20 Ocak 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

20 Ocak 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Lüküs hayat-Bayram-Balo — Haftanın yazısı — Bir aydır oynayan (Lüküs Ha- Yat) operetini herkes gördüğü halde ben neye görmedim diye âlem âyıplamağa başlamıştı. Her | | “Düme gelen: — (Lüküs Hayat) ı gördün — Hayır. Daha görmedim... — Öyie ya! Senin (Lüküs Ha- Yat) x görmeğe ihtiyacın yok, al- hah gezsin! bi soğukluklar yapıyordu. Bunların bir kaçını atlattık, lâkin bizim valide bile bu sözü ba- tekrara başiayınca dayanama- Bittim... Efendim! Bu (Lüküs Hayat) inilen operet, bir operet değil ir. Bu mübarek şey âlâ bir revü- ür. Güzel mızıkası vardır. Doğ" Jösu kendi hesabıma iftihar ettim. İçerisinde her zaman zevkle dim- knecek, plâka çekilecek, hattâ Variyete numarası olacak parca” ie ti uyaffak rtistlerin ekserisi m k *luyor. Hâzımı, Vasfiyi, Halideyi in saymıyacağım. sah- Meyi kanıksamışlar. Yalnız — iti- mt edeyim — mevzuu aradım, aradım, aradım, Galiba benim git- tiğim gece orada deği Diyeceksiniz ki: a >— Canım! Sen de amma güç beğenirsin. İşte güzel bir eser, gü şarkılar, güzel figürler ve gü- Xİ artistler. Üç saat eğleniyorsun. İN ayarın? Haksız lâf değil. Fakat baş ta- Pafta bir mevzu benler Orta kayboluyor. a ise Merhum Hasan Efendinin âşık- a mşukları evlemiirmeri yah» li i? Memek için pek Sık, de haddinden fazla uzun. ikıcı olmadığı için tahammül €- iiliyor amma, sonra halk normal Ydaki piyesleri kısa bulmaya başlar, Şehir tiyatrosu o zaman pi- — ğa mecbur olur. Lâkin, şu bir sene zarfında er- kek kadın ve bilhassa kadın ar- stlerimizin gösterdiği terakki şa- hücak şey... Daha iki sene evvel 'güran ve balet olarak sahneye sıkan gençlerin bu kadar a2 2a- yenda falrosuz ehemmiyetli rol- vE almalarını hayretle gördüm. dikkat ettim, içni dei unsurları yakı gölgede bralacaklar eğer şimdiye kadar rakmadılarsa... Umalım ki, bu şimşek kadar terakki diğer ilim ve fen tabelerimizde de görülsün. Sözün, > kısası: Lüküs Hayatın mevzuu revü ka- labalığında kaybolmasa, boyu biz Taz daha kısa olsa, sahnedeki ar- tistlerin sesleri de işitilebilse mü- kemmel bir eser olacak.. Her şeye | rağmen, bir yere hırsızlık yapma- İ giden profesyonel bir hırsızm, (Lüküs Hayat) esnafı tarafın. soyulması eserin en ibret ala- Sak tarafıdır. ... di Derken efendim, bayram gel- e ıyram, gazetecilerin pek çe dikleri bir tarihtir, Çünkü Türk- Renga setler, yalnız Şeker bayra- Mep, «iki gün tatil ederler. Bil An Patronlar için ne tesir yapar. çin va bizim gibi amele kısmı i- zeiPek rahattır. Ferah fahur ge- ke, > © günler yalnız el öper $€- Mey TİZ. Ne yer, ne öperiz bil- Eskiden el öpenlere mendil âdeti vardı.. Hatırlarım, Şocuk iken ortası beyaz, ke- an âi bir ipek mendil vermişler yapacağımı bilemezdim. Müz silinmez, göğüs cebine kon- tu Ni Mendil başıma belâ olmuş- dı, di ihayet — allah lsun — ve birine verdi de beni kurtar. dap iyram ziyaretlerinin azaldığını görmekle | bahti veli: Doğrusu ben an'aneyi. ge” dugbir adamım. Lâkin eskiden ok. kar gibi bayram namazından çı. sıkmaz. bütü d mahalleyi do- alçak bir garip âdetti. Üsküdar. hi, , *vimizde bayramm zevkini bay örlü anlayamazdık. Daha sa- ih olmadan mahalle imamı, ve reza heyeti ile başlayan ziya- Onda Öğle yemeğine kadar sürer, İş; 9n sonra da ikinci parti mahal * gelir giderdi... tap, Punun zevk neresinde, bay- Sag erede kalırdı... bilemem. Mike Azaldı. Pek samimi olma a Pare z MİLLİYET CUMARTESİ 20 KANUNUSANI 1934 mU 5; Ekonem! Mürefte petrolleri Baharda sondaj yapılma- sına karar verildi Müreftede petrol araştırması yapan Iktısat Vekâleti arama ve işlet me şubesi müdürü Cevat Eyüp Beyin riyaseti altındaki heyet Müreftedeki tet kikatın ikinci kısmını bitirdikten sonra şehrimizde İktisat Vekâletine verilecek raporu hazırlamakla meşğuldur. Heyetin bu tetkikatı üzerine bahar- da Müreftede sondaj yapılması mukar- rerdir. Manmafih heyet raporunda Mardin civarında yaptığı petrol araştırmasına ait intibalarmı da bildirmekte olduğun- dan en ümitli tarafın sondaj yapılması Vekâletin takdirine bırakılmaktadır. Baharda Müreftede başlıyacak son- daj ameliyesinin bir kaç ayda netice ver mesi muhtemel olduğu gibi bir seneden fazla devam etmesi de ihtimal dahilin- de bulunmaktadır. Heyet şimdilik Türkiyede petrol bu- lunan araziyi tesbit ederek jeolojik tet- kikatını bitirmiş bulunmaktadır. ,Heyetin bundan sonraki mesaisi son dajlar ve petroldan istifade derecesini meyaana koyacaktır, Çay fiatları Piyasada çay fiatleri ücuzlamakta- dır. Evvelce toptan 270 kuruşa satılan çay şimdi 230 kuruşa inmiştir. Hükü- cetvellerinde fazla mik metin kontenjan tarda çay ayırması fiatin inmesine go- bep olmuştur. Nekadar fındık satıldı? Gireson Ticaret odasının yaptığı bir besaba göre Kânunuevvelin 22 sine ka dar, muhtelif memleketlere yalnız Gire- sondan 26,735 liralık fındık sevkedil- miştir, Yapılan bir hesaba göre, şimdi- ye kadar, mahsulün yarısı satılmıştır. Tiftik kooperatifi Ankarada Tiftik cemiyeti, tiftik sa- mayiinin teessüsüne çalışmaktadır. Ce. miyet bu gayeye varmak için a tiftik müstahsilleri arasında bir koope- Mam i tif, Bitik, ipekli yapan ima- Hâthaneleri iptidai bir Yam çıka- racaktır. Bu imalâthanelerde yapılan i- in kilosu yedi firadan fazlaya mal olmaktadır. Avrupadan gelen ipeklilerin kilosu kabet edebilmek için, bu müesseseleri fabrika haline getirmek lâzımdır, Balkan ticaret odasının faaliyati tirak edecek heyetler teşekkül etmiştir. Bu heyetler, odaya olan mali tenkhfiti; rini vermişlerdir. Balkan Ticaret odası, Balkan memle ketleri arasındaki iktisadi yi min için, bir program hazırl ke Bu programa göre, Balkan ticaret oda La ihracat facirlerini, ve sanayi erbabını yekdiğerine için adres kataloğları yapacak, bir Balkan ticaret müzesi teşkil edecektir. —— — — Şirketi Hayriye ücretleri Ticaret müdürlüğünde bir içtima yapar rak Şirketihayriye bilet ücretlerini tet- kik edecektir. Şirketi Hayriye geçen bir sene zar- fında 5000 yolcu daha kaybetmiştir. Bu vaziyet karşısında bilet ü, Kk en ipkası çok muhtemel görülmekte. aeeaaeraseaeamaaaaasakekinisekükeşeşaseeesaskakeeemeyeemerreeeekiiüeeemereeeeeeeeee ten bayram müddetini tayin eden- ler iyi düşünmüşler. Birinci gün ziyaretler ve merasim. İkinci gün gezip tozma. Üçüncü gün dinlen- Bayramda bir yere gittim. Ba- na çikolata verdiler. Bayılırım am- ma dokunur, yiyemedim. Ben bay- ram şekeri arasına çikolatayi sok- mam. Benim bildiğim klâsik bay- ram şekeri lâtilokum, ve badem şekeridir... Hattâ âkide ve berga- mat bile bayram şekeri arasına girmez. Onlar kandil ve mevlüt şekerleridir. İktisatçı Vedat Nadim dostu- muz istediği kadar fındık üzüm vecizeleri yapsın! Bayramda âlem şeker alıyor, şeker yiyor. Hem ar- tık şeker de yerli olduktan sonra kimin ne demeye mecali kalır?. ... Bâyramin ikinci günü akşamı bizim Balo vardı: Matbuat balo- su. Ben yalnız bu baloya giderim. Sanki başkalarına da gitsem dün- yada bir değişiklik olmaz amma, esasen baloya gitmem. — Neden?.. Diyeceksiniz... Vallahi utanarak 'söylüyorum. Çünkü baloda eğlenemiyorum... Ve daha fenası sı eğlendiklerini de rum.. İçinizde: — Amma da hissiz adam! di- Belediyede Tiyatrolarda Tertibat Sinemaların hepsi yeni yangın tertibatı aldı Belediye fen heyeti şehrimizdeki si- nemaları birer birer tetkik etmiş, neti- cede sinemaların yangın tehlikesinden mahfuz kalabilmesi için yapılacak tadi- lât hakkında tebligatta bulunmuştu. Sinemalar icap eden tadilâtr yaptır- mışlardır. Belediye şimdi de tiyatroların tetki- kine başlamıştır. İstanbulda mevcut tiyatrolardan mü him bir kısmı yangın tertibatını hiç te haiz değildir. Tiyatro binaların der- bal kapatılması şehirde temaşa faaliye- tine nihayet vermek demek olacağından belediye buna taraftar değildir. Ancak her tiyatr sahibine tebliğat yapılacak ve yangından krunma kiçin almağa mec bur olduğu tedbirler için bir mühlet ve- rilecektir. Belediye, bu tedbirler alımıncaya ka dar tiyatrolarda hattâ koridorlarda ve istirahat salonlarında bile siğara içilme mesini temin edecektir. Tiyatrolarda si jk takdirde tiyatro müdür ve sahipleri mes'ul edilecektir. Tiyatro müdürü, söz dinlemmeyeiler için poli- sin muavenetini istiyecektir. Yola verilecek kabirler Topkapı, Edirnekapı Silivrikapı me> önünden geçecek olan bü- yük asfalt caddenin inşası münasebeti. İe yola gidecek mezarlardan bir kısmı. nın kaldırılmasına tr, ledilerek burada yeni mezarlar tesis e ni ir. Sahipsiz mezarların dn kemikleri belediye tarafından nakle, dilerek birer çukura görülmektedir. İçlerinde tarihi kiymet ve mahiyeti olan mezarlar için müzeler müdürlüğü- nün fikri alındığından tarihi mezarlar 'da daha gerilerde muayyen bir yere nak lediliyor. Eyüp yolu tamire muhtaç Eyüple Keresteciler arasında bir kaç senedenberi otobüs seferleri yapılı- yer, Fakat yolların bozukluğu, otobüs sahiplerinin haklı şikâyetlerini de eks sik etmiyor, Son aylar içinde bu yol fevkalâde de necek şekilde bözülmüş, kısa mesafeler üzerinde çöküntüler, hendekler ve çıkın tılar peyda olmuştur. Otobüs sahipleri belediyenin bu ye- Tü adamakıllı tamir tirmeni için müş- terek bir müracaatte bulunmıya karar Mesken bedelleri - İlk mektep muallimlerinin 931 sene- sinden kalma bir senelik mesken bedeli » Daimi encümen bu tahsisa ta kabul ederse muallimlerin mesken be delleri Haziran içinde bir senelik ve top tan verilecektir. Beher mual'ime yüz kü sur lira verilecektir. deli i koymuştur. mansonun meşhur hatırıma gelir... Arayanlar için içki, müzi- ka, açık saçıklık ve arkasından da dans ekseri balolarda bulunan bir şeydir. Lâkin .— söz aramız. da—balo evli erkekler için yürek oynatan bir şeydir. İktısa- di ve hissi sebeplerle! Bekârlara gelince: Aman allah için onu hiç açmı- GM Birisi bana sordu: Baloda âmil olan his unsuru nedir? Şu cevabı verdim: — Cinsiyet!. Yani #renkçesi sexualit&.. — Amma yaptın ha!.. Neden?.. — Dinle ve kızma!.. Kadınsız balo olur mu?.. — Hayır... — Erkeksiz balo?.. — O da olmaz... — Kadınsız bir kongre, bir konferans, bir içtima olabilir mi?. — Olur. a — Erkeksiz içtimalar?.. —0O da olur... — Yalnız kadınlar bir balo yap- salar ve aralarında dans etseler? — Ayıp bir şey.. — Yalnız erkekelr olursa?.. — Berbat... — Neden yahu?.. — Erkek erkekle, kadm kadın. Ia dans eder mi?.. Bunun sonu ne- ye varır?.. — Erkek erkekle, kadın kadın- la iskambil oynuvor, tavla oynu- derim ediyor, iş görüyor yal. | Vilâyette Yeni mektepler Yeni bütçeye bakılırken tahsisat konacak Istanbul vilâyet 933 senesinde İstan bul vilâyeti dahilinde yeni hiç bir mek- tep yapamamış, yalnız mevcut eski mek teplerden bir kısmını tamir ettirmiştir. Fakat İstanbula her sene ilk mektep talebesinin arttığı nazarı dikkate alına- rak 934 senesinde yeniden bazı mektep ler açılmasına karar verilmiştir. Yeni bütçe tanzim edilirken bilhas- sa bu sene yaptırılacak yeni mektepler için tahsisat konulacaktır. İstanbulda yeniden kaç mektep inşa edileceği ve bunların nerelerde yapıla- cağı henüz belli değildir. Ancak, bu mmekteplerin bir kısım arsaları intihap ve tedarik edilmiştir. Arsası henüz tedarik edilmiyen mek tepler için de yakında bazı arsalar te- darik edilecektir. Yeniden yapılacak mektepler arasında hiç bir mektebi ol- mıyan köylerin tercih edileceği muhak- kak olduğu gibi yeni mektep binalarm- dan bir kısmı da önümüzdeki ders sene sinden evvel bitecektir. Yeni gelecek muhacırlar Memleketimize gelecek muhacirlerin hemen iskâniyle bunların müstahsil ha- le getirilmeleri için tertibat alınması te karrür eylemiştir. Hükümet, bu vatandaşlara henüz tevzi edilmemiş miri topraklardan ara- zi verecek ve sanatkârlara da sermaye vermeğe çalışacaktır. Mahkemelerde Asıl yerine, Surât saklanacak Adliye vekâletinin bir kararı tebliğ edildi Mahkemelere açılan davalar üzeri- ne borç senedi, mukavele, tasarruf sene di ve sair sübut evrakı mahkeme kasa- larında muhafaza edilirdi. Bu vesikalar, muhakeme sırasmda mahkeme heyetin- €e tetkik edilerek karara esas tutulur- | du. Istanbul Adliye binası yangınında mahkemelerin kasalarında muhafaza ©- dilen bu gibi mühim evrak tamamen yanmış ve bak sahipleri çok müşkül va ziyetlerde a Adliye Vekâleti, bu mühim noktayı nazarı dikkate almız ve bundan sonra mahkemelerce ve: bu gibi evrakın asıllarının kabul edilmiye- rek yalnız başkâtiplerince a- sıllarının tetkikinden sonra başkâtipler- ce tasdik edilecek suretlerinin kabul ve dosyalarda muhafazasını in Bu otuzar > evrak asıllarının suretlerine ruşluk pul yapıştırılmaktadır. Fethi Bey yarın gidiyor Sabık Paris Büyük Elçisi Fethi Bey, yarın tedavi için Avrupaya gidecektir. 430 bin travers Devletdemiryolları 430 bin ahşap travers almağa karar vermiştir. Bu ba versler İzmit ormanlarından temin edi- Bu seksple orman amenjman guru- pundan bazıları İzmite giderek ağaçlar ra işaret koyduktan sonra dönmüşler. dir, — Evet amma... Bilme: — Hah! İşte o bilmediğin şey dansta ve baloda Sexualitö'nin €- sas oluşudur, eğer bu olmasa er- keğin erkekle, kadınım okadımla dans etmesi ayıp olmaz ve her i- ki cins te ayrı ayrı balo tertip ede- bilirlerdi.. iy. ai Freud ie okuyu- nuz) cu olmuşcun!. Biz bu muhavereyi yaparken, (Vâ - Nü) bir takım uçmıyan ba- lonlar dağıtıyordu.. Bunlar kâh patlıyor, kâh bir iskemleye takılı- yor ve şüphesiz gözlüklü arkada- şımızın pek uzağına gilemiyor- du... Bire doğru kotyon dağıldı. Ba- lonun en hararetli safhası bence budur. Herkeste bir merak... Ben de kotyon dağıtanlardan Hediyeleri almaya gelenlerin göz lerinde tıpkı her gün gazete, imi- zi alırken besledikleri o mahut ve öksüz ümit okunuyordu: — Bakalım, içinde ne var?.. Masalarına dönüp te kâğıttan bir külâh, bir yelpaze bir düdük ve bir kaç ufacık inhisar hediye- si bulunca bu ümit sönüyor ve çeh- mız ve yaptığımız şeyler.. at balosu. senenin en parlak ve Poliste Gene mangal Yüzünden | Hayriye lisesi de bir kaza geçiriyordu Saraçhane başında Hayriye lisesin- de dün öğleden sonra bir yangm baş ii ise de, derhal önüne geçi ne aralığındaki odaya mektep hademele rinden Mehmet Efendi tarafından bıra- kılan mangaldan kıyılcmlar sıçramış ve oradaki bir çuvalı tutuşturmuşsa da söndürülmüştür. Kira meselesinden Halıcıoğlu Ermeni kilisesi mütevelli reti idare arasından Agop ile kundu- mes arasnıda bir dükkân ki- rası için kavga çıkınış, her ikisi birbir lerini döğüp yar: ir, Şüpheli iki kişi Galatada Kazmacılar sokağında ma halle bekçisi iki üpheli te dolaştığını gi kola götürmüştür. p Üzerleri aranınca Mehmedin üzerin- de bir elektrik feneri ve Muhsinin üze- rinde de büyük bir bıçak bulunmuş, haklarında tabkikata başlanmılşır. Adanadan gelen bir cinayet maznunu Zabıta Kâmil isminde birini yakala» , Bu adam Adanada bulunduğu sı rada bir adam öldürmeğe teşebbüs cür münden dolayı hakkında takibata baş- lanmış, bu sırada Kâmil de ortadan kay bolmuştur. Mahalli zabıtası tarafından yapılan tahkikat neticesinde Kâmilin İstanbula kaçtığı anlaşılarak yakalanması için İs- tanbul Emniyet müdürlüğüne müracaat edilmiştir. ve evvelki akşam Kâmil kahvede otururken yaka- lanmıştır. Mazmun Adanaya gönderile cektir. na çıl Beyazıtta bir Bayramda vukuat Bayram günlerinde zabıta vukuatı nisbeten az olmuştur. Olanlar da ufak, adi vakalardır. Yalnız bu vakala- rm ekserisinin sarhoşluk yüzünden ol- duğu nazarı dikkati celbetmektedir. şehrimizde şu vakalarolmuştur: Cebren taarruz feryadı cası ile birlikte yakalanmıştır. Sarhoşluk vakaları Usküdarda, Ayrılık Çemşesinde mu kim ameleden Nari oğlu Necati gece sarhoş olarak Üsküdar iskelesine inmiş: — Anam babam, var mı bize yan ba kan, dıyla sanıyla Afili Necati derler ba na, diye nara savurmağa başlamışsa tişen zabıta memurları tarafından in ın dükkânma git miş, cam çerçeve, takım ne varsa al aşa ğı etmiştir. Suçlu yakalanmıştır. | Kumarın sonu Küçükmustapaaşda kahveci Tahsi- i nin tesviyeci ustası Reşat gelmiş ve Tahsinin kardeiş Receple partisi 25 ku- başlamışlardır. Fa» cep adamakıllı kavğaya tutun Ka bir arahık kahyeci Tahsin de, iştirak etmiş, iki kardeş bir olarak Reza Mahmut bayram şerefi. gamla kafayı damanlarmış, İstan bula inmek için Hasköy vapur iskelesi. »e gelmiştir. Bilet alırken bozuk para meselesinden biletçiye kızmış, iskelenin camını, çerçevesini tuzla buz etmiştir. Suçlu Yı şir, Fırtınaya Karşı tedbirler Fırtınalı zamanlarda gemi- deniz tcaret filosunu dalma Ti oümektadır. Bu frimalardan en az kurtulmak için bundan sonra Taparların boğazlardan çıkışlarına bü- itina gösterilmesine karar ve - zaman in balo'uydu... nin FELEK ğfirpanğ Kış gecelerinde! İstanbul polisi bir kaç geceden- beri karanlık, karlı sokaklardan si- zan zayıf çocuk seslerini takip et- mekle meşguldür. Bu sesler hayata ilk adımlarını atan aşk mahsüllerinin ilk feryadı- dır. Daha geçen gece bir mahalle bekçisi kar tipisi içinde kulağına kadar gelen cılız bir sese yaklaştığı zaman sovuktan morarmış beş gün- lük bir kız çocuğunun bir avuç tu- tan çıplak vücudu ile karşılaştı. Ka ranlık kış gecelerinde kapı eşikleri- ne, kar yığmlarma — bırakılan bu yavrular gizli aşkın günahsız kur- banlarıdır. N Ben yavrusunu elile kaldırımlara bırakan bir ana tasavvur edemem. Hattâ bu bir gizli sevginin mabsu- lü bile olsa nihayet dokuz aylık bir ana duygusunun eseridir. Fakat böyle yavrusunu sokağa a- tacak kadar analık duygularından mahrum kalmanın sırrı, sebebi ne- dir? Hicap mı, korku mu, maişet kaygusu mu? Bütün bunlar içli bir ana şefkati yanmda üyetten düşer. Se- ven, sevginin mahsulünü dokuz ay taşıyan bir kadın kimseden perva etmeden doğan çocuğunu bağrına bâsabilir ve onu inkâr eden şeriki-. ne: — Aşk hayvanca bir çarpışma değil, insanca bir anlaşmadır. Aş- kımın mahsulünü inkâr eden erkek aşka lâyık olmıyan bir nankördür. Diye haykırmalıdır. Ve gittikçe artan bu aşk kurban: larını daha ilk teneffüs ettikleri kal dırımlarda canvermekten kurtar- mak için devletin bütün sıhhiye teş kilâtı kapılarını açmalı: — Her gebe kadın buraya geliy doğurabilir. Hiç bir kadından ço- cuğunun babası sorulacak ve hiç bir ân evlâdını alıp götürmeğe icbar edilecek değildi Diye ilân etmelidir. Fransada gayrimeşru çocukları lâyık olmadıkları muhakkak ölüm- den kurtarmak için açılan bir çok müesseseler vardır. Genç bir kadın tatlı bir günahın eserini kaybetmek için buraya ge- lir. Bir kaç gün yatar. Çocuğunu doğurur. Hattâ isterse verilen ismi Bayram birinci Çarşamba günü | İ taşta Hurma boğaz de öğrenir. Ve sonra mantosunu, şapkasını giyer, çıkar gider. Fransız nüfus dairelerinde böyle binlerce kayıt vardır. Ve hemen ilâve edeyim ki birçok meşhur adamlar bu gayrimeşru mü. m. si Nankör erkeklerin aşkma deği kahrma uğrayan genç kadınları kurtarmak . hane kapali ei Den bre hiç bir kayıt ve şart ti hatça doğurmalarımı temin e o dir. al ve kokulu aşk gece. l ln günahlar mahsülles: .« rini hep böyle karlı kış gecelerin- de veriyor. Onların ne günahı var Barhan CAHİT Yangından Korunmak için Devlet dairelerinde alına- cak yeni tedbirler Her vekâlet kendi dairelerini yakın. dan korumak için almacak tedbirler hakkında tamimler göndermişlerdir. Ba tamimlerde zikredilen tedbirler derhal almacak ve neticesi derhal vilâyete ve © dairenin ait olduğu vekilete bildirile- Tamime nazaran, devairde her oda- nm birer iu na“ caktır. Bu delik gece nöbetçileri tara- fından odanın her tarafmın kolayca gö- rülmesini temin edebilecek büyüklükte olacaktır. Gece nöbetçileri dairenin içini ve di- şinı daima dolaşacaklar ve binanin muh telif yerlerine sokulacak nöbet saatleri mi kuracaklardır. Bu saatler ertesi gü- mü dairenin en büyük âmiri bizzat kontrol edilecek ve ayarlanacak- tır. Devairde her odanın birer yedek &- nahtarları bulunacak ve bu anahtarlar bir kilitli esmekân içinde dairenin met haline asılacaktır. Bu cam bir tehlike vukuunda kırıla- rak içindeki anahtar almabilecek ve o kapı açılacaktır. Her dairede Terkos tesisatından baş ka beş ton miktarında ihtiyat su bulun ması mecburidir, Bütün bu tesisat tamamen kürgü Tan devlet dairelerinde de Simli —. İZ | m mm da fırtınaya tutulan bir gemi en yalın ve salim bir limana iltica sedecektir. Iktısat Vekâleti deniz ve hava müş teşarlığı bu hususta bazı esaslar. tespil gimekteğir. Bülent vapuru kurtarıldı Bundan bir hafta kadar evvel Kara - ya oturan Vapurculuk in Bülent vapuru kurtarılmıştır. vapura « nun arızası pek fazla değildir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: