July 29, 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

July 29, 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

29 Tetiriliz SON “POSTA İttihatçılar Divanı -Âlide Hesap Veriyorlar: Eski Sadrazamın Sözlerini ibretle Hayretle Okuyunuz!. Çünkü, Hayret Edilmiy» zek Tarafı Yoktur. HAYATLA OYNIYANLAR... Bana hadiseyi ânlattıkları zaman ; — Memleketin - hayatı ile oynuyorsunuz! diye bağırdım. idareden (mes'ul » olan benim. Üç aydanberi takip ettiğim “hattı “hareketin ne | olduğu ise malümdur. Buna | râğmen © vaziyet ( böyle şekil almıştır. Artik ben bu idarenin © başında (© kalmam, dedim. Derhal istifa ettim. Bugün bana: — Bu istifaya rağmen neden eçkilmediniz ? Diyebilirsiniz. Evet, fakat o zaman Şünmüş ve memleketi böyle bir | dü- | bir vaziyette bırakmayı vicda- | men muvafık görmemiştim. İşte, gene bu düşünce tesiri | Ç iledir ki istifamı geri almak- lığımı teklif ettikleri zaman alâkadarlara tarziye vererek hadiseyi tamir etmeği o şart koşmuştum! i Bu teklifimi kabul ettikleri in iktidar. mevkiinde kaldım ve. ilk iş olarak ta İtilâf hü- kümetlerine müracaat ettim: — Bir kazadır oldu, dedim. | x komisyon vasıtasile arar VE Ziyahı tesbit edelim ve size | tarziye verelim. Fakat bu müracaatım seme- Tesiz kaldı. Bununla beraber ben, meseleyi büsbütün bitmiş addetmedim. Memleketi felâ- ketten kurtarmak ve ne olursa > harbe girmemek lâzımdı. kal adı temin için bir gün dde bulunan nazırlarla hat ve Terakkinin merkezi UMUMİ azasını evime topladım: â > Devrimiz, fütuhat devri €ğildir. Mısın ve Turanı bir tarafa © bırakalım . hudutlarda kete teşebbüs etmiyerek <a bitaraf kalalım. Dedim. Buna rağmen neticeği bili- Yorsunuz, GEÇ KALAN BİR İSTİFA Yaptığım ac (tecrübenin ana verdiği kanaati söyliye- Yim: Sadaret makamının elinde hiç bir şey yoktur. Nazırlar me isterlerse onu yaparlar, Yaptıklarından Sadrazamın kat'- | İyyen haberi olmaz. Evimde yaptığımız içtimadan sonra bir müddet hudutları" müdafaa © vaziyetinde kaldık. Hadisat, artık istedi- “SON POSTA,, NIN Tefrikası Enver Paşa ğim şekilde cereyan eder gibi | idi. mediğim bir sırada hudutlarda tertibat yapıldığını, Kafkasyada taarruza geçildiğini, oSarıka- lisan ile söylenilmiş olmasın | 7 şerri bir möbe- | lenin iyi anlaşılması | Paşa söz erken, not ir | lar vardı. Fakat reis, hepsin- den evvel dayrandı. i | — Şikâyetçi takririni izah | ederken, harp başlangıcında padişah namına okunan Bu- tukta, “harbe sebep olmak üzere Karadenizde Rus do- nanmasının - bizim donanma- mıza tecavüz etmiş olmasının kaydedildiğini söyledi. Bunun | ise hakikate muhalif olduğu- Da işaret etti, Bu hususta fikrinizi öğrenebilir. miyiz? — Bahriye nazırı bize ver- diği raporda öyle söylemişti, Kendisinin yalan söyliyebile- | ceğini tahmin edemezdim! Görülüyor ki vaziyet gayet açıktı: Ruslar tarafından yapıldığı iddia edilen taarruzu, baki” katte biz yapmıştık. lArkası varj onya İyi Çalışıyor i Belediye Takdir Gördü, Şehir Fükat bir gün; “biç bekle | İ Mütemadiyen ET mışta felâkete uğranıldığını işit- | tim. Dediğim gibi, benim, bütün | bunlardan haberim yoktu. Bun- lara rağmen mevkiimi gene bırakmadım. Sözlerine o inan- dığım bazı kimseler: — Gele diyorlardı, aksi alde memleket daha tehlikeli bir vaziyete düşer.Evet haberim olmadan yapılan işlere rağmen bir müddet daha ikti- dar mevkiinde kaldım. Maama- fih bu hal, çok sürmedi. Talât paşa hazretleri, akıllarına Sad- İ razam olmağı kurmuşlar. Va- ziyete şahsi bir şekil verdiler. Ben ise şahsiyattan müte- neffirdim. Ufukta fenalık ih- timallerinin gittikçe arttığını da görüyordum. Artık benim için mevkiimde daha ziyade kalmanın imkâm yoktu. ettim. Sait Halim paşa sustu. YALAN ÜSTÜNE YALAN | iz Hepimiz “esasen bildiğimiz bir vak'aların böyle serbest 3 SERVER BEDİ İNGİLİZ CASUSLARI İLE KARŞI KARŞIYA EVELKİ TEFRİKALARIN HULÂSASI Beyoğlun'da o Venedik sokağındaki Şellerden birinin tavan arasındu, genç sdam intihar etmek üzeredir. Kar- Wdaki tuşevlerden birinin penceresinde Şturan bir Amerikalı bu genci dür bünle seyreder, sonra koşar, gence a aş ve hayatımı kurtarır; fakat & mukabil, gencin © gece yazdığı mektupları elinden ahır, Prtesi gün Harbiye marin Enver ve yeti Umumiye müdürü Canbolat, Ah Şakir kabul ederler. Kendisine mühim bir Siyasi vazife tevdi edilei bu şen$, hirkaç gün ortadan kaybolmuş ve Esveri belişa > düşürmüştür. Gencin ortadan kaybolmaının sebebi, kendisine seyar hat için verilen bir parayı kumarda yemesi ve bünün için intihar etmek Mtemesidir. “Genç “bunlari * Bövere ve Miraf eder, Canbolat genci paylar. Genç, kendisini müda- siyetindedir. ininde bir genci yanlarına | Benim kendisini tanıdığımı bilmediği için beni kandırmağa kalktı. Biz, bu herifler indinde | zenciler gibi sersem bir imille- tiz; fakat Türk zekâsını anlı- yacağı gün uzak mıdir | sanıyorsunuz ? Bir o kere İ size şunu temin edeyim ki benden satın aldığı mektup- ların ikisinde de bizim işten bir kelime bahis oyoktur; ikisi de aileme yazılmış kısa birkaç salırdır ; sonra. herif benim odadan çıkınca peşini (o bıraktım mı sanıyor- sunuz? Derhal takip ettim; Tokatlıyana gitti ve i tabasındun bir adamla temas istifa — Konya — Muk <birimiz yazı” yor: Dahiliye vekâleti, O geçen | seneki faaliyetinden © dolayı Konya belediyesine bir takdir- | name göndermiştir. Ere faali- | yetin eserleri şunlardır: I — Şehrin tam ortasında sıplak bir halde duran Alâ- eddin tepesinin iman. 2 — Açılmakta olan büyük istasyon bulvarı, —— —— ———— | etti. Şimdi Amerikalı elimizde bulunuyor; bir facianın için den, eskisinden fazla kuvveti çıkmış oluyorum; yoksa cesa- ret edip te huzurunuza gelip | her şeyi itiraf edemezdim. Canbolat yangözle Envere bakıyor, fakat onun donuk pembe yüzünden ne düşün- düğünü bir türlü anlemiy: Ali Şakir, sözünü bitirince, iyi | bir tesir yaptığına emin imiş | gibi rahat, bir tavırla durdu, verilecek hükmü bekledi. © Enver dedi ki: İ — Bunların hepsi iyi ama, eline geçen parayı hemen ku- marda yiyecek kadar kendine İ hâkim olmıyan bir adamı dev- letin en mühim işinde nasıl kullanırız? Ali Şakir bu suale de gü- lömsiyerek cevap verdi: — Ben iki senedir Ewniyeti umumiye hizmetirde çalışıyo- İ rum; Canbolat Beyefendi de İ pek iyi bilirler ki, benim ku- | ÖLÜLERİN» DİLİ Meşhur .Konan . Doil Ahretten Konuştu Meşhur Şarlok Holmes hi- kâyelerini yazan İngiliz muhar- | riri “ Konan Doil , geçenlerde öldü. Bu adam ruhların bizimle konuştuklarına inânırdı. İngilterede bu işlerle uğra- şan bir cemiyet vardır. Konan Doil bu cemiyetin de reisi idi. Ölümünden evvel | ahretten karısına baber göndereceğini vadetti, Herkes merak içinde Şerlok Holmes ledi. Nihayet geçen gün Lon- dra'da “9000, kişi huzurunda Konan Doil'in ruhu ile konuş- ma tecrübesi yapıldı. Konan Doil karısına sesile hüviyetini tanıttı ve ölümünden sonra evde cereyan eden bir vak'ayı anlattı, Şimdi bütün İngiliz gaze- teleri bu muhavere cirafında neşriyat yapmakla meşguldür. Karaköy Zifleniyor Karaköy'deki karşılıklı yaya | kaldırımılarının. ziftleri bozul- muştu. Emanet dünden itiba- i ren burasının tamirine başlan- mıştır. Güzelleşiyor 3 — Yapılmasna karar v- ! rileh fenni mezbaha, Yalnız, bu iyi şeylerin nok- san olan tek bir tarafı vardır. O'da, bu koskoca şehrin ihti- yacıma biç te kifayet edemiyen Yangın teşkilâtı. Maazallah, bir gün büyük bir yangın çıkacak olursa Konyayı kurtarmak pek güç olacaktır. Spor Vaziyeti Bir müddettenberi spor fas- mara iptilâm yoktur; yedi sene İngilterede yaşadım ve orada maceraların her türlüsüne gir- dim; fakat bir kere bile kumar oynamadım... Yalnız, evelki gece, öyle bir vaziyette bu- İandum ki, size anlatsam beni mazur görürsünüz, fakat bünu izah etmek biraz uzun sürer. Enver elini kaldırdı: stemez dedi, burası mahkeme değil. Sana yenc bu işi havale (edeceğiz, fakat, “bir daha eline çok para vermiyeceğiz. Bunu bil miş“ol: Pasaportun, filân, her şey hazır değil mi? — Her şey hazır paşam. — Romaya kadar yanına bir de memur terfik edilecek, Bugün, akşam üstü son tali- matı alacaksın. Bir daha beni | görmene lüzum yok. Emniyeti umumiye ile temas et. Haydi. Ali Şakir askerce bir selâm | verdi ve çikti. Enverle Canbolat bir müd- mubarririnin o ahiret- | İ ten göndereceği haberi bek- | Sıhhat Ve Güzellik. Sabahleyin Hareketler Sâyıfa 5 g Ancak Bu Faydalıdır Çevikleşirsiniz ve Şişmanlık Tehlikesi de Ortadan Kalkar GÜZELLEŞMEK ELİNİZDEDİR Sokakta, vapurda, tram- vayda giderken etrafınızdaki ISIHHAT ANCAK İSMANLA OLUR insanları tetkik ediniz. Göre- «ceksiniz ki çoğu yamrı yumru, çarpık, çelimsiz (insanlardır. Kimi şişman, kimi kambur, kimi bodur, kimi Hulâsa içlerinde şöyle geniş omuzlu, güneş renkli, zinde ğlam kimselere rasgek mezsiniz. Bunun sebebi basittir: Biz, vücutlarımıza hiç ehemmiyet vermiyen (insanlarız . oONe muntazam Yi masim , me temiz yiyip temiz yaşama i sım, ne de vücudumuza itina etmesin i biliriz. Hayat tara- mız da bu ihmali daha feci bir şekle sokmaktadır. Bir vakitler bütün dünyaya kuvvet nümunesi olan bizler, hastadır. | I — Sandalye üzerine yüzü- koyun yatarak sandalyenin ön ayaklarımı elinizle tutunuz. şimdi de fertçe dünyanın en | zayıf ve hastalıklı insanlarıyız. ir vakitler dünyada güzel liklerile meşhur olan Türk kadınları bugün o meziyeti kaybetmiye - başlamışlardır. Sıhhatli ve güzel olmak için (o vücudumuza bakmak mecburiyetindeyiz İ za ehemmiyet vermek, yaşa- masını öğrenmek, hayatımızı tanzim etmek ve her gin muayyen oidman hareketleri yapmak lâzımdır. Her memlekette, bilhassa Almanyada son senelerde bu işe o kadar çok ehemmiyet verilmiştir ki, bu yüzlerce (hususi Omektepler vücuda getirilmiştir. Gerek kadın, gerek erkek okuyucularımız bu süt a İ her vakit sıhhatlerini ve gü- zelliklerini alâkadar eden fay» dalı malümat tavsiyeler | bulacaklardır. Zinde ve sağlam bir vü- cuda malik olmak istiyen | erkeklerle, pe İsti- yen kız ve kadınlar burada «avsiye (edeceğimiz £ şeyleri tatbik etmek suretile hayat- larının en mühim meselesini halletmiş o olacaklardır. ve liyeti durgundur. Burada da, | spor diğer yerlerdeki gibi ayni i ihtiyaçlar karşısında. Statsızlık ve yersizlik. Bu vaziyette spor ne derece terakki | edebilir. İ Sabri pekâlâ, diye mırıl- dandı ve rahat bir nefes aldı. * Marsiiyada eski ve büyük bir otel odası. Öğle vakti, Perdeler ; ini. Oda, koyu renkli döşemesi ve fes rengi duvar kâğrilerile; iyice İog Uzun boylu bir adam, bir İngiliz, koltuğa uzanmış, ayak- larını başka bir koltuğa dayamış hareketsiz, “düşünüyor” yanı ! başındaki büyük cıgara tablası, İkep > yarına İinidmis”öçilerek atılmış Otgaralarla dolu ve İngiliz birini söndürüp ötekini | yakarak üst üste cıgara içiyor. Odada, dolaşan bir İngiliz daha var; oda mühim bir şey düşünüyor gibi. Arka üstü yatan İngiliz mi | rldandı: | — Malâmat eksik. 34 üncü mıntaka çalışmıyor. | — Telgrafla sorahm ister- sen? Gıdami- | 2 — Bacaklarınızı oyerden alli “düz tübümiz. maksatla | © 3 — Bacaklarınızı kaldırip öne doğru eğiliniz. Bu bare- ketleri — yaparken © kendinizi sıkmıya lüzum yoktur. | — TAKVİM Gün 31 29-Temmuz-1930 Hıvr 85 Arabi 3 - Rebiulevel « 1348 | Vakut-Ezani-Vasati | Güneş | 923) 253 Öğle | 4.50 İsi İkindi | 847 (1617 Rumf 16 » Temmuz « 1 Vakıt-Ezand. Vasat Akşam (12.— (19.29 Yatm (151 2127 imsak | 2.04) 246 | — Hayır. Türkün Istanbul- dan kaçta hareket edeceğini biliyoruz. Üyanan İngiliz duvar saatine | bir göz attı: — Meksikalı hâlâ geli On trenine binecekti. — Sen bu adama çok güveniyorsun | Onu ben çok yakından tanıyorum. Kendisini ilk göre düğüm vakit açlıktan ölmek üzere idi. Meksikanın o bitip tükenme bilmiyen -ihtilâllerin- den biri, bu adamı don göm- lekle ve bird & ceketle kk ortasına bırakmış. Eğer onun hoşuna gitmek istersen endisineş — “ Jeneral , diye hitap et, ddiasına göre Meksikada jeneralmiş. | İhtilâl çıkmasay- mış, harbiye nazırı olacakmış. Doğru mu, yalan mı, bilmem; fakat üç dört kere benim çok işime yaradı. Bu Sefer onu Romaya göndermek lânım. Se- | ni de bunun için çağırdım. | Arkası varj

Bu sayıdan diğer sayfalar: