15 Ekim 1936 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 15

15 Ekim 1936 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

He, 20ga—İl0 Bimârının istedi ilden Bibârna bin tabibi hazık Bir şerbet içirmedi muvafık Her yerde ki bildi bir nazargâh Varup ana oldu haki dergâh Çok el götürüp dualar etti Çok nezr verüp hatalar etti Reyile melâlün etmeğe şâd Bin pirden almadı bir irşâd Çok sihrolunup yazıldı ta'vid Çok mekrlere tutuldu ümmid Edilmedi hiç birile çare Ne çare kazayı girdigâre Burada yapılan tedbirleri görüyoruz: Evvelâ ta- biblere varıyorlar, muvafık bir şerbet bulamayıuca nerede bir nazargâh varsa oraya başvurup dualar- dan ümid bekliyorlar. Birçok pirlerin önünde dizçöküyorlar, bir tanesi bile fayda vermiyor. İş «Sihir ve mekir»e kalıyor. Yazılar yazılıyor. Hiç birinde derman, çare yok? Nihayet, son bir çare olarak «Hastayı Kâbeye gö- türün, Haceri Mübareke başvurup yüzsürsün» diyorlar, Eserin bu kısmını yazıyı uzatmamak için almı- yorum. Fakat buraya kaydetmeliyim ki Fuzuli, bu gons bıraktığı tedbiri en kuvvetli olarak gösteriyor. Bu, o zamanın düşünüşünü belirtiyor. Çünkü Mecnun, Kâbede dua ediyor ve duası kabul olunuyor. Fakat bu dua derdinden kurtulması için değil, o der- de büsbütün düşmesi için olduğundan Mecnun bun- dan sonra eskisinden müdhiş olarakgeri dönüyor. Bu gösteriyor ki hasta orada: Kem Az eyleme inayetini ehli derdden Yani Ki çok belâlara kıl miüptelâ beni Oldukça ben götürme belâdan iradetim Ben isterim beldyı çü #ster belâ beni diye dua etmeyip de bu belâdan, bu dertten kurtul- ması için yalvarsaydı, kurtulacaktı. Fuzuli, baha - bi- gilmez edebiyat ve şiir kıymetini satırlara işlemekle beraber, bu kısımda, zamanının düşünüşünü göster- mesi itibarile de bir hisse vermiş oluyor, Bütün bu edebiyattaki hasta sevgiyi kısacık bir bakışla gördükten sonra, biri bir milletin en parlak devrindehüküm siirmüş bir hakiki Sultanın, biri de edebiyat tahtında bir kadınlar saltanatı yaratmış bir Kafiye - Sultanının beyitlerile sözlerimi bitiriyorum ; Âlem iore muleber bir nesne yok devlet gibi Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi Bilmedik zevki visalin çekmeyince firkatin Olmayınca hasta kadrin bilmez adem sıhhatin «Fitnet H.> Ankara, 14 J 7 J 1036 Bedri NOYAN UYANIŞ | 333 MUSTAFA REŞİD — Başı 323inci sayıfada — Tarzı maişet, tesiri siyaset gibi şeylerin dahi saniha- ta karşı hükmü imha edilemiyeceğinden realiatlik, şa- irlik arasında kâh tezat ve kâh ittihat husule gelir... Said» Süleyman Nazifin <Üstadı Azimüşşan» dediği «Şa» iri Âzam» ın cevabı da, şöyledir : «Muhibbi kadimim Etendim Edibi namdarin, yahud, namını tezkâra hâcet ol- mıyan münekkidi Zi iştiharın sizi - muaşaka şairi » diye tavsif etmeni beni bir tevcihi müskit karşısında bulundurduğu için ona ilâve edecek bir söz bulamıyo- rum. Şüphe yok ki muaşakasız hiç kimse şair olamaz. İnsaniyetin mürebbii tabiisi olan aşkı maderi bir şiiri mukaddestir ki onu erkeklerden ziyade kadınlar anlar, Şairlere mahsus olan aşk ise aşkı mahasindir ki bizim kadar kadınları da alâkadar eder bir hüsnü tabiat nişanesidir. Mecmusi eş'arınızı okurken bundan, yarım asra karib bir zaman evvel, ilk eserim, eseri şebabım olarak meydana çıkan » Macerayı Aşk - hatırıma geldi. Elimdeki nefisei âşıkaneye o ünvanı yakığdırdığım- dah mıdır bilmem. - Vaktile baharistanı irfana ihda ettiğiniz - Bir Çiçek Demeti - namındeki eserinizi de bu münasebetle yad etmedim değil. Nasıl yad etme- yim ki bu rebil mecmuanın hemen ber yaprağında yine bir çiçek demeti görünür, Bir müellifin her dem taze olması nadiren vaki olur mazhariyetlerdendir. Sizi tebrik ile beraber bu mevhibei mağbutanın üsa- tezemizden Said Beyefendi Hazretlerinde de tecelli- sini gördüğümden dolayı memnun ve mübahi oldu- ğgumu beyan eder ve gözlerinizden öperim Efendim 27 Temmuz 1919 Mahibbi kadiminiz Abdülhak Hâmid» Anluradı Harbiye Mektebinin yeni binasının açılış epslnnianslerinden: Başvekil İsmet İnönü, mektep muallimlerile konuşurken.

Bu sayıdan diğer sayfalar: