16 Temmuz 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14

16 Temmuz 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e ŞA e AŞ. SERVETİFÜNÜN No,-1892 — 137 sizli duyduğunuz gizli vişenin bir inikâsım uyünde rip. O ağzı, o saçları, o gülüşü bütüm o simayı daha ilk defi görmüşünüzdür, fakat bunun ilk alması; onların büyük bir tatlılık ve serinlikle fali ralınunza kadar girmesine mani teşkil etmez. Bilâkis onu sörünee içinizde bir rühatdık, bir hü ftifik duyarsanız. Henüz mahiyeti örtülü Tir cezbe ne- gihan uyanarık sizi o meçhül kadını doğru sevkeder. Bünki onda görünmeyen gizli bir şey, sizin bilmedi- ğiniz fakat size hikim olan sizde meknuz bir kuvvete işatel, bir davet işareti vermiştin sanki onlar birbiri” mi ötedenberi siz birbirinizi görmeden görüşmeden ötelenberi tanışıyorlarnış, ve aralarında hususi bir karabet varmış ta kendinde w daveti reddedecek takat bulünmazmış gibidir. Ertesi gün, ayni sautla, ayni sokaktan geğilir. Önü tekrüt görürmünüz. Ertesi eün ve daha ertesi gün üyni nakarat tevali #der. Nihayet konuşmuk: mukar- rerdir. Bu suretle sevda tıpkı bir hastalık gibi vere şünun takip eder, Üç hafta göğmemiştir ki Bınk ile münasebetimiz suknta (ekaddilm eden devreye girmişti, Münasip bir yer bulmak elimilen gelseydi bü daha evvel olup bitmiş olacaktı, Bmu allesile yaşıyor ve bir otele git mekten' köçmiyordu. Bir çare, bir hile, bir fırsat bul mak, yaratmak için kalami patlatıyor ur. Ümütsiz/ikler içinde nihayel bir aydınlık gördüm, onu alıp odama götürecektim. Bu bir akşam ön bir raldelerinde bir bardak çay içmeğe davet şeklinde ölücüktı; pokon her akşam muutazamın sast oldu yatıyordu. Maymancuğumlu sessizoç, kimselerin Zerre kudur şüphesini celbetmeksizin bu işi yapmak kabil di. Bir yalt iki sünt sonru ayni suretile inebilirdik. Biray maz ve istiğnmlan, biraz yalvarttiktan #01 rü kabi bri, Gündüşüm pek berbat geçti; hiç vahatımı yoktu. İşin kurışınasından; bir deri, korkunç bir rezglet çık: masrdın korkuyordum. Akşam oldu, bir birahaneye virdim; eesare, bulmak, sahul inceden inceye, uzun uzadıya düşünmek Kabiliyetimi bertaral etmek, her şeyi kolay görmek için dört bes kadeh yuvarladım Saddelerde dolaştım. Sant on öldü, on buyuk olüli, Yavaş adımlarla buluzucuğımız yere doğruldu. O daha evvel kelmişti. Naz ve edu ile koluma girdi, odanız tüitevecohen Yolu huyulduk. Yaklastıkça heyecimim arfiyorduz — Al, şü patrun dleti veçhile yatmış olam diye düşpmüyonlüm. Kıza bir iki kere — Amın, merdivende bir sek ckarmaylaın: De dim. O gülüyor — Bü kadar korkuyor musun? diyordu. — Havar, diyordum, korku değil, fakar körüğü ağır hastadır, uyandırmal istemem! Nibüyet Tvliyu sokuğunm girdik. Bir dişçinin evi ne girerken duyulan korkuyu benzer bir korku bütün vücudumu sarmıştı. bütün pencereler karanlıktı; yu halde herkesin uyuduğunu şüphe silemeydim. Bir nefes aldım, Bir hıruz ihtiyatile kapıyı açtım, arka- daşınmı evvelâ sokarak kapıyı yavaşça küpulun. Ayak kii ucuna basarak ve helesimi tutarak ierdiven- İeri cikmaya bazlalım. Arkadaşım yalnış. bir yöre basınasın diye ispermeçek kibritleri yakıyordum. Patronun kapisi önünden geçerken Tie küt küt atıyordu. İkinci, üçüncü katı geçtik ve niha yet benim arşipaye beşinci kotıma, geldik. Odamuzdu idik. Demek ilk merhalede rmuulfer olmuştum. N Ta Fakat odüm ayrı katta olduğu ve o katta benden başka kira bulünmüudığı halde yine gayet yavaş BE j le konuşuyordum. Evvelâ hiç bir gürüllü yapnındk üzere < pötinlerimi çıkardım. Bir ispirte Iâfabakında çayı pişirdim. Konsulun bir köşesinde içildi. Şimdi gel olmuştum, Hireyoplam, Yavaş yavaş bir oyun» ye da, bir sahhede İmişiz gibi arkadaşımın. esvaplırını birer birer çıkarıyordum; o her parçadı nkudder, enfes dakikayı tehir etimek üzere kizârnış, ve güşir- mış bir halde biraz mukavemel ediyor ve mate ben teslim oluyonlu. Yarabbi: üzerinde ancak kısa, tek bir beyaz jipo- nundun başl bir gey kalmamıştı, Kapım birden “r kasına kadar açıldı. Dünde bir mila pütron tepka ve ansak arkadaşım kadar giyimli olürük göründü. Ben, bir sıçmayışla arkndaşımın yanından zn kaşe gta, Ayakta ürken ük bir halde, birbirinin bu kılıkkarım muayene eden” iki kadına bakıyordum. Acaba ne Ni olacaktı? yeni Pabtoü şimdiye kadar kendisinde görmediği, yük- — lerden inme kahir tesirli bir sözle; — Evime kiz getirilmesine riyam yüktür. Dedi. Ben kekeleyörek vevap verilir ri — Madam, Matmazel arkadaşınıdır. Bir çay içime» ge gelmiştir. — Çay içmek a iç görleğişe kadar yaar lüzum yoktur. Bu kimseye şimdi yol gösteriniz. EE laımayan delyop ve kane izle elhyop ra ile liğile yüzünü örtüyordu. Ben'ne SAMİ te BÖY- j Üni Gİ al “ leyeceğimi bilmeyerek, bulamuyarak şüşkın ve bitkin bir vaziyette idim, Patron merâm anlamaz bir hükimiyetle Mütmnzelin çabuk giyinmesine yardım ediniz ve derhal kapıdan çiküerimiz! Şüphesiz elimilen haşka birşey gelmeydi. Patlar miş bir bülon in > vuvarlaımış olaü rot aldım, çıkardığım başından aşajrı geçirdim, kopyalar itikledim, Ee O, kendini kuybetmişti, mütemadiyen ağlıyor ve bana yardım ediyor, bir an evvel giyinmeğe bakıyor. du. Yalnışlıklar terslikler birbirini tekip' ediyor, De kordeniları, me de ilikleri buluyordu, Paro, bilâteessür, Dir heykel gibi, e e 3. bizim perişm halimizi seyrediyor ve mumile bu al hi ikmeline çalışıyordu. Arkadaşım atele “etin değe başlamıştı; göğsünü, bağrım, kapıyor, ilikleyor, bir an evvel kaçmak kurtulmak derdi içinde yanıp. ti tüşuyurdu, İskarpinlerini ilikleyerek patronun önünden tal yak geçti ve kendini merdivenlere verdi, Ben gımda, terliklerle kuşuyardum. Yarı çıplaktır. divenlerde Mein mii heri matmazeli Matt mak ve bir şeyler söylemek liken h söyleneeek makul bir kelime bülemiy sokak kupısındu yakaladım. Kolundan dat

Bu sayıdan diğer sayfalar: