25 Nisan 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

25 Nisan 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HARUNÜRREŞİT Ka 73 EEEEERREAN Yacan: & Tarihin Esrarengiz Sayfalan | Bir dakika, iki dakika ve hatta beş dakika hiçbir şey demedi. Artık dinlemekten fariğ olmak üzere idi. Kapıyı açmımıya çalışmayı veya tıkırdatarak içerde kimse varsa onları eşiğe getirmeyi düşünmü- yor değildi. Fakat böyle bir te- işi- şebbüsün aradıklarını kaçırabile- | teğini düşünerek tereddüt yordu. O ev, kendi görüşüne ve- ya sezişine göre esrarlı bir şey- di. Duvarlar açılıp kapanıyordul.. Binaenaleyh küçük bir tıkırdı, içerde — kim onların bir fürce bulup — savuşmalarını intaç edebilirdi. İşte bu di ile vaziyeti muhafaza etti. Eşiği Üzerinde kaldı. O, bütün esrarın yanyana düşen bu iki oda içinde saklandığına kanaat getiriyordu. Kendisi öbür odada sızdırılıyordu, Zübeydenin hayali bu odadan boy gösteriyordu. O halde otur- duğu eşikte beklemekten fayda bulmak muhtemeldi ! Harun, şehinşahlıktan uzakla- şarak ve tecessüs hırsının pençe- sinde adeta güleşerek kuru tah- ta üzerinde bir hayli kaldı. taraftan içeriyi, bir taraftan da koridorun —iki ucunu tarassut ediyordu. Karanlık ve ıssızlık varsa edi- | derin bir sevinç içindeydi. Fakat bu sevinç, onu terletiyordu. Ka- rısile yüz yüze gelince ne yapa- caktı? Tekdir mi edecekti? Gü- ler yüz mli gösterece Burası- nı tayin edemiyerek ter döküyordu. Bu aralık Zatülcemalin surette çınladı: — İşik tutayım efendimiz. Zübeyde cevap verd — Gürültü etmiyelim, efendi- mizi uyandırmıyalım. kapı gıcırdadı ve sesi daha — vazıh | | | | | gkıliyordu, | | istemiştir. | ayaklı hayvanlardan Müteakıben kapı açıldı ve bir | çığlıktır 'koptu. Zatülcemal, eşik özerinde — Harunürreşidi — görür görmez elindeki beş mumlu şam- | dan yere düştü ve saçlarımı yola | köşesinde Bir | enun içindeki kuruntuları adeta | besliyor gibiydi ve o, dakikalar | geçtikçe işgal ettiği yere biraz | daha ısınıyordu. | olacaksınız. Fecir, ihtimal ki yaklaşıyordu. | Lâkin evin Fecri henüz uzaktı. | Kalın duvarlar, kapalı koridorlar, perdeli pencereler dışarıda beli- recek aydınlığın eve girmesine derece derece mümanaat edecek- terdi. Harun, eşiğin üstünde bu noktayı da düşünüyordu. Eğer Zübeyde oraya geliyorsa ve bâlâ orada ise, fecirden evvel avdete hazırlanması lâzımdı. Ne gibi tedbirler ittihaz eder- ve etsin, o tacidar kadın, güpe- gündüz, şu bezirgân evinden çıkıp sarayıma dönemezdi. Bu nokta Harımun ümidini kuvvetlendiri- yordu, kolaklarındaki hassasiyeti | | arttırıyordu. İşte bu sırada, odanın derin- lerinden bir ses titredi. — Artık gidebilirim ! Kelimeler bir kuyunun dibin- den aksediyor gibi zayıfti. Fakat anlaşılıyordu. Harun, bu ilk ha- yat işareti Üzerine tepeden tırna- ğa kadar titredi, bütün idra- | kini — sağ kulağına — topli- yarak kapıya abandı, dinlemiye koyuldu. Oda, tedrici bir sema- | hatle bütün esrarımı artık ifşa ediyordu. Çünki sesler, gittikça çoğalıyordu : — Efendimiz mendilinizi unut- tunuz. — Efendimiz sizi rahat etti- rebildik mi merak: ediyorurz. — Yok, yok, sizden memnu- num ve sizi daima hatırlıyacağım. Zatülhalin, —Zatülcemalin ve Zatülvisalin dudakları, kalın ka- pının sanki yanında ve Harunun kulağı, dibindeydi. Genç halife, yeni satın aldığı — halayıkların seslerini o kadar vuzuh ile işidi- yordu. Zübeyde de oradaydı. Kızlar: | runda yola haykırdı: — Emirülmüminin uyanmış. Bu sayhayı Zatilvüsalin inle- meleri takip etti, Zübeyde sessizdi ve korkusuz bir rükü ile kocasını selâmlıyordu. Oda küçüktü, lâkin son de- | bir | Bu rece ihtimam ile döşenmişti, her | altın. — birer vardı, bunlardan biri Zatülcema- lin elinden düşüp sönmüştü, üç tanesi henüz İyanıyordu. Bu se- beple bolca bir ziya, sahneyi şamdan | Bır Maymun Hikâyesi Avam Kamarasının Bile Halledemediği Garip Bir Mesele Londra ( Hususl ) hayvan ticaretile n firma, anışı yul olan bir bir müddet © Ingilte- renin Fel cinste Gümrük bermutat eston lima: ok maymun . dan almak memuru gümrük resimi Fakat fi n gümrük mü- messili resminin — döt alınabilece- maymuoların — dört dört elli olduklarını Bu idaresinin ğini halbuki yaklı emiştir. iddia — üzerine, teşebb le müderrislerinden, hat Bahçeleri müdür- » müre teşkil edilmiştir. Komisyon maymuoların 4ayaklı bir. hayvan olduğuna karar ver miştir. Mi a ve ihtilâf büyü- dükçe büy na kadar akselmiş ve meb'üs kamarası- ını—d- t üş avam bir takrir vern takrirde maymunların dört yoksa dört ktadır. Parlamen- tonun vereceği karar efkârı umu- ayaklı mı kollu mu olduğu soru | miyeyi teskin edecektir. tenvir ediyordu. Harun, üç genç | kızı, bir köşeye götürdü, bir sesle şu emri verdi: — Şimdi sağır, sert sonra — dilsiz canınızı alırım. Ve sonra siyah bir maşlaha sarılmış, yüzünü de — sımsıkı Öört- müş olan karısının yanına gitti: — Sen dedi, buradasın ha, Gözüme inatamıyorum. Zübeyde bir kere daha rüküa vardı: — Cariyeniz gözüme pek âlâ inanıyorum ve efendimizin buzu- bulunduğuma şüphe etmiyorum. — Fakat kirli bir evdir. — Sizin bulunduğunuz yerde kirlilik tasavvur edemezsem beni mazur görmelisiniz. burası - kirli, çok İşittiğinizi sezersem | | | İ | | İ — Benim bulunduğum yerde | sizin de bulunabileceğinizi mi söy- lemek istiyorsunuz! Efendimizin maksadımı ( anladıklarını görmekle mesudum. | — Ben erkeğim, siz kadın- sınız. Bu, aramızda mühim fark- lar bulunduğunu gösterecek hu- | susiyetlerdir., ( Arkası vırl 25 Nisan 932 Pazartesi İSTANBUL — (1200 metre) — 18 gramofon, 19,5 Vedia Rıza Hanım, | 20,5 gramofon, 21 Belkim Hanım, 22 | orkestra. BÜKREŞ — ( 304 metra ) 20,10 gramofon, 21 sslon orkestramı, 21,55 Madam Zafirarku tarafından piyano konseri. ROMA — (HI metre) 20 gra- mofon, gazete habarlari, 2310 Şen | musiki parçaları. “Efendimiz,, hitabile ona hürmet | gösteriyorlardı, o da şahane ke- | lime'erle mukabele ediyordu. Ha- » run, kaçırdığına hükmettiği avın yakında — bulunduğunu — görerek PRAG — (488 motre) 20 Gazete haberleri, konferans, gramofon, 21 Çayleoveskiden şarkılar, 2230 Hay- den gecesi, VİYANA — (SİT metre ) 19,15 hayat ve san'at mevzuu etrafında bir. konferans, 2045 konser, 21,50 senfoni. PEŞTE — ( 550 metre) 20,40 kıral operasından naklen aenfoni, VARŞOVA — ( Mİl metre ) 20,30 gramofon, 2040 radyo gazetesi 21 musikil musahabe 21,13 konser, | çahınmıştır. $ Fransız Frangı Gümüş Anahtar Marsilyanın Meshur A- nahtarı Ortada Yok! Marsilya, (Hususi) Park Borel müzesinde bulunan silyanın tarı meçhul şabıslar - tarafından Bu anahtar, Marsilyayı — ziya- meü Napolyona Mar- silya belediyesi tarafından hediye | edilmiştir. Bu anahtar eski rıh- tim kapılarını açmaktadır. — 300 Komünist Varşova, (Hususi) — Burada yenide — 300 — komünist tevkif edilmiştir. Kambiyo Kapanış 60 788 12 00 4T İngiliz Kirası Dolar N Liret 39 BO 44 Beligüa Drahmı İsviçre frangı Leva Florin Kuron Ç. Şiling A, Perzata Mark Zloti Pengo Ley Dinar Çervonets Tahvilât F Dahll ç D. Muvahhide A, Demiryolu Borsa Altın Mecidiye Banknot 20 sisan Parartesi akşamı Kadıköy Süreyya einemasında Süreyya opereti tarafından KALAMIŞ PANSIYONU İi perdelik operet muhtelif | ep bir komisyon | p | kabul Mar- | kıyinettar gümüş anah- | yetmiş | | cektir. Buradan Sıvastopol | seyahatindeki Alafranga Ve Alaturka LBugünk" Alaturka Musi- kinin İstikbali YokMudur? | Celile Enis Hanıma Göre Yeni Bir Musiki Doğurmak Lâzımdır Avrupada musiki ve tahsil eden Celile Enis cuma Galatasarayda teganni Hanım mu- vaffakıy Bir mubarririmiz, dün Ce Hanımı Osmanbeydeki aparlma- alafranga mMmevzuu etra- nında ziyaret cetmiş, ıİ.ılurım mu gnılü orta ve genç bir. san'at- olan — Celile Enis Hanm muharririmizi büyük bir nezaketle izahatı ver- sarışın, etmiş ve şu miştir: Konservatuvardan — daha | yüksek bir derecede olan Ko- | lonya Yüksek Musiki Mektebim- de üç sene çalıştım, ayrıca mües- sesede iki sene de pedagoji tahsil ettim. Teganni “Şan, ve konser üzerinde ihtisas yaptım. Hocam, Almanyanın büyük musiki Otori- tesi olan Prf. Zav dı. Kompozisyona da çalıştım am- | ma, şimdiye kadar kompozisyon | yapmadım ve yapmam. — Sesimi hocamın — beğenmesine — sebep gayet şahsi oluşudur. Almanyada birçoek konserler verdik, — çok takdir. edildi. Klâsiklerden en çok beğen- diğim ustat Mozardır. Klâsikler- den büyük bir zevk duyarım, oları çok severim. musiki fikriniz modera hakkındaki Peki, ve cazbant nedir? — Ritm itibarile caz musiki çok hoşuma gider, onu çok yük- sek bulurum, yarı klâsikleri de severim. Bazı tarafları kulağa garip gelmesine rağmen, modern mu- siki yeni bir tarz olduğu İçin beni çok alâkadar eder. Fakat, klâsikler, yarı klâsikler ve modern musiki şubeleri, tamar mile ayrı sahalar oldugundan bunların arasında kıymet muka- yesesi yapmak pek doğru olamaz. — Şark musikisi hakkındaki fikriniz nedir ? — Şark musikisindeki gamlar, tabil alafrangaya nazaran daha çok zengindir. Fakat Şark musi- kisi üzerinde çok - işlenilmemiş ve bu sahada bir deha gelme» miştir. Eğer bir deha gelse idi ausiki — işlenir, bugünkü yekne- saklık ortadan kalkardı. — Şark — musikisini terkedip garp musikisine teveccüh etmek istediğimiz şu anda musikimizin istikbali hakkında ne düşünlüyor« sunuz? — Bu gönki alaturka musl- kinin istikbali yoktur. Bu musi- kiyi işlemek ve Garp musikisile, bu musikinin Imtizacından yenl bir musiki doğurmak lâzımdır. Bunu yapmak için de her ikl musikiyi iyl etüt etmek lâzımdır. Biri monoton diğeri lisanımıza uymıyor. — Burada ne yapmmak tasav- vurundasınız ? — Gayem, her şeyden evvel memlekete birşey verebilmektir. Gençlerde alafranga musiki hevesi uyandırmak ve müstait sesleri — yetiştirmek, — konserler vererek zaten uyanmak üzere olan alafranga —musiki zevkinl yükseltmektir. Başvekil Paşâ Ve Maîyeti 'Odesa Yolunda... (Baş taralfı 1 inci ı.—,(ıdıı Başvekil — Paşanın — seyahati 16- 17 gün kadar devam ede- ü cektir. Heyet 26 nisan salı günü Ödesaya muvasalet edecek, ayni günde Moskovaya hareket ede- coktir. 28 nisanda Moskovaya mu- vasalat edilecek ve 1 mayıs bayramı — orada — geçirildikten 2 mayısta Leningrada gidilecek- tir. Burada da iki gün kaldıktan İ| sonra Harkofu takiben Dinyeper- | deki muazzam elektrik tasisatı ge- zilecek ve oradan Kırıma gidile- tari- kile avdet edilecektir. Heyeti- mizin gideceği bütlün bu şehirler- de muazzam - istikbal merasimi yapılacaktır. * Başvekil paşanın refakatların- da Rusya seyahatına “ Son Posta,, | namımna, arkadaşımız Selim Ragıp etmektadir. Atina intibalarını zevkle okuduğunuz arkadaşımız, - teşki- lâtı ve içtimal hayatile yepyeni bir diyar olan Rusya hakkındaki müşahede ve intibalarını munta- zaman gazetemize gönderecektir. Buuları gilnü gününe neşredeceğiz. * Başvekil Paşa dün hareke- Bey iştirak tinden evvel, yeni teşekkül eden Türk Talebe Birliğinin murahhas- larını kabul etmiştir. Murahhaslar Birliğin kıymetini arzetmişler ve yardımlarını — istemişlerdir. - Baş- vekil Paşa çok mütehassis olmuş ve murabhaslara müzaheret va- dinde bulunmuştur. İsmet Pş. nın Beyanatı İstanbul, 24 (A.A.) — Başve- kil İsmet Paşa Hazretleri Rusya- ya hareketlerinden evvel Anado» lu Ajansına şu beyanatta bulun- muştur : “Rusyaya seyahatte dost Sow- yetlere milli Türkiyenin muhab- betli selâmlarını götüreceğim. Se- nelerdenberi ciddi. tecrübelerden geçmiş olan iki memleket dostlu- ğunun - esası bolşevik Rusya ile milliyetçi Türkiyenin yüksek men- faatleri arasında ahenk ve mu- vazenetin ve büyük — inkılâplar geçirmiş iki memleket evlâtların- da biribirinin sözüne ve niyetine itimadın mevcudiyetidir. Dostlarımız ile yakından te- mas ve tanışmak fırsatından ben ve arkadaşlarım çok memnuu olacağız. Sürur ve memnuniyetle yola çıkıyorum.

Bu sayıdan diğer sayfalar: