetlendirilmesi ve bu i- şin Ziraat Bankasınca idare edi- lip edilmiyeceği © meselelerine | dair suale de kaca şunları söy- lemekle mukabele etmiştir: — “Buğday meselesi hakkında vaktile kanaatimi | söylemiştim. Onlara ilüve edecek bir şey yok. Mesele artık herkesçe malüm ol muştur. Bunun için banka mesele- si değil, bir devlet meselesi olan. dair bankadan © herb: Geçen teşrinievvelin yirmi do- küzunen günü kasımpaşada Tah- ta gazi mahallesinde bostanlar arasında bir cinayet olmuş, Huri- ye hanın isminde genç ve güzel bir kadın, Bayram isminde bir ça dü. Bu cek tarafından öldürülmüştü cinayete ait edilmiş, şa ini din serdedilmistir. i Dinlenen şahitlerin anlattıklar ; rma ve müddeiumumilik makamı! , | Bm iddiasını serdederken söyledi- ğine nazaran cinayet şu şekil olmuştur. Küriye © Hanım zevci Hasan efendiyle bostanlar arasm| dan geçerken maznun £ Bayram Huriye Hanıma «öz atmış, Hasan efendi bundan o muğber olarak Bayrama küfretmiş, Bayram da ani bir tehevvüre kapılıp bıçağı” Bı çekmiş, karı ve kocanm üzeri- ne hücum etmiştir. Bu hücum kar yısında Huriye Hanım ve <zevei Hasan kaçınıya başlamışlar, fakat Bayram Hüriye Hanıma yetişmi; bazırladı; Buğday n bu işin münhasıran bankaca ida, re edilemiyeceğini söyliyebilirim. “.. Bu seneki mahsul ANKARA, 16 (Telefon) — lik bahar ekinlerine başlayan birçok vilâyetler bu seneki ekin vaziyeti hakkında Ziraat | vekâletine ra İ por göndermişlerdir. Memleketi- Mizdeki umami ekin miktarı he müz belli olmamakla beraber yo- ni sene mahsulünün geçen sene kinden fazla olacağı tahmin edil- mektedir. Buğday meselesinin nasıl hatle- dileceği henüz malüm (değildir. Bunun milli bankalardan müte- şekkil bir sindikaya verildiği tak» dirde senede beş milyon lira sarfo lanması lâzım geleceği | anlaşıl. maktadır. Etraflı bir program ya- pılması fikri kuvvet bulmaktadır. geri dönmüş ve Bayramla boğuşmak istemişse de gözlerini kan bürümüş olan maz- Bunun elindeki bıçağı © görünce kacmıştır. Huriye Hanıma gelince biçare kadm Bayrama big an tam 8 yerinden y, kö müştür, Şevketi ki sas Buğday meselesi hakkmda, Es kişehir'den gelen bir çiftlik sahi- bi demiştir “ — Buğday eken arazi sahipte- ri mallarını çoktan elden çıkar- pa satmıştır. Bugün de tohumluk ve kendi ihtiyacı i- çin ayırdığı buğday kalmıştır. Bu köylünün, ancak gelecek Bir iki ay evvel Ahirkapı sahil- lerindeki bodrumlardan bi mahnuk bir ceset bulunmuş Istan- bul zabıtası yeni ve esrarengiz bir <inayetle karşılaşmıştır. Cinsyet esrarengizdi, çünkü mabnukun hüviyeti tesbit edilemiyordu. Ara- dan günler geçiyor, ceset herkese gösteriliyor, fakat bir kimse çıkıp | ta: Ofisin tetkikatı Aldığımız malümata nazaran İhracat Ofisi o buğday meselesi hakkında esaslı bir etüt yapmış- tar. Ofis bilhassa buğday fiatlerin- deki süratli temevrücatım esbab | yaz EznLu Gereği Kam, an nı, iyi bir tesbit çarelerini buğday| Zabıta günlerden sonra bulu ihracatımız dahili piyasa üzerin de oynayacağı rolü ve gelecek se | >o7 çeveğin büyiyetini tesbite mu vaffak oldu: Bu ahlâksız gürühundan | Şev- ketti ve kendi muhitinde Lâz Şev. ket olarak tanılıyordu. Fakat na- ul, neden ve kim tarafından öldü. ihracat etrafında tetkikat yapmış tar. Ofis bu tetkilatı neticesini : bir raporla Vekâlete bildirecektir. | şölnüyü Bu —— nı bulmak ve hâdiseyi tenvir et- mek çok müşkül oldu. Çünkü or. Otobüs İmtiyazı Şirketi Hayriye müdürü niçin geldi? Şirketi Hayriye Umum Müdürü Yam Kiye hin Aldan yerin Ağ meşgul olmuştur. Yusuf Ziya B. in Ankara'da otobüs rekabeti ve gir- kete mit diğer bazı işleri için te maslarda bulunduğu ları için getirttiği makine yağla» nınm gümrük resminden istinası için de teşebbüste bulunduğu söy tada biç bir delil, en emmare yoktu. * polis mah- nukun hüviyetini tesbit ettikten sonra nasıl olsa katili de bulaca- ğına kani bulunuyor, bu kanaatla mesaisine kermi veriyordu. Maktulün hüviyeti tesbit edil. dikten sonra polis maktelün en gok kiminle düşüp kallıtığını, son günlerde kimlerin yanında gi düğünü tahkika başladı. Maktulü tanıyanlar: K — Bu çocuk en ziyade kaptan diye o çağrılan ve Seyrisefainin Kudret remorköründe © ateşçilik yapan Ahmetle gezer, onunla dü şer kalkardı, başkasıyla görme- dik dediler, Bunun üzerine © Ah- met aranıldı, bulundu ve © ceset kendisine gösterildi. Ahmet: .— Ben bu çocuğu tanımam Bono kıymetleri düşük! di. a 2 İş yeniden sedi teşhis edenler yanlış mı tanı- Ahmedi nezaret yeniden mıslardı. Polis düşmüştür: | altnda bulundurarak 14 yaşındaki çocuk bu cinayeti nasıl yaptı? Müddeiumumi katilin esbabı mü- şeddede atfile tecziyesini istedi Ahırkapı cinayetinin muhake mesine dün başlandı e vaziyet nedir? Şeker vaziyeti Ve fiatları Kontenjana nisanda şeker ilâve edilecek Bir müddetten biri Avrupa'da buna müteallik diğer hususat için Avrupa'ya gittiği doğru değildir. Kendisi şirketten mezuniyet ola» rak hususi işleri için Avrupa'ya gitmiştir. Katil 14 yaşinda, güzel bir çeh- reye malik, yüzü henüz yeni yeni tüylenmiye başlamış bir gençti mın rüyetine evvelki gün devam ve şahit celbi için tehir edildiğini dün yazmıştık. Şirketin elinde ha- len toz şeker mevcudu hiç kalma» mıştır. Bundan sonraki vaziyet i- şin şirket idare meclisi reisi olup evvelki gün Ankara'dan gelen ve yarın Ankara'ya o dönecek olan Edirne meb'usu Şakir B. le görüş- tuk. Verilen izahata nazaran U- şak şeker şirketinin elinde de 300 küsur vagon toz şeker kalmıştır. Uşnk şirketi bunun ancak yarıs- ni şehrimiz günderebilecektir. Ni- sandan itibaren kontenjan listele- rine Avrupa şekeri şimdikinden daha fazla miktarda konulmuş- tur. Bu itibarla, Alpullu şirketi. nin elindeki toz şekerin bi gençin bu kadar hunharane cinayeti irtikâp cek bir hilkatte olmadığı zannını vermektedir. Halbuki mazmunun ikrar ve iti- raiları bu korkunç ve tüyler örpe ici hakikatı tehakkuk ettirmek» ında bir gençin işlediği insana dehşet vermek- İddia makamı işgal eden Ce- mil Bey iddinsımı serdederken fa- cıayı kısa ve kesik cümlelerle o kadar vazıh bir şekilde tasvir et- ti ki salonda yaşlanmadık — göz kalmadı ve davacı mevkiinde ölen kızınm bergüzar bıraktığı bebeği kucağında tutarak oturan bed- baht anne hınçkırıklarını tatama- dı. Cemil B. vak'ayı teşrih, delil leri tasrih ve esbabı müşeddede: | den addedilmesi icap eden nokta- ları tesbit ettikten sonra genç ka- tilin 448 ci madde mucibince ceza landırılmasını, ssbabı müşeddede dolayısile cezasının arttırılmasını istemiştir. noksanlık bissedilmiyeceği tah- min edilmekte, yalnız — fiatlarda tereffğ olacağı temin olunmakta» dır. Bunun sebebi de Avrupa toz İ şekerinin piyasamıza 100 kiloluk bir çuvalının 36 liraya malolması- | dır. Halbuki Alpullu şirketi toz şekerin çuvalını 34 lira 40 kuruş tan satıyordu. Uşak şirketi, hükümetten aldığı emirle İstanbul'a 34 buçuk İlira- dan sırf şekeri o maletmekte, diğer masraflarıyla şekerin çuvalini 35 liraya satmaktadır. Uşak şirketi- nin İstanbul'a göndereceği toz şe- ker de bitince, İstanbul'a 36 lira- dan malolan Avrupa toz (şekeri kârile çuvalı 36 buçuk liraya sa» tılmak zarureti hâsıl olacaktır. Alpullu şirketi, hariçten şeker getirtip satmayı muvafık görme- mektedir. Şirketle alâkadar bir zat bu hüsüsta demiştir ki: “.— Biz, şeker ticaretile uğraş- mayı prensip olarak kabul etmiyo len muhakemenin devamı baş güne kalmıştır. m boğdu. ği ka Ahmedin üstünü başımı, eşyasını, şalıştığı yerleri aradı ve bu arama | ruz. Biz, şeker müstahsiliyiz. Şe- neticesinde de Ahmedin: ker alıp satmak, bir ticaret müa- — Tanımam dediği ve tanıma-| melesi ve bir spekülâsyon işidir.” makta rar ettiği maktulle bera- ber çekilmiş resimlerini bundan başka maktul Şevketin muhtelif pozlarda çekilmiş fotogfafilerini buldu. Ahmet bu vaziyet karşısın da inkârda daha fazla o devsma mecal bulamadı ve Şevketi tanıdı- ğini, onunla münasebetlerini iti- raf etmiş, cinayeti tabii olarak inkârda musur kalmıştır. Fakat şu tereddütler ve inkâr- lar zabıtanm bütün — şüphelerini Ahmedin ş ve Ahmet bu cinayetin faili olmak» rafine lüks şeker mevcuttur. Şir- ket, bunların eski fintlerile satıpı- na devam edecektir. İİ inn mekten ibaret... — Beraber resim çektirmişşi- niz? — Ha... evet... efendim ailesi- ne gönderecekmiş te... rica et- mişti... — Neden yalnız çekdirmedi? — Korkuyordu.... — Neden, resmim yalnız kal- masından m? Hem sonra meden Dede bu resimleri, sende birak» t — Bilmem... Sende dursun de- işti... — Nerede tanıdın bu Şevketi tan mazmumen ve mevcudon adli- yeye verilmiştir. ağırceza mahkemesinin adil hakimleri ta- yin ve tesbit edeceklerdir. Ahmet katil midir? Bunu bize mahkeme- nin kararı öğretecektir. Dün ağır. — Efendim Galatada bir İsmail vardı onun yanında tanıdım... Bundan sonra şahitler çağrılmı- başladı. Bir jan, Davit Ahmedin güzellere meclüp olduğunu, Şevketle düşüp kalktı. mü ba ceza yal bu davanm rüyetine başlanmıştır. Maznun Ahmet 57 yaşında, bi- raz kaçıkça, tuhaf O mimiklerile herkesi güldüren bir & adamdır. Kendisine kıskançlık ca bu cinayd/i irtikâp ettiği soruldu. du zaman: — Davit Yenicamiyi unutma... n — Yalan söyleme ayıptır... di. — Haşa dedi, Haşa... ben böyle | ye manaları ve medlülleri kendin. gayri tabii sevgilere tutulacak a-| ce malim müdahaleler yapmak dam değilim. istiyor, fakat menediliyordu. Şa- Bu çocuk hamallık — yapardı, | bit dinlenildikten sonra diğer şa kendisine acırdım, — birkaç kere | bitler çağrıldı. Fakat gelmemiş, para verdim. meri .... | Berdi, muhal başka güne bara —Bu çocukla bütün kıldı. Maznun vekil ili Alpullu şeker şirketine ait dava | i 100 liralık bonoya 17 liraya ka- bulunabilmektedir. düşünceleri olduğu hal kabülüdür. Avrupa medeniyetin bir değil, muhteliftir. Şarkta ise tarih birdir. Biz, Tan- zimat devrinden beri, Garp ilim ve irfanmı öğrenmek istedik, fak at kafamızı, tek olan hakikati an İamak istiyen kafayı bırakmadık. ” Tenkit ruhunu almadık; Şar W'ın ceki eserleri için olduğumuz hürmeti, Garp'ın eser lerine 'naklettik. e Avrupa'da ne yapılırsa iyidir, bizim onları ten- yetine muğayır bir şey tasavvur olunamaz. Tarihin muhtelif olduğu kabul i | ancak onlar hakkında yazılan tet tahkikata basladı ve teşhisin doğ rından biri de ili derecede asil olduğu kanaatidir. Bizde kabul edilmiyor. Avrupanın en ye ni ve binaenaleyh kıymeti en şüp heli ilim eserlerine gösterilen te. cessüsü, san'at eserlerine göstermi yoruz. Tecessüs... Zannederim bizde ik olan şey. Biz mütecessis değiliz; o kadar ki meselâ şu ve- ya bu filozofun, şairin, rumancı- nn ne yaptıklarını öğrenmek için hiç olmazsa bugün — bu kikleri okuyoruz. Tetkiknameyi yazan adamım söylediklerini kon- trol etmiyoruz. Evet, kontrol etmiyoruz ve Avrupalı münekkitlerin, hattâ Av da,, ler yazanların ber birinin, vekili müvekkilinin kefaletle tahliyesini istedi, fakat mahkemece reddedildi. m. Sait Belediyede Karargâh Zincirlikuyu Otobüs imtiyazı rağbettel Fakat belediye bu işin diğer vesniti ia ypooknma memez Oladiy kilde balk cihetini tetkik edecektir. Makineler öğretilecek Belediye istatistik şubesi için Yeni fiş doldurma makinası alın muştır. Makinenin sureti istimali alâkadar memurlara öğretmek: ir, Belediye matbaası Belediye matbaasında basılan kitaplar ve belediye mecmuası 36- nede 10 bin lirayı müteceviz va- ridat getirmektedir. Matbaanın daha fayda ve ti- cari bir şekle konması düşünül mektedir. Ayda 30 bin kişil Belediyenin vücude getirdiği is- tatistik yıllığma göre Istanbulda her sinemaya ayda vasati bir he- Muhittin B. bu me sele hakkında nafia vekâletile te- mas etmektedir. Taş fabrikası tesisi Bir ecnebi grup belediyeye mü- racaat ederek Kâğithanede bir taş fabrikası tesisine talip olduğu mu bildirmiştir. Bu teklif tetkik edilmektedir. Tramvay ücretlerine zam! Tramvay şirketi ikinci mevki 2- rabalarda bilet ücretlerine yüzde yirmi boş nisbetinde zam yapmış. Vapurlara kapı! Belediye daimi encümeni sava- hibi mütecavire vapurlarında, yol cularm girip çıktıkları yere, tıpkı tramvaylarda olduğu gibi açılır kapanır kapılar yaptırtmağı dü- şünmektedir. Bu işin ciheti tatbi- kiyesi tetkik edilmektedir. Bu kapılar yapıldığı o takdirde İnr iyice ya, atla maları önüne geçilecektir. Yeşilay çayı Yeşilay ve Türkiye içki fından bu akşam Tokatliyan lonunda saat 16 da bir çay ve- rilecektir. ; küçük allâme, saydığımızdan her © dediklerini ik sayıyoruz. ocalarımızdan öğrendiğimi. yin haricine çıkmamak > İşte beş lüşmanımız ve işte Köprülüzadi Peki Başla e günl e ittiham ettiği ruh! Hocalarımız yakın Şark'tandı, şimdi Garp'tan. Her nereden olursa olsun yine ca. Onlardan ayrılmağı bilelim. insana mektep sıralarında verilir, bunun içindir ki mekteplerde müs bet ilimlerin laboratuvarları var- dır. Fakat bizde manevi gin laboratuvar yok; meselâ ço- cuk, edebiyat tarihi hocasının fa- lan şair hakkında söylediklerini &seri okuyup tetkik, kontrol ede- ali iile ceren, nun ancak Kahire, Vatican, Ber- Bin müzelerinde birer nüshası var dır. Kim kontrol edebilir? Böyle kontrol ruhunu ta mektep sırasın- da alamıyan hocasının her dediğine tinde olan genç de bir daha Fuat genç de, inanmak mecbüriye- Beyin kaydettiği feci halden kur. tulmaz. Fuat Beye çok hürmetim var. hi meselesini mahsus, bugünkü hâlde kendisinin de mes'uliyeti ol duğunu göstermek için aldım, , Bir çare, bu hâlden kurtulmak için bir çare mi lâzun? Ben, teces süs ruhunun anaları olan yunanca ile latinceyi mekteplere koymak- tan başka bir çare göremiyorum. tün'in Hint Yıldız'dan da (1) bahsedecektim. Amerikan filmle Fi gibi tatlı, onlar gibi insanı yor. mıyan ve yine onlar gibi başları Inca birakılmıyan bir roman, Yeni harfleri kabul ettiğimize ne hayranım ve bunun için bu ya zımda onun kitabına yer kalma- masına müteessir değilim- elbette onun yazılarını okumaktan duydu. ğum zevki söylemem için bir Far,

Bu sayıdan diğer sayfalar: