15 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

15 Eylül 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kari Gözile Gördüklerimiz Bir Rica mesini Kısa Yazınız.. Barı karilerimiz dert ve şikâyetlerini #nlatrken farla tafsilâta giriyorlar. Bu Bal birçok şikâyet | sahiplerine ait Mektupların günlerce beklemesini intaç *diyor. Bu gibi mektupların mümkün Mertebe lann olmasını bilhansn riea ederiz, çö BİR DAYAK ŞİKÂYETİ Ben kadınım, Köyüm, Sındırgıya üç *at mesafede İbiştepedir Bundan yirmi gün evvel köyümüz ahalisinden Haklı mammmda birisi, eski Balikesir Meb'osu Ahmet Süreyya Beyle eyraftan et Bey oğlu Şükrü Beye sit afyon sakızlarını götten Bir köylünün önüne Teçereki adamcağım katil ve sakızlarım “milar, Kati te sakızlarm bir kismi arma idaresince meydana çıkarılmış, “İlyeye testim £ edilmiştir... Mütebaki Makizları meydana çıkarmak için köye üç dört gün köyde kalmış, ve Mishür kabahatimiz.. olmadığı o halde ver müştüzdür. Köyümüzden çıkan ahlâkanzla bizim alikamız ve bu işte 9 kabahatimiz olabilir ? Sındırgının İbiştepe köyünden Döne USULSÜZ BİR MÜSADERE Fatih'te Çırçır'da bakkal Ahmet ve met Efendilere Karagümrük'te Dö neüler caddesinde (35) mumaralı fırın Mihibi Cafer Efendinin tablakârı Mahir #İ2 (90) adet ekmek götürmekte iken apumı merkezine mensup iki memur «fından — ekmekler o ayn ayn Bakikal Mehmet ve Ahmet Ef, ierin tera Hlerinde tartılmış ve her ekmek (5125) dlrhemden fazla geldiği için memurle” truhndan terazilerin bonuk olduğu id- “3 edilmiştir. Tablakür Unkapanı mer- kezine götürülerek merkezde tartılmak- Stin (40) ekmek müsadere edilmiştir. dikkati eelbederiz. ŞAKİR BEYDEN İKİ SUAL İktisat Vekili Şakir Bey hakkındak *eeriyatımzı — dikketle takip ediyorum leyhin şeker işlerinden daha bati; Map işleri vardır. Asıl sermayeyi be Fida bulmuştur. Şakir Bey Mudany: kesini müteakip Trakyayı teslime Memur valii askeri Refet papa ile bera bu uuntakaya memur edilmişti. in Rüşü kareyi İlnbella karar hea Şakir Bey Edirnede müstakil > O urada emvali metruke arasm- ag yan her kunaba, hatta köyle- Men müskirat kanunu mevkii mer'iyette duğu için bunlara kimse talip sila Barşisaylar; emeli mam» lerine sevkedilmek üzere cüzi bir Atla satıldı. Bir müddet sonr men'i At kanununun Ilgas için fazla ba- ilanın başında Şakir Beyi görlye- Bir de Trakyanın kuftuluş zamanla ei düşman istilâsile pek bitap bir Yan, iniş olan Trakya ahalisinden 4m barcu,, namlle Trakya cemiyeti yma büyük mlkyasta Zahire Haneal yü, Bunun mahalli sarfıda “e kadar Trakya ahalisince mâlüm ir. Lütfen bu cihetlerinde izah mesi mümin müdür ?.. “SON POSTA, NIN Tefrikası: Nö 29 mayo ile çalışıyorlar. Sokaklarda mayolarla geziyorlar.. Geçen hafta içinde Avrupanın bazı yerlerinde, bilhassa Her Tarafta Deniz Mayolarile Mektuplarınızın Gir- G ez il Ş. OK... İstiyorsanız — Dülgerler müthiş sıcak dalgi- ları geçti. Bu sıcaklar Londrada o kadar müthiş bir şekil aldı ki halk elbiselerini çıkarıp s6- kaklara deniz mayosile döküldü. Buradaki resimler size sıcaklar karşısında halkın sokaklarda, çarşıda, fabrikalarda nasıl milyonlarca kilo şarap kalmıştı. | gezip çalıştıklarmı gösteriyor. 115 lik Birİnsan Adanada Adana'da” Siptili denilen sebze pazarında bakkal İbra- him ağa bu sene tamam (115) yaşına girmiştir. İbrahim ağa- mn dişleri mükömmel olup kuvveti yerindedir. Yedi çocu- ğu olan bu ihtiyarın bugün çocuklarının torunları (vardır. Kendisi ile görüşenlere evlen- miye niyet ettiğini söylemek- tedir, MUHARRİRİ MORİS LÖBLAN Sum Arsen Lüpen'in Son Sergüzeşti mama İMDAD GELİYOR S Kime karşı Madam? — Kocama karşı. karşı itham yoktur. Ben sade- en de hayrete düşüren leri zikrediyorum. nd dedi ki: Lİ benim aramdaki eş abbet büyük bir tecrübe iyi geçirmiş değildir. İzdi- bir mdan sonra ben onunla la seyahatlere gidiyordum, lez ü benim kocamdı. Fakat hi, ,*9un hayatına dair çok *€Y bilmem. Binaenaleyh, hadiseler, bizi onun harekâ- tini tetkike sevkederse hiç doğru Sözlerimde hiç kimseye | müteessir olmam. En düşünceniz neyse açık söyle- | Raul sordu: — Size bazı sunller tevcih | edebilir miyim? — Şüphesiz. — Büyük pederiniz vefat | ettiği vakit, Mösyö Gersen Paris'te mi idi? — Hayır. Biz Bordo'daydık Kâterin'in telgrafı üzerine er- tesi gün geldik. İbrahim ağa yarım saatlik bir mesafeye hiç dinlenmeden gidip geri dönmektedir. Daha garibi şu ki İbrahim ağa ötedenberi itiyat etmiş olduğu yirmi beş dirhem içki- sini de her akşam almaktadır. Dinletecek derecede şark musikisine de aşina olan İbra- bim.ağa ara sıra şarkı ve gazel de okumaktadır. — Nereye indiniz? o — Büyük babamın aparir ” edilmişt Konya'da Yeni Fırka Konya, 11 ( Eylül ) Serbest oCümhuriyet (fırkası Konya. merkez ocağı idare heyeti bugün Doktor - opera- tör Muhsin Faik beyin riyaseti altında teşekkül etti ve tesçil muamelesi için vilâyete müra- caat etti, Fırka binası ihzar » Memleketin tanın- şöminenin üstüne koydum. Ba- bamın defninden sonra noter — Zevcinizin odası, büyük | dolabı açmak için anahtarı pederinizin istirahat ettiği o- | oradan almış. daya uzak mı idi? — Çok yakın. — Zevciniz ölünün başında bekledi mi? — Son gece, benimle nö- betleşe bekledi. — Odada yalnız kaldı mı? — Evet, — Odada M. Montesyönüm İ evrakını koyduğu bir çekmece veya dolap var midi ? — Bir dolap. — Anahtarla mı kilitli ? — Hatırlamıyorum. Katerin dedi ki: d —Ben hatırlıyorum. Büyük babam öldüğü vakit dolap Rual elile kuru bir hareket yaparâk söyledi: — O halde mösyö Gerse- l nin o gece bu vasiyetnameyi ; açımış olmasına hükmedilebilir. Bu sözler üzerine Bertrand isyan etti: —Ne söylüyorsunuz? Bu, kor- İokunç bir şey, Onun bu işi yap- tığını ne hakla iddia edebili- İ yorsunuz? i Raul cevap verdi: —Çünkü M. Gersen, Lilbon- da, Fameronla buluştuğu gece, bu vesikayı dosyaya koyması için yirmi bin frank verdi. — Peki, 'bu sahtekârlığı İ roman neşretti. Bu roman çok |* Sarışın Ve Esmer Meselesi. Hangisi Sevilir, Hangisile Evlenilir Sarışın Kızlar Bundan iki sene evvel (18) yaşında bir kız “Erkekler sa- rışınları sever, isminde bir muvaffak oldu, çok satıldı ve tabii etrafında birçok gürültüler kopardı. Hakikaten erkekler sarışın- lari mı severler? Bu sual etrafında hayli tet- kikat yapıldı, birçok mütalea- lar yürütüldü ve nihayet şu neticeye varıldı: Erkekler sar- şınları severler, fakat esmer- lerle evlenirler. Bu netice iki tarafı da tatmin ettiği için umumiyetle doğru olarak ka- bul edildi. > Bence böyle umumi bir kaide koymak doğru değildir. Yalnız bugünlük ( bildiğimiz hakikat şudur: Sarışınlar esmerlerden esmerler sarışınlardan daha çok hoşlanırlar. Mütezat tiplerin birbirlerine karşı olan cazibe- leri daha kuvvetlidir. Gene bugün bildiğimiz ha- kikatlerden birisi şudur ki, sa” rışınların güzelliği muvakkat ve çabuk geçicidir. Ekseriyetle doğurduktan veya o Otuzunu geçtikten sonra sarışın kadın lar solmıya yüz tutarlar. Sarışınlar narin çiçeklere benzerler. Ufak bir hastalık, biraz yorgunluk onu derhal yıpratır. Buna mukabil (sarışınlar gençliklerinde daha cazip, daha gözel olurlar. Tabiat onların çabuk solma kusurlarını bu suretle telâfi etmiştir. Sarışınların güzeli azdır, fa- kat çok caziptir. Hele göz, kaş, saç ahengi içinde tam | | mış ve nafiz zevatından mü-| rekkep olan bu teşekkül bele- | manasile bir içim su denilecek kadar cazip olan sarişın güzek ler pek çoktur. Hanım Teyze ! diye intihabatına iştirak ede- cektir. Namzetlerini tesbit ile meşguldür. Kendilerile temasa iğii muhalefet o erkânı (intihabatı kazanmaları ihtimalinden kuv- : vetle bahsediyorlar. Aza mik- tarı söylendiğine göre (1300) kişiye baliğ olmuştur. DE : İ açıktı, anahtarı ben aldım ve | niçin yapmış olabilir? — Evvelâ bu vasiyetnameyi okumak ve sizin, yani dola- yısile o kendisinin (aleyhinde olan omaddeleri değiştirmek için, — Fakat vasiyetname be- nim aleyhime değil. — İlk bakışta böyle görü- nüyor. Vakıa hemşirenize daha fazla hisse bırakılıyor amma, bunu telâfi için size de altınla tazminat veriliyor. Fakat bu altın nereden geliyor? İşte Mösyö Gersenin kendi kendine sorduğu bu olmuştur. Ne olursa olsun vasiyetnameyi koydu ve altının sırrım ifşa eden melfuf vesikayı da teda- rik etmiye karar verdi. Fakat bu vesikayı bulamadı. İki ay Kloş Rop ; ilmin. | sonra, Radikatelin cebine | Bu robum etekleri tabii su- rette ve kloş halinde iner, Üst kısım, etekten ayrıdır, bir nevi yelek şeklindedir. Kollar, beyaz dantelilarla süslenmiş” tir. Etek tercihen siyah krep- lerden intihap edilmelidir. " — TAKVİM — Gün s0 14 - Eylül 1030 Bir Arabi Rumi 20 Rebiğlahar-1949 | 1 -Eylül - 1344 VakıEzaniVasati | Vakat.ErantVastt Güneş (11.15 | 539 | Akşam (12— 1823 Öğle | 547 1210 | Yatm | 155 1957 İkindi | 20 (1843 (| imsak |933 (357 etrafında dolaşmıya mecbur oldu. — Buna nereden hükmedi- yorsunuz ? O benim yanımdan hiç ayrılmadı ve daima beraber seyahat ettik. — Hayır, daima değil O zaman zevciniz Almanyada bir seyahat icat etti. (Ben bunu hemşirenizden öğrendim.) Hal- /buki Almanyaya filân gitmedi ve Sen nehrinin öte tarafında yerleşti. Kilböfte oturuyor, gece- leri bitişik ormana geliyor, Voşel ananın kulübesinde kalıyordu. Gece yarısı kayanın arkasın- dan duvarı atlıyor, şatoyu zi- yaret ediyordu. Bu ziyaretler faydasız oldu, çünkü ne altın tozun sırrını, ne de kendisini bulamadı. —. lArkası var) ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: