8 Ağustos 1948 Tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 10

8 Ağustos 1948 tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cılt 1 Sayı 1 - pında büyük ve aziz insanlardır. Orlar: nu Bugün bile Türkiyehin harita üzerinde vy'e—' 179 ĞAT N Ç sEBILüRREŞAn “ rupaya' şâmil, o zamanki ' geri Avrupanın bir türlü sırrına eremediği hudutsuz-bir İslâm dev- Teti kuruldu. Mezheplere, dinlere, duygu ve dü- : şüncelere saygı göstereri, onlara sataşmıyan, on- ları koruyan ideal bir d -Beş asır sonra gazılerm ve 'buyuk serdarla— Tın, kurmuş olduğu büyük devlet, dağılmış bir hale gelince, alcalış, eski büyük gazilerin ve ser- 1 da gaflet ve dalâlete dü- şürdü. Onlar, bozgunlarin ve alçalmaların suç- larını ve sebeplerini kendilerinde arayacak yer- de, cetlerinde görmeyi daha kolay buldular ve bundan dolayıdır ki kendilerini korumak sava- şına geçtikleri zaman ilk olarak onlarla, yani cetleriyle ve tarihleriyle alakalarmı kestiler. u işte o kadar 1lerı gıt'tıler ve o derece müba- n büyük dedelerinin, en üyük kumandanlaı'ının, en büyük âlimlerinin;, filozoflarının mezarlarına küstüler, ve türbele- rinin (yani anıt-kabir) nesi var, nesi yoksa boh- çalara, çuvallar tıktılar, kaldırdılar; kapılarını, pencerelerini sımsıkı kapayıp üzerlerine birer kocaman kilit astılar. darların torünların: Evet, milletimizi iki cıhanm mültekasına / yerleştirmiş olan Türk Serdarının türbesinin kapısında kocaman bir kilit sallanıyor. Türbe- .darı ise, ne hazin bir tecellidir ki, örümcekler! Ve bunu yapan, onu hiçbir vakit yenemıyen 'duşma.nlaıı değil, torunları!. Bugün hâlâ ortada bulunan bazı eski hata- larımızı düzeltmek mevkımdeyız Milletimiz ta- rihin bildiği zamandan beri esasen . müstakil- di. Devletimiz ise 2700 yıldan beri arasız devam etmiş ve bu uzun tarih böyunca sadece beş on sülâle ve rejim değiştirmiştir. Herhalde'yirmi beş yılhk bir fılız değiliz. yüklerimizin türbelerini; daha fazla va- O kit geç'ırmeddn hemen açalım ve bu işi af ka- nununu çıkarmadan ve hapishanelerin kağıla— .rmı açmadan once, derbal yapalım. " Büyüklerimiz: imizin, ülkeler fethetmıs, kaleler ve şehirler zaptetmiş ve kıtalara, hattâ bir ara-: lık bütün hir dünyaya hükmetmiş «Kanuni Sul- tan Süleyman» gibi ölmez eserler yaratmış, mâ- mureleı kurmuş buyuklerumzm turbelermı aça- Bizim büyüklerimı'z, türbelerinin kapılarına birer kocaman kilit sallananlar'öyle insanlardır ki, yalnız bizim için değil, pek çoğu dünya ça- ın çöğü- . zini bılmıyen butun dunya halkları bilir ve ta- nırlar, Bu turbeler işini çocuklarımıza ve gençleri. mize karşı bir an önce yapmaya, halletmeya mecburuz. Milletin büyüklerinin türbelerini metruk bir amhar sanan, kapılarındaki kocaman asma kilitleri gorunce de 1clerınde canavarlar_ bir millet iken saygısız, hoyrat 'bir millet ol-.. mak; pek çok millete birden yetecek kadar mu- * azzam bir tarihe malik iken tarihsiz bir millet - olmak derekesme alçalmaktayız : Gengleıımıze ne söyliyeceğiz? İstanbulun - beş yüzüncü yılı hızla doluyor. Beş yıl sonra o dünya ölçüsündeki büyük ler nereye gideçeklerini bile bilmiyorlar. Mülli hisleri viedanın derinliğinde tahbit şekilde du- - yan Üniversite gençliği bile, korkarım «Türbe-i” - Fatih»i gidip bir Avrupalı müsteşrike sormak zorunda kalacaktır. Böyle hacil bir mevkie düş- memek için, hiç olmazsa bu yildan görmeden kilidini sökelim. Bu, bizim tarihimize ve milli haysıyetımıze ; . karşı bir bm'cumuzduı Bo yıldönümünde, genç- © başlıyarak' onlara Fatihin yolunu gösterelim, ve yolun so- - : nundaki türheden, onlar varıp bu manzarayı * SÖZÜN ÖZÜ: DİNDE REFORM NE DEMEK? Münevver geçinenlerden kiminin bir kliş halinde dillerine doladıkları «dinde reform» dan maksat, Yahudi İbni Sebe'in ve benzerle- inin din adına uydurdukları yalanların ve if- tu'alarm atılması sve hura:Eelerm temizlenmesi tiraları ve hürafeleri birer birer meydana çı- karmış, bu uğurda ciltler' dolusu kıtaplar yaz- Mıştır. Bızım dinimiz _onlardan tamamen -âri, dün- ya ve âhiretimizin bütün saadetlerini kâfil, p Uygun, en iİleri ve mütekâ- ir. ve taaliminden n makul ıcap ve bir küldür, ya öylece kabul mez Inkılap 1stıyen1eı' başka' pazar arasınlar, H.B.Ç.

Bu sayıdan diğer sayfalar: