11 Mayıs 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7

11 Mayıs 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dil savaşındaki bu kıy- metli eserin fasiküleri peyder pey neşrediliyor T. D. T. C. Umumi Kâtipliği T.D.T. C; kuruluşundan beri il yük ve geniş araştırmaya girişmi Bunların biri, bütün o memlekete ya; gin olarak yapılan halk ağzından söz derleme işidir. On beş aydan beri köyle- te varıncıya İzadar © her yerde derlenen öz türkçe halk sözleri kaza ve vilâyet merkozlerinde mülerreren ayıklanarak cemiyet merkezine akmaktadır. Geçen Yaz sonlarında böylelikle toplanmış olan 125 binden fazla' derleme fişi Istanbul Üniversit mektep he heyet bunlar arasında dilimi Sın olarak geçen yıl yapılan büyük dil #nketidir. Bu anketle dilimi hele Yazımızda en çok kullanılan yabanci sözlerden 1500 e yakını ortaya atılarak herkesten bunlara öz türkçe karşıhk ranması rica edilmişti. Gelen kar lar Cemiyet merkezinde siraya ko: gözden geçirilmiş, ilk bir seçine yapıl. dıktan sonra'umumi merkez heyetince tstkikine başlanmıştı. Bu iki büyük işin verimini genişlet mek ve tamamlamak üzre cemiyet bir de kitap tarama işine girişmiş, yerli ve yabancı lügatlerle yazma ve basma €t- ki kitaplardan 159 kadarını bu işi en eyi başarabilecek zatlerin eliyle taratarak unlarda rastlanan öz türkçe | sözlerin dilimizde kullanılan hangi yabancı söz“ eni olabileceğini ortaya çıkar- müşter, İşte bu çalışmaların ilk verimi ol- mak üzere T. D. T. C, “osmanlıcadan türkçeye söz karşılıkları tarama der #isi” adı altında bir kitap hazırlamış ve basmaya da başlamıştır. “Tarama dergisi” — gerek derleme İşlerinde; yani halk ağzında ve ge - Tek kitaplarda bulunan öz türkçe söz leri, dilimizde kullanılan yabancı söz lere karşılık olma bakımından ortaya koyan bir eserdir. Bu dergide dilimi- xe girmiş yabancı sözler esas tutul - mus, bunlar alfabe sırasiyle dizildik- ten sonra her bir söze derlemeden ve- ya kitaplardan bulunan karşılıklar da keza alfabe sırasiyle karşısında gene alfabe sirasiyle gösterilmiştir. Her bir karşılık nereden alınmış ise o da yanı başında kısa işaretlerle belli edilmiş- Tarama dergisine bir kaynakta bu lunmıyan yaratma sözler almmamış - tır. Derlemeden veya kitaplardan ge- len sözler üzerinde ilk bir kontrol Yapılarak bunların geldiği ka- dar doğru olmasma çalışılmış ise de umumi olarak, dergiye ham birdil malzemesi histesi diyebiliriz. Tarama dergisine kaynaklık eden terilmiştir. Tarama dergisinin 10 forma tutan ilk fasikülü neşredilmiştir. Bu fasilrül- de ön söz, iş ve lar; derginin kaynakları, taramada ve der side çalışanların adları ile A ve B harf i vardır. € ve ondan sonraki harfler de dev- let matbaasında o basılmaktadır. Der. #inin her fasikülü cemiyet tarafmdan Yeyleri aranacak zatlara meccanen gönderilmektedir. Devlet matbaasın - a vilâyet merkezlerinde Maarif mü üklerine, kı merkezlerinde d. e i dereced, in- am şe | Saçağı A gön İstan banka müdürlüğüne N kinan zatlar kendi adlârına olan fa- bay Ga İleri devlet mat! satış yerin - 2 “alacaklardır. Cemiyetin merkez Tilya dahil olan Kol, Bölük ve İY orme keman vazibet - Zinden anlamına; “| kalmadığını tabi eden ei a & her zattan cemiyetin ri- cati, buradaki karşılıkları dikkatle tözden geçirerek şu noktalar üzerin deki reylerini bildirmeleridir. 1 — Dergide yazılı öz tükrçe kar- #lıkların telaffuzunda, yahut mana - #nda bir yanlışlık, yahut bir eksik - lile var mıdır? : Bilhassa derlemeden gelen sözlerin Esrek söyleniş ve kullanış tarzı, ge - tek mânası bakımından azami itina #österilmesi pek faydalı olacaktır. 2 — Dergide yazılı yabancı dilden ğelme sözler için gösterilen karşılık- lardan başka halk dilinde, yahut ki- “blarda o yabancı söz karşılık ola! İicok başka bir öz türkçe söz var mr a 3 — Dilimizde kullanılan yabancı #özlere gösterilen karşılıklar arasın- 'a en uygun ve en çok dile yatgın gö eee hangileridi e akl 'asnifte kolaylık olmak üzere tas- hih, ilâve veya tercih yolundaki mü - İalsaların her yabancı söz için takri- ben 10x 15 em. kıtasında ayrı kâğıt- hr üzerinde gönderilmesi muvafık 2- tar, T. D.'T. C, bu büyük ülkü içinde bütün milletin el ve gönül birliğiyle Şalıması gibi yüksek bir dilekle yapı- İn bu müracantın iyi karşılanacağın- dan emin olarak, . gerek revlerini ve #ecek yurttaşlara, gerek derginin Ye Vm isine yazılariyle yardım edecek kO) Türk matbuatma simdiden teşek Sürlerini sunar. M. Göring Atinaya geliyormuş ATİNA, 10 (Milliyet) — Atinayı Ajarel edeceği dün m vörden zat İmanyanın proparanda mazrı N Gühele lmnyın Almanyanın Harbiye pazmı M, Göringdir. M. Görinr refa - katinde Ge mastarı elduğu halde te - üh maksadile Yunanistana gele - inalardan her kisinin adları ve gör. | Zum görülmedi) cevabını verdi. dükleri»iy; derginin baş tarafında göz Ke esini isterim, de- miş, miş, 400502 liranın tamamile zi - yapmış ve banka müdürlüğünden çekilmiş.,, MİLLİYET CUMA 11 MAYİS Tarama dergisi | Şehirmeclisi zaptı ilk posta ile vekâlete gönderilecek (Başı 1 inci sahitede) Vali ve belediye Muhittin B. | Me birkaç dal evvel gel - mişti. Cümhuriyet Halk fırkası vi- lâyet idare heyeti reisi Cevdet Ke- rim Bey Ankarada bulunduğun » | dan dünkü Meclise iştirak edeme - di. Celse açıldı Riyasette birinci reis vekili Sa - | dettin, divan kâtiplikleri mevkile « | rinde de Abdülkadir Ziya ve Sadi | Beyler vardı. Reis söze başlıyarak | dedi ki; ! Efendim ekseriyet vardır, cel | se açılmıştır. Geçen içtimaın zaptı aynen okunacaktır. Meclisi âlini - zin tasvip ve tashihine arzediyo - ruz. Sadi Bey zaptı okumağa başla - dı.. Zabıt aynen okunduğu için çok uzun sürüyordu. Bütün aza dikkat | le dinliyordu. Birinci celse saat 19,25 te bitti, ması bitmemiş! istirahatten sonra ikinci celse açıl dı. Ikinci celsede. . Saat 16,45 sına devam i bıt bitti. Reis Sadettin Ferit Bey dedi ki: — Geçen içtimaımızın zaptı ta- mamen okunmuştur. Zabıt hakkın. da söz isteyen arkadaşlar sıra ile söyliyecekle, Muhittin Beyin düzelttirdiği yanlışlıklar € Bunun üzerine vali ve belediye reisi Muhittin Bey röz aldı: — Bazı ufak tefek noksanlar ve hatâlar var, dedi, kendi beyanatın. da zapta eksik veya yanlış geçen üç kelimenin düzeltilmesini iste - li Malikâne bahsinin cevabı Bundan sonra Ali Rıza Bey ken di ifadesini tashih etti. Dedi ki: — Cümhuriyet Halk fırkası hiç kimsenin hususi malikânesi değil, Türk milletinin ülküsü, Türk mil - in öz malıdır.,, şeklinde söyle- diğim cümlede ülkü kelimesi ek - iktir. Tashih edilmesini isterim, dedi. Bundan sonra Galip Bahtiyar Bey : — Yalnız hülâsai hesabiyeleri ve mahalli kararları ile iktifa olu- namaz, demiştim. Bundan sonra da: “Rapor niçin hâlâ teksir edil- medi.,, dedim. Muhittin Bey (lü. Etem İzzet Beyin istediği tashihler Bundan sonra Etem İzzet Bey de bazı cümlelerinin eksik yazıldı ğını söyledi. Ve aynen tekrar edil. mesini istedi ve: — Ben söz söylerken Mecliste çok heyecan vardı heyecan a - rasında zabıt kâtipliğini yapan ha- nımlar sözlerimi kaçırmış olabil ler. dedi ve şu cümleleri söyledi: “ — Muhittin Beyin bugün bura- Diğer cümle: “Pek güzel, hep - sinden vazgeçtik, billa'z Muhittin Beyin bizzat kefil ve müteselsil borçlu sıfatile imzaladığı senetler- den bahsetmek te mi şahsiyat?, Vol işi, su işi, süt işi, bu husustaki şifahi emirler, heps: şahsiyat diye- düşe Diğer cümle: “Eğer bugün Volf (borcum yok) diyorsa Muhittin Beyin borcunu ödemediğine baka- rak (yok) diyor. Kenan Ali Bey (borcum yok) diyorsa, o da ona bakarak böyle, diyor. Ve iin borçlular ayni şeyi yapıyorlar. Mur hittin Beye düşen ilk vazife alacak lılar toplanırken kendi borcunu da ödemek olmalıdır.,, Maamafih daha bazı ufak te - fek yanlışlıklar var. Bundan sonra Hikmet Bey söy - lediği bir cümlede iki kelime nok- san olduğunu ifade etti. O iki ke lime (dürüstlük ve fazilet idi) ilâ- vesini istedi, * Kabul edilen takrir Manyasi zade Feridun Bey: Ki fayeti müzakere hakkındaki tak - rir aynen zapta geçmemiş, dedi. Reis zapta ilâve olunduğunu bil - dirdi. Ismail Sıtkı Bey de iki ü i tashih etti, Avni Beyin sözleri hep yanlış mı? Müteakıben, Avni Bey kendi i - | fadeleri için: İ — Benim sözlerim tamamen ek- | sik veya yanlış olarak zapta geç - | miş, ben böyle şeyler söylemedim. | Bu okunanda mâna yek, bir şey | yok. İçinde bir de teklifim vardı. Tekli dahi zaptap geçmemiş... Bu sözler benim sözüm değildir. Bunun üzerine Avni Beyin söz - eri zabıttan tekrar okundu. Avni Bey gene itiraz etti: , — Efendim, bu sözler benim de gil. Gene yanlış. İsterseniz, tas - hihten vazgeçeyim.. (gülüşmeler oldu) Reis Sadettin Ferit Bey — Tas- | bih buyuracaksanız, buyurunuz, za bıtları size verelim. o Mütaleanızı yazmız, , Zabıt kâğıtları Avni Beye veril di. Ayni Bey kendi. elile sözlerini yeni baştan tashih etti, Bazı ilâve ler yaptı. Avni Bey, kendi ifade - lerini kendisi düzelttikten sonra, zaptın bir kısmı tekrar okundu, Av ni Bey başta olmak üzere: — Muvafık sesleri ile kabul ve tasvip edildi. Avni Bey: — Benim sözlerim epeyce kala - fat edilmeyince mâna çıkmadı, de- di. (aza arasında gülüşmeler) Safiye Hüseyin H. Sonra Safiye Hüseyin Hanım da kalkarak dedi ki: — Efendim herkes bir şey söy - ledi. Bari ben de söyliyeyim. Zap ta ilâve olunsun. Geçen içtimada Etem İzzet Bey söz söylerken, ben, mütemadiyen söyleyin Etem İzzet Bey, söyleyin. diyordum. Bu cüm- lelerim zapta geçmemiş.. Halbuki gazetelere bile geçmiş.. Benim bu sözlerim de zapta geçsin.. Safiye Hüseyin Hanımın bu ar- dildi. Bu düzeltmeler yapıldıktan son ra zaptın heyeti oumumiyesi reye kondu. Tarhih ve ilâvelerle aynen kabul ve tasdik edildi. Etem İzzet Beyin teklifleri . . Müteakıben gazetemiz umumi neşriyat müdürü Etem İzzet Bey «- yağa kalkarak dedi ki: Bi Reis İaşe zapta ir teklifim var. lis mü it ertesi günkü gazetelerden bazı: larına ya eksik, ya karışık ya mu- harref olarak aksetmişti. Bir de e- limde Anadolu Ajansının, evvelki günkü Şehir Meclisi rafına dair bir tebliği var. 8 - 9 sahifelik bir hülâsadır. Anadolu Ajansının, o günkü meclis müzakeratını takip eden hususi bir muhabiri var mıy dı, yoksa bu müzakerat hülâsası Ajansa belediye makamından mı tebliğ edilmiş, bilmiyorum. Fakat okuduğum bu Ajans tebliği ne $€- kilde verilmiş” olursa olsun gayet tarafgirane yazılmış ve memleke - in her tarafına tamim edilmiştir. Bu tarafgirlik tamamen barizdir. Ajansın bu tebliği esefle karşılana cak bir vaziyettedir. Evvelki ü meclis zabıtları- nın bir suretinin de aynen ve ilk vasıta ile Dahiliye Vekâletine tak- dimini teklif ediyorum. Tab” için beklemiyelim. İlk vasıta ile Dahi - liye vekâletine gönderelim. Tabe- dildikten sonra da birer nüshası - nın aza arkadaşlara tevziini teklif ediyorum. Reis — Zabıtlar basıldıktan sonra esasen Dahiliyeye takdim €- dilecektir. Maamafih teklifinizi re m. kr mi aş Bey — Basılmasını hemen gönderlmesi - istiyorum. Vali Bey ayağı kalkarak dedi a — Şehir Meclisi içtima devresi - ni ve intihap müddetini ikmal et- miştir. Vazifesi bitmiştir. Bu vazi- Jette sıfatı resmiyesi kalmamıştır. . Meclisin sıfatı rermiyesi Etem İzzet Bey Vali Beye ce - vap verdi: -- Muhittin Bey tamamile yan - lış düşünüyorlar, Bizim sıfatı re miyemiz kalmasaydı, Dahiliye v. i, Büyük Millet Meclisi, Şe hir Meclisinin fevkalâde içtimaa da vet edilmesine karar vermezlerdi. Sıfat ve mevcudiyeti kanuniyemiz vsıdır. Yeni intihap yapılıncaya ka dar bu mecliste mevcudiyelimiz vardır. Önümüzde yeni fevkalâde ietımalara lüzum hâsıl olursa ge - ne biz toplanacak değil miyiz? Bunun üzerine reis Etem İzzet Beyin teklifini reye koydu. Etem İzzet Beyin teklifi kabul edildi. Ajansa teessüf Manyasi zade Feridun Bey ve bazı aza: — Anadolu Ajansı hakkında E- tem İzzet Beyin Mera ki iştirak ediyoruz, li r : isinin geek Bünkü fevkalâde. içtima zabıtlarının bir suretini ai ile dahiliye vekâletine tak- i ve basılmış nüshalarının da ya tevzii takarrür etti. Şehir eclisi pazartesi günü saat 14 te içtima etmek üzere dağıldı... | Banka hakkındaki resmi tahkikat Esnaf bankasının vaziyetini tet- kikle meşgul olan heyet dün de 1904 ! Mecliste Divanı muhasebat teşkilâtı kanunu görüşülürken (Başı 1 inci sahifede) kümetin huzurile müzakere edilme sine heyeti celile karar vermişti. Mesele en ziyade, zannederim, iktisat vekâletine taalluk eder. İk- tısat vekili Beyefendi buradadır. lar binaenaleyh bu maddeyi müza- kere edebiliriz. Iktısat Vekili kürsüde Bunun üzerine Celâl Bey kür- siye gelerek evvelâ geçen içtima- lundan uzaklaşdığı tarzında şöyle- nen bir söze mukabil mezkür ban- kanın eski Sanayi ve Maadin ban- kasına nazaran daha eksik bir kont rola tabi tutulmadığını . tasrih et- tikten sonra demiştir ki : Meclisi alinizin devlet varida- tmı ve masarifatını kontrol etme- si mutlak bir haktır. ve otoritesi cümlesindendir. Buna karşı hare- ket etmek ve hatta bu esastan w- zaklaşmayı düşünmek kimsenin ne hakkı ve ne de haddidir. Divanı muhasebat meclisi âlinize izafet- le devlet varidatını kontrol eder fakat Meclisiniz lüzum gördüğü zaman da bu kontrol hakkını ic- rai kuvveti karışdırmamak şartile kendi içinden ayıracağı encümen- lere veyahut diğer mutahassıs ta- nıdığı teşkilâta veyahut bazı kim- selere havale edebilir. Ve nitekim bizim de şimdiye kadar yapmakta olduğumuz şekil bundan başka bir şey değildir. Bendeniz şahsen şuna kaniim ki devletin yalnız resmi daireleri değil hususi sermaye ile teşekkül eden müesseseler dahi normal bir şekilde kontrola tabi o'dukları takdirde muhakkak neticesi anar- şi olur. (Bravo sesleri). resmi ve hatta hususi şekilde olsun lakayt veya uzak o kalmamaklığı. mız lâzrm ve zaruridir. Kontrol meselesi! Fakat kontrol ne kadar zaruri bir şeyse bunun normal bir şeki de yapılması da o kadar mühi dir. Kontrol, mali müesseselerin teşebbüs kabiliyetlerini (kıracak şekilde olursa mürakabesizlikten mütevellit zarar kadar fena olur. Bu mesele bütün dünyada gü- nün meselesi halinde münakaşa o- Mn ve iye Meclisi âli- uştuğumuz gibi Avrupanın palmar” MM las i kontrola ne şekilde ir bi Ayrupanm muhtelif memleket- lerinde de konuşulmaktadır. Ma- li müesseselerin kontrolu ne şekil de yapılmalı ve divanı muhaseba- tın alâkası ne şekilde olmalıdır? Bittabi o mürakebeden kaçınmak imkânı olmadığına ve kimsenin bundan kaçmak istemediğine na- zaran matlubumuz normal şekli bulmak demektir. Diğer memleketlerde nasıl kont- pro; esas” ları dahilinde devletcidir. Bu si- yadetin yürütülmesi neticesi olarak bundan sonra mali smai ve hatta ticari devlet müesseseleri vücuda getireceğiz. Mesele böyle olunca bunları mürakebede mütefavit es$- kâl dahilinde değil, yeknasak tarzda kontrol etmek için salim bir esasa bağlamak zarureti kendili. ğinden tebarüz etmektedir. Bir teklif Bendeniz encümenin tespit etti- ği maddenin ve ai MEZUN tekliflerini gördükten sonra hükü- met namına heyeti muhteremenize şu teklifi arzedeceğim. Bittabi tak- dir heyeti umumiyenize aittir. Tek- lifimizin birinci şekli, encümenin maddesi aynen kabul edilir. Bilâ- hare mali müesseselerimizi kont- rol etmenin eşkâline | âit mütem- mii bir surette yeni bir kanun tan- xim eğilir huzuruâlinize gelir. Mevcut maddeyi dahi biz ihtiyacı temin edecek mahiyette görmüyo- ruz. Şunu ilâve edeyim ki bugünkü kontrol eşkalinde bir gayritabiilik meşgul olmuştur. di iktisat vekâletinden An- i beklen: ni Se Bire hakkındaki adli tahki- kata da devam (edilmektedir. Dün mürakiplerden - man Naci Bey bu tahkikatla meş- olan müddetumumi muavini Ahmet Muhlis Bey tarafından din- lenilmiştir. Abdürrahman Naci Beye s0 - vulan suallerin cevapları içi da Sümer bankın meclisin kontro- | Bittabi bu neticeye karşı gerek | l l İ | telin.“ ia i mevcuttur, Hakikatı olduğu gibi görmek ve teşebbüs kabiliyetini kırmamak şeklinde bunu normal bir hale irca etmek isteyoruz. Mad de bunu bize veremiyor, Fakat madde kabul edildiği takdirde bi- lâhere, arzettiğim veçhile ikmal o- lunabilir. Divanı muhasebat si âlinizde kabul ve çıkmasını tehir etmemek için bu maddeyi kanundan büsbütün çıkarmaktır. Fakat bilâhare yakın bir zamanda, emsali o müessesele- rin, diğer o memleketlerde nasıl kontrol edildiğini ve bizim mem- leketimiz için devlet sermayesile teşekkül eden müesseslerin nasıl bir kontrola'tâbi tutulacağını, bun- lar hakkında yapacağımız etüt ü- i bir lâ yiha ile gelerek emirlerinizi ve ka- Memlekette rarlarmızı almaktır. Bu husustaki teklifimiz budur, emirlerinize in tizar etmekteyiz. (Muvafık sesle. ri). Hüsnü Beyin sözleri Celâ! Beyin beyanatını müteakip kürsiye gelen Hüsnü Bey (İzmir) evvelki celselerde söylediği sözle- rin yanlış anlaşılmış ğunu isa- ret ederek iştir ki : Sümer Bankı mürakabeden u- zaklaşdırıldığı için değil, yalaz misal olarak söyledim ki hali ha: zırda Sümer Bank divanı muha: batın mürakabesine tabi değildi “Gerek Hüsnü Bey ve onu mü teakip söz alan hatipler bu gibi müesseseler üzerine sıkı bir müra- kabenin tesisi lüzumunda israr et- raişler ve 39 uncu madde yerin: bunu temin edecek bir madde tek- lif edilmesini ileri sürmüşlerdir. Vekil Bey yapılmakta olan tet- kikatın görüşülmekte bulunan nunun müzakeresinin evvelden bi İ tirilmesine müsait bulunmadığı hatırlatmıştır. Maddenin tayyı hakkındaki tek- lifler reye konmuş ve kabul edil- meyerek madde olduğu gibi bıra” kılmıştır. Kanunun diğer maddeleri de 0- kunarak kabul edilmiştir. Meclis cumartesi günü toplana- caktır. . la Yeni teşkilât (Baş: 1 inci sahifede) mek, karada, havada münakale ve mubabereye ait Nafia eserleri kur mak, işletmek, idare elmek ve mu asır terakkileri takiş' ile tatbik et- mek, devlet daire v: müessesele - ri ait türlü bina ve inşaatın ve Türk mimarisinin tarzın: tayin ile Balik temin ötmek, fen vasıta ve wısurlarmı yetiştirmek, uinumi ve hususi kanunların tahmil ettiği di Zex işleri kla mükelleftir. Yeni kanunla vekâleiie bir fen he yeti dır. Tecrübe ve ke #aalleri ve filen vücude getirdikle- ri tanınmış ve fen mesle- inin en yüksek mrtebisrine var - m.ş olan üç zat bu heyeti teşkil e- gezeklerdir. Bu heyet bilhassa, demiryollar, limanlar şose ve köprüler, binalar ile sair mafia eserlerine müteallik utaumi ve esas programları inşaat tarz ve uslüplarımı fen sahasında meydana gelen ae tat bikı icap peden yenlikicri ve fen un sw ve iie ld görüş ve düşünce ile tetkik mü talea etmek ve her hangı fenni bir işte son sözü söylemek salâhiyetini iz olacaktır. iş ilâtta bir de münakalât reisliği ihdas Krm Bundan başka ler, üler dairesine bina ileri ilâve meye resmi binalar inşaatının solü vazi - fesi bu daireye verilmektedir. Hu - susi idarelerle belediyeler tarafın. dan halkın ihtiyacı için yaptırıla - cak olan bina ve su işleinin tiple- rini tayin bu dairenin vazifeleri arasına konmuştur. Kanunun muvakkat bir madde sine göre maarif vekâletile idarei hususiyelere ait mektepler inşaatı için bu hükümler bir sene sonra ii tatbik edilecektir. > i ilâtta imtiyazlı şi ler e e ürlü, adı Sie dürlüğü olmaktadır. Bu şube e te li teisiz telefon ve radyo işlerinin akabesi vazifesi de verilmek - edir: Yeniden teşkil etilecek tari fe ve ticaret müşavirliği tarifeleri tanzm etmekle berabc. memleket nalliyatının inkişafı, imkânlarını & su, srak ve yurdun hörıce olan alâ kasını yakından takip ederek ihra- catımızın arttırılması imkânlarını uracaktır. Vekâlet bir de muhalese ve mü rasele muşavirliği ihdas edilmek - “ALTIN Akçaovada araştırmalar * iyi netice verdi ÇİNE, (Milliyet) — Yazın ak” | nin yoladığı Türk ve Alman müte- hassıslar tarafından yapılan araştır mada bu mıntakada altın ve baş- ka madenler bulunduğu anlaşılmış- tır. Mütehassıslar bu yeri kazdır. ya ve tetkikata devam etmekte. irler. Boluda yol faaliyeti BOLU, 10 (A.A.) — Vilâyetin yol faaliyeti 15 Nisandan itibaren baş muştır. Bolu - Düzce, Bolu - Ankara, Bolu - Geyve yolları üzerinde faaliyet devam Paraya tamaan tecavüz BALIKESİR, (Milliyet) — İz: mir - kasaba hattı yol çavuşlar. dan Bağdatlı Şebip çavuş karaca» lar yakınında tek çavuşu. dur. Civar köylerinde zengin ol. “ makla maruftur. 4 Nisanda akşam alacakaran'ı- ğında barakaya yakın köye gider- ken silâhlı sekiz kişinin tecavüzü; ne uğramıştır. Bu ani tecavüz kar: $ısında çavuş ve yanındaki amele şaşırıp kalmışlar ve dipçik darbele ri altında baygın halde devrilmiş lerdir. Çavuş kafa ve vücudundan sekiz yarn almıştır. Yüzleri boyalı ve boyunları sarılı olun haydutlar lemişler ve soymaya başlamışlar, fakat çavuşta yalız bir lira ve bir bu iki zavallıyı çalılar arasına sü- ve lar, fakat çavuşta yalnız bir “ira ve bir de saat bulmuşlar amele- de ise hiç bir şey bulamamışlardır. Müteavizler çavcşu evine götürüp tehdid ederek paraların yerel ek renmek için geceyi rı rar vermişler. Fakat bu sırada bir yeyin kl "uzaktan elindeki silâbla nişan almak tecrübesinde bulunuyor ve silâh patlıyor. Bu silâh sesi üzerine korkak haydut'ar candarmaların geldiğini sanarak alelâcele macruhları bırakarak sı- vışıyorlar. : ci e bir felâketten kur- ulan demiryolu çavuşu şimdi has- tahanededir, adliye hâdiseye el at- muştur. köyünden acı bir haber koca karısının bileklerini Tahkik ettim, içhanda Hakkı ismin de bir adam var. Dört çocuk baba- st... Ailesini geçindiremiyecek bir hale geliyor, karısını ve çocukları» nı öldürmek tasavvuruna girişiyor. Karısı Firdevse samanlığa beraber girmelerini söyliyor, samanlığa gi- ci vaziyet karşısında çoluk çocuk ağlamağa, yürekler acısı çırpınma- ğa başlıyorlar. Hakkı hepsini te- mizlemek isterken çocuklardan bi- rinin haber vermesi üzerine daha büyük bir facianın önü alınıyor. Hakkı yakalanmış getiril miştir. < Bandırmadan ihracat BANDIRMA, (Milliyet) — Haf- ta içinde Bandırmadan İtalyanın Ankona limanına Loid Triyestino kumpanyasının Abazya vapurile 189,000 kilo arpa ve Felestinin Hayfa, Yafa ( limanlarına Yunan alı Aspasya Nomikos vapuri- le 605,000 kilo buğday ihraç edil- miştir. Bu sene Bandırmadan yabancı memlektlere zahire ve hububat ih- raç eden vapurun adedi 71 i bul muştur. Ecnebi memleketlerde bloke matlubatı olanlar ANKARA, 16 (A.A) — Türkefir. açi e inde bale eebantı ehli yeli a e vethanelerin hangi memleketlerde ve ne Bir kesmiş. l |

Bu sayıdan diğer sayfalar: