21 Ekim 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

21 Ekim 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA Fırtına - Çok Müthiş - Oldu (Baştarafı İ inci “sayfada) oturan boyacı Bayram Ağanın zevcesi Huriye Hanım ile üç yaşındaki kızı Fatma enkaz altında kalmışlardır. İnhidam esnasında derhal imdada ye- tişmek mümkün olamadığın- dan zavallı ana ile kız. enkaz < altında inliyerek can - vermiş- | lerdir. Kadıncağızın sekiz ay- - hik gebe olduğu da- anlaşıl- miştır. —— ÂAynı odada bulunan Huriye Hanımın babasile annesi de enkaz altında kalmış, fakat | bünlar — mucize abilinden kurtulmuşlardır. Yine fırtına - yünde de bir ev yıkılmış, evvel tahliye edilmiş olduğu tir. Bunlardan başka yangın yerlerindeki klübeler de tama- men yıkılmıştır. Ayrıca sokak, cadde mey- danlardaki — ağaçlardan — bir çoğu da kırılmak ve kökle- rinden sökülmek suretile dev- rilmiştir. Bu arada Polis Mü- dürlüğü bahçesinde bulunan asırdide ceviz ağacı da fır- tına gecesi büyük bir gürültü — Hle kökünden sökülerek yı- < kılmıştır. Diğer taraftan fırtına Ev- kafa ait binalarda da hayli hasar ve olmuştur. Ezcümle Ayasofya minare- — lerinin külâblarındaki kurşun- lar fırtına yüzünden kâğıt gibi parçalanmışlar, Yenica- — minin de kubbe — kurşunları da sökülmüştür. Fatihteki Hırkaişerif camisi ile Mehmetpaşa camisinin du- varları — fırtınanın — şiddelile — yıkılmıştır. "Fırtını karada olduğu ka- dar denizde de tahribat yap- miştir.. Bu arada Haliçte birçok sandal ve kayık bat- miş, miktarları henüz tesbil edilememiştir. Rüzgârın şiddetinden bazı erlerde elektrik — telleri de ıopııı ve semtler bir müd- det karanlıkta kalmıştır. Bu arada yerlerinden kopup uçan mağaza tabelalarile keremit- lerin ise hesabını bulmak tabii içtür. 60ğ"ırzt'ıüııııım şiddetinden Un- kaj köprüsü bozulmuş, be- ktğ;:ıkiprhhn her iki tara- — Hini kapatarak vesaiti nakliye- nin geçmesini menetmiştir. Bununla beraber fırtınanın Haydarpaşa mendireğinde yaptığı tahribat çok müthiş y ur. Haydarpaşa rıhti- mına bağlı bulunan Mahmut sovan yüklü, Mehmet ve Arif Reislerin kömür yük- H, Al, Mehmet ve Davut Reislerin buğday, Mehmet Reisin kum, Mehmet Ali Re- isin arpa, başka bir zatın tuzlu balık yüklü motör ve mavnaları tamamen devrilmiş ve batmışlardır. Bunlardan — başka - (19) tane de boş mavna ve sala- purya batmıştır. Batan mavna ve salapuryalar mıııdiıex'm içerisini enkaz ile doldurdu- dan dün Haydarpaşa is- elesine vapurlar yanaşama- mıştır. Talribatın. Boğaziçine alt kismı da şudur: Anadolukavağında Hurşit ve- isin bir yelkenlisi ve bir san- dalı, Rasim reisin 3 tonluk mc- törü, Paşabahçe İspirto Fabrikası 4 dür Muavini Niyazi Beyin — sandalı, Mustafa Reisin balıkçı . i PAZAR OLA İKarşı ]Karşıya Şimendiferde bir. kadın ve bir erkek karşı karşıya oturuyorlar ve - biribirlerini hiç tanımıyorlardı. Erkek, bu çirkince kadına çok dıkkatle bakıyordu. Ni- hayet dedi ki: — Bu bakışımı mazur gö- rünüz Hanımefendi, bendeniz ressamım, Kadın: bınlan oldu, gülüm e &: &, Öy.e mi? dedi. — Evet, hanımefendi, memnun W ka- ve yağmurun tesirile Bakırkö- | rikatür yaparım. fakat ev esasen bir hafta HorlaMa için facia ile neticelenmemiş- Meselesi — Geceleri horlar mısınız ? — Dün gece, horlayıp hor- lamadığımı anlamak için sa- baha kadar uyanık durdum, hiç horlamadım ! Tabii Bir Eğlence Saip Bey, Anadoluda bir hana inmişti. Oradaki yol- culardan birine sordu: — Geceleri Bu handa ne ile vakit geçiriyorsunuz ? — Pire ayıklamakla, tahribata — sebep B. ır Hediye Karakolda, — komiser, bir adama soruyormuş: — Bu saati niçin aşırdın ? Sebebi ne? — Efendim, bugün zevcem- le izdivacımızın yıldönümü. Ona hediye götürecektim. Hizmetçi Ve Balıklar Hizmetçi balık tavasını sof- raya getirdiği vakit Hanım sordu: — Ayol, bu balıkları yıka- madın mı, temizlemedin mi? Hizmetçi şaşırdı: — A.. Ayol, hanımcığım, bu hayanların bütün ömürleri *u içinde geçiyor. Günlerin Kısalığı Biri arkadaşına sormuştu: E"Gülılır ne 'dıık“ kısaldı ? umla — ayrıldığım n- denberi. ğ ai kayığı, Kahveci Salâhattin Ef. nin sandalı batmışlardır. Ayrıca Mehmet Relsin mav- nası, 3 balıkçı kayığı, Bekir Mustafa Reisin yelkenlisi, Ah- met Reisin 100 tonluk motö- rü de karaya oturmuşlardır. Diğer taraftan limanda şa- mandıraya bağlı bulunan Meh- met reisin 3500 teneke gaz yüklü motörünün — hala! kopmuş ve me;hul bir semte sürüklenmiştir. Ayrica Beyk 7 'a İstandart- ovil kumpanyasına ait mavna- lardan da birkaçı batmış ve benzin dolu tenekeler denize dökülmüştür. Bunlardan am- cak (195) teneke benzin de- nizden çıkarılmıştır. Memlekette Hava Vaziyeti Dün şehrimizde olduğu !ılıı Trakya, Garbi Anadolu, Ege mıntakası, Orta Anadolu ve kısmen Cenubi Anadolu da ve Ankarada da yağmur yağ- mıştır. AT MK S , Çeşmeler Za Yolcu — Hasan Bey... Çeşmeler kurumuş, hiçbiri ukmıyor. Hasan Bey — Bu gidişle, susuzluktan, iki gözümüz iki ceşme olacak, merak etme ! Ekmek düştü bq—kıırn;l.- Biri indi, biri çıktı bem şaştım bu gidişe et fırladı yetmişe çarşılarda kol gezdir Mubiddin Bey gözünü at bir çare bul bu işel.. Hem Valisin, hem de Rei * Patlıcandan pestil yaptim, domatesten dondurma; Şalgam ektim geçen sene çıktı bu sene hurma. Baklavayı çok severim, kadayıfı -hiç sorma. Kompostoya bayılırım, hele sarığı burma l.. * Fırtınadan canım yandı, başa gelen felâket. Eu yıkıldı, çadır. kurdum olur mu bu rezalet? Papel nanay, metelik yek fakat yine yaşarız. Ne sihirdir, ne keramet, buna derler marifet ! Pazar Ola Hasan Bey ai | Tereddüt ı ü uşak — Hasan Bey, bunlardan hangisi Hanımefenci, hangisi Beyefendi, bir türlü ayıramıyorum. |Otomobil Kaybolmuş Pazar ola Hasan Bey bir garajın önünden geçiyordu. Garaj sahibine bağırdı: — Pazar ola otomobilci başı! — Garaj — sahibi — kederli sederli başını salladı: — Ah, dedi, Hasan Bey, aşıma gelenleri sorma, bir akika — evvel buradan bir Sılür Hasan Bey: — Aman, - dedi, apılarını — kapa, damları ara. Cafa ' di SI Doktor hastayı muayene ettikten sonra dedi ki : — Çok zayıfsınız, biraz şu kafa işinizi bırakın da istirahat ediniz. Hasta — meyus başını salladı : — Kafa işini bırakmak kabil — Neden? Muharrir misiniz? — Hayır: Berberim. Genç Kız Bir genç kız, ihtiyar bir adama ne dese beğenir siniz? — Oğlunuzun desti izdiva- cını talep edebilir miyim? garajın içerideki bir bulde Diş Fırçası Mahmut çok pisti. Bir gün bir arkadaşile otelde kaldı. Ertesi sabah, masanin Üstün- de bulduğu bir diş fırçasile dişlerini temizlemiye kalkınca arkadaşı bağırdı: — Hişt, yahu, © benim fırçam ! Mahmut fırçayı — elinden bırakarak : — Affedersin, dedi, ben de bizden evvelki müşterilerden biri buraya bıraktı sandım. Doktorlardan Şikâyet Hasis Bir adam doktorlar- dan şikâyet ediyordu : — Ne para canlı adamlar, diyordu, benim —çocuk bir yirmi kuruşluk yutmuş. Bunu doktora çıkartmak için iki lira verdim. Aktör Diyor ki Bir aktör keudini methe- diyordu ( Ertuğrul Muhsin B. zannetmeyiniz ), diyordu ki: — Sahnede rclümü yapmıya başled ğim — vakit ahaliyi hiç gözüm görmez, âdeta salonda hiç müşteri yokmuş farze- derim. — Doğrudur, sen sahneye çıkınca salonda bir kişi ka- miyor. Dilenci Değilmiş! Bir yolcu, genç bir dilen- ciye sordu: — Bu yaşta utanmıyor musunuz? - ğîcndim. mesleğim di- lencilik değildir; — seyahate çıkan pederime vekâlet edi- yeruzm. dilenmiye VE MİZAH Çrs e ;İki Banka Aleyhine Dava Açıldı Adana, | Hususi - muhabiri” mizden | — İstanbul avukat” larından Mehmet Behram Bef Adanaya gelerek — iflâs konkordatoları işgal eden Motozadeler hak” kında bazı kanuni muamele* lere tevessül ettiği gibi Os” manlı ve Şark Fransız. Ban” kaları aleyhlerine, vekili bus lunduğu — Koömmerçiyale İtak yana Bankası namıma mühint bazı davalar da açmıştır. Mahr keme cevap vermek üzere Osmanlı — ve Şark — Fram sız Bankalarına on günlük bir mühlet vermiştir. Bu davalar, mahiyetleri — itibarile — efkâri umumiyenin büyük bir dikkat ve merakla takip edeceği meselelerdir. Salâhattin Feci Bir Cinayet Adana, (Hususi) — Mara$ vilâyetinin Fırnıs nahiyesinint sülüklü köyünden iki şahıs ayni köyden bir zavallıyı kurşunla öldürdükten — sonrâ cesedin üzerine yağ dökerek yakmışlardır. Hüviyetleri he- nüz anlaşılmamıştır. Jandar" malar iz üzerindedirler. Yarım kalan Bir Maç Kırklareli (Hususi) — Bu cuma günü şehrimizdeki Genç” lerbirliği takımile Vize takır mı arasında bir futbol maçi yapıldı. İlk devrede Gençler- birliği (1-0) galip vaziyette idi. İkinci devrede bir gol daha — attılar, fakat bunun üzerine Vizeliler sahayı ter- kettiler ve Gençlerbirliği ga" lip ilân edildi. j Ankara Maçları Ankara, 21 ( Hususi) — cuma günü burada lik maç” larına devam - edilecek, ev- velâ tekaütler arasında bir müsabaka yapılacak, — sonrâ da Çankaya ile Gençlerbirli; kıxıçıl:;ıcıyk!ır. erliyin Tarihi Abidelerimiz Edirne, 19 (A. A.) — Geçen seneki müthiş fırtma neticesinde harap olan kıy- metli abidelerimizin tamirar tına başlanmıştır. Bu meyandâ Selimiyenin dört minaresi de yapılıyor. Erkek Muallim Mek* tebinin pek mühim tamiratâ mühtaç olduğu görülmüştür. İşe başlanmak üzeredir. Bu Nasıl İştir? Adana ( Hususi) — Kilisit bugünkü coğrafi vaziyeti ma* lümdur. Burada halktan pek çoklarının — tarlaları — Suriyt hududu dahilinde bulunmak* tadır. Haber verildiğine gört mevcut müahede ahkâmınâ muhalif olarak Fransızlar bü tarlalarda yetişmiş olan malh” sulden âşar istemekte V© vermiyenlerin — harmanlarını? kaldırılmasına müsaade etme” mekte imişler. Oralarda yağ” muür mevsimi — başladığı —V© müsait bavalar kalmadığı içi harman halinde bulunan f sul de çürümiye yüz tutmuştU” Kilis gazeteleri acı bir lisaf” la bundan bahsile Hariciy* Vekâletinin nazarı dikkatit' celbetmektedir. Salâhattin İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: