8 Nisan 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

8 Nisan 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

X; irinci Sahifeden Geçen “ Yazıl: Fırka divanı “Toplandı IBaşr 1 inci sahifedeJ da 60 liralık had de ilga oluna- caktır. Buhran vergisi kanunu- nun 4 üncü maddesindeki sara- hate göre bu vergiye tâbi istih- kakların yekünu 150 liraya ka-! dar olan şahısların aldıkları me | baliğden yalnız 30 lirası tenzil edildikten sonra mütebakisi ü- zerinden yüzde vergi alımmak- ta idi. Vergi tahsil edilirken bu 30 liralık istisnanın da kalk- ması ve verginin ele geçen meblâğ üzerinden tahsili mu- kerrerdi ir. 2 — Devlet bütçesinde tevazünü temin maksadile buhran vergisi kanununda- ki vergi nisbetlerinin yüzde on b lem tezyidi mu- karrerdi: 150 Wy kadar alan- lardan yüzde yirmi, 151 li- radan 350 liraya kadar o- Tan kısım içinyüzde 22,351 liradan 600 liraya kadar o- lan kısım için yüzde 26, 601 liradan yukarı olan kı- sım için de yüzde 34 nisbe- tinde buhran vergisi alın- ması takarrür etmiştir. Yani 84 lira maaş alan bir devlet memuru kemakân 3 lira 20 kuruş kazanç vergisi vere- cek, bundan vermekte olduğu 508 kuruş buhran vergisi yerine 16 lira 36 kuruş buhran vergisi verecektir. Hakiki veya hükmi şahıslar nezdindeki hizmet erbabından ayda meselâ 85 lira ücret alan bir memur 5 lira 95 kuruş ka- © zanç vergisinden maada 4lira 91 kuruş yerine 15 lira 81 ku- ruş buhran vergisi Vekâletlerde bir müsteşar kar zanç ve buhran vergisi kesildik | mumiy ten sonra bugün 407 lira 60 ku. ruş alırken bu yeni şekle göre 344 lira 10 kuruş alabilecektir. 3 — Geçen sene yeniden tan zim edilen bina iratları vergisi © kerunundaki vergi nisbeti üze- © rinde tadilât yapılacaktır. Bu ta dilâta göre vergi nisbetine bir mikdar zam yapılacak, fakat bu zammın derecesi eski müsak kafat vergisi kanunundaki ver- gi nisbeti derecesine çıkmaya» caktır. 4 — Gümrük resminden mu af tutulan mevaddı iptidaiye lis tesi daraltılacak ve bu maksat- © İn liste yeniden tanzim oluna- caktır. $ — Şeker üzerinden alman “ istihlâk resminin tezyidi ihtima Ki de vardır. 6 — Teşviki sanayi kanunun da da yapılması mutasavver ta dilât şimdilik teahhur olunmuş tur, İleride böyle bir tadilât ya pılacak olsa bile bu tadilât Teş viki sanayi halen istifade eden sanayi müessesele rine teşmil edilmeyecek, yeni kanunun tatbikmdan sonra te- sis edilecek müesseler hakkm- da tatbik olunacaktır. 932 büt- çesi geçen gün bildirdizim gi- b 170 ilâ 172 milyon lira üze- İ Side içtman davet edilen Pır. — ka grupüra arzedecektir. Grup | tese! İN rr Ein dem a am €- ni “Efganistanın Bakü - . konsolosu Bekü © MİLLİYET CUMA 8 lik celsede devletler cephe- lerini aldılar 1sfaşı birinci sahifede| at on Üçte öğle yemeği için içtima ma fasılk vermiştir . | Komitenin saat 14,30 da tek- rar toplanacağı ve konferansın dün düşünülen şekil hilâfma ola- rak bugün hiç bir içtima yapmıya cağı haber alınmıştır. M. Mac Donald, M. Flandin, M. Grandi ve Fon Bülow'dan mü: rekkep olan bu kömite Tuna me- selesinin halli için ileri | sürülen tekliflere allik teferruatı na zara almıştır. Doğru malümat alan mahafil. den temin edildiğine göre kerelerin az çok yarı | resmi bir haiz olmasına rağmen iğine sarih surette delâ- let eder gibi görünmektedir. M. Fon Bülew ile Alman mu- rahhas heyetinin Sir John Simon tarafından yarın öğle yemeğine davet edileceği haber alınmıştır. Fikirler başka LONDRA, 7 A.A. — Akşam geç vakit, dörtler konferansının dünkü içtimaımda bir taraftan Fransa - İngiltere diğer taraftan İtalya mubal, şahede edilmiş olduğu Oöğrenil. mektedir. Heyeti mürahhasalar reislerin- den müteşekkil olan konferansın birinci komitesi bu nokta'i nazar ihtilâflarmı bu sabahki içtimam- da teskine çalışacaktır. Şimdi mevzuu bahsolan iki me- sele; Bulgaristanm Tuna federas yonuna ithali lâzım olup olmadı- ğı ve Tuna memleketlerinin ken- di aralarında istişare edip etme yecekleri keyfiyetidir. Fransa ve Büyük Britanya mü- messilleri, dörtler konferansı ta- rafından serdedilen — tekliflerin Tuna hükümetlerinin içtimama iblâğ edilmesine dair olan usul le- binde bulunmakta ve (İtalya ile game. dokuz devlet | mü- ısmda bir heyeti w- ME apılması lâzım gizemi leünileli beheiliikiir dırlar, kk ye İtalya heyeti mü- rahhasalarr Tuna devletleri ara» sında yapılacak bir & içtimadan tam ve munsif bir kararın suduru nun çok az muhtemel olduğu mü- taleasında bulunmakta ve bu su- retle meydana çıkabilecek ola bir projenin Küçük Itilâf'a kıyı sen Macaristan ve Avusturya i- çin sıkıntılı olabileceğini ileri sür. sektedirler, Bir muavenetin icrası bahsinde serdedilen tekliflerin tutu umumiyetle mah Fransa ve Büyük Britanya tara- fından yapılması ve tarife muafi- yet ve imtiyazlarının da Almanya ve İtalya tarafından bahsedilmesi fikri etrafımda cereyan etmekte. dir. Jik evvel Alman murahhası söyledi LONDRA, 7 A.A. — 4 devlet konferansı, ilk celsesinde M. Von Bülesri dinkiniştr. M. Grandi, Tuna projesinin a“ lâkadar memleketlere müsait bir tarzda teşmiline taraftar olduğu- nu söylemiştir. Bugünkü ikinci celsede konfe- rans, heyetler rüesasının Alman- ya tarafından verilmiş olan vesi- kalar hakkındaki raporlarını din- Hiyecektir. Tali komite LONDRA, 7. A. A. — 4 ler kon feransı, siyasi bir tali e ta- yinine karar vermiştir. Bu komis- yon, 4 devlet mümessillerinin be- yeti mecmuasmı nazarı itibare al- Bu akşam ve yarın sabah çalıtcak olan tali komite, yarın 14,30 de toplanacak lan konferansa verilmek üzere Dü vüğüür sinekli olükekiir; Celsede ahenk varmış LONDRA, TA. A. — Mevnik bir membadan bildirildiğine göre, dünkü içtimam en bariz vasfı tam bir ahenk ve bütün — devletlerin mesai iştirakinde kuvvetli bir ar- zu göstermiş olduklarıdır. Bütün heyeti murahhasa âzala- rı bu birinci içtima havasmın 4a- mimiyetinden çok memnun görün mekte idiler, Konferanım Tuna devletlerine acilen mali bir mua- venetin ifası noktasında (derhal mutabık kalmış olduğu ve konfe. ransı İdalettayin her hangi husu- türlü teliçinatın, bunlar ister bir 4 isterse daha geniş lü haiz olsun, tetkik sp etiği ve lerini içinde bulundukları ri lerden kurtarmak ve zengin ev- letlerin kendilerine yapacakları muavenetleri faydalı bir surette istimal ettirmek için çareler ara mak olduğu beyan edilmektedir. Murahhasiar nası gelmişler? LONDRA, T A.A. — M. Mac Donald tarafından şereflerine ve- rilmiş olan ziyafetin hitamında 4 ler konferansı murahhasları bağ- vekâlet dairesinden çıkarak hari- ine gitmişlerdir. nezareti binası asa mesa feyi ilk kateden Sir John Simon olmuştur. Mumaileyhe M. Grandi etmekte © Mütsakiben in gelmedir Bundan sonra İtalyan ve man murahhasları, nihayet w Flandin, M. Massigli ve M. Rueff gelmişlerdir. 4 devlet murahhasları hariciye nezareti merdivenlerini dan evvel bir kaç saat evvel nezaret binası önünde fotograf makinele- sini yerleştirmiş olan gazete foto- graf muhabirlerinin karşısında po ze etmeğe muvafakat etmişler. dir. slar M. Mac Donald Sarafndan elk atın icra edi- leceği sal götürülmüşlerdi, Mütehassıslar daha ea sele na gelmiş bulunuyorlardı. Paris gazeteleri ne diyor? 'APRİS, (Havas) 7 A.A. — Ga- zeteler; ler konferansın müza kerelerini büyük bir alâka ile ta- kip ediyorlar. Iptidadan itibaren Fransız « İngiliz ve İtalya - AL manya tezleri arasında meydana çıkan noktai nazar ihtilâfları e- sasen evvelden ge edil miş olduğundan İtalya - Alman i NSAN. Avukatlar Arasında (Başı Birinci sahifede) vukatların girecekleri mmuhkeme- tahdit etmenin imkânsız ol mu, o zaman temyiz avukatı ayrılması icap 6- icap asliye Zaman o işten fera- seğini söylemekte, katların ceza veya hu- kak matehasshi olarak tefrilderi mümlceün ve bunun jüzumlu oldu- #unu ileri sürmektedirler. Bu zevntm mütaleasına yöre böyle ihtisaslar tefrik edildiği ta dirde müvekkillerin hukuku da ziyan uğramıyacak, o zaman ce- za işlerinden anlamıyan bir hu- hukuk ir ceza 8 ası kabul © demiyecektir. Üçüncü tezi müdafan edönlere gelince bu kısım avukatlar an- cak ihtisas tasmifinin kabil olabi- leceğini kabul etmekdeler ise de bunu da gehe imkânsız görmekte dirler. dair dün bazı avukatlarımızın mü talsnsını öğrenmek isterniştir. İsmail İsa Bey.ne diyor Avukat İsmail İsa Bey, tasnif rivayetleri hakkında demiştir ki: — Bu haberi sadece gazetede okudum. Sihhatini | bilmiyorum. Benim şahsi kanaatime göre biz- de iki türlü tasnif yapmak müm- kündür. 1 — Meselâ asli mabke- me avukatları ve bizde istinaf ol- madığına göre temyiz avukatları ayelebilirler. 2 — Bir de ceza, bukuk ve ticaret sahaları üzerin- de bir tasnif yapılabilir. Bu ikinci kısım tasnif 'a hedefleri karşısmda Fransız - | maktadır. mıştır. M. Chemberlain'ın müda- helesi de mükemmel bir (intiba hâsıl etmiştir. sı imkânını selbetmiyeceğinde te- merküz eylemektedir. M. Tardicu'nün nutka 'APRIS, 7 A.A. — Seine ayaleti kidemli meb'ualarınm — şerefine vermiş oldukları bir ziyafete söz alan M. Tardicu, mazideki teşri hayatının bir tablosunu çizmiş ve takip ettiği harici siyaset hakkın da da en büyük eserinin sulh teş- kilâtmi yapmak ve temin etmek olduğunu söylemiştir. 24 sene hapis MUĞLA, 7. A. A. — Marmariste sabık nişanlısiyle nikâhlısmı vuran Marmarisli Sine kek baker üalie çamı 24 sene hapse tahvil edilmiş Çuvallar hakkındaki muafiyet ANKARA, 7. — Milli mah. sullerle dolu olarak ihraç edile- cek çuvallarin muvakkaten it- hal müddetindeki muafiyetin i ki seneye iblâğı karar altıma a- hanrartşs; Deniz askeri memur- larına taamiye hd edilmekte olan gec askeri tanmiye ve rilmesine dair olan lâyiha milli müdafaa encümeninde müzake- re edilmiştir. mur olarak halen istihdam edi. lenlere smıflarının muadilleri olan zabitan gibi ve öteden- beri olduğu veçhile taamiye ve rilmesi ve kanunda bunun te- barüz ettirilmesi encümence takarrür etmiştir. Darüşşafakaya teberrü Mabeyinci Merhum Osman si bir plâna bağlıyabilecek her bir | Bey kerimesi ve Berlin sefiri *bbüsün dikkatle bertaraf edil | esbakı merhum Müşir Tevfik miş olduğu Anime Paşanın refikası o Nudiye Ha- dığına göre, Fransa ve iban Büyük Britanya heyeti murahha, | nm? Matbaayı Osmaniyedeki saları evvelce malüm olan -Fran | hisselerini D: ya te azl lânma benzeyen b berrü etmiştir. katle tevakki ve istinlkâf elli dir. Konferans muhitinde Tea, leri: n bam bir varlık gösteren D Ceza avukatlarımız hemen de ayrılmış gibidir. Ahkâmı şahsiye avukatlarımız da hemen hemen bellidir. Binaenaleyh, hen bunun bir ka zannetmiyorum. Sami Beyne diyor Esbak Adliye müfettişlerinden, ve istinaf reisi Sami Bey şa fikir- dedir: — Her avukatın herhangi bir davayı deruhte etmezden evvel © davanın kendi ihtisas dairesine dahil olup olmadığını düşünerek vekâleti öyle kabul etmesi, dava sahibinin hukukunun muhafazası namma çek lüzumlu bir iştir. Ancak bazı şahsi mülâhazalar bu İnideyi ihtiyar hususunda mes lektaşları şaşırtıyor. Bunun için ben kendi hesabıma her avukat, müvekkilinin hukukunu © temine muvaffak olacağımı iyice kestir. medikten sonra davasını kabul etme melidir. Ben bunu temin edecek © olan tasnife, müvekkillerimin hukuku Bamma açıkça taraftarım. Etem Ruhi Bey Avukat m e keş bir tasnife iyor “ “Tasnifin bizde henüz tatbik kabiliyeti yoktur. Bizde mütehassılık ve müte üzerin- de halledilemez. Bundan sonra ye tişecek avukatlar arasmda belki böyle bir tasnif yapılabilir.” Habip Bey Avukat Habip B. de diyor ki: — Kendisine teklif edilen bir yekâleti o işte ihtisası olmadığını itiraf ederek reddeten avukatları mız az ni Ze. bu muntul. mamalıdır ki dir. a İL Gelik Kendi <e pek ameli bulmar. eğer tatbikine başlanırsa o zaman biz de hukukçu, ticaretçi, cezacı olmak üzere ikişer üçer birleşe- rek müştereken vekâlet / alırız. Kim bilir belki de isler, böylelik. le daha iyi yürür.” M. Weberman meselesi mahkemede Balıkçılık mütehassıs M, Weberman'ın hükümet tarafın» dan vazifesine nihayet verilece ğini yazmıtşık. Aldığımız habe re göre İktısat vekâleti M. We berman ile akdedilmiş mukave lenin feshi için mahkemeye mü rTacaat etmiş ve mahkeme tara- fından da M. Weberman'a teb- Hizatta bulumulmaştar. Balıkesirde tetkik seyahati e epeği 1 bee melekler pek e ya karşı gösteri-!randa Bahkesir ve havalisi zaten tabiatile yapıl | deni 1432 Sanayiciler Ne istiyorlar IBaşı birinci sahitede) | i tadilâtının da bep birlik Sanayiciler heyetinin Anka: da alâkadarlara o takdim eti broşür 4 kısmı ihtiva etmektedir. Birinci kısımda, kanunen 1942 se- mesine kadar mer'i olması İâzm gelen teşviki sanayi kanunundaki muafiyetlerin kaldırılnasma hu- | kukan imkân olmadığı gibi, kanu ma müzeyyel olup 5 sene mer'i ol- masi İcap eden ve müddeti hitam lan cetvellerdeki me- yenin tenzil edilemiye- dilmektedir. Bu kısımda “serma- yesini ve mesaisini (o kanundaki mutlak bir hakka istinaden sarf ve 15 senelik bir mesai programı içinde çalışmıya başlamış olan bir kimsenin kanun ile müktesep hak kının nez'ine imkân olmadığı” ka icrası iyaç olduğuna hü dilirse, smai mevcudiyetimizin kamete uğramaması için tedbirlerin hep birlikte cap edeceği ilâve edilmiştir. Teşviki Sanayi kanunu tadil e- dilince smai müesseseler iptidai maddelerine gümrük resmi vere- ceklerinden milli sanayii zim Tarife Kanununun gayesi tama” men kaybolacağı beyan edilmek te ve “o halde gümrük resmi ve- rorek çalışacak fabrikaların yaşı. yabilmesi için Tarife Kanununun da tadili, milli servetin muhafaza 7 ağustos 931 tarihinde mer'iyete giren © yeni muamele vergisi kanununun da — icabedeceği izah edilerek “Dahili sanayiden alınan mua- mele vergisi üç milyon raddesin- dedir. ye mevadı iptidaiyeye gümrük vermek tinde kalırsak iki defa vergi ver. mek mecburiyeti tehassul etme- mesi için dahili imalâttan muame- le vergisi kaldırılarak bu resmin gümrüklerde alınması esas ittihaz edilmesi lâzrmei madelettir.” 4 üncü kısmında da, Sınai Kredi Bankasına temas edi lerek, sermayesinin mühim kıstnı erbabı sanayiden alınacak ve müş- terileri de münhasıran sanayiciler den ibaret bulunacal temsil edilmesi lâzrm geleceği, Sanayi ve Maadin Bankasının, işletmekte olduğu fabrikalar de: lnyısile bitaraf olmadığı ve evve- lâ kendi fabrikaların; himaye e- derek diğer fabrikalara red yap dığı kaydedilerek şöyle deni- sinin bir kısmın: erbabı sanayiden temin edeceğine ve esas faaliyeti Sanayi ve Maadin Bankası fabri- kalarına hasretmek kalacağma nazaran, bu şekil erba bı sanayin yardım değil, âdeta rex kabet mahiyetinde olacaktır”, Küçük Haberler | * Beyoğlu kazasında hayvan sayım vergisi kaydı faaliyeti! başlamıştır. Bu meyanda Mez- | bahada da bir seyyar tahsil ve tahakkuk şubesi ikame edilmiş tir, Resmi verilmemiş olan hay yanların kesilmesine müsaade je, edilmeyecektir. Mecidiye kö- hükmünde idi yünde de aynı tarzda. bir şube |» re beş bin nü- açılmıştır. İfuslu büyük köyler, olduğu gi- Biel ali kazası malmü. lüğünden 4000 kişi maaş al, maktadır. Bunlardan lari yapılmayanlardan 393 ü da ha müracaatla yoklamalarını yaptırmışlardır. e Yaptırmayan | 164 kişi kalmıştır. * Beyoğlu defterdarı Ali Rı- za Beyin riyasetindeki istihlâk | tetkiki itiraz komisyonu dün toplanmış ve itirazları tetkik etmiştir, * Beyoğlu kazası kaymaka- | bü mı Sedat B.dün refakatinde muhasebeci o Gani B. olduğu see Belediye ve Mali- ye tahsil şubelerini teftiş et- mişlerdir. * Beyoğlu kazası dahilinde İsekiz müsakkafat komisyonu mesaisini ikmal etmiştir. 9 nu. maralı komisyon da Şişli Ha. Iâskâr mahallesinde işe başla. maştır. Cetveller tanzim edile- i ilerden mürekkeptir. Tiyul çifi - İracaat edilir. Kö ylü çalışıyor, ağa Di mal kimin? /Makü Beyi nasıl t TAHRAN, (Milliyet) — | randa köyler ekseriyetle tiyul- lik snanasina gelir. Köyler, bir veya birkaç ağanm müstakil yahut müşterek malıdır. Köyün mutasarrıfma Erbap denir, (Erbap) sahip demek- tir. Köyün ismi de, küçük kö- yün isi dehkede'dir. Cem'i dehat gelir, Çiftçiye dehkân denir. Sa- dinin; Dehkânı salhurde çihoş güft ba püser Key nuru çi can becüz Köylü erbap hesabına çalı- Erbap, onun ekeceği tohu şir. mu verir. Köylü, sene sonunda hasılatın onda birini hükümet | hissesi olarak © ayırdıktan ve bundan tohum hakkı çıkardık” İtan sonra, geri kalanm üçte biri erbaba, üçte ikisi köylüye aittir , ve lünüm tohumundan baş- ve sabanmı da erbap| dari eder. Köylüiçin ek. mek ve biçmek © zahmetinden başka yapacak bir iş yoktur. Şayet hasılat olmazsa, er. bap köyülüyü yeni mahsul yeti şinceye kadar besler ve ihtiyaç larını temin eder, o Köylü er-| baba ait olan koyun, inek ve! keçi gibi mevaşiyi besler ve bunların sütünü alarak bir kıs jmı ile tereyağı yoğurt ve pey- inir yapar. Köylüler arasmda bir ihtilâf çıktığı takdirde mah kemeye müracaat edilmez. İhti lâfı, bizzat erbap halleder. Bazi büyük köylerde tarla- ları ve evleri (o erbaptan satın alan köylüler de bulunur. Bun lar, toprağı kendi hesaplarına işletirler. Fakat mühim mese- lelerde yine erbabın reyine mü Erbap, İslâmiyetten evvel, İlranda mevcut olan bir ünvan dır. Bugünkü Zerdişti'ler, hâ- İlâ reislerine bu ünvanı verir. ler. Meselâ, İrandaki Zerdişti. reisleri Erbap Keybusrev, Er- bap Behmen, Erbap Cemşit bi isimler alı; ğu daima silâhlr bulunur, Derebe- yi tarafından oemredildiği za İman köylü silâhını alıp hayva- İmma atlar ve cenge giderdi. Şah Pehlevi Hazretlerinin zamanma kadar bu usul cari idi. Meselâ, Türkiye hududu. ina pek yakın bulunan Maku ida Murtaza Kulu Han isimli ive İkbalissatanet ünvanlı bir. Derebeyi otururdu. o Bayezit. ten Aras sahiline kadar yetmi- şe yakm büyük ve küçük köy- bu Derebeyin malikânesi | İbi elli haneli ufak © köyler de bulunur. Son Ağrı dağı hâdisesinde ismi sık sık geçen Maku, Tür- kiye ve İran obhükümetlerinin hudutları dahilinde £ aldıkları mütekabil ve müşterek emni- yet tertibatı sayesinde Dere. “beyi yatağı olmaktan artık kur Itulmuş bul | | Maku'da, son Zamana ka dar bir nevi hükümdar hayatı yaşayan İkbalissaltana, İrana İ hizmetler eden “meşhur i Timur ağanın oğludur. 'ekpare büyük bir kayanın altında bulunan Maku kasaba- 1, öteden beri haydutlar ya- itağı olmuştur. | Kasabanın üstündeki kaya» hıklardan biri üzerinde Şah Ab bas zamanma ait bir kitabe görülür. Bu kitabede, şu cüm- le vardır; “Burası e e idi. Ben, Şah Abbas bu ayı yata” temizledim insanlara enkil edildi ye bu | şakavet yuvası dağıtıldı? Bu adamın şöbreti, İran şahla rmdan Nasırıddin şahın amcı st İkbalitdevlenin o hükümete karşı isyanından itibaren baş- lamıtşır, İkbalitdevle, Herat'ta isyan ederek Şahlığını ilân etmişti. Hükümetin sevkettiği müfreze kumandanları arasmda bulü. nan Makulu Timur ağa, Hera- tm zaplına ve İkbalitdevlenin tenkiline muvaffak oldu. Ti- mur ağaya bunun üzerine İkbe lissaltana ünvanı verilmiştir. Bundan 55 sene evvel İran- da zuhur eden Kürt ii da bastıran bu Timur ağadı O tarihte İran hükümetine kar $i isyan eden, Şeyh Abdullah isminde biri idi. Şeyh Abdul. lah, bir zamanlar Osmanlı hü kümetinin âyan meclisinde âze olan Şeyh Abdülkedirin baba- sıdır. Timur ağanın © vefatından sonra, oğlu Murtaza Kulu Han babasının makamma © geçmiş ve İkbalissaltana ünvanına te varüs etmişti İranlılar Timur ağayı sözün de durur bir adam olarak tanır lar. Oğlumun ise, bilâkis mü. mizaçlı ve iki yüzlü olduğunu söylerler. Malikâneleri Aras nehri ile Rusya hududuna müntehi o. İlan bu adamı Çarlık Rusyası pek fazla şımartmıştı. Ruslar, bir aralık İrana ait olan Ma- kuyu haritalarında başka, bir renge boyayarak burasını “Ma ku 5 tığı,, nam: (altında bir prenslik olarak kabul etmiş lerdi. Ikbalissaltana bundan cesa. ret alarak (© imzasını “Serdar Maku,, diye atmağa başlamış- tı. ikbalissaltana, Rusyayı bir nevi hami telâkki ediyor, İran köylüsünden sızdırdığı paraları Rus bankalarına yatırıyordu. Rus inkılâbından sonra, ha- misini kaybeden ( İkbali Da, tekrar İran hükümetine de halete mecbur kaldı. Şah Pehlevi Hazretleri Ma kuyu bu halde bırakmağı doğ- ru bulmadı. Yaptığı (ıslahat çerçevesine Makuyu da ithal gi | etmek istiyordu. Son teşkilât yapılırken, Ma kuya da zeki bir İran memuru gönderildi. Bu zat, İkbalissal- tana ile görüştü ve issalta na tarafından bürmetlere maz har oldu. Saraymdan dışarı çık mıyan o sergerde, ara sıra bu memurla ufak gezintiler yapı- yordu. Bir gün, yine bermu- tad, İran memurunun otomobi İie gezinti yaparken, otomobil birden bire istikametini değiş- tirerek (Hos) a doğru yol al- mağa başladı. İkbalissaltana bundan endişeye düştü: — Nereye gidiyoruz? deme ğe kalmadan göğsüne bir silâ- hin dayandığını görünce muka vemet edemedi. İkbalissaltana, Tebrize geti rilerek orada hapsedildi. Bil, âhara Makuya avdet etmemek şartile serbest ( bırakılan ser. gerde, bir müddet senra öldü Bugün için, Maku ve hava lisinde tamamen emniyet tees. üs etmiştir. v.N. Muhtelit mahkemelerde Muhtelit Türk - Yunan mah kemesinde dün 30:davaya ba: kılmıştır. Bunlardan yirmisi ta lik edilmiş, onu hakkında ret kararı verilmiştir. Reddedilen. ler içinde 29 bin liralık bir de tazminat davası vardır. Acentalar vapurlara giremiyecek Polis müdürlüğü tarafından ve- rilen bir emir mucibince seyahat acentelerinin seyyah vapurlarına girmeleri menedilmiştir. Acente. ler.dün müşterek bir telgrafla

Bu sayıdan diğer sayfalar: