5 Aralık 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

Akrobasi veya yüksek mektep deniten « Sanbazlık hareketlerini öğrenen pilotla- | in maksat ve gayeleri, mitinglerde se Virei kütlelerini heyecana düşürmek de- ildir, © Pilot bu hareketleri tayyaresine olan hareketlerin satla öğrenir. Bu Mei sayesinde müşkül vaziyetlerden kurtulmak kolayla, zamanların. harp da düşmana en müsait tarafından saldır- Mak imkânı bulur; Düşmanın atışları bu hareketlerle gayri müessir kılınır. Talimatnameler klâsik akrobasi hare- (Başı 1 inci sahifeğe) Dutlu söyledi: “Mülkiyenin yıldönümü münasebe- tekerrür eden bu a''e toplartıları- sıcak havasını teneffüs etmekten yduğum haz ve zevki tarifte ne ka- dar müşkülât çekeceğimi — hepimiz Ayni tesir altında olduğumuz için — it ederim ki e: Muhterem heyeti ve yıllar yekdiğeri ardı sıra geli Ye geçer Fakat bu kovalayışta aymi dü- Zenlik yoktur. Bu bakımdan arkada bıraktığımız yıl Mülkiye tespit olunmağa di yüklüdür. Hep biliyorsunuz Ye mürşi olarak diğer milletlerle değil fakat üstünlüğü tav; yük iradesi gi kararı da behemehal tatbik olunacak- tar. Hattâ burada müstakbel sızasnı kullanmak bile hatadır. Tatbik olun- Mağa başlamıştır bile... Her gün bir Şğ gibi çoğalan okuma ve yazma b İenler kafilesi şimdi daha yüksek hı deflere, daha cazip gayelere gözlerini dikmiştir. Yüksek tahsil de bu hav: nin kuvvetli cereyanma kapılmıştır. “Milletinin gnd ve manevi kurta» Yicısı artık cehli denize döktüğü düş Man orduları ER boğazdan yas muş muhakkak yerlere serecektir. Bu mitolojik, ve dastani musaraada ceh- lin zayıfladığı, son nefesini vermekte olduğu bariz bir surette görünüyor ve Türk gençi dünya den bütün meselelerde lan, bir çok yarı bi man tam bir bilgi yerini tutamıyacağını her vesile ve fırsatta tekrar eden muh- terom İsmet Paşa bütün memleket ü- Mmitlerinin, cümhuriyet nazarlarnın gençliğe çevrildiğini ve onun üzerinde temerküz ettiğini teyit ediyor. “Yazık o müesseselere ki o Büyük Şeflerin, halin ve istikbalin ağır mes'- uliyetini omzularında civanmerdane taşıyan yol göstericilerin bu ikazla- tından uyanarak içlerinden gelme bir hamle ile yeni icaplara, yeni zaruret- kendilerini uyduramazlar. Başka ile de tekrar ettiğim (gibi iye ded tarihi noltasmdan çok tün canlılığını, varlığını cümhuriyetin feyzine borçludur. O kadar ki Takam- larm sarahatine nazaran söylüyorum, Eler Mülkiyeyi unutulmuş, ka» ları kapanmış, ışığı sönmüş metruk virane halinde buldu ve sekiz, on Luping. Bu uçuşlar gerek tayyareleri gerekse râkiplerini yarar. Akrobasi yapacak tay- yareler, akrobasiden evvel ve akrobasi- den sonra sıkı muayenelere tâbi tutulur- lar. Gergi teli, çaprazlama, motor grupu demir çatılar, borda aleti hep bu muaye- nede inceden inceye £ gözden geçir Rükiplerin hissettikleri | yorgunluklar bilhassa adalelelerle dimağ üzerinedir. Akrobasi hareketlerinin — ekserisinin menşeini o kusurlu sevkü idarelerden | mütehassıl tehlikeli vaziyetlerde aran- mak doğru olur. lot kendi rizasile tay- yaresini bu vaziyetlere sevkederken ile- ride rızası hilifma maruz kalabileceği fena bir vaziyetten kurtulabilmesinin u- sullerini öğrenir. Yüksek akrobasi “mucitleri,, arasında Amerikak: Doolittle'i; âdi turiz tayyare- lerile en tehlikeli hareketleri en yüksek muvaffakıyetlerle yapmış — olan İngiliz Ateherley'i; gayet nazik bir takım usul- leri ortaya atan Alman Gerhard Ficse- ler'i; keza Alman Udet'yi; sırt zun uçuşlarla temayüz imiş Çekoslovak Malkowsky'yi; Fransız Dorüyi zikret mek Lâzrmdar. Bu yüksek uçuşların elinde yalnız uçu- şa hakimiyet ve harp kabiliyetlerini ileti. | #ap sahalarında kalmıyan akrobasi taya re inşaatında emniyet emsallerine verile- | cek kıymetlerin hakkile tayinine de ya- ramıştır. Bu hususta Doolittle'nin hizmetlerini misal olarak göstermek mümkündür; , Doolittle bi gün. yeni tecrübe edece” ği bir tayyare için “her şey karılncaya İeadar tam, gazlı has — > mesi,, emrini Emri harfiyen yerine getiren Doolittle ünüz resimler bir tayyare in bir kısmı ile üzerinden valanan bir tayyare filosunu göster- mektedir şrı hava yollarında tayya- re çeki bü; namzet oldukları iddin ediliyorsa da bunların bugünkü halde yalnız harp vasıtası olarak kullanılmakta olduk- ları görülüyor. Tayyare gemilerinin hacmen bü- ta pazarı Get neler kara meydanlarına na: ük olan uçuş sahası geminin hare e tamamlanmış olsun. her şeyin kırıldığı anda, sırtındaki para- | şütile hava dahiline atılır ve sağsalim yere imer, Kıymetli pilotun bu cüreti tayyarenin kırılmadan tahammül edebileceği süra- &in tayinini mümkün kılmış ve bu azami cüret saatte 890 kilometre olarak itakdir ei Yükarıdaki resimler, sira ile, (1) nı maralı pilot Fisseler'i kanatlarile yeri En eski ve kıymetli irfan müesses:miz olan Müikiyenin yıldönümü inesinde yüz altmış hanım ve efendiyi cemeden vı yıl larin erisin dünde bükümlürüi can ve hayat nusgu kuvvetli bir mevcud yet haline soktu, “Mümasil müesseseleri © çok haklı olarak altüst eden sademelerden tama» miyetini muhafaza ederek çıktı. Mev- ka: için ne kadar dikkat le takip olu zak bir manza kiye ailesi cümhuriyete, de Be neler borçlu olduğunu ir. Çok iyi biliyoruz ki taan- nütle, ısrarla, ihtiras ile çalışmadıkç. taplarda tarif edilmiş asayişi zaya memur jandarma değildi, hayatın bütün yeniliklerine uyan me- terakkileri adım adım takip den ve binacnaleyh basan sırf asayişi muhafaza eden fakat bazan da sana» i, ziraati himaye © eden ve doğrudan doğruya bu nevi işleri biz» zat yapan ve bu yolda millete rehber olan tarihi bir teşekküldür. Faaliyet sahası bu kadar genişliyen devlet yek» nasak tedbirlerle iktifa eden tahaccür i değildir. o Çok nazik, hassas, seyya), intibak kudreti şayanı hayret derecede vasi bir varlıktır. Va- dir. İşte Mülkiye devletin bu iste- ğine cevap veren ocaktır. Dahiliyeye, uhase- bata, gümrük ve inhisarlara, banka- 'ketlere her sene verdiğimiz. irer canlı misalidir, Bütün m ti saran ve ören ve her noktada ve her sahada cümhuriyetin o kudretinden, ba kütle büyük relilerin bimayekâr ve teşvikkâr nazarları altında bir kalp gibi çarptıkçi ilkiye için en uzun ömürler, en parlak istikballer mev'ut ve mukarrerdir. Geçen yıl gene le bir dönüm gününde lütfen Mülki in arasına giren değer bilir Baş- ii adar vuzuhl; ne kadar kuvvet verici salâhiyetle teb. şir ve temin etmişti... Maamafih bi liyoruz, milletimizi im kadar seciye de arıyorlar. Seciye ve ahlâka istinat etmiyen bir bilgi fay- dalı olmak şöyle dursun zarar besiz çalışmalar münferit kabraman- lıklar ve himmetlerle bugünün girift alarının içinden çıkmak hemen zarı ile, bu di birliğile kendi larını celbediyor. Müikiyeli gençler m yakın ve sıkı bir temasın bana tal- in ettiği salâhiyetle tekrar ve temin ediyorum ki bu aile en dürüst ve ca d li, en mazbut bir kütledir. Bu sözlerin bana tahmil ettiği mes'uliyei ve ve bilerek kuvvetle haykırır yorum ki cümhuriyet ricali ve cümhu- riyet hükümeti Mülkiyeye mu'main nazarlarla bakabilirler. gençliğin omuzları her türlü mes'uli- ve seve yüklenecek (kadar çalışması muntazam vs muttarit olan Mülkiyelilere bilgi ordusunun , genç başbuğu Hikmet Beyefendi Üniver teyi açarken söylediği sözleri tekrar Hi le Gazi'nin şefkati ve sevgisi ge ri Mektep Müdürü Hüseyin Şükrü Be- yin nutkundan sonra, al e. ünl mensup zevatlan gelen tebrik salar. ları okundu. Talebe, bunların hepsini ayrı ayrı alkışladı. Ayni Zade Hasan Tahsin B. in nutku Bundan sonra Ayni Zade Tahsin kürsüye çıktı ve davetlilere toplantıya iştiraklerinden dolayı teşekkür ede. cümle dedi ki: ülkiyenin en büyük şiari tesanüt- ülkiyeliler arasında yaş farkı, genç bir arkadaşına kendi oğlu gibi muamele eder. Sadrazam ve : ve meb'us olmuş bir Mülkiye! Mükkiyeliyi bendi yak.n arkadaşı karşılar. Bu tesanüiten doğan kuvv. Möikiyeliyi yaşatan, onu her gün yen; ve zinde tutan bir kudrettir. “Sevgili talebelerim, “Siz bu tesanüde itimat ederek ne- Se bağlarile bağlanırış lardır. İşte merelâ saflarınız arasnda vimli ve mütebessim simasını gördü üm mezunlarımız» şsyhi, en kıdem- isi Namyas Bey. Mektebin 1295 sene- sindeki ilk mezunu, Kendisile geçen kaftı mektebimizin yıldönümünü ». #ıl kutlulıyacağımızı ne kadar neşe ile mma | ml | Hül Dünyanın en büyük tayyare gemi- lerini meydana getirmiş olan AÂmeri. kadır. Amerikanın 180 bin beygir kudretindeki “Sarratago” gemisi 33 bin ton hacmında ve 270 metre tulün dedir. Bu geminin sürati 33 mili geç- mektedir. lerle, tayyarele sansör ve vinçleri karan Siemele yüzlerce tayyare — alabile- “Sarratago” dan sonra yine Ame- rikanın “Lexington” u gelir. 25 bin ton hacmında olan bu geminin kızak- Jardan denize indirilmesi için 35 ton yağ kullanıldığını söylemek tayyare gemileri hakkında yı mızı can landırmış olur. yalarken; (2) numaralı Doret'yi bir han- gar ile bir otomobil arasından sert bir me yille geçerken göstermektedir. İntikal süratlerinin saniye vahidinin küsuratı kadar bir zamanda yapabileceği bir hesapsızlıkla hayatlarını kaybetmeğe Danla Size vr İEİSMERR MAMA biliyer karşlamamak mümkin md. ? mektebinizin şöhretine lâ- yık bir Elele olmak izin derslerinize pek çok dikkat ve gayret, nizam ve «ma riayet ediniz. İlerde memur n vazifeşinaslık, h3- kümut otoritesine riayet sızde adeta . Bizim siz“ Efendiler, 1914 senens-de memle- 1. tin cürüklendiği Umumi Karpte va- wn müdafaası için kanların döken, mütareke devrinin gafil ec zalim hülkü in leri tarafmdan öldürün Mülkiye- Mis yar: Gerâk ba şehitleri: ge.ek feyizli cümhuriyet © günlerinin Eusretini kalp'erinin en derinlerinde saktyarak gözleri açık terkihayat ©- Jen diğer arkadaşlarımız * muazzez ruldarını hürm; anmak işin bi rdakika süküt etmenizi teklif ediyorum. Mülkiyeliler temiz nasıyelerine 57 senecen beri hiç va ve fazahat bulaştırmadan pâkidirahşan memleket hizmetlerine hasrıhayat etmişler, da- ima torakkiyi, ilmi kendilerine rehber ittihaz eylemişlerdir. e Genç iyelilerin de ağabeylerinin bu te- miz izlerinde yürüyeceklerine, Mülki: ye bayrağını her zaman yükseklerd. tutarak kendilerinden sonra gelenie re kemali gurur ile bu temiz bayrağı emanet edeceklerine imanımız vardır. Genç Mülkiyelilere ne mut'u ki başla” rında memleketin en büyük dâhi ve nin gösterdi çe genç Mülkiyeli için ancak muvaf- fakıyet vardır. “Mezun ef: “Geçen sene tesis ettiğim isabetli bir anansyi bu sene de tekrar ederek bir ant içmeğe davet ediyorum: Cüm- huriyet gayesini memlekette en sağ lam bir iman, sarsılmaz bir kanaat, zerinde münakaşe edilmez bir his ha- line getireceğinize, her yerde her za- man namus ve faziletten zerre kada ayrılmıyacağınıza bize yemin ediniz. 'Bu teminatmızın verdiği sü ze daima muvaffakiyetler dilerken memlekete, bilgiye taallük eden işlerde pek hassas olan hükümete ve memlekete temin edebiliriz ki Mülkiye genç Büyük Rehberin kendisine gösterdiği yolda ve onun izinde gidecek, sarsıl- maz bir azme ve yüksek bir seciyeye ihittin Adil Beyin nutku yni Zade Tahsin Beyi müteakıp, Mülkiye mektebinin eski mezunların. dan Muslihittin Adil Bey | Mülkiye mektebinin küçük bir tarihini yapmış karanlık istibdat günlerinin mahsu- lü olan Mülkiyenin bu karanlık içinde bir yı'dız gibi parladığını söyliyerek genç Mülkiyelilere muvaffakıyetler temenni etmiştir. Muslihittin Adil Be- Sınai faaliyet Yeni bir “Röno” motoru. — 3.500 devirde 650 beygir veren yeni bir “Rö no” motorunun (50 saat süren) evsaf 25 saat süren) kabrel tecrübele- ri yapılmıştır. motor 4000 metrede normal ikm hazırlıyan bir Kompre sörle mücehhez olup redüktörlüdür, Yeni bir “Farman” motoru. — 7 silindirli, hava ile soğuyan 7 Ea moto runun evsaf tecrübeleri nihayet bul- hava tazyi kını meydana getiren bir Kompresör- Je mücehhez bulunan bu motor 150 Kompresör anül merkez inşaatlıdır. “Klemm L 25” b “Klemm” müossiselerinin (Deutscher tâdil edil Luftspor Verland) tarafından mek- top, tedrinmtr için. kullanıl Si di L. 25” ile mü- kemmeleştirilmiştir. Tayyarenin yeni tiplerinde siklet 80 kilogram azaltılmış ve tam teçhi- zat ile umumi siklet 400 kilogram ola rak tesbit edilmiştir. Sikletin azaltılması ile sürat ve çı- kış kabil Keza tayyarenin akrob: nı bildiren emsal de büyütülmüştür. Pervane tecrübeleri. — “Chauvi Gre” müesseselerinde, yerde kabili a- yar, üç kollu bir pervarıenin mukave met tecrübeleri yapılmıştır. 700 beygirlik bir motora takılan bu pervane 420 beygirlik ikinci bir motora takılmış ve keza bu motor ü- zerinde de 2 saat tecrübe edi “Levasseur” ai alak ta- mamen yeni bir şekil arzeden, lu madeni bir pervanenin tecrübeleri yapılmıştır. 700 beygirlik bir motor üzerinde tecrübe edilen bu pervane burkulmuş bir tahtayı andırmaktadır. Sürat Rekortmeni Pietro Skapinelli Geçenlerde bir denız tayyaresi 619 kilometrelik bir sürat teminine muvaffak olan yo- ni rekortmen Ska- pinelli, henüz pek genç olan askeri Bir İtalyan pilote- dur, Kendyisile te- mas imkânmı bu- labi.en bir gazete- çi, Skapinelli. ie ta bulunmuştur? — Temin etmiş olduğunuz yüksek Hava faaliyetleri Byrd heyeti. — Amiral Byrd heye U seferiyesinin gemilerinden biri — Valparezo arzında bulunan — Yuan Fernandez adası açıklarında görül gayesi 1929 senesindeki sefer heyeti- nin eksik bıraktığı etütleri ikmal et- mektir. Bu maksatla heyet üç uçuş ci- hazı getirmektedir. İlci motorlu bir “Curtiss Condor”, (B 40) tipinde (Bocing) bir (Kellett) otojiri. Çin orduslada Amerikan tayyare- cileri, — Kolonel Janett'in kumanda si alında on Amerikan tayyarecisi Çin ordusunda muallimlik etmek üze re angaje edilmişlerdir. Bunlar Şan- gay civarmdaki Hangchaw mektebi ne tayin edili erdir. Bu mektep her dan evvel lâakal 180 şu doldurmaları lâzım gelir. Diğer cihetten, Şangay civarında bir milyon dolara, bir hava istasyonu yapılacağı bildiri — Bu sürati bu gün daha bir mik- tar yükseltmek mümkündür. — Bu yüksek sürat esnasında ne gibi ihtisaslar duydunuz? — Tayynremin adi tayyerelerden büyük farkları vardır. Aralarında bir mukayese yapmak, bir yarış otomebi Tini bir binek otobüsüne nisbet etme- ğe benzer. Yerden havalanabilmek işin tayyareye 300 kilometrelik bir sürat vermek lâzım geldiğini söyle- mek bu ihtisasları ifadeye kâfi gelir. Maamafih bu iş bir spor işidir. Ve biraz gayret ister, — Uçuş esnasında tayyarenizin is- tikrarı nasıldı? — Çok zayif, Uçuşun bütün deva» mınca kumandaların üzerine düşmek ve fevkalâde hassas ve asabi olan tayyaremin en küçük reaksiyonlarını bile yakından takip etmek mecburi yetinde idim. — Paraşütünüz var mıydı? — Kâfi derecede hamulesi olan tayyareme bir de paraşüt alamaz- dım. Esasen böyle bir şey, o kadar yüksek süratte işime yaramazdı. Onbir sene evvel intisap ett meslekte yükselerek dört sene evvel Garde gölündeki yüksek sürat raki» larında olan bu genç İtalyan zabiti üç çocuklu bir aile babasıdır. Bahşiş alan gümrük memurları (Başt 1 inci sahifede) lacak muameleye dair kanuna ilâve edi lecek maddeler ea kanunun müzakeresine geçi Bü münasebelie Göz Dali hatiplerden Surı Bey (Kocasli) gümrüklerde bah- şiş denilen şeyin me suretle ve ne gibi sebepler alında — almıp verildiğinden bahsetmiş ve bu cakim ve çirkin cd tn kaldırılması yolunda alınan tedbirin oçk yerinde olduğunu söyliyerek vazifesi i- tibariyle devlet varidatınm artmasında müessir bir vaziyette bulunan bu gibi memurlarla vazifeleri alelâde büro işin- den ibaret olan memurlar maaşları ara- smda bir farek gözetilmesi ve bu lerin ikdari lâzım geldiği mütalansın- da bulunmuştur. Bey, kabul ettiği bir kanunla gümrük muayene memurlarının maaşına yapmış gina zamla bu memurlar hakkında B. meclisinin likadar şük- meclisin tas- dikine üzre bulunduğu teşki- Tit kanun lâyihasna da ayni alâkayi gös- tereceğinden & ümit var bulunduğunu söyliyerek demiştir kis Şunu ilive edeyim ki bu, ancak me murin kanununun esas kaidelerini bütçenizin klana > bağlı olan bir şeydir. Yalnız memurların — aldıkları man; meselesinin bu işte müsssir oldu- Zunu zannetmek yerinde değildir. Bun- 'da daha evvel müessir olacak memurla- rin tok gözlüğü ve seciyesidir. Biz me- murlarımızda her şeyden evvel bunu a- yiyoruz, ” "“Mdnan (Aydın) bu kanunun diğer devlet niemurlarına da teşmil edilmi hususunu ileri sürmüş ve kanunun bu şekilde kabulü takdirinde gümrüklerde alman balışısm memnu ve fakat diğer lar tarafından © alınması tiğini söylemiştir. Adliye encümeni namma alan Raif B. (Trabzon) Aydın Bire Ad nan Bey tarafından ileri sürülen müta- leanm varit olmadığını, bahşiş slan di - ğer devlet memurlarının tecziyeleri hak- kmda memurin ve ceza o kanunlarında &mumi bükümler bulunduğunu söyle- miştir, Bu izahatı mürekip kanunun madde- m — akıp mektebin 50 sene evvelki mezun- larından Ohannes Ferit Bey, Mülkiye lilere küçük bir hitabede bulunmuş- tur, Nutuklara talebe namma bir genç tarafından mukabelede bulunulmuş ve merasim, geç vakte kadar samimi bir hava içinde devam etmiş, davetlilere hazırlar büfeden izaz ve ikram © lerinin müzakeresine geçilmiş ve birinci müzakere ikmal edilmiştir Kanunun maddelerine göre “ 1920 numaralı kanunda sayılı güre rük amir ve memurlarından ve muha- faza müdürleri ve muhafaza ve mınta- ka memurlarından vazifesi olarak yap- tığı ve yapacağı işlerden dolayi veya her hangi sebep ve belg'ne ile iş sahiplerin. den gümrük komisyoncularından veya bunların adamlarından bahşiş olarak ve- ya başka adlarla para veya hediye isti. yen veya alan veya herhangi İant kabul edenler vazifelerini yolunda ve zamanında yapmış olsalar bile adı gecen kanunun birinci mada bi rınci fıkrası dairesinde selihiyetli i zibat komisyonları tarafından memur- luktan çıkarılır. Ve haklarında o kanun dairesinde muamele yapılır. ** Yukarda yazılı memurlara, gerek bu istemeleri üze iye ve kendiliklerinden bahşiş namiyle veya başka adlarla para veya ( hediye veren veya bir menfaat vait ve teahhüt eden imrük komisyoncuları veya bun'arın adamları inzibat komisyonlarının kara- üzerinde gümrük ve inhisarlar vekil- Tinğince komisyonculuktan o ve komis- yoncular yanmda çalışmaktan kati ola- rak çıkarılırlar ve tüccar memuru sifa- &le dahi gerek bizzat ve gerek bilvastın gümrüklerde iş takip edemezler, İstimlâk işleri Rüznamede bulunan £ ve İstanbul'da ve vilâyetlerde belediye daireleri namir na istimlâk olunacak mahallerin istim- lâk curüti haklendaki kanunun bazı ne mezkür encümene verilmiştir. Tababet ve şuabatı anatları Tabebet ve şuabatı sahatlerinin icra sina dair olan kanuna İstanbul üniver- sitesi tap fakültesi üçüncü dahili has- talıklar ve seririyen da ve birinci haris ci hastalıklar ve seririyatında. göz has- talıkları ve seririyatında kulak, boğaz, hastalıkları ve seririyatmda, kadın ve doğum hastı ve seririyatmda ve radyoloji laboratuvarlarında ders vermek üriddetleri Bej senii geçmemiz Te e erek der e eke ne dair bir madde ilâvesi hakkındaki konun müzakere ve kabul edilmiştir. Konunun müzakeresi esnasında sorulan bir cünle cevaben sihhiye vekâleti ve- kili Muhlis Bey cevap vererek bumü. derrislerin kanımda gösterilen yerlerde çalışacaklarmı ve serbest tababet yapar mıyyacaklarını, ancak her hangi bir has tari tedavi simekte olan bir. dektorum Tüzum üzerine konsultasyon- dr bulunabileceklerini ve bundan müte- velit ücretlerini alabilcerklerini söyle.