2 Nisan 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 16

2 Nisan 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

g8 karar Meliki Tabaya olan sevgisinin çok kuvvetli olduğunu. aulıyondü, Tübanm kül vengli sözlerindeki istiyoru. 4 ök. güzüidü ördüğü yıldızlarda, Dubunın gibi sebit idi, fakot mavi ve parlak İdi. çin iki taratın. dizilmiş evvel z&müan hiçimindeki Kama çektirmeler delikanlıya eski şatian hissini “ “veriyordu, Btrafın sakin ve nivi manzarası Piyerin şairlik hislerini uyandırmış idi. Haltçtan dışam doğru “aheste akan denizin, köprünün ayaklarını vuruşun- dan hasl olan hişiltı He kendi yürek çarpması arasında, viinasebeb büldir, İstanlıul tarafına” geçti. Manzara büsbütyn” buşka idi, Köprünün sol tarafında gamandıraları yahul rıht bağlı yapıtların şekilleri getenin karanlığında — seçiliyordu. Onlürm arka tarafında limanda demirli iki büyük İngiliz Dretnavatunun demir ditelleri we kuvvetli projoktörler İstanbul sehrine kuvvetli yiklar sayıyordu. Zılılinm «emir diveklerinden ogıklı işaretler veriliyor. Buna Gala kulesinin üzerinde İhgiliz bekçiler ayıkla, Gevüp veriyor. Demir ve kir “gir kulelerin bu elektrikli mükülemesini büyük şehrin heybetli #ukümu Nate ediyor idi Piyer vaktin pek geç olduğuna bakmıyor, fikrini yöran şeyleri, vücudunu yormakla, ezmek istiyordu. Yolunda dovam etti, İstanbnl turna geçti, Kurt sında Yenicaminin büyük ve koyu renkli matızarısın gördü, O cesim biya sanki şelirin vuuhafıyı idi, İs tanbul Beyoğlun. nisbeten çok derin uykudan idi. Yaka İstanbul erken yatar sokukta bir kaç bekçiyo rast geldi, İvi söpalarile kalılırımlısa vüruyorlarlı. Pürişli Biyerin dimüğı otlışıyordü. Sürk için okuduğu g#elerin o ziliminde biraktığı Obetirlerle burudu bir vaktnm kalıramanı olmak işliyordu; (kat asıl mi him vaka kendi yüreğile Kus İlaroşosı arasında kurulmuş idi, Nereye gideceğini hilemiyordu. Eski Saray parkının iri abac gölgeleri onu çekti, BSariyın büyük küle alivarlirı konurnden yürüdü, Bebulinin bet çehreli “kapisiğı sulda birikti, ve bir az sonr parkın med. .balinden ider girdi. Ortadaki caddeyi takip edecek yerde sağ taraflaki' ulak yulu tnftu, Müzenin ve “Çinili “köşkün demel divarlerına doğru yükseldi.., “Dah gili, yeşillikleri, iri ağaçları arkada birakti ve nihayet deniz göründü. Piyer yolun Dir kenurma oturdn. Park burada bibiyordu. Aşağıda, vaki Bizanan eski divarların #yırarak her gün geçen Avriipa eksperosinin demir yollari var idi. Sak turafında Mazmaramu intehasız. nik ve parlek- sularını seyreyliyör li Karşıda Karmen Alımet mezarlığinm kata ve yüksek gervi ağaçları gözlerini çekiyordu, dahn uzükltu Büyük Adü ve. heğbelinin tepeleri deniz ortasında beliriyordü. Karşındaki levhanın. büyüklüğü, parlak heybeti Piyere Lubayı düşündürmedi. Delikanlı orada bük yalar kurüyor, tarihin muazzam sahiflerivi karıştır ii “Yalnız başına, alemden uzak olark Piyer ürada güneşin doğduğunu bekledi. Güneş Çamlıca deni arkasından siklar saçıyor ve İstanbulu işık Anadolu dağlarından, şarktan geliyordu mesi; AHMET İHSAN UYANIŞ No. 1807— 122 biyer öğleye kadar uyudu, #ouu amkadaşı Dir toypun «vine vemeğe gitti. Dovtosları bir kaftandır görmemiş. idi, Kar kosu Piyerin uzun müddet görünmemesine. ve gözlerinin yorgunluğunu taşlar akil. Madam Dörtoy anlamak istiyor, soruyordu: — Galibi gönlünüzü birine kaplınlmız .. Piyer tastik cevabı vermedi, halin inkâr eyledi. Yemekten sonrü müderris Dörtoyla kitaji karıştırdılar, Dorloyler İstanbulun yanın görmüş bir mahallesin de hürap bir evde oturuyorlardı. Salon ukür, odu ari kapıları kapanmaz; Gukat evin Öyle bir nezüreti vatki tarif olunmaz. İlalıç, Marmava, Adalar, Üsküjs dar, ve Buğaziçi tw Dolmabahçeye kadar ayağının altındadır, Denizeiliğe pek merikli olan Dorley evin balkonuna çıkar, dürbünle gelen gecen vapurları talap eder ve bazen gemicilik mesleğine girmediğine nedamet ederli, — Devamı var — - «Musiki » mecmuası aylık bir mesmun gelsın Ankuruda « Musiki » ismide intişara balaşıştır. Mecnun ük maksat hakkında şu izahat veriliyor; « Sebebi he ölür olsun, wusiki ülemimizde derin bir durgunluk bulunduğu şüphesizdir. Meslekdaşlarn- min uras, yaptıkları münferit hareketler, memld- ketie hiç bir iz ve akis bırakmadan sönüp gidiyor. Bündün başka, göze çarpan diğer bir nokta da, güzel sanatların bu şnbesine müteallik ümumi bilgilerimi. ziü pek az ve salbi olmasıdır, Hilgbiyat sahasında We güne kadar yapıla neşriyat, hiç olninzaa imi nevver tabakada bu san'alın mühiyeti hakkında bir takım bilgilerin buauline hizmet etmiştir. Resim için de hal - edebiyat kadar olmamakla beraber - aşağı yukarı böyledir. En çorak anha musiki salursıdır. İşte « Musiki » b durgun havayı biraz İmrekete getirmek, musikiciler arasında bir fikir mmbrlası teş- kil ederole bir musiki faaliyeti doğumana çalışmak ve pihayet okuyuonlarnma sunun her kismina il tanlfimab vererek memleketin umumi musiki, seviya- sini yiikseltmek içim çıkıyor. Musilkinin. mevzubühsolduğu: her yerde, megliur Alitnrkn ve Alain davası 4 İtil miele erir kitin değildir. Neşriyat programımızla Alaturka ve Alafranga diye bir fasnif yoktur. Bügüne kadar I4 milyonluk bir İötlenin neşe ve elemini terenniim eden memlekel musikisine göz yumup varlığından tegatül mümkin olmadığı gibi sazları, orkestralar, tadyolür, rramofonları ve şeşli filimlerile memleke- tirmizi istila eden gurp san'atina da arka çevirmiye itakân yoktur. Bu iki san'at evinin bu snretle Kar plaşmasından ex geç yeni bir ann'nt doğacak ve butun ali 'Türk (musikisi olucaktır. Bize düşen vü- gile, mukadder olan bu neticeyi mümkün olduğu karlar parlak bir smette tahakkuk ettirmektir. » Mecmuada Köse Mihal #ade Malmut Razip, Yiyolenist Bedri, Cevat Memduh B. lerin yazıları ve muhtelif musiki bahislerine pit diğer faydalı “yamlar vardır. Yeni refikimize muvaffakiyet temetni cderiz, AHMET İHSAN Malbaası Limited.

Bu sayıdan diğer sayfalar: