12 Kasım 1942 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

12 Kasım 1942 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

7 eylüle kadar 16 kolordu, bu | cephede şiddetli muharebeler yap- tı. Ruslar Ağustos sonuna kadar taarruz etmişler fakat bir netice alamamışlardı. Bundan sonra bu cephede mühim vakayi olmadı. HİCAZ KUVVEİ SEFERİYESİ KOMUTANLIĞI 1917 yılı başlarında Mustafa Kemal ordu kumandanlığı hukuk ve salhiyeti ile, Hicaz kuvvei se- feriyesi komutanlığına tayin adildi. ATATÜRK'ÜN ALMANYA SEYAHATİ O sıralarda, o zaman veliaht olan Vahideddin ile birlikte Alman umumi karargâhına giden ve Al man cephelerini gözden geçiren Mustafa Kemal, orada, İmparator Vilhelm, Maraşal Hindenburg ve General Ludendorf ile görüşmüş- tür. Bu suretle müstakbel Ogmaplı padişahile, cihan harbini idare eden Alman şeflerinin seciyelerini, kıymet derecelerini nâtfiz zekâsiyle ölçmeye ve Alman cephesinin ha- kiki vaziyetini tayine muvaffak olan Atatürk diyor ki: “— O zaman hasıl ettiği son kanaat, harbi umumiye dahil o- | unduğu ilk anda söylemiş oldu- gum fikrin ayni olarak tecelli etti. Bu fikir, Alman ordusu ve ona merbut zümrenin mağlüp olacağı zemininde idi., Almanya seyaha- tinden hasta olarak İstanbulda bir iki ay tedavi gördükten sonra isti- rahat maksadiyle Viyanaya ve Ka- rlsbad'a gitti, Bu sırada Suriyede muvaffakıyetsizlikleri Alman ka- rargâhının da gözünden kaçmıyan General Falkenhayn memleketine geri çağırılmış ve yerine Yıldırım orduları grupu kumandanı olarak Mareşal Liman Fon Sanders geti- rilmişti. Tedaviden dönen Mustafa Ke- mel bir kaç gün sonra padişah ta- rafından davet edilerek ve kendi: sine tekrar yedinci ordu kuman- danlığı teklif olunuyor. Fakat ah- val, devletin aleyhine olarak çok ilerlemiş ve Türk ordusunun mu- kadderatı artık taayyün etmiştir. Bu mukadderatı değiştirmek hiçbir iradenin elinde değildi. Alman cep- hesinde dağılma emareleri belir- raişti, ATATÜRK TEKRAR YEDİNCİ ORDU KOMUTANI Mustafa Kemal 1918 yılı Ağus- tosunde yedinci ordu kumandan lığına tekrar başlamak üzere Nab- lus'a gidiyor. Aradan beğ on gün geçmeden Sina cephesi Türk ordu- suna kat kat üstün olan düşmanın umumi #aarruzuna uğruyor, Ye- dinçi ordunun sağında bulunan sekizinci ordu yarılıyor. Bütün cep- hede ricat mecburiyeti hasıl olu- yor. O, kendi ordusunu büyük müşkülâtla ve daims muhtelif ricat hatları seçmek suretiyle Havran gölleri içinden bozulmadan Şam'a getirmeğe muvaffsk oluyor. Tam bu sirada İstanbuldan gelen bir telgraf kendisine padişalın fahri yaverliğinin tevcih olunduğunu bil- diriyor. Şam'da bulunduğu &ira- da Rayak'taki kuvvetleri kuman- dasinı deruhte etmek üzere yeni bir emir &lıyor. Rayak'a gidiyor. Fakat orada kumanda edilecek bir knv- vet olmadığını görüyor. Tekrar yedinci orduyu ve diğer orduların enkâzını kumandası altına alarak bunları Haleb civarında topluyor ve tensik ediyor. Halebile Katma arasında İngiliz ve Arap kuvvet- lerine karşı verdiği muharebede düşmanı mağlüp ediyor, ondan sonra düşman artık ilerliyemiyor. Atatürkün hayatından tarihi bir sahne Harf inkılabı mralarında halka yeni harfleri bizzat öğretirken 309 — Servetifünun — 2417

Bu sayıdan diğer sayfalar: