14 Kasım 1940 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

14 Kasım 1940 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GM ALİ BALKANLAR VAZİYETİ Yazan Dünya barbi olması yakında inkişaflar gösteren Avrupa barbi Balkanlara da girdikten gonra bir kamçı yiyerek bir adım daha at- mış bulunuyor. Balkan yarımadası cenubunda Akdenize girmiş üç yarım adanın hem «rıza itibarile ve hem de ırk itibarile en karışık olanıdır. Arazinin aşılması güç dağlarla kaplı olması birçok geçitlerin mev- cudiyetile hariçten gelecek istilaya mükemmel bir manla teşkil eder- sede, yarım adadaki sakin milletle- rin muhtelif olması ve aralarında menfaat zıddıyetinin mevcüdiyeti müstevlilere bir temel teşkil ede- bileceği noktasından mahzur budur, Atatürk knvvetli görüşü ile bun- dan çuk zaman evvel Balkanların en zaif noktasını farketmiş ve bu tehlikeyi bertaraf etmek için de hiç olmazsa belkanların kendi ara- larında kavgasız bir zaman geçir- mesini temin etmişti. Balkan antantının en esaslı ga- yesi harice karşı da bir birlik teş- kil etmesi olabilirdi. Fakat bilhassa Romanyanın uzlaşmak için göster- miş olduğn alâkasızlık neticesi Bul- garistan Balkan antandına alınma- mıştı. Bu vaziyet başta Romanya ol mak üzere birçnk Balkanlı devlet- lerin aleyhinde neticeler vermekte gecikmemişti. CE ei 1939 harbi gelip çattığı zaman Balkanlardaki vaziyette bir deği- şiklik olmadı ve bilhassa harbin şimal memleketlerine intikali Bal- kanlara daha epiyi bir müddet in- miyeceği hissini vermişti. Fakat Fransanın mağlübiyetinden gonra bunun pek doğru bir kanaat olmâ- dığı meydana çıktı, Emperyalist devletler bilhaşen İngiltere adala- rının istilâ güçlüğü karşımda başka yollar tutmak mevburiyetini ihtiyar etmeleri onları ayni zamân- da eskidenberi besledikleri niyetle- rin tahakkuk etmesi için de fıraat vermiştir. İtalyanların çoktanberi Balkan- larda bir takım emelleri beslediği mnhekkaktır. Fakat son zamanlara gelinceye kadar bu tehlike Yugos- lavlar tarafından his ediliyor ve Yunanistan mevzuu bahis edilmi- yordn. Fakat şimdi Metaksas hükümeti harp başlamadan tehlikenin yakın- lığını farketmiş ve elinden gelen tedbirleri ittihazda knsur etmemiş- tir. Bugün, Yunan milleti de ken- disine düşen vazifeyi hakkile başa- rabilmek azmini tebaruz ettiriyor. Yunanistan kendini korumak için silüha sarılması ile Finlandiya gibi yaşamağa müstahak olduğunu isbat etmiş bulunuyor. Acaba Yüunanis- Tuna üzerinde Adakalenin manzarası GÜVEN tana yapılan bu taarrnz mevzu bir ihtilâf ve emelin tezahürü müdürf Yoksa daha evvelki bir görüşme- nin ilk hareketleri midir? Hâdiseler o kadar karışık bir vaziyet arzet- miştir ki bunu tamamile şimdi tebarüz ettirmek müşkülâtı mev- cuttur. Bununla beraber İtalyanın Almanyadan habersiz ve onunla danışmadan sonu meçhul olabilecek ve birçok devletleri de yakından alâkadar edebilecek hâğitelerin zahnruba sebebiyet vermömesine ihtimal vermek güçtür. Bilhasaa Yugoslavya şehirlerin- den Manastırın bombardımanı bu mesele ile yakından alâkadardır. Bu bombardımanlar İtslya tarafın- dan yapılmış ise sebebini iki ihti- male hamletmek mümkündür. Yu- nan harbi gibi bunur da Alman- ların tasvibile Yugoslavların tama- men hattı hareketini tesbit ile mihverin şeraitlerini kabnl etmesini meebur kılmak, olmassa tecavüz etmek, Veyahut İtalya kendi ba- şına Yunanistanı fethedebileceği kanaatini kaybetmesi ve gördüğü mukavemet karşısında Almanyanın yardımını temin için hâdise çıkar- mak sevdasına düşmesi, Bütün bunlar ne olursa olsun hakikat olan bir şey varsa o da İtalyanın çabucak baş eğdireceğini zannettiği Yunanistanın büyük bir mukavemet göstermeşi ve İngilir- lerin İtalyaya yakın hava üşleri temin ettikleridir. JBu üslerin İtal- yanları Z&deleyeceği muhakkaktır. İngiliglerin vaziyetierden istifa- de ile İtalyanın şimdiye kadar or- taya çıkarmağa cesaret edemediği donanmasını da ortaya çıkarmağa mecbur etmeleri beklenebilir. Daha Aimanya Balkanlardaki harekâtta lâyıkile vazivetini taarih etmemesine rağmen İngiltere avan- tajlar elde ederek harbin leyhinde neticelenmesini temin edecek fır- satları kaçırmamaktadir. Bu hâdi- selerden sonra artık İtalyanın da sistematik bombardımanlara sahne olacağı tabiidir. 323 — Servetifünun — 2308

Bu sayıdan diğer sayfalar: