11 Haziran 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

11 Haziran 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

çeşnisinin Ekonomi Yeni buğday mahsulü tahmin edilemeyor Fırıncılar az ekmek çıkarmağa başladılar. Dün bazı semtlerde ekmek bulunamadı Buğday fiatlarının artması hükümeti ve alâkadar mahefili işgal etmekte berdevamdır. An karadan gelen telgraflar buğ- day fiatının yükselişi karşısın- da hükümetin bazı (o tedbirler almağa karar verdiğini bildiri. yordu . Buğday fiatlarının yüksel- mesinde herkes bir türlü sebep göstermekle beraber, bunların hiç biri mukni görülmüyor. Salâhiyettar zevat bu husus ta diyorlar ki: “Bu aylar mevsim sonudur. Geçe seneki mahsülden elde pek az bir şey kalmıştır. Şimdi elinde stok bulunan buğday ta cirleri bu sene Konya ve An- kara havalisinde © mahsulün az olması ihtimalini nazarı dik kate alarak fiatı © yükseltmiş- lerdir . “Bu senenin ilk buğday mah sulü bir ay sonra gelecektir. ; Eğer bazılarının tahmin etti. ği gibi bir ay sonra mahsulün geçen söneden ax olacağı ta- hakkuk ederse, fiatlar yü mekte devam edecek, aksi tak- dirde yeniden düşecektir. Her halde bu kiş kaç kuruşa kadar ekmek yenilebileceği anlaşıla- bilecektir. Trakya buğday mahsulü ü- mit edildiği gibi bol ve iyi ev- safta eni ekmek değiştirilmesi lâ. zım gelecektir, © Çünkü Trakya buğdayı sert tir. Şimdi tatbik edilen esasa göre, ekmek © imalinde yüzde doksan yumuşak, yani Eskişe- hir müstesna olarak Anadolu buğday unu, yüzde on da sert Trakya buğday unu kullanılı- yor . Bu takdirde Trakyanm kâ- fi miktarı istihsali karşısında ekmeklerdiki sert ün nisbeti çoğaltılacak ve yumuşak buğ- day unu miktarı azaltılacak- tur. Belediye, son günlerde bir aralık ekmek fiatını un esasına göre değil, buğday esasına gö ye tanzim etmeği o düşünmüş, fakat her değirmen ayrı ayrı fi at bir esas olmayacağını anlamış- tar.,, Fırınlara hücum Buğday fiyatlarının yükselme- si tabintile ekmek Fi üzerin- de de müessir oluyor. Ekmeğe ye ni narh henüz konmadığı için, fı- rıncılar şimdiki narhtan ekmek sa tişmın zararlı olduğunu iddiaya başlamışlardır. Hattâ bu fırınlar az ekmek içim dün alam saat sekizden sonra Beya- zıttan Aksaraya ve hattâ daha ile riye kadar halk ekmek bulama- mış ve fırınların önünde bekleşip durmuş ve ekmek almadan müklerdir. Bir fırıncı diyor ki — Ekmek narhının yedi buçuk kuruş olması fırıncıy! idare edemi yecek hale getirmiştir. Mamafih biz yeni ha intizaren, ekmek çıkarmağa devam ediyoruz. ekmek azdır. Lido'da afişler Türk mahsulât ve mamulâtını ec- nebilere tanıtmak için İtalyada Ve- nedik civarında Lido adasında rek- limlar ve propagandalar yapılması için tetkikata girişilmiştir.. Bazı t- caret mümessillerimiz. de bu fikri | muvafık bulmaktadırlar. Lidoda esaslı bir şekilde Türk! imalı propagandası yapılacaktır. için bunun sağlam | gisbetie mealinde kullanılacak sert ve yumu- Fakat hakikati halde çıkarılan | yak milli buğdaji lü mirbetini | on milyon lira kadar ihracat yapıl- maktadır. Bu miktarın arttırılacağı ümit ©- dilmektedir. Tetkik komisyonu işini bitirir bitirmez, Yunan ve Bulgar murahhaslarının da iştirnkile uma mi bir toplantı yapacaktır. Bulgar ve Yunan marahhasları yakında şeb rimize gelecektir. Cam fiatları rini ve kendi ticaretlerine verdiği za varı gümrük muamele. lerinin bir an evvel yapılması için odanın tavassutunu istiyeceklerdir. Meyankökü İsteniyor İngiltere tacirlerinden bazıları ha- rici ticaret ofisine müracaat ederek Türkiyeden meyankökü almak iste- diklerini bildirdikleri gibi, bazı İs- panya tacirleri de pamuk, tiftik, ku ru sebze ve hububat almak istemek tedirler. Afyon rekoltemiz Ihracat ofisinin yaptığı bir hesa- be göre bu seneki afyon mahsulü 2000-1500 sandık arasında olacak- tar, Kuraklık zuhur etse de, Türki- yenin afyon istihaalâtı bu miktardan aşağı düşmiyecektir. Otuz senelik afyon itihsalâtına ait istatistiklerde de, Türkiye afyon re koltesinden 2000 sandıktan aşağı göstermektedir. Yunanistanda tica- ret müvazenesi senenin ilk dört ayı zarfındaki ithelât maddeleri şunlardır: Emtia Tom Buğday 217580 Mesir 135.390 Pirinç 3565 Şeker 22928 Maden kömürü 282411 Benzin 18.426 Ayni aylardaki başlıca ihracat şu üç maddeden ibarettir: Tütün 10717 Kuru üzüm 11.942 Zeytin yağı 470 İtalyada buğday nisbeti ROMA, 10. A. A. — Zirant nazı- rı İtalyanın her tarafında ekmek i- yüzde 95 olarak tesbit etmistir. Bu" nisbet Sicilya Adası için yüzde 80 olarak tayin edilmiştir. İtalyada buğday zeriyatı 10.A A.— Daimi buğday komitesi dün Venedik sarayında Mi dür Mussalininin riyasetinde top- danmıştır. 'Nazırlardan M. Acerbo zeriyatın ROMA, -.| lan eşyal LİYET CUMARTESİ 1: Japonlar Türkiyeden Pamuk Satın Almak İstiyorlar Istanbul Nasıl Eğleniyor? — Neolur erkekler de kadınlar gibi hafif geyinseler. Kadın erkek müsavatında haksızlık - Açık yerimiz var beyim - Öuelle chaleur, Mon Dieu! - Yağlı bir müşteri Havalar Serinledi Dün Hiekel dere- cesi 17 ye kadar düşmüştü Bir haftadan beri devam €- den şiddetli sicaklar — evvelki akşam çıkan rüzgârla kesilmiş ve hissedilir bir serinlik kaim olmuştur. Rüzgür gece sabaha kadar dövam etmiş ve sabahleyin şeh re kısa fasılalarla yarım saat yağmur yağmıştır. üzgür devam etmektedir ve Anadolunun bazı yerlerinde kasırga halini almıştır. Akdenizde ve Karadenizde fırtınalar olmuştur. o Takvim- lerin ülger fırtınası diye kay- dettiği bu fırtına yüzünden İs kenderiye ve İzmir postalarını | » | yapan İzmir vapuru dün imanı | mıza iki saat teehbürle gelmiş- tir, Rasathanenin verdiği malü | r: elektrik tesisatı da bu yaz bitiri- mata nazaran, dün en fazla hararet 17 derece kaydedilmiş; rüzgâr şimalden esmiş ve sür'a ti saniyede 20 metreye kadar yükselmiştir. Dün yağan yağmurun mik- tarı 2 milimetredir. Rüzgâr hafifliyecek ve bu- gün mülavassıt surette esecek tir. Hava yarı bulutlu, yarı a- çık olacaktır. Yağmur ihtima. ki yoktur. Gümrüklerde Yeni usul Yolcular için matbu varaka- lar hazırlanıyor Gümrükler Umum müdürlüğü salon müdürlüklerine yeni bir ta mim göndermiştir. Bu tamim mu- cibince Türkiyeye idhali memnu olan eşyanın bir listesi yapılarak | büyük bir levhaya yazılacak ve salonlarda yolcuların kolaylıkla görebilecekleri yerlere asılacak- tır. Bundan başka yolcular için türkçe matbu varakalar hazırlana cak ve ecnebi memleketlerden ge len her yolcu bu varakaları İmza ederek eşyasını muayeneye arze- decektir. Muayene osnasında açı- arasında varakadaki fına başka bir eşya beyanat » | zuhur ettiği takdirde bu eşya der hal müsadere olunarak hakkında kaçak muamelesi yapılacaktır. Sa lon gümrükleri gerek levhaları ve gerekse matbu varakaları hazırla maktadır. Bir kaç güne kadar tat bikata başlanacaktır. Ved Müsamereleri On birinci ilkmek- tepte mini miniler HAZİRAN Belediyede l .Heybelide Elektrik —e— Tesisatın temmuza kadar biti- rileceği söyleniyor Elektrik şirketinin Anadolu yaka- sında yapacağı elektrik tesisatı, kon tenjan ve saireden dolayı yavaş gi- diyor. Şimdiye kadar Anadoluda hat boyunda ancak Feneryoluna,ka- dar cereyan verilmiştir. Mamafih gümrükteki elektrik | şirketine ait malzemenin çıkarılmasına müsande edil için Göztepe ve Anadoluhisarı tesisatına başlanacaktır. Bu tesisattan evvel Heybeliadaya ait kablo yerine konacak ve nihayet haziran sonunda tesisat bitecektir. | Heybeliada tesisatının temmuz i çinde küşat resmi yapılarak He: İiye cereyan verileceği temin edil yor. Bu seneki inşaat programma de- hil Erenköy, Göztepe, Anadoluhisa: | lecektir. Sürp Agop davası rasındaki Sürp o Agop mezarlığına ait davaya 4 üncü hukuk mahkeme- sinde 15 haziran çarşamba günü de vam edilecektir. Bu celsede ehli vu rih Ahmet Refik Beyin mahkemeye ye izahat vermesi ihtimali var- Dava son safhaman girdiği için mahkemenin yakında bir karar ver- mesi çok muhtemeldir. Belediye aleyhine açılan bir dava Belediye ile M. Fildman arasında İ vaktile yapılan bir bağırsak muka- | velesi vardır. Bu mukavele muci- bince M. Fildnan Karaağaç mezba- hasımda fenni vessiti ihtiva eden bir bağırsak tathirhanesi ; tesis edecek ve burada bağizzaklar fensi surette tomizlemesel” yea) Filhakika bu inukavele mucibince bu bağırsak tatkirbanesi o yapılmış- tı, Fakat bir kaç sene evvel, beledi. ye yeniden bazı taliplere başka ba- cnat ederek bu işin münhasıran ken disine ait ve inhisar mahiyetinde ol duğunu ileri sürmüş, belediyenin başka mücsseselere müsaade verme sini mukavele» mugayir bularak belediye aleyhine dava açmıştı. M. Fildmanın bu davaları redde- dilmiştir. Verilen - kararda bu işin inhisar mahiyetinde olmadığı ve be lediyenin arzu ettiği gibi fenni şe- mekte serbest olduğu bildirilmiştir. Dilenciler yeniden toplanacak <ede çoğalmıya başlamıştır. Bilhassa şehrin en işlek yerlerinde bu miskin meslekte çalışan birçok kadın ve er- Belediye ile Ermeni patrikamesi a- | *İ Bugünlerde yerini bilsem gidip şu çıplaklar - cemiyetine aza yazılacağım. Ara sıra kra- vatımı elimle yoklarken gırt- lağıma Yılan sarılmış zannedi- yorum. Hele şu musibet yaka. lığa öyle tutuluyorum ki. Hay icat edenin mekânı ce- hennem olsun.. Biz zavallı er- kekler, hakikaten acınacak hal deyiz.. Kış yaz ayni kıyafetle gezeriz. Pantalon, gene © pan- talon.. Gömlek gene o gömlek. Ceket gene o ceket.. Nihayet renkler itibarile, kumaşların in celiği kalınlığı itibarile biraz farkeder, Fakat, kıyafet hep lar. Bizimle birlik iddiasında tek fırsatı kaçırmayan hanımları- mızı, bu mevsimde erkek kıya fetine sokacak olsanız, vallahi diye bağırırlar. Hay üzden geçen hanımı alıcı gözile tepeden tır nağa bir tetkik edelim: Kollar, tamamen çıplak.. Göğsü, ince bir pudra tabakasından başka gizleyen (o yok!.. Belin iki tarafını şöylece kavramış bir tül yığınmın hatırı için, bu ha- nıma kendi hesabıma “giyii miş” diyemem, Halbuki su adamcağıza bakın, Aklı sı. ra fazla ağırlık vermesin diye, ceketini koluna . atmış. Elde sırsıklam bir mendil, durma. dan, habire terini siliyor, Şim- di bu oldu mu ya? Hanım! sokaklarda plâjda gezer gibi, kayıtsızca sereserpe dolaşırkem bizm, boğazımızda yakalık, sır tımızda ağır ceketler, kan ter içinde bunalıp durmamız re- vayı hak mıdır?. Müsavatın tamam olması i- gin ya onlar bizim kıyafetimizi , | kabul etsinler, yahut bu müm. kün değilse biz onlar gibi giyi nelim!,, Bilmem kadın birliği nin muhterem azası bu fikrimi xe iştirak eder mi?, . Sıcaklar bastırınca her şey açık havaya tabi oldu. Yemek, açık havada yeniyor, sinema a- çık havada seyrediliyor, uyku, açık havada uyunuyor. Alış ve- rişler—her türlüsü— açık hava da yapılıyor... Mahallebici bile müşteriye uzaktan müjde ediyor: — Açık yerimiz var beyim. Bahçesi olmayan eğlenti - | yerlerinde cinler cirit oynuyor. Herkesin serinliği ak için kıra bayıra döküldüğü bir mev simdeyiz. Ben bile, öğleden sonra kendimi bir kır kahvesi. müsamere verdiler ok dilencilere temdif, edilmekte: | ne dar attım. Burası öyle bir Dün Beyoğlu on birinci ilk mek tebinin mini mini yavruları mek- teplerinde ü ; tertip etmişlerdir. Müsame Beyoğlu kaymakamı ile şehri; maarif erkânı ve talebe velileri hazır bulunmuşlardır. Müsamere İstiklâl marşiyle başlamış, manzu meler okunmuş, isimli bir monolog söylenmiş, Bahar ve Ço- ban şarkısi okunduktan sonra caz bantla muhtelif danslar ve raks- lar yapılmış, “Eski ve yeni mek- tep” isimli bir piyes temsil edile» rek müsamereye nihayet verilmiş tir. Miniminiler müsamerelerinde “Dilencilerie mücadele heyeti” tevhit dolayısile lağvedildiğinden bu. de | iş nahiyelere verilmiş — bulunmakta. dir. Haber aldığımıza — göre Belediye dilencilikte mileadele için yakında fanliyete geçecektir. Köprüdeki kulübe ve dükkânlar Köprünün Kadıköy ve Bo- ğaziçi iskelesi civarında fona bir manzara teşkil eden ve mü. rüru uburu sektedar eden ma- kahve ki, meyhane denilebi. - | lir, birahane denilebilir, çalgı- lı gazino denilebilir. Açık hava barı denilebilir. Hangi niyete girdiniz se o niyetle (oturun! Maamafih, etrafıma bakıyo- rum, ekseriyet akşamcılarda... Madeni kaplar içinde soğu- tulmuş rakılara rağbet fazla... Tek tüik dondurma yiyenler var. de de şu terane: umulmadık bir muvaffakiyet gös | nav dükkünları ile bazı külübe | —Ouelle chaleur, mon Dicu! termişlerdir. . Bir kilisenin 125 inci senesi ler belediye tarafından kaldırı! mıştır. Kimyagerler dün — Türkiye ile Yunanistan ve Bulga- | mik ger'iyatın ilâhına teşvik içim Fistan arasındaki ticaret Pamuk isteniyor İ seyri ve inkişafı hallınıda bazı taf- Japon firmalarından bazıları hü- | gilat vermiştir. ümete müracaat ederek Türküye- | Müzakere esnasında birçok aza den pamuk almak (istediklerini bil- dirmişlerdir. Bu firmalara Türk pa- muklarının nümuneleri gönderilmiş. | tir. Balkanlarda ticaret İ hububat iştihsalâtının gübre istimali suretiyle arttırılmas düzumundan ehemmiyetle bahsetmişlerdir. M. Mussolini cereyan #den mü- zakereyi hülâsa ederek çiftçileri tek Pr rehin mukabilinde avan verilmesi w a beke ei Beyoğlunda Ermeni Gregori | | toplanamadılar yen Saint Trinit& kilisesinin tesisi” Dün kimyagerler Helkevi sa- nin 125 inci senei devriyesi müna- | lonunda toplanacaklar ve müma- sebetile dün kilisede Ermeni Pat- | keratta bulunacaklardı. Fakat Maamafih, madam sıcak. tan şikâyet etmeğe pek hakkı yok bana kalsa... Yanında öyle soğuk bir he- rif oturuyor ki, İnsan ona bir kere bakmakla adeta serinler ibi oluyor. Madam, ihtimal ki uzun s6. nelerin alışkanlığı ile bu serin. — Malista beyim... — Mezelerden ne var? Garson, uzun bir liste uzat. lı müşteri şöyle bir göz gezdirdikten sonra | siparişleri- ni yaptı; — Bir porsiyen siyah hav. yar., Limonu bol olsun. Kalkan balığı tava... | Yeşil salata, yumurtalı... Biraz o daçi roz... Anlaşıldı mı? Garson, beş dakika içinde bütün bu istenen şeyleri, bir tepsi içine koymuş, getirdi. Müşteri, bekledim ki, şişe. sini açsın, kadehini buzlu ra. kı ile şöyle yarısına kadar dol- dursun, üstüne yarım parmak su ilâve edip gövdeye yuvarla. sm. Hayır. böyle olmadı. Müş- teri, mezelere sadece yan göz- | lattıktan sonra, ortadan niçin le baktı, rakı şişesini | hafifçe | srvıştı?. süzdü, kadehi kokladı, fakat Hatıra gelebilen © bir ihti. hiç birine el sürmeden ayağa | mal: kalktı. — Uzaktan bir alacaklısını Garson derhal | iskemleleri | gördü! çekerek kendisine yol vermiş- ti. Adamcağız, koşar adımla w. - | zaklaştı ve gidiş o gidiş. Garson işi yoksa divan bekleye dursun., Müşteri bir daha görünme. di. O canım mezelerin yüz üs. tü kalması bir çoklarmın me- rakına dokunmuştu. Etraftan manalı manalı gü- lüşenler oluyor: Poliste el pençe Bir genç sevdiği bir kızı vurdu Kız ifade veremiyecek halde hastaneye kaldırıldı karmak için zabıta yeniden tertihat Evvelki gün Kadıköyünde bir ci- zet almış. mektedir. Bundan bir müddet (evvel gene Kurtuluşta oturan 20 yaşlarında Ni ko isminde bir delikanlı, matmazel Evangelya ile konuşmak istemiş,mü inn datalar bunun İçin bna mü racaat etmişse de reddedilmiştir. Matmazel Evangeliya evvelki ak- şam üzeri saat 16 yı 40 geçe Kadı köyünde mektepten çıkıp Moda cad desinden geçerken birdenbire Niko gene önüne çıkmış ve kendinile ko- muşmak üzere kızın o yanma sokul. "ba dola da vet corabı ulınca Nil cebinden küçük bir brovning taban- cası çekerek o matmazel Evangelya- nın üzerine ateş etmiştir... Kızcağız başından tehlikeli suret- yandı Evvelki gece Çiçekpazarında Veysel Şükrü Efendinin camcı ve aynacı ndan yangın çık- muş, dükkânın dahili ve üstlenir kumen yandığı halde söndürül. müştür. Pençereden düştü Küşük Ayasofyada 7 numara kı evde oturan Osman efendinin 'düşmük, yaralanarak hastahane: ye kal tar. riki Naroyan Efendinin idaresin- | toplantıda ekseriyet temin edile. | Hğİ hissetmiyordu.. & de bir Ayini ruhani icra edilmiş | medi ve içtima başka bir güme be | O© : * © * * Hasköyde ve öğle üzeri Tokatliyan otelinde | rakıldı. Kimyagerler senebilere m ğer! Hırsızlıklar bir ziyafet verilmiştir. Ziyafette | memnu sanatlar meyanına kimy — Ame 505... 0 e Kal ün yn | rü yö |, an evla | meleri röamam hazır buhunmu. | let ricelimize tetekkür etmeğe ka | Anlıyorsun ya, elli | derecelik | matı. Bilhanen gepeleri , — Siyah havyarı beğenme di galiba... — Bırak şu enayiyi.. Ye iç te öyle sıvış be adam. . Maamafih, garson hâlâ ü- i kesmiş değildi. Dönüp dönüp, hep bu sahipsiz sofra- nın başına geliyordu x kalkıp bi. &i konuyor. Garsona yeni bir vazife çıktı; Sinekleri ürküt. mek vazifesi... Herkeste rak: — Şimdi bunun ceremesini garson mu çel ? , , Maamafih ortada yenilmiş içilmiş bir şey olmadığına göre mesele yok. Yalnız, anlayamadığım nok ta şu: Bu kadar mezeyi hazır. umumi bir me, Yahut daha akla yakın bir timal : — Listedeki fiatları gördü!, Siz siz olun, böyle boğuntu. lu yerlerde, enini boyunu iyice ölçmeden havyarlı, kalkanba. İiklı mezeler smarlamakta ace le etmeyin.. Kibar müşteri gibi alangle sıvışamazsanız hesap ayran gibi apışıp kalırsmız!.. M. Salâhaddin lar şüphe ederek polis yöre polise haber ver. Zabıta tahkikat asi dün sabah Cemal iy İğne lesinde denizi de ölü olarak bulunmuş tur, Cesedin üzerinde hiç bir yara” m rim Kendisinin y'kam. üzere iri re denize girip boğuldüğu Polise tabanca Atanlar yakalandı Bir kaç rün evvel bir gece Um i ında Srısızlarla polis devriyele vi arasında bir müsadere olduğunu, rahim ve Nuri isimlerinde ii burn zın otomobil ile giderlerken kendi. lerini yakalamak istiyen memurlara silâh atıp kaçtıklarını yazmaştık. Firari sabıkalılerın izleri üzerinde yapılan takibat meticesinde saklan: dıkları yer meydana çık emvali gön ik de yakalanma dır Bunlar son zamanlarda Cibali ve öivarında bir çok evleri soymuş- lardır, İbrahim ve Nuri edliyeye ter. im edilmişlerdir. Evrakları ietintale dairesine verilmiştir. Ni Bir hırsız yakalandı Riza isminde biri iki ağdanberi polis tarafından aranmakta idi. Som | zamanlarda Rızanın Beşiktaş taraf larında dolaşmakta olduğu tesbit © dilmiş ve Beşiktaş polis merkezi kem disini yakalamıştır. » Riza müteaddit cürümlerden —

Bu sayıdan diğer sayfalar: