May 27, 1937 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7

May 27, 1937 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 2127—442 etmemelerine makul hiç bir sebep gösteremeden iki- si de Kumandanın eteklerini öperek dışarıya çıkıyor- lar. İçlerinde heyecanla karışık sonsuz bir üzüntü, kafaları büyülenmiş gibi dalgın ağır ağır yürüyorlar. Barta, Barta!.. İki Atinalı çocuk sana aşık oldu, acaba genin rahim bir kalbin var mı? Baban geni bize ve- rir mi ? Seni biz babandan istiyebilir miyiz$ Oh, bu ne güzel kızdı, Başındaki kır çiçekleri kadar.. Ekzotik güzelliği ve konuşmasındaki fütnrsuz ve başıboş ta- vurları nerden öğrendin * Efinüş, Bfinüs! Senin ne güzel kızın var. Hikâyeyi uzatmıyalım Atinalı iki san'atkör, üç dört gün içinde bafif aşk parıltısını kalplerinde bir kara sevdaya kadar götürüyorlar. Ve bir gün ikisi de büyük bir cesaretle Efinüsün yanına kızını istemeğe gidiyorlar. Küçük mimar: — Biz ikimiz de Atinadan geldik ve burada yer- leşmek istiyoru, İkimiz de Bartaya âşıkız size yalvarırız kızınızı ikimizden birimize veriniz. Kumandan bu cesur çocuklardan müthiş surette hoşlanarak şu teklifte bulunuyor. — Siz ikiniz de Atinalı bir san'atkürsınız size ayrı ayrı iki iş vereceğim. Karşıda gördüğünüz tepenin üzerine birer tiyatro yapacaksınız, yapacağınız tiyat- ro bir heyet tarafından tedkik edilecek hangisi daha kıymetli ve daha güzel olursa Barta onundur. Dur- madan işe başlıyabilirsiniz, size istediğiniz kadar amele ve para veriyorum | Atinalı genç san'atkârlar durmadan tam iki sene çalışıyor. Uzun günler ve uzun geceler kalplerinde Barta var. Ölmiyecek Barta!., İki sene sonra tiyatrolar bitmiş ve heyete tedki- kat yapılması için toplanmaları kumandan tarafından emredilmiştir. Üç günlük bir tedkikat ve buuu müteakip içti- madan sonra heyet şu raporu kumandana takdim ediyor: « (Marve) tepesi üzerindeki atinalı san'stkârların yaptığı iki tiyatroyu da gezdik ve iki yüksek san'at eseri üzerinde uzun uzun düşündük; kanaatlmize göre bu iki tiyatronun birinin diğerinden üstün olan biç bir tarafı yoktur. İkisi de çok güzel ve ikisi de ebedidir.» Kumandan raporu okuduktan sonra tedkik heye- tini, Atinalı san'atkârları ve Bartayı yanına çağırıyor. Artik her şey bitmiş ve kumandanın en ufak bir sözü bekleniyordu. — Raporları okudun Atinalı gençler &ize söylü- yorum, İkiniz de Bartayı almağa hak kazandınız, fa- kat ne yapalım, Bartayı ikinize de vermek imkânı yok. Kumandan bu sirada ayağa halktı ve yüksek bir sesle : — Bölkıs, diye bağırdı. Kumandan Bâartanın ikiye bölünmesini ve san- atkârlara yarım yarım verilmesini emrediyordu. Baki Süha UYANIŞ 2 imis BUGÜNKÜLER SÖYLÜYOR Gahid Uçuk'un fikirleri Cahid Uçuk — Nigin yazarsınız? — Evvelâ zevkim için, sonra bunun halkın kar- gısına çıkacağını düşünerek temiz ve güzel olmasını istiyorum. San'attaki endişem budur. — San'at hayalınızda ne yapmak istiyorsunuz 1 Ha- zırlamakia olduğunuz veya tasarladığınız ne var? — Yazdığım ve yazacağım eserlerde muvaffak olmak isteğindeyim. Tasarladığım birkaç mevzu var, Şimdilik bunlar üzerinde çalışıyorum. — Bugünkü nesil içinde beyendiğiniz ve yarın ya- şıyacak olanlar kimlerdir? — Bugünkü nesil içinde çok takdir ettiklerim var. Hepsinin yanına kalmasını, memleket ve san'sbt namına dilerim. — Bizde ve garb edebiyatında en fazla sevdikleriniş kimlerdir 1 — Gerek bizde ve gerek garb edebiyatında, halka yakın olmayı bilen muharrirlerin eserlerini diğerlerine tercih ederim, — Bizde yerli bir edebiyat varmı? — Tercüme, adapte olmıyan bütün eserler yerli- dir, Bunların yabancı tesirler altında kaldığı iddia olunsa bile, gene yerli ruh, yerli duygu taşıdıkları için yerli ad olunmak hakkına sahibdirler. Onun için yerli edebiyat var mı? yok muf sualini ben pek lü. zumlu bulmuyorum. — İstediğimiz edebiyat garb tesiri altında mı olmalı" dır, yoksa başlı başına bir mil karakler mi taşımalı? — Ben ne söylersem, dalma bir temenni şeklinde kalır, Çünkü büyük san'at çeryanlarını büyük san'at dehaları doğururlar. — Edebiyatımızda bir hareketsizlik var mı? — Bunun cevabını, münekkitlerden, sorarsanız, daha kat'i bir hüküm alacağınısı sanıyorum.

Bu sayıdan diğer sayfalar: