8 Ağustos 1948 Tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 11

8 Ağustos 1948 tarihli Sebilürreşad Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cilt 1 Sayı İl : Uydurma dil facıasğ SEBİLURREŞAD v D Pa S Cagi Bundan büyük bir dalalet ve soysuzlaşma olamaz Türk milletini sondurmek ıçın düşmean ordusu kuman-' İ danı bile bu kadar seytanatkarane bir hainlik yapamazdı Profesör Ali Fuat Başgıl uydurma dil f acjası makale neşrettı Bazı Mekteplerde hocalar ve çocuklar. ahke- melerde ve dairelerde i iş sahibi vatandaslar hu- lâsa memleketin genç ve aktif unsurları hükü- :.0 met zoru ile gönüllerinin almadığı uydurma bir * İisan öğrenmeğe ve kullanmağa cebrolunmakta ve bu hal karşısında da pervasızca demokrası- den bahsedilmektedir. ; Memlekette perde perde oynanan bu dil fa- “ ciası yuıekleıı sızlatıp. eritecektir. ikaten yokt icad edılen bu dil keş- Öyle bir facia ki, vatanımın mukaddes topraklaı ını, Allah göster- mesin, bir düşman ordusu istilâ etseydi de bu ordunun kumanda heyetı, Türk milletinin, ya- map yavaş yavaş tükenen bir mum gibi, sessizce söndürmek için bir şeytanlık düşünseydi, bun- dan daha ihanetkâr bir tertip bulamazdı. * Hükümlerim ağır ve ithamlarımi-acıdır. Fa- kat bu milletin bağrında açılan dil yarası daha acı ve ağırdır. İnsaf ve itidal bize degıl e]lerm— deni varlığına ve 1stıkbahne amansızca saplı- yanlara düşer. . Fakat 'ne yapalım ki, frensiz bir kuvvet ve “iktidar daima hodbin, inatçı ve mağrurdur. Bu- - nu düşünerek insaf ve itidal yoluna yine bizler - girelim ve senelerdir- oynanan şu dil faciası “önünde uydurmacılar ne 'diyor, biz tekâmül- ç culer ne dıyoruz" bunu sükünetle mütalâa ede- Diyorlar ki, dilimizi yabancı kehmelerde'ı : ayıklayıp ozlestırecegız ((Osmanhca» yı kova- B (_:ak e yerine «Öz Türkçe» koyacağız. Diyoruz ki, Osmanlıca “ve Öz Türkçe diye yaptığınız bü tasnif -taniamiyle syanlış ve uy- durmadır. Osmanlılık sırf siyasi -bir etikettir. Dillerin ise siyasetle alâkası yoktur, Dil, hakikatte en az bim senelik bir-zaman _' vukuat ıçınde ve binbir çeşit tariht ve sosyolos jik 1st1ha1e1er arasında calkanıp yorulaıı mınet diHi bir tek Turkcemız vardır, ve bu da bugün memleketin, .yalnız münevver sınıfının değil, köylüsüne varıncıya kadar herkesm bilgi sevi- yesine göre, konuşup anlasfıgı Türkçedir. Bu dili ne saray hademesi, ne de Babıâli ketebesi uydurmuştur. Bu dili bu topraklar üstünde ya-. Şayan ve muhtelif cins ve ırka mensup camia- ların birbiriyle kaynaşmasından meydana ge- len, nev'i şahsına munhasır, bir milletin dehâsı yaratmıştır. - Osmanlıcayı kovacağız demek bizzat dun— kü kendimizi.inkâr etmek, öz atalar dilini ko-- vacağız demek-olmaz mı? Bu ise gerek 'şahsı- mıza ve gerek atalarımıza karşı kötü bir haka- ret ve bir soysuzlaşma değil midir? Bu memle- ketin nesılleıme, dil inkılâbı perdesi arkasın- dan, resmen soysuzluk, saygısızhk ve milliyet- sizlik telkin ve nesretm iş olmu, nuz? Türkçeyi yabancı kehmeleıden ayıklayıp tasfiye edecegız yolundaki iddiaya gelince; bu iddianın asla ilmi ve mantıki bir mesnedi yok- tur. Dilimizdeki yabancı diye aforoz edilen Arapça ve Farsça asıllardan gelme kelimeler yabancı değildir. Bunlar tamamiyle ve hakkıy— le yerlidir ve millidir. Dünyanın her buyuk milletinde iş boyle- dir. Hiçbir büyük bir mahalli dıyalekten ibaret olsun. ki, Türkiyede üç beş sene ikamet eden yabancı 'bir kimse bu sebeple ka- * nunen Türk tâbiiyetini iktisap eder de, sayığız Türk nesillerinin hâlâ Türk olamaz mı? Buna ecdadımın mirası ve şerefli tarihimin yadigârı olan kelimeler Türk değildir de, rastgelenin post kapma hirsiy- le uydurup imal ettiği soysuz ve köksüz keli- : ür? Zehi dalâlet! Sultan Mah- meler mi Türktü mut türbesinin mezarlık kapısmda Maarif Ve- . kâletine ait bir levha var. Üstünde «Millt Eği- dır. Müillt tı'm. Baka'n.lzgı Rölöve Bürosun yazılı yerine koymak 1stedıgmız bu ifade mi- dir Ö7 Turkce'7 Fakat insaf edelim, âz çok ha- * yâsı olan insanlar için safsatamn bir hududu vardır millet dili gösterilemez ki, sâf . dilinde; damağında ve Zgön—* lünde asırlar boyunca yaşamış 'olan kelimeler |

Bu sayıdan diğer sayfalar: