23 Mart 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

23 Mart 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HAFTANIN YAZISI ira; ama; dikine değil| £XoWom! Benim için çok lâf eder, der - ler. Ederim ama keyfim yerinde 0- "lursa. Demek ki pek sık değil, Dün altı üstüne gelmiş bir halde TAN olmıya çalışan o matbaada altıya doğru tam arkadaşların çalışma sıralarında lâf edeceğim tuttu. Bi- risi, hele bencileyen çivi çakar gi- bilâfı mutlaka karşısındekine mahlayan birisi söylerken yazı güç yazılır. Lâkerdı, başını bir acemi ber Bere kaptırmış bir arkadaşın üze- rinde idi. Ben de fırsattan istifade Londra berberlerinin berbatlığın- dan bahseitikten sonra: — Istanbulda çıkan berber dün yanın hiç bir yerinde çıkmaz... de- dim... Başım kaldırdı ve yazısını bir türlü - benim yüzümden - obiti- remiyen Tev: — Şüphe yok! dedi ve yüzüme dik dik baktı. Anladım, lâkin lâf hızını . Beni buğün bu makaleyi yazmağa kadar sürükle- di. Berber sözü bir tahaf sözdür. A- çıldı mı güç kapanır, Bir frenk ga, zetesinde gördüm. Mösyö Roose- velt her gün kendini — traş eden berberinin haftalığını verirken tı- raş ücretini arllttrdığım görmüş. içerlemiş.. Eli ustaralı tuvalet us- tasına çıkışmış: — Ne bu ayol? Sen tıraş vücret- lerini yükseltmişsin!. — Evet! demiş, suratlar asık ta.. Bu anlatış bizim türkçeye pek uymaz. Çünkü bunu okuduğum Franasız gzetesinde surat asıklığı- m anlatan keme (uzamak)tır. Bu kelimeyi de kullanınca tı » raş edilen çehrenin büyüdüğü, faz la ücrete hak kazanıldığı kinaye tarikile anlaşılır. Halbuki Fransız (gazetesinin maksadı, berberin ağzından A - merikada işler iyi gitmediği için suratların asık olduğunu yazmak- tır. Biraz dolambaçlı ama ne ya- palım? Elde bulunan bu. Şimdi, siz bunu okuyunca bi - raz şaşalarsınız. — (Felek) ne se demek istemiş? diye mâna çıkarmıya çalışırsınız. Beyhude uğraşmayın! Ben de bi- liyorum. Bu fıkra biraz eyreti ol- 'du.. Bakalım alt tarafını getirebi- , lecek miyim?) Tıraş parası © suratın mesahai sathiyesile verilecekse, o bir sürü yüzsüzün bedava tıraş olması ve Pe ey A Pİ raş parası vermesi lâzım gelir. Yüzsüz deyince aklıma bir film geldi. Ben ( Görünmiyen ya yani ya var. ye SANEMEEEEMEZ. Çok münzevi yaşar bir adamdır: — Ne şaşıyorsun? dedi. Bizde de ka- fasız adam, yüzsüz adam, yüreksiz hat- 48 tabansız adam yok mu? — Doğru ama bu başka o başka... Na- &l anlatayım... diye cevap verdim... — Uzatma! Birisi görünür yüzsüzdür, öteki görünmez yüzlüdür... Ve sonra lâfı tanıdıklardan bi- rine taktık. O söyledi, ben söyle- dim. Bir hayli çekiştirdik. (Bayı- Tarım şekiştirmeye!) Aleyhinde görü adam vaktile kuru, sıska birisiydi. Şimdi işini (ne iş tir, kimse bilmez!) yoluna koydu koyalı, altına otomobil'üstüne kürk lü paltolar aldı. Semirdi, gelişti ve eskiden bir anasonlu gevrek man- zarası arzeden suratı etlendi, kan- landı ve yayvanlaştı... Lâfları üst kattan söylemeye, ve radyo sesile gülmiye başladı. E, doğrusu bun- zet benim sinirime dokunur. O - için çekiştiriyordum. O mün- iri yiöüzeik şu yukarıda (size yazdığım (Roosvelt)in berberi fık rasını anlattım da sordum: — Semiren-ve yüzü büyüyen - lerin tıraş ücretini arttırmalı mu?. ne dersin? — Başkasını bilmem ama dedi, Bu herif için söylediğin hatıra gel Niçin?. — Semirdikçe yüzsüzlüğü artı - yor.. Ve kaşık kadar suratına zâ- len yetişmiyen (âr), mesahası bü- yüyen çehresinin her santim mu - rabbawa daha az isabet ediyor. artmasının (fiziyo - yüzsüzlüğün Psikolojik) sebebi budur. Allah alemaya zeval vermesin. “Ve işte size bir traş; ama pek di- kine değil, > B. FELEK ŞE Balkan Tütün borsası Yakında şehrimizde faa- liyete geçeceği bildiriliyor Belgroktan bildirildiğine göre, Balkan memleketleri için bir tütün borsası ih - dası düşünülmüş ve ilk hazırlıklar biti- ilmiştir, Borsanın merkezi şümdilik 1s - tanbul olacalıtır. Borsaya girecek mem- leketler Türkiye, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Arnavutluk ve Yugoslav - yadır. Almanya kredi ile mal yer Almanya ile aramızda yeni takas an- laşması yapılmıştır. Almanya kendisi nin ihracat mevsimi olmadığı için, ihti- yacı olan bazı maddelerin kredi ile ve - rilmesini istemiştir. Yakında Almanyağa kredi ile üç milyon liralık mal verileceği söyleniyor. Şubatta Hamturga giden tülün Şubat 1935 ayında Hamburg'a 222 bin balya Şark tü gelmiştir. Bu miktar dsincikânundaki ithalâttan 10.000 balya kadar fazladır. Bu partilerin en büyük kismi Alman konsernlerinin veya bü- yük'fiğma ve fabrikalarının o doğrudan 'doğrüya istihsal memleketlerinden yani Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistandan satın aldıkları mallardan ibaret bulun - muşlardır. Yalnız Rusyadan gelen 15 bin balya Rus ticaret mümessilliği tara- fından gelirilmiş olup hemen kümilen satılmıştır. Bugünkü fiatlerin bir müd. det öncesine karşı hayli yukarı bulunduk. ları bildiriliyor. Dünya zeytinyağı rekoltesi Gelecek zeytinyağı acun rekoltesinin 793.000 ton tubücağı umulmaktadır. Bu miktarın 330.000 tonu İspanyaya, 180.000 tonu Malyaya, 110.000 tonu Yunanista- na, 60.000 tonu Tunusa, 25.000 tonu Ce- Zaire, 20.000 tonu Portekize, 15.000 &0- nu Fasa, 9.000 tonu Fransaya, 4.000 t0- mu Korsikaya ve 40.000 tonu da Türki ye vesair ülkelere aittir. Almanyaya soğan çıkaracağız Türkiye - Almanya ticaretinde soğan dahi iyi ve kârlı bir mahsul olmağa nam- zet bulunmaktadır. Bu mahsul Alman - yaya büyük mikyasta ithal edildiği gibi ülkemizde de çokça üretilmektedir. So- ğan Almanyaya başlıca Masrrdan ithal edilmektedir. Bunun sebebi Misar mah kilobuk bir parti almıştir. Parti ton ba- gına cif Trieste 100 mark üzerinden sa- tılınıştır. Maliye memurları arasında yardım sandığı Maliye memurları kendi aralarinda bir arttırma ve yardım sandığı teşkil et - mişlerdir. Nizemnameye göre âza olmak isteyen her memur ayda bir lira vere - cektir. Geçen gün toplanan umumi he- yet mizemnareyi kabul ederek, idare heyetini seçmiştir. Reisliğe Istanbul tah- sil müfettişi Bay Hikmet Türker, mu- hasebeciliğe vilâyet muhasebesi mümey- yizi Bay Tahsin, zalıllara Nafiz, Jemajl ve Talât seçilmişlerdir. - Mürakıpliklere de Galip ve Server ayrılmışlardır. (Iş Bankasından alınan cetveldir) 21 MART 935 AKŞAM FIYATLARI İSTİKRAZLAR TAHVİLAT İstilrazı dabi'i 630 1933 Ergani ER km 1018 Kuponsz 2945 $ Am mümecil (5280 e EN 28 İ Am tahvili, 4775 w MN 2845 Ü An. tahvili lir 8080 ESHAM hn we Naman 10 $ Raj kupona 215 Hamiline © 10,18 $ Telefon 14 iessis BŞ Terkos Ve Cumh. Çimanta 1348 ey sürem asa $ kederi 0 Tramvay Şark dey. 085 Anadolu hisse sn Kalya 185 Şir, Hayriye Şark m. 485 ÇEK FI Yy “7 TLA AR 1 Franuz P. . 1206 5 1804 Londra söl78 $ Bali “3 Milâne 9,59,â $ Moskora © 104580 Nüyork Berlin 158 re o 24586 $ Made 582 Ann Budapeşte 44558 a Varşova © 42140 Amsterdam © 1,1757 ŞBükreş 20 Sofya 08514 İ Viyana 42260 NUKUT (Satıp) Kursi Kuruş 20 F. Frans. 16 20 1. İerişre 818 m Pazeta w 4 Kur. Mark A Şile Av za $ 1 Ze a 1 İsterlin 808 $ 20 Ley Lİ Bim. Eli çe Z 29 F öle Sİ Sea 20 Drakmi TAİ © Meelliye —. 41 3 Fiosim Gİ Bankasi | 29 HIR mezunları kurumu tar- fından derlenen Salih Zeki, Ahmet Ra- sim, Ismail Safa ve Hasan Feridim ha- tıralarını anış merasimi dün sant 15 te Darüşşafaka konferan: salonunda yapıl maştar, Toplantıda birçok eski mezunlar, mu- alimler, üniversite talebesi ve bu sayın ölülerin aileleri ile sevdikleri hazır bu - tanmaştur. Tik olarak lise müdürü Bay Kurumuna teşekkür etti ve dedi ki: — Darüşşafakadan çıkıp bügün ara- mızda bulunamayan birçok kimseler var. Bütün bunların hatıralarını o bir günde anmak ve iyiliklerini söylemek madde- ten imkânsızdır. Onun için bugün artık ührete göçmüş olan dört kişiden Salih Zeki, Ahmet Rasim, Ismail Safa ve Ha- san Feritten bahsedeceğiz. sanmam sırası onların mektepten çıkış sırası Sike Şm Bay Sela Za Re Ahmet Rasimin hayatını anlatacak olan Bay Mehmet Jzzets sözü veriyorum.,, Darüşşafaka riyaziye hocası ve eski DarüMünun müderrislerinden Bay Meh- met İzzet Ozarum söz yerine geçerek söyle başladı: “— Saygıdeğer dinleyicilerim; bugün burada, bu binanm içinden yetişerek çok kiymet kazanan dört kişiden bahsedece- ğiz. Evvelâ çok kıymetli bir riyaziyeci ©- lan Bay Salih Zeliden bahsedeceğim: “Salih Zekimin küçük yapta iken, hem dürü olan Bay Izzet, Salih Zekide gör düğü tahsil hevesini ilerletmek için onu Avrupaya tahsile yollamıştır. Sahih Zeki Avrupada da büyük bir kabiliyet göz- termiş ve yüksek istidadını ecnebi mem- leketlerde de belli etmiştir. Bay Mehmet İzzet, Salih Zelsinin mem- lekete döndükten sonra yazdığı eserleri, KEKİK dörrrindeli Biniinilerini salak miş ve sözlerini şöyle bitirmiştir: “— Salih Zeki halkında birçok müna- kaşalar yapılmış, hattâ bazı kimseler kendisine “hesap dahi bilmez,, gibi lâf. lar söylemişler, gazete sütunlarmda onu çekiştirmişlerdi. Bu münakaşalara Salih Zekinin Tevfik Fikret yerine Galatasaray sulfünisine müdür tayin edilmesi yol aç- mışbır. O zamanli O maarif müdürü bü münakaşalara: “Galatasaray sultanisinin #air müdürü yerine bir âlim müdür ge- tirdim.,, diyerek © hem omun ölimliğini tasdik etmiş, bem de münakaşaların ke silmesine sebep olmuştur. Salih Zeki 2 temmuz 1920 de ölerek aramızdan ay- Tilmaştar.,, Bay Mehmet İzzet bundan sonra Ah- met Rasimin hayatından bahsetti ve ez- cümle dedi kir “.— Ahmet Rasim meklepten çıktık tan sonra gazotecilik hayatına atıldı ve çok kıymetli bir muharrir oldu, Mizah tarzında yazdığı eserlerle birçok şeyler öğretmiştir. Onu muharrir yapan Ahrnet Mithat Efendi merhum idi, Rasim ha - yatta iken: “İli derdim vardır, derdi. istediğim gibi hizmet edemeyişim, ikin. cisi de beni muharrir yapan üstadım Ah- met Mithat hakkında birçok yazı yazdı- ğim halde onu gene gönlümün istediği gibi tanrtamayışımdır.., Ahmet Resimin 85 kadar matbu eseri vardır. Tabedil » elan mini mii ele ii PRE AR MILLIYET “CUMARTES1 23 MART: 1935 © HABERLERİ Dün Darüşşafakada yapılan merasimde bulunanlar Darüşşafakalılar bü ölülerini hürmetle andılar Dün mektepte merasim yapıldı Salih Zeki, Ahmed Rasim, İsmail Safa ve Hasan , Feridin hayat ve eserleri anlatıldı birçok şarkıları da ker zaman herkes te- rafından sevilmiştir. Ahmet Rasim ala- turka ve alafranga musiki hakkında fileri sorulduğu zaman: “Alafranga musiki bir ilimdir, bir fendir; alaturka musiki ise ince hislerin ifadesidir. , derdi. Bay Mehmet İzzet'ten sonra müdür Bay Ak Kâmi tekrar sözyerime geçerek büyük kardeşi Ismail Safadan bahsetti. Onun genç yaşmda nasıl şiir sazmığa başladığım, vatana nasıl bağlı olduğunu anlatir ve dedi ki: “— İsmail Safa daha mektepten yeni imader zad” lâkabını verdi. Bu likap çok geçmeden edebiyat üleminde de kabul edildi. “Vatanını ezen kanlı sultan hakkında Pariste çıkan Meşveret gazetesinde neş- bulunarak Srvasa sürüldü. Kendisi zaten hasta idi. Sıvasın sert havasma hiç da- Bay Mehinet Izzet tekrar kürsüye ge- Wp Hasan Feridin hayatından bahsetti. Müt eek, Binmetlenini ez En son olarak Bay Peyami Safa kür- süye geldi ve dedi ki: *“— Ben buraya söz söylemek üzere gelmedim. Babamın yetiştiği bu büyük kıymetli yetim yuvasından yetişenlerin hatırasını anmak için geldim. Kürsüye söz söylüyecek bir hatip gibi değil, ba basınmi hâtırasını anan hüzünlü bir oğul olarak geliyorum. "Binlerce yetim yetiştirmiş olan ve daha yüzbinlerce yetiştirecek olan bu bi- mayı kuranlara, hattâ bu binayı yapan mimara, hattâ taşını taşıyan vençbere ve hattâ şu bahçedeki yetimlerden gölgesi- ni esirgemiyen ağaçlara dahi teşekkür etmeyi bir borç bilirim ve teşekkür edi. yorum.,, Söylevler bittikten sonra hazırlanan bülede bütün gelenler ağırlandılar ve merasime sonverildi. Urla cinayeti Yeni müddei umumi 9 kişiyi tevkif ettirdi Urla müddivmumizi Bay Kâzem Yıl maz, hakim Ihsan Ziyan öldürülmesi öşile ilişiği olarak dokuz kişi hakkında tevkif müzekkeresi kesmiştir. Bunlar - dan ikisi avukattır. Tevkif edilen avu » katlar Sabri, Fehmi, diğerleri Ahmet, kerösteci Salih, eski nüfus memuru Ha- san, Yozgatlı Sadık çavuş, Abdurrahman Urla iskelesinde Hüseyin ve arkadaşı Is- maildir. Tevkifin sebebi evvelce mahkemeye intikal etmiş olan bu cinayet hakkında, dokuz ay evvel Urlaya gelen yeni müd- delumuminin başkaca bazı deliller bul- muş olmasıdır. Yeni Bulgar sefiri Ankaraya gitti Dün şehrimize geldiğini yazdığımız Bulgaristan Ankara Sefiri Bay Pav- loff itimatnamesini Cumhur başkanına takdim etmek için'dün akşamki trdsle Ankaraya gitmiştir. BELEDİYEDE * Bütçe Tasdike gidiyor Valide yarın Ankaraya giderek muhtelif şehir işleri ile uğraşacak Vali ve belediye reisi Bay Muhiddin Ustündağ, yarın Ankaraya gidecektir. Bay Muhittin, Ankarada, şehir işlerine ait bazı meseleler hakkında İçişler Ba- kanlığı ile temas edecektir. Vali ve bele- diye reisi bir hafta kadar Ankarada ka- lacaktır. Umumi meclis, 1935 yılı büt. çesimi bitirdiği için, tetkik ve tastik e dilmek üzere, bütçe de Ankaraya götü- rülecektir. Belediye hesap işleri müdür muavini Bay Nailin de vali ile birlikte, Ankaraya gitmesi muhtemeldir. Vali ve belediye reisi Ankarada bil - İ hasen, bütçe, şehir plânmı yapacak cc nebi mimar, Atatürk köprüsü münaka- sası, Belediyeler Bankasından yapıla « cak (750) bin liralık istikraz işlerile meşgul olacaktır. Ilk tedrisat müfettişlerinin ve başmu- allimlerin kaldırılan kıdem Zammı mese lesi hakkında da Içişler Bakanlığı ile gö- rüşülecektir. Su vapuru Adaların su ihtiyacını temin etmek ü- zere belediyenin bir su vapuru salın a- lacağını yazmıştık. Bu hususta beledi - yeye bir müracaat vaki olmuş ve elve - rişli bir vapur teklif edilmiştir. Vapur tetkik edilecek, şayet elverişli ise satın almacaktır. Şehir hastahaneleri Bu yıl şehrimiz hastahanelerinin tah- sisatı artırılmıştır. Haseki hastahanesi - nin tahsisatı 20 bin, Cerrahpaşanım yir- emi iki bin, Beyoğlu bastahanesinin beş Mutlak ve paviyon inşaatı devam © den 250 yataklı Haydarpaşa hastahane- si haziran sonlarında © açılacaktır. Bu hastahane Sıhhat Bakanlığına bağlıdır. Kadrosu hazırlanmıştır. Bu hastahane ile şehrin yatak adedi 3608 i bulacaktır. Belediye, Usküdardaki Zeynepkâmil getirmek tasavvurundadır. Sığır eti Son günlerde şehrimize | külliyetli miktarda sığır gelmektedir. Bu sığırlar smezbuhada kilosu 14,5 kuruştan satıl - #nıştar. Piyasada 40 kuruşa kadar satıl « maktadır. Siğram N lili dar bin kadar hayvan satıldığı anlaşılmıştır. ————— MAARİFTE İmtihanlar Yaklaşıyor Askeri liselerde bakalorya Nisanda başlıyacak Askeri liselerde, 1 nisandan itibaren bakalorya izetihanları . As keri Niselerdeki imtihanlar için, mümey- yizler hazırlanmağa başlanmıştır. Sivil Bselerde son sınıf imtihanlarına haziran- da başlanacaktır. Diğer sınıfların dai - kinci tahriri yoklamaları mayıs başında yapılacaktır. Ankaraya dönen maarif erkânı Bir müddettenberi şehrimizde bulu - nan Kültür Bakanlığı teftiş heyeti baş- kanı Bay Cevat ve orta tedrisat umumi müdürü Bay Refik dün akşamki trenle Ankaraya dönmüşlerdir. Eski Maarif müdürüne ayrılık ziyafeti Istanbul ilk tedrisat müfettişleri dün akşam Tokatlıda, Başvekâlet umumi mu- amelât müdürlüğüne tayin edilen Maarif Müdürü Bay Haydar şerefine bir çay ziyafeti vermişlerdir. Bu ayrılış toplan- atında samimi hasbühallerde bulunal - muştur. Bay Haydar, bu akşamki trenle An - karaya hareket edecektir. Birlik kooperatifi toplantısı kaldı Yüksek tahsil talebesi Birlik koopera- 4ifi dün toplanarak yıllık hesaplarımı tet- kik edeceldi, Fakat üyelerin ekseriyeti bulunmadığı için toplantı 5-4-935 cuma gününe bırakılmıştır. Talebe birliği Köycülük kurultayı * Mili Türk Talebe Birliğinin Köycü- Tük kurultayı önümüzdeki © cama İpek saat onda Halkevinde toplanacaktır. e Me, va Toprak siyasası Son on sene zarfında Türkiye, bir ziraat memleketi olduğu kadar bir sanayi yuvası olabileceğini de geniş bir mikyasta isbat etmiştir. o Fakat Türk topraklarında sınai işletmele - rin fazlalaşması, onun zirai kabiliye- Gini bir tarafa bırakmayı değil, belki daha fazla meydana çıkarmayı em reder. Çünkü bir çok sanayi şübele - ri için İâzım gelen iptidai maddeleri ancak siraatimizde bulabilmekleyiz. Onun için ziraatimize, çiftçiliği - mize daima cesaret vermek zaruretin- de olduğumuzu ihmal etmemek lâzım» dır. Unutmayalım ki bize, her şeyden evvel hayat veren, bizi o yoğuran ve büyüten topraktır. Yediğimiz ek - meği, giydiğimiz fanileyi temin eden topraktır. Çünkü sürüleri besliyen topraktır. Onun için evvelki gün Halkalı Zi- raat mektebinde toprak bayramını sevinçle karşıladık. Fahat acaba ziraatimizi wlah et - mek, ilerletmek için yapılan bu ufa- cık toprak bayramı kâfi midir? Bü kaç köylüye dağıtılan cins fidanlar, cins yumurtalar, topraklarımızdan da: ha fazla istifade | etmeği ve onu kıy- mmetlendirmeği temin edebilecek mi - dir? Kanaatimize li bir bunun için esas deni yapmaktadır. An Ancak yurdumuzda öyle vâsi topraklar ve yerler vardır hi adeta (sahipsiz gibi kalmakta ve bundan hiç bir surette istifade edile- memektedir. Çünkü bunlar vösidir büyüktür ve bir takım eşhası husasi- yenin (mülkiyetinde âtıl bir vazi - yette uyumaktadır. Hattâ sahipleri bi. le bu toprakların nerede olduğunu ancak tahmini bir surette bilirler. Ve işletmek © şöyle dursun, arada bir gi dip arazilerinin ne halde (olduğunu görmeği bile hatırlarına getirmezler. tan başka çare yoktur. dü , her çiftçi iletebileceği kadar top mokrat İspanyanın ve münza - raları birbirinden farklı.o - lan diğer bir çok devletlerin kabul ettikleri | bu zi- rai rejiminde & böyük bir değişikliği isbat eder. erir. ) lara 2) Her bir parçada icap bulunması lâzımdır. derece. de servet sahibidir, veya (değildir. Birinci takdirde devlet onu teşci et » masrafın üçte birini bir yardım olarak kendisine verecek- tir. İkinci takdirde devlet bu arazi - nin tem dığını tazminat verecek — araziyi istimlâk ederek in- saatı kendi Bu çiftlikler, çalışma için lözem ge len vessiti haiz olan ziraaiçilerin emrine verilecek ve zirai kredi ker - dilerine ayrıca yardım edecektir. Bu orta büyüklükteki çiftlikler yanında, ayni usul tatbik olunarak, küçük çiftliklerin de fazlalaşmasına raat amelesi, göçebe halinde orada bu Mi Gİ s Bü yemle geri aş #kmeğini ih z eierimiz TN daha Se işaf etmekte ve çok çocuk lu silelerin miktarı p< PAK . Bir cemiyet kapatıldı Tahmil ve tahliye amelesi cemiyetin- de bazı yolsuzluklar olduğuna dair, bün- dan bir müddet evvel polise ihbarâtta bulunulmuş ve zabıta tahkikata başla - Başlı, » e Aldığımız malümeta göre, görülen lü- çal üzerine cani öle Karer ka. andezit elli

Bu sayıdan diğer sayfalar: