14 Temmuz 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

14 Temmuz 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i Amerika sefirinin Gözile İ Herşeyden evvel tahliye Mustafa Kemal Türkiyenin insan kuvvetini daima en sonuna kadar korumuştur Mustafa Kemal, hakimiyeti Türklere iade etmek ve Türkiyeyi ecnebi düşmanlardan ku için olan yorucu mesaisinin hiçbir devresinde, uzun Sakarya savaşile daha kısa süren Dumlupınar harbi başlangıçları arasındaki 11 aylık fasılada (1921 eylülünden 1922 â- ğustosuna kadar) çalıştığı kadar yorgunluk ve gayret sarfetmemiş- tir. Türkiyenin bu zeki liderinin vurmak kabiliyeti lüzumsuz bir is- tical ile israf edilmez. Bir vakitler riyaziye muallimliği yapmış olan bu zat her şeyin riyazi bir mükem- meliyette olmasında ısrar ederler. Nitekim Yunan istilâsmın kat'i ve intihai imhası için de yapılan ha- zırlıklarm bütün teferrüatile bera- ber birriyaziye tamam olmasmda ısrar ettiler. Bütün Türk toprakla- rının her türlü ecnebi istilâsmdan azade olmasını birçok defalar söy- lemiştiler. Ve yabancı memleket. lerdeki mümessilleri de Türkiye ile Yunanistan arasında akdedilecek herhangi bir mütarekeden evvel, bunu şart koşmuşlardı. Ecnebi dev letlerin mütarekeden sonra tahliye başlıyacaktır gibi sözlerini Musta- fa Kemal dinlemedi bile. “Her sey- den evvel tahliye,, talebinde bil - hasa ısrar buyurdular. Son darbe- yi indirmek için de hiçbir an dur- madan hazırlandılar; -evet bütün müzakereler bir neticeye varmıya» cak olursa, kendisi bu işe bir neti- ce verecekti. Fakat buraya dikkat edin: Bu akıllı devlet O adamınm başlıca ga; Türkiyenin insan kuvvetini mümkün olduğu kadar ır. Vatanı düşmandan tahliye etmek için her türlü musli- hane tedbirlere müracaat edip te bir netice alamadıktan sonradır ki harp tedbirini vasıta olarak kulla- nacaktır. Mümessilleri yabancı ük kelerde bu gaye için çalışırken ken disi de anayurtta son hücum saati çalıncıya kadar askerlerinin haya- tını her türlü hazırlıklarla emniyet altına almak için durmadan çalış- mıştır, Bu yorucu ayların hikâyesini an- latırken şöyle başlamışlardı: “Ev. velâ benim Ankarada Büyük Mil. let Meclisi ile olan münasebetleri- mi gözden geçirelim,,. Sakarya har- binden evvel Meclisin kendilerine vermiş olduğu o salâhiyetler. le başkumandanlık mahdut bir zaman içindi ve bu müddet te 30- nuna ermişti. Büyük Türk zaferi memleket dahilinde (o her tarafı o kadar memnun etmişti ki hemen herkes Yunanlıları o Anadoludan tardedecek ve birincisinden daha ezici bir darbenin derhal indiri) - mesini istiyordu. Mustafa Kemal böyle bir darbe için lâzım olan çok büyük ve geniş hazırlığı tam ma- nasile takdir ediyordu. Ancak An- karada politikacılar sabırsızlık gös teriyordu. Kendi Vekiller Heyeti bile başkumandanlığın Meclis ta- rafından tecdit edilmiyeceği kor - kusu ile istifa için müsaade istedi- ler. Bunlara “yarma kadar bekle- yiniz,, karşılığı verdi. o Meclise giderek bizzat (o başkumandanlık meselesini açtılar ve bu sefer altı aylık müddetin büsbütün kaldırıl- ması hususunda ısrar ettiler. Mec- lis istediklerini verdi ancak bu re- yi verdikten sonra Yunanlılara kar $ı derhal taaruza geçmesini de 1s- Tarla istediler. Gazi Hazretlerinin bütün bunlara cevabı sadece: “He- nüz vakti gelmemiştir, birçok ha - zırlığa ihtiyacımız var,, sözlerin - den ibaretti. Karşılaştıkları o meselelerin en küçüklerinden biri, ordu maliyesi- ne bir düzen vermek işi idi. Ancak bu iş ehemmiyet bakımından çok düşündürecek bir vaziyet gösleri- yordu. İcra Vekilleri Heyeti ken- dilerine bu hususta yardım edemi- yordu. Maliye Vekilini değiştir. diler. Yeni vekil bütün büsnüni - yetine ve bütün mesaisine rağmen para bulamıyordu. Bunun üzerine Mustafa Kemal sırf kendi teşebbüs ve gayretlerile ordu için buradan 400000 dolar topladılar. Fakat 100000 mevcudu olan bir or- duyu 400000 dolar pek de uzakla- itüremez! tün bu müddet esnasında da şimalde Eskişehirden aşağıda Af- yonkarahisarına kadar uzanan 120 kilometrelik Yunan hattı mütema- diyen takviye edilmiş bilhassa bu iki şehirle yarıyoldaki Döker çok kuvvetlendirilmişt:. Ankaraya Af- yonkarahisardan daha yakın ol - ması dolayısile Eskişehir Yunan- lar için hiç şüphesiz çok mühim- di. İşte bu yüzden Yunanlıların a- na kuvvetleri burada idi, Nitekim karşılarında da Türklerin anakuv- veti yer tutmuştu. Ancak Mustafa Kemal sevkulceyş bakımının bir- çok cihetlerinden Afyonkarahisa- rının çok daha mühim olduğunu hissetmişlerdi. Çümkü burası 300 yeti haiz telâki noktası yalnız üç sıra dikenli tellerle değil ve fakat diğer istihkâmlarla da fevkalâde tahkim edilmişti. Bu istihkâmları teftiş eden İngiliz askeri istihkâm- cı ve mühendisleri burasınm gay- ri kabilizatp olduğunu söylemiş - lerdi. Mustafa Kemalin Ankarada Franklin - Bouillon'ln yaptığı mü- zakerelerin muvaffakıyetle netice- lenerek Fransız kıtaatmın Suriye- ye çekildiklerini, böylece Ankara- nın müdafaası için (o birçok Türk kuvvetlerinin serbest kalmış oldu- ğunu görmüştük. Türkler ordula- rını kuvvetleştirmek için elden ge- len her türlü gayreti sarfederken Yunanlılar da boş (durmuyordu. Harbe yeniden başlamak zamanı gelince karşı karşıya duran kuv - vetlerin mevcudu, her iki tarafm asker toplamak için yaplığı gay - retlerin neticelerini gösterir. Yu- nanlıların o vakit 130000 piyadesi, 1300 süvarisi ve 348 topu vardı. Türklerin 98670 piyadesi, 5286 sü- varisi ve 323 topu vardı. Bu rakam lardan görüleceği veçhile her ne kadar topçu kuvvetleri aşağı yu - karı müsavi ve Türklerin atlı sa » yısı Yunan süvarisinden üstün ise de Türk piyade sayısı Yunan pi - yadesinden çok zayıftı. Ancak Türklerin piyade bakımından za- yıflığı Sakarya meydan mubare- besinin derecesinde değildi. Mustafa Kemal gibi bi sevkulceyşçi, bütün bu aylar zar - fında yapmış olduğu hazırlıklar ne ye kadar ilerlemiş oldu- ğunu, yalnız düşmandan değil her- kesten gizlemek için, hiç şüphesiz elden gelen gayreti . sarfetmişti. Dostu Fethi Bey bir murahhas he- yetinin başında olarak, Yunanlıla- rın kan dökülmeksizin Türkiyeden çekilmesini Londrada Başvekil Lloyd Georges'a temin ettirmek m e yarkuvvetile çalışıyor. lu. Bu temin edildiği takdirde bir- çok can ve kan esirgenmiş olacak- tı. Mustafa Kemal de hakikaten ve cidden bunu istiyordu. Fetbi Beyin Londradan gönderdi- ği havadisler cesaretverici mahi - yette değildi. 1922 ağustosuna yaklaşıncıya kadar vakitler böyle- ce sürüklenip gitmi lâyı dur - duran Saka ben on bir ay geçmişti. Londra müzakereleri şimdi hız- lı bir surette nihayete ermek üze- re idi . Fethi Beyin Lloyd Georges a karşı sarfettiği sây ve gayret mu- vaffakıyetle neticelenmediği tak- dirde, Türk Baskumandanı taar- ruz için olan hazırlıklarını artık daha ziyade gec'ktiremezdi. Türkçeye çeviren: Ahmet EKREM Şehinşah Hz. Tahranda Başı 1 inci sahifede) Hazretli İe misafirine Ankara- dan İzmir, Çanakkale ve İstanbul'a kadar refakat ederek fabrikaları, tayyare merkezlerini ve muharebe meydanları gezdirdi. Her iki liderin asker ve inkilâpçı ruhları onları birbirlerine daha ziyade yaklaştırdı. Mülâkatın bir de siyasi ve ik- tisadi cephesi vardır. Siyasi cep- beden eski rejimler zamanındaki ihtilâfa nihayet vermişler ve ya- kın şarktan Orta Asyaya kadar u- zanan memleketlerinde yeni man- tikavi bir refahın tesisi için Rus- ya ile faideli münasebetler temin ederek birbirlerile teşriki mesaiye karar vermişlerdir. İktisadi cep- heden Türkiye demiryollarını İ- ran demiryollarma bağlıyarak İ- ran ticaretine Mersin'de ve Trab- zonda birer mahreç temin etmek ve bu suretle İran'm Garp mem- leketleri ile ticari temasını koli laştırmak meselesi görüşülmüş bu esaslar prensip itibarile karar- laştırılmıştır. i MILLIYET CUMARTESİ 1 Yugoslâvlarla maç; (Başı 1 inci sahifede) dünkü oyunile tamamen hak et- tiği bir,netice olmakla © beraber, Yugoslavya takımı umumi heyeti ve oyun tarzı itibarile bu kadar ağır bir mağlübiyete lâyık bir ta- kım değildir. Hattâ Fenerbahçe nin ikinci bir karşılaşmada bu ka- dar farklı bir galibiyet alacağını kabul etmek (değil, az farklı bir galibiyet alacağını bile iddia et - mek biraz yüksekten Ooatmako- har, Bu noktayı kaydetmekten mak- sadrmız, Fenerbahçe takımınn dün ümidin üstünde ( güzel ve zevk veren, son derece seri ve her fırsattan istifade eden (o mükem- mel oyun oynadığını bildirmek i- görmediğimizi söylersek mübalâ - ğa etmemiş oluruz. Fenerbahçeli. leri parlak galibiyetleri kadar bel ki de daha fazla fevkalâde oyun- ları için tebrik etmek lâzımdır. Hakem Ateş - Güneşten Adil Giray Beydi. Evvelâ Yugoslav takımı, sonra da Fenerbahçeliler alkışlar arasın. da sahaya çıktılar. Fenerbahçe ilk devrede: iya, Yaşar — Reşat, Zay Va il ie Fikret; İkinci devrede de Bedii — Fa. zl, Ziya — Necdet, Ali Rıza, Esat — Niyazi, Namık, Şaban, Fikret şeklinde di. “İlk devrede en güzel sayı farsatlarını kaçıran Trabzonlu Nacinin yerine Na- mığın geçirilmesi çok isabetli oldu. Ve bu sayede £ Fenerbahçe gol adetlerini ükseltti, Tİ Fenerin kırılan bir alânından sonra derhal misafirlerin tazyiki al - tma girdi. Onuncu dakikada sağ içle - rinin, on beşinci dakikada sağ açıkla - rınm falsolu şütlarla yaptıkları gol - ler daha oyunun ilk çeyreğinde misafir. leri 0 — 2 galip vaziyele getirdi. Bu hal karşısında Fenerin büyük bir farkla mağlüp olması bile bekleni di. Fakat bu iki O gol Fenerbahçelileri harekete getirdi ve rakiplerinin biraz ği oyununa mukabil çok seri bir 'yunla mahsus bir hâkimiyet tesis etti- er, Yugoslav kalesi Fener akinlerile likelere uğramağa başladı. Bü arada Naci iki mühim fırsat kaçırdı. Yirmi dördüncü dakikada Fikretin bir akım ssnasnda Yuyosluv müdafii ceza çiz - gisi içinde topn elile dokundu. Fikret güzel bir şütle penaltıdan ilk gölü yap- tı. On dakika öz zeri arka - daşlarına pas verecekmiş gibi Yiggs - lav müdafilerini üst üste allatarik'ne- Ss bir şütla beraberlik sayısıpi kây « deli. İlik devre 2 — 2 berabere tit. İkinci devrede Fener, talığırında - Ki değişiklik tesirini di. Mü İsa sağlam bir oyun oynadığı bücum battı da çok seri akınlarin MYu- gorlav müdafaasmı müşküllere düğür » dü. Bu devrede Yugoslav muhacimleri- pe düşen dört, beş muhakkak gol for - satlarını misafirlerin biraz şanssızlik, biraz du Bedinin kurtarışları yüzün- den kaçırmalarına mukabil, di dakikada Namık üçüncü, on üşün. cü dakikada gene Namık dördüncü, yir smi dördüncü dakikada gene bu oyun - cu beşinci, on dakika sonra da Muzaf- fer altıncr golleri, çok güzel şütlarla yaptılar. Atletizm müsabakaları Dün Taksim stadında atletizm mü - sabakalarile Beşiktaş - Galatasaray şilt maçı yapıldı. Stat kapısında görünen renkli ve bayraklı ilâna rağmen, Yu - Ban ve Bulgar atletleri gelmemiş, Yu- goslav, Arnavut ve Romanya atletleri gelmişti. Bunlar da her hangi bir müsabaka - da sipesyalist değil, fakat dekatlon ya- pan atletlerdi. Atletizm müsabakaları ve şilt maçı iki bin kadar seyirci önünde yapıldı Ai- i ti yazıyoruz: : 100 metre (Küçükler? irinei Galatasaraydan Ahmet (12), ikinci Fik- ret (G.S) 200 metre (Büyükler) — Beşiktaştan Raif (23 (| 2/5) , ikinci Müfahham (Fenerbahçe) , üçüncü Vir- il (Romanya). Papaduplos ci © Gese (Romanya?. Brodaviç tasaray) , üçüncü (Arnavut) - Yüksek — Birine! Bema (Yu - goslav) 1.80. ikinci Sedat (G, S.), ve Necdet (Fenerbahçe) - güncü Tevfik (Fenerbahçe). Gülle — Birinci Ateş İbrahim (Fener- bahçe) 12,41, ikinci Caklani (Romanya.) 100X4 “Bayrak — Beşiktaşlı Raifin iştirakil merbahç, üçüncü. , 4 Beşiktaş Galatasarayı yendi Evvelki hafta berabere kalan beşiktaş ve Galatasaray takımları, Galatasaray- da Suphi Beyin hakemliği altında tek- var karşılaştılar. Takımlar şöyle teşekkül etmi: Beşiktaş: Mehmet Ali Hüsnü, Ad. Falda; Şar, Harika, Epi 7 ı, , bina, Eşref. Galatasaray! Avni -— Faruk, Lütfü — Kadri, Nihat, İbrahim — Necdet, Refii, Muslih, Fazıl, Danyal. İlk on beş dakika zarfında Galatasa- ve Beşiktaş - durgun. Fakat Bambino merkez muhacim ray müessir bu dakika; TEMMUZ 1Ivsa İstanbul erkek lisesi mezun- lar cemiyeti, dün sabah lise bina- sında fevkalâde-bir kongre yap- mıştır. Bu kongreye cemiyete ka- yıtlı bulunan lise eski mezunla- rından 300 kadarı iştirak etmiş- lerdir. Cemiyetin reisi Münir Bey kongreyi açarak toplantının se- bebini kısaca © anlattıktan sonra eski mezunlardan Yavuz Bey ri- yasete seçilmiştir. Dünkü toplantmın o mevzuu, Kabataş ve İstanbul erkek lisele- rinin leyli kısımların Haydar- paşada yeni kurulacak liseye nak- li tasavvurudur. Kongrede birçok eski mezun- İ İnr söz alarak bu düşüncenin bir karar şekline inkılâp etmemesi i- çin teşebbüslerde bulunulmasını Darüşşafakalılar toplandı Dünkü kongrede muvaffakıyetli işler başaran idare heyeti takdir edildi ie Dünkü kongreye Darüşşafakalılar cemiyetinin se- helik kongresi dün saat 15 te Hal. kevinde toplanmıştır. £ Kongreyi Şirketi Hayriye Teftiş Heyeti re- isi ve cemiyetin ikinci reisi İzzet mektebi riyaziye muallimlereinden Refik, kâtipliklec de Rıfkı, Rüştü ve Mükerrem beyler seçilmişlerdir. Dünkü toplantıya o mektebin eski mezunlarından pek çoğu iştirak et- miştir. Bu arada Darüşşafakanın il kmezunlarından Telefon Şirketi sabık başkomiseri Fuat Bey de ha- zir bulunmuştur. Cemiyetin umumi kâtibi ve Darüşşafaka müdürü Ali Kâmi bey idare heyetin bir senelik faaliyetini göşteren raporu oku- muştur. Raporda, cemiyete ait ida- ri işlerein ikmal edildiği, azalar a- rasındaki tanışmayı temin etmek üzere bir deniz gezintisi yapıldı- ğı, Darüşşafakayı hakiki çehresile tanıtmak ve şerefli mevkiini mey- dana çıkarmak üzere altmışmcı yıl dömününün şehir tiyatrosunda bü- yük merasimle ve münevver br küt- le huzurunda kutlulandığı kaydedi liyordu. Bundan başka, Darüşşafa- kalılar cemiyeti tarafından yapı- lan teşebbüsler neticesinde mekte- be giden yolların açılmasın ve ta- mirinin temin olunduğu, ileri ismi- le yeni bir kültür mecmuasmın neş- rine başlandığı da işaret edilmiştir. İdare heyeti raporundan sonra teftiş heyetinin hazırladığı rapor okunmuştur. Bu raporda idare he- yetinin aza taahhüdatını toplamak- ——— geçince iş de şiklikten sönra ilk devre 1 - 0 Beşiktaş le- bine bitti. Üçümcü ve on beşinci dakikada, ihat ve Lütfünün ceza sahasmda (yaptıkları hentNbolleri hakem iki penaltı . Bu penaltıların birim Bambino, ikincisini Eşref gole çevirdi- Bu göllerden sonra Galatasaray neti- ceyi değiştirmeğe çok uğraştı ise de mu- vaktak olamadı. Şild dömü finali 3-1 Beşiktaş Lehine neticelendi, Final Fener- bahçe ile Beşiktaş arasmda oynanacaktır. İstanbul muhteliti galip Dün Edirnede Trakya mubtelitile kar- Erkek lisesi mezunları kongresi temenni etmişlerdir. Söz alanla - rın temas ettikleri nokta şudur: “— Lisenin şerefli bir mazisi vardır. Dolgun tedris © vesaitine maliktir. Eğer leyli kısım kaldı. rılacak olursa bütün emekler he- ba olacak ve memleket bu irfan milessesesinden (o mahrum kala- caktır. Esasen geçen sene bidayetin- de de mektebin o tekemmülü yo- handa yüz bin liraya © yakın bir para sarfedilmiş, birçok techizatı yenilenmiştir. Memleket irfanının kazancı noktasından (o derhal te- şebbüslere girişilmek lâzmdir.,, Dünkü kongrede, İstanbul er- kek hisesinin leylilikten o çıkarıl- maması için alâkadarlara müra- caatta bulunulması kararlaştırıl - mıştar, iştirak edenler ta ve dah bazı hususlardaki ihmali tenkit ediliyordu. Bu mevzu bir hayli münakaşaya yol açmıştır. Neticede bir sene zarfında cemyeti gayesine ulaştıracak muvaffak yetli işler başarıldığı görülmüş ve idare heyeti takdir edilerek rapor aynen kabul edilmiştir. Bundan sonra, yeni sene faali- yetinde gözönünde tutulması iste- nen bususat hakkında görüşülmüş, ve genç mezunlardan Doğu Bey tılan yoksul Darüşşafakalıların mayesi için esaslı bazı tedbirler a- lınmasını teklif etmiştir. Heyeti u- mumiye bu hususla yeni idare he- yetinin meşgul olmasını kararlaştır. mıştır. Yapılan intihapta yeni idare he- yetine habık Maliye müsteşarı Ib- rahim, Telefon şirketi sabık başko- miseri Fuat, Şirketi Hayriye teftiş heyeti reisi Mehmet İzzet, Gümrük teftiş heyeti reisi Vefik, Darüşşafa. ka müdürü Ali Kâmi, Şehremini nahiye müdürü Hüsnü, Darüşşafa- ka muallimlerinden Fethi Sezai, Gümrük memurlarından İzzet, ve hukuk talebesinden Hayri Beyler tefttiş heyetine de Üsküdar mmta- kası tahakkuk müdürü Âmir, Riya - ziye muallimlereinden Hasan Bey- ler seçilmişlerdir. Reisicümhur Hazretleri ile Mec- lis Reisi Kâzım, ve Başvekil İsmet hazeratıma ve Maarif Veki- li Zeynelâbidin Beye tazim telgraf- ları çekilmesi alkışlarla kararlaş- tırıldıktan sonra kongreye niha- yet verilmiştir. rae Bektaş, Fenerbahçe ve Gaaltasaray kulüpleri ha- ricindeki kulüplercin futbolcularından teş kil edikmişti. Hi Beykoz denizcilerinin muvaffakıyeti Dün Anadoluhizarında Kıbrıslı yalısı önünden Kanlıca körfezine yapılan kürek teşvik müsabakalarında 13 yarıştan önün da Beykozlular, üçünde de Galatasarylı- lar birinci gelmişlerdir. Bu suretle deniz- cilikte büyük bir muvaffalayet gösteren Beykozluları taledir ederiz. 16 gol | eee muhteliti maçı 7 - O ka- rana. same ki kârla mücadele Komisyon bugünlerde faaliyete geçecek İhtikârla mücadele için dahili" ye vekâletinden belediyeye gelet son bir tamimle, derhal bir ko" misyon teşkili bildirilmişti Valinin riyaset edeci misyon bugünlerde faaliyete ge * çecektir. Komisyonda vilâyet, belediy€ ve ticaret odası namına birer mü" messil bulunacaktır. Belediyeden; iktısat müdürü Asım Süreyya Be yin iştirak etmesi takarrür etmi#” aş , Vilâyet ve ticaret odası mir rahhasları da bugün tayin edile * cektir, Komisyon, ihtikârla mücadele hususunda kararlar almadan ev * vel bu mevzu üzerinde şimdiye kadar yapılmış olan tetkikatı VE hazırlanmış raporları gözden gefi recektir. Hava vaziyeti Bugün derecci hararet ve deniz 8 viyesini indirilmiş barometre saat 78 759 saat 14 te 759 buçuk derece bi” raret saat 7 de 21 vasatı saat 14 © 26 : azami derecci hararet 27 buçuk asgöri dereci hararet 17. Rüzgürin kısmen kodostan kınmenden batıdâf esmiştir. Azami surati saniyede 4 b8“ çuk metreye kadar çıkmıştır. Fener nahiyesinin kır gezintisi Gezinti Haliç şirketinin üç vapuru tahsis edilmiş, ve $# bahleyin Haliç iskelelerine uğra narak davetliler almdıktan sonr? doğruca Beykoza gidilmiştir. Akşam geç vakite kadar bura" da kalınmış, davetliler çok eğlei” celi bir gün geçirmişlerdir. Bu arada birçok oyünlar ter * tip olunmuş, dans edilmiş, kır eğ” lenceleri yapılmıştır. Dünkü gezintiye kaza | idar€ heyeti azaları, nahiye ve fırk# mensupları da iştirak © etmişler” dir. Beykozdan akşam geç vakit hareket edilerek Boğüzda bir €£ velândan sonra saat 23 te dönük müştü ————— — — — Şark misakı (Başı 1 inci sahifede) kümet meselenin halli için beynef milel bir mukavele yapılacağı”! ümit edemezdi. Ve şimdi de b” va müdafaası için icap eden teri batı almak mecburiyetindedir. Hericiye nazırı covap olarak şunlafiğ söylemiştir.: İngiltere hükümeti M. Barthou'yı 18 | drada kabul etmekle pek bahtiyar tar, M, Barthou'nm başlıca sebebi, kuka kabil olduğu takdirde, vo bazı Şö! ki Avrupa devletlerini de içine, alncii unsur telâkki edilmek şartile, şu bej — suru ihtiva ediyordu: Sovyet Rusya, Bi tık devletleri, Polonya, ekeslovakya Almanya, Misak Lokarno misakının benzeri olucaktı. Barudan başlen meisiii bir cihetten Lokarno ile Sovyet Ru) arasmda bir nevibağ teşkil edece” Şartları esas itibarile Lokarno mi vygun olduğu takdirde Rusya tarafınd, bir taraftan Fransaya © bir taraftan yaşa karş epi Skye &. Sir Simon Fransanm (da, Rusyeif budutları ile Almanyanm şarki budu rı için bir teminat vereceğimi de sö)! ve İngiltere taahhütlerini hiçbir genişletecek değildir. Bu X Rusyanm milletler cemiyetile birl — Bu bir mintakavi zman dirmeğe mezunum. o Esasen bu, şimdiden yapılmış bulunuyor. Bu, bana ümit verici bir teklif Eg görünüyor, fakat bir tekliften daha İn bir şey telâkki edilmemelidir. |, İngiltere hükümeti Avrupada e niyetin avdetine ve sulh esaslarının lâyil yeni bir esas yaratarak ve sulhumun esaslarını kuvvetlendi maksada tasavvur edilmiş olduğu alenen beyana karar vermi 7 Sir Simon, buzün İtalyada neşr", Tunacak olan M. Mussolininin bel tı almış olmakla bahtiyar — oldu! da ilâve etmiştir. # Beyanatta, İtalyanın, vaziyetini, Lokarno misakını imzalamış olak *, fatile İngilterenin vaziyetine diği söylenmektedir. gi Sir Simon meclisten müzaberet teşvik istemiştir. sonra sile ları bu meselesinin vaziyetin”

Bu sayıdan diğer sayfalar: