30 Ocak 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

30 Ocak 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Siyaset Âlemi Şanghayda Sokak Muharebeleri Şanghay 29 — Zırhlı otome- billere rakip olan Japon bahriye | müfrerzeleri saat 23,15 te- Şang- hayın Şapsi denilea- kısımtdan | âznghıyı girmiye başlamışlardır. ilhassa Hang- Kong mımtaka- sında, Zırlılı otomobiller üzerinde bulunan Japon bahriyelilerile Çin- liler arasında şiddetli mitralyöz | ve tüfek âteşi teali edilmel, Şapsi mıntakasının bir. kısmı | * işgal edilmiştir. - Japon küvvetleri | şehrin Çin mahâllâtina girmek * İçin: Çönlileri —imtiyazlı Avrupa : Mmıntakasma — doğru sürmektedir- ler. İlk müsademelerde — Japon- şolardan ön Üç iyaralı düşmüş, Çinliler (50) kadar esir vermiş- lerdir, Hakiki —zayiat miktarı meçhuldür. Çin mahallesine giden “yol üzerinde bulunan İngiliz im- tiyazlı mıntakasına kadar gelen ““we bu mıntakadan geçmek istiyen bir Japon — zırhlı. atomobilinin | hareketime İngiliz gönüllüleri mü- * manaat etmişler, bunun üzerine ı otomobil, igeri dünmiye mecbur olmuştur. Avrupalılara ait bütün imtiyazlı mıntakalar, alelâcele gönderilen Avruapalı askerle gönüllüler ta- rafından muhafaza altına alın- mışlardır. Cemiyati Akvam Uyuya Dursun Cenevre 29 — Cemiyeti Ak- vam, Çin - Japon meselesi hak- | kındaki celsesini, 1 Şanglıyadan | alman endişe — verici haberler üzerine cumartesi ( bugün ) ak- tetmiye karar — vermiştir. Çin murahhsı M. Yen, Japonya hak- kında Cemiyeti Akvam misakının | (15) ve (16)ncı maddelerinin | tatbikini istemek üzere bükü- metinden talimat almıştır. Bu maddeler, Cemiyeti Akvam azasından — birinin, azadan bir diğeri aleyhine tecavüze geçme- zinden dolayı tecavüze uğriyan devletin, diğer azayla mütecaviz aleyhine — müştereken harekete eçmeyi Amir — bulunmaktadır. İ._',ıu Akvam, çok nazik bir vaziyet karşısında bulunuyor. -— TAKVİM -— ( CUMARTESİ| hi Gün 30 - Kâsani - 932 Kamm 86 Arabi Ruml VK > sani - 1348 Yi-Ramazan - 1850 Vakdt V.ti | Vakit Ezast| V. v Güneş | 1. ssi z e Akşam !ıı#ııı. T Yats |1 S1k İssak (iz. 1005 3 n Sjiz 27 adi |& 4 $ Japonyanın Bir Tamimi Tokyo 29 — Şanghayın Ja- polar tarafından işgali münase- bç(üe Japon Hariciye Nazırı M. Yaşizawa, ecnebi memleketlerde- ki bütün sefirlerine bir tamim göndermiştir. Bu tamimde, Çin memurlarının Japon aleyhtar! teşvik etmekte devam etmeleri neticesi olarak Japon menafi ve tebaasını himaye maksadile meş- ru addedilen tedbirlerin almması zarureti hasıl olduğunu — izaha memur etmiştir İngiltere İhtiyatkâr Nevyork 29 — Assosiyeted presin Vaşington muhabiri bildi- riyor: Şanghaydaki vaziyetin va- hkim inkişafını gizlemiyen ve bu- nu endişe ile takip eden reml makamların kat'i icraatta bulun- maları ihtimali çok kuvvetlidir. Her şeyden bu anlaşılıyor. Nin- resmi olarak, alınması düşünülen muhtemel tedbirler şunlar olabilir: 1 — Japonyaya her türlü kredi ve istikrazı ium:k. Japon mallarına Ambargo koymak, îngi- lizlerle müştereken Amerikanın iktısadi tazyik İcrası. 2 — Çin sularında müşterek İngiliz-Amerikan babr! aümayiş İcrası. Bu haber kaydi — ihtiyatla — te- lâkki edilmek lâzıandır. Çünki Çin * Japon meselesinde İngilte- Tenin tam bir güurette Âme- rika ile beraber yürümemesi çok muhtemeldir. Rusya Tehlikeder Bahsediyor Moskova, 29 Komünist Fırkası Merker! Komitesi Umum! Katibi M. Kaganoviç, Moskova Mintakası — Konferansında — söz alarak Avrupa devletlerinin â taksim etmiye karar verdiHıçı= ve orayı bir silâh su haline etirerek — Sovyet bir be sürüklemek —i lerini iddia etmiştir. Maamafih bu zat, Rusyanın sülh — siyaseti — takip ettiğini, Fakat tecavllze uğrarsa kendisini mlildafaa #debileceğini kaydetmiştir. EDEBi TEFRİKAMIZ : 19 AÇLIK Tada bir sessizlik içinde, orada Müellifi: Knat Hamsan Mütercimi: P. 5. da. —Ümitsizliğim —arttı. Çünki oturdum ve rütüubetli havada | ben vaktin daha fazla ilerile- uyuşup kaldım; yarı uyuklıyarak | diğini tahmin etmiştim ve, sa- düşücüyor ve üşüyordm. Vakit geçiyordu. Tefrikamın küçük bir şaheser olduğu mahakkak mıydı? Şurasında — burasında — kusurları olmadığını kimbilir? — Herşey yerli yerinde olsa bile yine red- dedilebilirdi ya, evet, sadece ret| Belki oldukça bayağı, — belki açıkça fenadı; şu anda kâğıt sepetine atılmadığını bana kim temin edebilirdi ? Sevincim sar- tlmıştı. Bir sıçrayışta kalktım ve mezarlığın dişarısına fırladım. Aker sokağında bir dükkânın camekânından saate baktım ve - gördüm ki öğleyi biraz geçiyor- at dörtten evvel başmuharriri aramak — nafile idi. akıbeti beni karanlık hissi kab- hulya ve rüya dolu olduğu halde işe yarar bir şeyler yazmış ol- mam ihtimali bana Okadar ax yordu. Tabit kendi kendi- mi aldatmıştım ve bütün sabab sevinmiştim... Bir hiç içini! Elbet- te!.. Birçok caddelerden geçtik- & ten sonra garip sokaklara saptım, müphem sahalardan ve tarlalar- im, nihayet sonunu gÖ- iğim bir yota düştüm. dan DETLe | Bu, yenl fevkalâde işe y muhitini gündür kullamlıyor. N Hi s SK D Tahtelbahiri Londra 29 — Denize daldık- | tan sonra bir daha su üzerine | çıkmıyan M- 2 tahtelbahiri ile muvasalayı temin etmek mümkün | olmamıştır. Tahtelbahirin ve için- | dekilerin kurtarılmaları ümidi ar- | tık kalmamıştır. Orada durdum ve geri dön- miye karar verdim. Bu gerinti beni ısıtmişli e ağır ağır, çok bitik bir halde geri döndüm. İki ot arabasına Tastladım; — araba- cılar yüklerinin üstüna — yüzü- uzanmışlar üyorlardı; ikisi de — başları ikisi de tasasız ve yuvarlak suratlı, Tabayylil '“l;:uki beni istintak . şanu veya bunu Soracaklar, benimle alay edeceklerdi. Hizalarına ge- lince bir tanesi beni çağırdı ve altında ne olduğunu kolumun Bir - battaniye, sordu. "dı-&lî kaç? diye sordu. — İyice bilmiyorum, üç filân olacak sanırım. ikisi de gülmiye başladılar. Yolumu kestiler. Tam © sırada kulağımın üstünde bir kırbaç şakırtısı duydum — ve şapkam cevabını keşfedilmiş bir projektördür. "','- bu projektör, tevcih edildiği noktayı ve eaun yeniş bir gibi aydınlatıyor. Bu alet ilk defa İngiliz donanmasında Alman 'kiyasetı' Cümhur İntihabı Şanghay Sokaklarında Muharebeler. Ruslar Harp Tehlikesinden Bahsediyor Bilhassa filo manevralarında Berlin, 29 — Mareşal Hinden- burgun yeniden Reisicümhur intihap edilmesi meselesi veni bir safhaya girmiştir.Başvekil, dün Reisicümhur ile Ceneral Gröneri ziyaret et- miştir. Belediye reisi M. Sam, in namzetliğini koyacak olan mütehayyizan ve ileri ge- lenlerden mürekkep mühim bir komitenin faaliyetini tanzim ile meşguldür. Bu komitenin önü- müzdeki hafta Alman milletine bir beyanname neşredeceği söy- leniyor. Diğer taraftan Bavyeralı bir. grap ta bir beyanname neş- retmiş, Alman milletinin kendisi- ni temsil eden devlet adamının arkasında bulunması — lüzumuna işaret etmiş ve bütün dünyada hürmet gören ve nüfuz sahibi olan Mareşal Hindenburgtan Al- man milletinin. müstağni kalamı- yacağı beyan olunmuştur. Mare- şalin Ceneral Gröneri kabul et- mesi, onun lehinde istifa edeceği şaylasımın çıkmasına sebep obk muşsa da bu şayia kat'i surette tekzip edilmektedir. Bu ziyarette bilhassa tamirat ve tabdidi tes- Hhat meseleleri görüşülmlüştür. tepomden fırladı. Bu delikanlılar bana fena bir oyun etmeden geçmemişlerdi. Öfkelenerek elimi kulağıma — götürdüm, — şapkamı çukurdan aldım vs yoluma de- vam ettim. “ Sen Jan ., tara- fandan bir adama rastladım ve bana saatin dördü geçtiğini ha- ber verdi. Saat dördü yeçmiş ha! De- mek sant dört olmuş! Şehre ve gazeteye gitmek için adımlarımı açtım. Belki başmuharrir uzun müddettir. gelmiş ve çıkıp git- miştiri Kâh yürüyerek, kâh ko- şarak, — sendeliyerek arabalara çarparak, yolcuları geçerek, atla- rın hizile yarış ederek, vaktinde yetişmek için deli gibi_ ileri atlı- yarak gidiyordum. Büyük kapıyı ti merdivenleri — dörder ââşd':' atladım ve kapıyı vurdum. Cavaj Pa? ” Gitmiş | Gitmiş ! Diye düşün- düm. Kapıyı açmayı denedim. kilitli değildi. Biu. kere gaha | |Ailede Geçimsizlik Ne Vakit Başlar? İnsan — evlenirken, ebediyyen mes'ut olacağı bulyasile sarhoş- tur. — Sevmiştir. veyahut — kalbi | henüz nihayetsir sevda kabiliyet- lerile doludur. Hayatın küçük ve ! ehemmiyetsiz dertleri henüz ba- | şınr döndürmemiştir. ' Zaten ev- lİenmeden evvel mes'uttur ve bu saadeti yuvasında da idame ede- ceğine kanidir. Halbuki — izdivaçta , saadetin muayyen şartları vardır. Eğer bu şartlar mekvcut.. değilse, az zaman sonra hararetini kaybeder. İki taraf biribirlerinin kusurlarını görmiye başlar, Bu suretle ge- çimsizlik başgösterir. İzdivaçlarda geçimsizliği, bed- bahtiyi — intaç ::;ı sel senelerdenberi — binlerce davası görmüş, ailelerin iç yüz- lerine girmiş bir hâkim şu suret- le hulâsa ediyor: 1 —İki tarafın biribirine karşı aİ, müsamaha, nezaket kaidelerini unutmaları. 2 — İzdivacın iki tarafa da — bir- takım ahlâki mecburiyetler vazettiği- nin nazarı dikkale allamaması, 3— Sinirlere hâkim olunamamast. 4 — Cinsi münasebetlerde birl- birlerini tatmin edememeleri. Bötün bu noksanların bir de müspet şeklini düşününüz. Yani iki taraf biribirine karşı af ve müsamaha ve nezaketle hareket ettiği, izdivacın vazettiği ahlâki mecburiyetlere riayet edildiği, sinirlere hâkim olunduğu ve iki | taraf ta biribirini manen ve mad- deten tatmin ettiği zaman, ge- çimsizlik, kavga —için — ortada sebep kalmaz. Bütün bunların olmaması de- mek, sevdanın olmaması demek- tir. Sevenler bı;ıe ızvîıınlııı'l bu hiçbirini yapmarlar. oîırıı da, isterse bir kulübede yaşayayım razıyım. ,, Diyen sevgilinin aşkındaki kuv- vete bakınız, onu ne büyük fera- 'at ve Fedakârlığa sevkediyor. rçindc bu kadar kuvvetli aşk hisleri bulunan bir âşık, segilisi- nin kusurlarını görebilir mi ? * - Üsküdarda Naciye Hanınıf: Bu zamanda iş ta | koca bulmak kadar — güçleşti. Fakat zeki bir insan için çalışma imkâpları — mevcuttur. Mutlaka bir yazıhanede daktiloluk etmek şart değildir. Evinizde küçük el işleri, ufak mikyasta terczilik yapmak ta mümkündür. Hasta- bakıcılık, mürebbilik te yapabi- lirsiniz. Bunlar hîc az tahil, fakat çok fedakârlık - istiyen iş- lerdir. Fakat bir kızın “Ben bun- ları yapamam,, demesini anlamamı. HANIMTEYZE | kusurların *Seninle e— — e e dedi ki: ö adınızı okumuya — henüz vakit bulamadım. Yazımı henüz kâğıt sepetine utmadığı için memnun olarak verdim: ceva; —%&ndim. anlıyorum. Acelesi d: yok. Birkaç güne kadar, yahut?.. — Evet, ğ“nkınn. Ha'- sizin bende adresiniz de var. Fakat ben artık adresim olf- madığını ona söylemeği unut- muştum, Kabul merasimi bitti, iğilerek çekildim, gittim. Kalbimde ümit aydınlanıyordu, hiçbir. şey kay- bolmamıştı. bilâkis her şeyi kaza- nabilirdim ( Arkası v ir) HAKEKÜ . S dal e ae e ee A L ..-._ı

Bu sayıdan diğer sayfalar: