17 Ekim 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

17 Ekim 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kari Gözile Gördüklerimiz Tütüncülerimiz İnhisar İda- ressinin Harekete Geçme- sini Bekliyorlar ssadi mubahaselerde ııııî::. İıı:rn. ak' sık mevzubaha olmıya başladı. Hakikaten itiraf etmek Tâzımdırki tütüncülerimiz şok sıkıntılı bir haldedir. Kendim olmakla mahsu- geldiğini bilirim. liyetimizin İzmir gibi tütün mın- takasında —olması — maruzatımın mazariyattan — ziyade — hakikate kın olduğunu ifade eder. Bu sene mutat olan mubayan zamamı — birkaç ay geçirilmiş olmakla zürra çok müşkül vazi- yete düşmüştür. Ve bu meyanda banka vadelerinin bitmiş olması çiftçiyi fazla faizle para almıya ve yahut tütünlerini terhin etmek gibi acı bir hakikate sevketmiş- tir. Birkaç gün evvel filhakika piyasa — açılmıştır. Fakat iddia edildiğine göre; fintlardaki düş- künlük — kumpanyaların — ittifak ettiğindeh ileri geliyor. Şüpbesiz tütün kumpanyalarını bu hare- kete sevkeden sepep tütüncüleri- mizin parasız kalmaları ve tütün- lerini beş aşağı, beş yukarı mut- laka satmak ıstırarında — bulun- malarıdır, Zürram — vaziyetini takviye edecek, —bunu vazifesi hududuna alan Tütün İohisarının bir an evvel harekete geçmesi lâzım değil mi? Tütünlerimizin lâyık olduğu kaymeti — bulmaması — müstakbel zeriyatın ekilmemesine sebep ola- cağı aşikârdır. Zürra, mahsulün ucuz fHlatla gitmeden Tüzimgelen tedabirin alınmasını Tütün İnhisar İdaresinden bekliyor. Lütfen ma ruzatımı İlk nüshalarınızda sütunu mahsusuna dercini rica eder hür- metlerimi sunarım efendim. Karliniz Nigazi İlhami Tehlikeli Bir Vaziyet a — Yeldeğirmeni Şeyh sokağı kaldı- rımları maalesef ectuz senedan- beri tamir yüzü görmediğinden ahali kışın çamurdan, yazın toz- dan ve geceleri de (her evde elektrik bulunmasına rağmen ) ziyasızlıktan müştekidir. Çöpçü- nün bu sokağc baftada bir defa uğraması hasebile çöpler solağa atılmak surstile sıhhati umumiye inlâl edilmektedir. Kaldırımın berbatığı ve ci varın da yokuşlarla muhat bulunmasına binaen kaldırım v mirinde İstical gösterilmezse manzallah herhangi bir yangın vukuunda İtfa.ye İş göremiyecek e bu vaziyet karşı- da birkaç mile meskensiz caktır. Cemalettin Cevaplarımız Çorlu Maliye dairesinde müs- tahdem M. Reşat Beye: Tefrikamızın hiçbir kı kitap halinde çıkmamışt'. henüz Son yirmi dört saatlık dün- ya siyasi hâdiselerine ait ak dığımız telgrafları şöyle hulâ- sa ediyoruz: İngilterede intihabat müca- delesi devam ediyor. Bütün fırkalar ve siyast teşekküller harekete geçmiş bulunuyorlar. Başvekil Mak Donald ta kendi hesabına mücadeleye girişmiştir. Mister Mak Do- nald bu çetin mücadelede bütün bir muhalefete karşı göğüs germek mecburiyetin- dedir. Sabık Amele Fırkası Lideri- nin bu siyasi kavgada en büyük düşmanı eski fırka- sıdır. Mücadelenin — bugüne kadar alınan neticeleri,! ilerde kimin lıuınıuşıı hakkında henüz esaslı bir fikir verecek mahiyette değildir. Bununla beraber düne kadar gelen haberler Mister Mak Donaldın etrafındaki milli blokun ka- zanacağı ihtimallerini arttır- maktadır. Bu blokun en kuv- vetli cephesini muhafazakâr- lar teşkil ediyor. Fakat Mister Mak Donald el'an Amele Fırkasına mesup olduğunu söylemektedir. Baş- vekil evvelki gün uzun bir nutuk söylemiştir. Bunda di- yor ki: Nasıl Bir Netice V Almanya. Faşistlik İstemiyor Almanyada meb'usan mec- lisinde hararetli içtimalar el'an devam etmektedir. Müfritler her fırsatta hükümete hücum ediyorlar. Bununla beraber demokrasi - taraftarı - fırkalar, prensip itibarile hükümete muhalif olmakla beraber müf- ritlerden — gelecek — tehlikeyi bertaraf etmek maksadile hü- kümete itimat reyi verme ka- rarındadırlar. Son gelen şu telgrafi okuyunuz: Berlin, 15 (A. A.) — Yeni kabinenin programının Rayh- ştag — meclisinde mllzakeresi esnasında M. Brayşe nutkuna nibayet verirken kararname- ler hakkındaki - tenkitlerine rağmen hükümete İtimat reyi vereceğini, çünkü Alman fa- şistlerin cümhuriyete ve de- mokrasiye hücum — etmekte olduklarını söylemiştir. Maliye nazırı M. Dietrih M. Şahtın iddirlarını yeniden çörütmiye çalışmıştır. ! ©ON POSTA ünyada Olup Biten Hâdiseler İngilterede Meb'usluk Mücadelesi | El'an Ame'e iddia eden M. Mak Donald “Bugün iktidar mevktinde bulunan hükümet, —muayyen bir vazife ifasıma çalışıyor. Bu vazifeyi tamamladığı dakika da iktidar mevküni terkede- cektir. Ben! muhafazakâr Fır- kaya mensup değilim ve el'an Amele Fırkasının bir uzvuyum., Bu malümatı buraya kay- erecek? cek ayın ilk günlerine kadar devam edecek ve yeni Avam Kamarası 8 teşrinisanide açı- lacaktır. Eski meclis isterlingin su- kutile beraber kapanmıştı. Yeni meclisin ilk karşılaşacağı mesele ise yine para buhra- mıdır. Para meselesi mevzu- bahs olurken bilhassa gümrük siyaseti de büyük bir rol oynamaktadır. Bazı fırkalar gümrüklerde himaye sistemine taraftardır. Bazıları serbest ticaret esa- sını müdafaa ediyorlar. Bu arada liberaller de şöyle bir program neşretmişlerdir : * 1 — Kambiyo fiatlerinde istikrar temini ve para usul- lerinde ıslahat icrası; 2 — Harp ve tamirat borç- larının azaltılması ve müm- kün olduğu takdirde iptali; 3 — Bütün milletlerin silâh kuvvetlerinin tahdidi; 4 — Bütün memleketlerin ve — milletlerinin — serbestçe Hicaret yapabilmelerini müm- kün — kılmak için gümrük tarifelerinin indirilmesi; 5 — Yukarki 4 maddede dettikten sonra şu neticeyeye varabiliriz: İntihabat mücadelesi gele- Japonya iH Mızıkçılık Ediyor Japon ve Çin ihtilâfı da son günlerin bir türlü halle- dilemiyen meseleleri — arasın- dadır. Akvam Cemiyeti henüz bir hal şekli bulamamıştır. ve hulnuîı da yok gibidir. Çünki — Japonya Mançuri mıntakasından vazgeçmemek azmindedir b" giue*jıso':y:' iyi bir hayal al rl::î:nyıdi altında — bulun- durmak kararını vermiştir. — halde Akvam Cemiyeti bu işi en kestirme yoldın halletmek için Çinlileri kan- dırmıya çalışacaktır. Fakat, dün gelen !dî'_'lf". larda — okuduğumuz — gibi Şimali ve Cenubi Çin l:lükâ- metleri birleşip te hakiki ve pürüzsüz bir Çin V teşekkül ederse vaziyet Nne olacaktır? Tabil o zaman Japon- lar kısmen fedakârlığa yanaşa> caklardır. Ancak Çinliler mut- lak şekilde harekete geçecek olurlasa yeni bir harp facla> sına şahit olacağız demektir. — TEFRİKA NUMARASI 14 YARIŞ — S Çiftlik sabipleri, cömert acam- lardı. Kuzular keserek, helvalar Pişirerek gönülsür — gönüllüleri mizafir ermişlerdi. Milyoner 2704 çadırdan çadıra, odadan odaya Zezerek hemşehrilerini ııırlıîlırd.uy tr mangaya — birkaç mültefit | tümle savurarak — minnettarlık Sigteriyordu. - Bosnalılar zahmetli, fakat t ehe ikesiz bir zaferin zevkini kendi Yurtlarında çıkarmak için istical Sttiklerinden Atlı Ağa Ooğulları Şifliğinde fazla kalmadılar, kut- Kzdlan ezii — aralarına - aldılar, »::'k—ııw.ı..î. döndüler. Daha YAZAN: * * mişlerdi ve bütün halk, gönüllü- ler tarafından kurtarıldığına za- hip oldukları Genç Mustafayı ) arşılamıya koşmuştu. Milyoner Hacı, bin bir çeşit ihtikâr İle elli venede topladığı paranın yarısını kemiren bu ma- çeranın şöyle bir neti masından memnundu. Parayı İn- n kazandığını, bugün sayi iki bin yük akçeyi ine kazanabilece- üteselli oluyordu un kurtarılması şerefine ;:v ,llkı:;nk akçe daha döküyordu. 'O samanlar Saraybomanın bir konarında Kılavuzoğlu şanları ettiği bir, «z zamanda 'lni du'unınt denilen güzel bir mesire vardı. Bülbüllerinin çokluğu ile, ağaS” larının — bolluğu ile, yeryer akan sularının İetafetile Mmeşhur İdi- Hacı Sinan, işte © bahçede kazan- sofralar kurdur- uk eden zaferin bütün şerefi kendisine izafe olu- nan Hattat Hasan Pş. Hazretle- rini de oraya davet etmişti. Bir taraftan davullar, zurnalar çalı- mıyor, bir taraftan yerli kollarının saz takımı terennüm ediyor, daha Stede Valinin mehterhanesi r*” meler püskürüyordu. Hacı Sinanettin oturduğu çe dirin önünde birkaç yüz top çuha, birkaç yüz kese de çil akçe yardı. Bunlar, takip müfrezesine dağı- Vali Pş. Hazretleri de n Hacı Sinana verdirerek - gönüllülerin başbuğları için seklz, ga gümuş çelenk ve yirmi, otuz kil'at hazırlamıştı. gösterilen tekliflerin müzake- resi için beynelmilel konfe- ransların içtimaa daveti,, |Fransa Alacağından Vazgeçmiyor Fransa Başvekili M. Laval yakında Amerikaya gidecek, Cümhur Reisi M. Hoovrele gö- rüşecktir. Bu mülâkat mun- hasıran harp borçlarının öden- mesile alâkadardır. Bu itibar- la meseleye şimdiden büyük bir ehemmiyet verilmektedir. Amerik Cümhur Reisi harp borçlarının teciline hatta mü- him miktarda hafifletilmesine, bu suretle borçlu mevkiinde bulunan Almanyaya biraz ne- fes almak kabiliyeti verilme- sine — şiddetle — taraftardır. Fakat cihan harbinden pek büyük bir zararlaj çıkan Fran- sa, alacaklarının santiminden bile vazgeçmek istemiyor. M. Laval — nazırlarını — toplamış, kendilerine bu mülâkat hak- kında izahat vermiştir. Buna mukabil Amerika Cümhur Reisi de bir tebliğ neşrederek bu mülâkatın tam bir serbesti da- hilinde geçeceğini halka bil- Kadın Ve Kalp İşleri Kızın Yapabileceği En Büyük Hata Kendinden Küçüğile Evlenmek Bir iki gün evvel kendin- den az büyük bir kızla ev- lenmek — istiyen bir gence verdiğim nasihati okuyan bir genç hanımdan, —uzun bir mektup aldım. “ Size ha- yatımda yaptığım en büyük hatayı anlatayım,, diye başlı- “yoör ve diyoör ki: “Ben, bir kadının hayatında yapabileceği en büyük hatayı yaptim. Kendimden on yaş küçük bir gençle evlendim. Evlendiğim zaman 35 yaşında idim. Sevdiğim genç yirmi beşine yeni girmişti. Fakat onu öyle sevmiştim ki, gözle- rim kararmıştı. Dünyayı göre- miyordum. Evde ailemin sır- tına yük olmaktan da kurtul- mak istiyordum. Evin en bü- yük kızı olduğum için bütün işler benim üzerime kalmıştı. Evi ben temizliyor, çocuklara ben bakıyor, her işi ben gö- rüyordum. “Sevdiğim genç te, her- hangi bir kızın iftihar duya- cağı bir adamdı. Onu tram- vayda tanımıştım. Biletçiye bilet parası verirken on pa- ram eksik çıkmış bu genç arkadan on parayı tamamlı- yarak teşekkürümü davet et- mişti. Dostluğumuz buradan başladı. Aileme bu erkekle evlenmek - İstediğimi söyledi- ğim zaman herkes gülmüş ve şaşırmıştı. — Bu gençle, senden yaşça bu kadar büyük bir gençla nasil — evlenebilirsin, — diyor, inanmak istemiyorlardı. Evlendiğimizin Ük ayı, saa- det içinde geçti, fakat bu yaş farkı daima içimi kemiriyordu. Fırsat düşüdükçe sorardım: — Senden yaşlıyım diye rencide oluyor musun? Daima şu cevabı verirdi: — Ben ciddt — kadından hoşlanırım. Züpbe ve çıtkı- rıldım kızlarla başım hoş de- gildir. Fakat saadet bu uzun dirmiştir. Fakat öyle anlaşılıyor ki Fransa bu meselede farla bir fedakârlık yapmıya yanaşmı- yacaktır. Bu takdirde ne olacak ? Bugün için bu suale cevap vermek en babayiğit diplo- matların Lile yapamıyacakları çok güç bir iştir. sürmedi. İçim şüphe içindi di. Bu genç erkeği kendime bağlamak için ne yapmadım. Üstüme, başıma, tuvaletime ehemmiyeti — verdim. Hatta — bedeni hırekeuel". başladım. Fakat otuzundan sonra ne yapsanız — sırıtiyor. Birgün biraz geç kalsa, bir yerde bir ahpaba, bir tanıdı- ğa rastgelse, kızarır terlerdim. Nihayet korkum — tahakkukk etti. Kocam bir gün ortadam kayboldu. BBu — gaybubetler tevali etti. Günler haftalara, haftalar aylara bindi. Nihayet evimde yalnız ve dul kaldım. Bütün mes'ut günlerim birkaç ayı geçmedi. Kıskançlık sahneleri yaptımı, onu başkalarına — gitmektem men'e çalıştım. Olmadı, o madı.. Otuzundan sonra bu işler kolay olmuyor. Bir genci zaptetmek göründüğü kıiui basit değilmiş. ! İşte bugün dünyanın €n bedbaht kadmnıyım. — Şit düşünüyorum da, mes'ut ok duğumu zannettiğim günleri- min bile bedbahti içinde geç tiğini anlıyorum. Onun için Hanımteyzeciğim, ldııııeyı._! amma kin.seye aralarında bü- yük yaş farkı varkken evlen meyi tavsiye etmeyiniz., azami * Bir çocuk babası soruyor: “Çocuğuma — hocası fazla ev işi veriyor. Çocuk vazife- sini bitirinciye kadar yatmıyor. Uykusunu az alıyor. Ne tav« siye edersiniz? , Çocuk dersten evvel uyku- ya muhtaçtır. Ders var diye| çocuğu nasıl aç bırakamazsa- | mız, vazifesi olduğu için de| uykusuz kalmasına razı oharr| yınız. Çocuk için br uyku saati tayin ediniz ve hiçbir vesile ile, © zamanın geçmesine müsaa- de etmeyiniz. Çocuğunuz vas zifesini akşam Üzeri yapmıya alışmalıdır. | —— TAKVİM — Ota S1 -17Tş.evel- 931 Hımr 165 | Rumt ğ 4 -Teşrinevel-1$47 | vakitsezani- vasali | — | Akşaml12.—| 17,19 Yatar Dzsr| 1909 | İmsak TL03| 438 Arabi 4 Cemaxiyelah.350 gekit-ezanİ-saeatt Cüney/12 42 Öğle, İsin Ci ŞA 690 (12.00 9.35 İ156S Hulâma bütün Bosna halkı sürur. içinde idi, herkes gülüp eğleniyordu. Milyonerin kona- gında ayrıca tertibat alınmıştı. Düzüne ile kurbanlar hazırlan- mıştı, İlâhi okuyacak hafızlar gö- melenmişti, gece yakılacak meşa- leler sıralanmıştı, renk - renk fi- şekler ve çarkıfelekler getirtil- mişti. Nihayet — gönüllülerin — alayı füııııdn. Atlıağa — oğulları çift- İğine darmadağın bir vaziyette adım atmış olan bu başıbozuk #Örü, Bosaasaraya girerken mun- tazam bir müfreze yürüyüşü ya- pıyordu. Her manga bir başboğun emri altında İlerliyor ve müfre- zenin tam ortasında milyoner sadenin yakışıklı endamı seliyordu. Neş'eli müfreze, Kılavuzoğlu bahçesinin tam GÖnünde durdu ve Vilâyet Müftürü uxzun bir dua okuyarak onların mevaffakiyetini ten'it, Allahın İütfunu tebcil et- tikten #sonra milyoner Hacının kâhyası genç Mustafanın koluna girdi, Müftünün ehni, ' ahasının ayaklarını öptürdü ve müteakı! delikanlıyı — Vali — Hazretlerinin huzuruna götürdü. Hattat Hasan, sabahtan beri bıyik fah ile meşguldü, düşünceli bulunuyordu. — Milyoner x .denin çadıra girmesi Üüzerine kendini topladı, eteğine doğru - iğilen gocuğun elinden tuttu : — Geçmiş olsun - dedi - in- şallah korkmamışaındır, —üzüntü çekmemişsindir. Bir voyvoda değil bin voyvoda yolkesenliğe çıksa bizi ürkütmez. Çünki Tasai uzadur, kötü kişileri kande olsa ezeriz. İşte seni de rehzenler elinden aldık, yurduna kavuştur- gdak. Hele otur, nofes al, bize de kıssanı ani En mühim İşlerin müzakeresi mrasında nihayet üç kelime söy- — liyen, kafa kestirdiği emada bile | sadece işaretle emir veren hej* betl! Vezirin milyoner — zadeya| bukadar iltifat etmesi, huzurunda oturtması, oçocuğun dağa kaldır rılması badar eiemmiyetli bir | hâc'ise idi. Çadırda bulunanlar bu büyük dilnüvazlığa Lerg için için bayret gösteriyazlardı. dele paşanın, — çocuğu yanı — bj Oturttuktan sonra: — Cana çok yakınsın, pok mcak — kanlısın. Yemeği yiyelim. Deriresi © hayreti katmerleş tizmişti. Mustafaya refakat etiniş olan kâhyaya etek öpüp çıkmak di şöyordu. O da vüklüm püklüm çadi aktı, Hacı Sinanın yanır na gitti, Vali Hz.nin göster bnrnk teveceühü Efendisine müj- deledi. Milyoner, oğlunun bu de- rece İltifat görmesini hoş bulma- makla beraber ves çıkarmadı! ( Arkası var )

Bu sayıdan diğer sayfalar: