6 Temmuz 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

6 Temmuz 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ f a ı e L -— Son Günlerde Metruk p HALKIN GÖZÜ HALKIN KULAĞI HALKIN>DİLİ Sene 7 — No 6DD Rusyadân Ge—l;ğ Makine- lerle Üç Fabrika Kurulacak Ankara, (Hususi) — Rusyadan kredi ile alınan ve bir kısmı memleketimize gelen makinelerin | Meşgul olunan Sanayi Ofisine bağlanacaklardır. || icap edeceğini tetkik ve bu Işi başaracak olan Rus mütehassıs beyetinin on beş güne kadar gelmesi bekleni- yor. Su heyete, bir kısım da Türk mütehassıs. hangi mıntakalara kurulması ÖLÖM e A Yazı işleri telefonu: İstanbul — 20203 ları ilâve edilecektir. Bu fabrikalar, tesisi ile Bu ofis kimyevi sanayi fabrikaları tesisile de H! olacaklır. Bu sahada bazı Alman müte- n .Iırıııdın lılllıılkıl edilmesi nıumımloldlr. yrıca cam, soda ve ıt tesisi me- Geleleri de ietkik adilmelür v caları Çocuklar Yapılan bir tetkike göre, son günlerde şehrimiz - sokaklarında bulunan metruk çocukların ade- di kabarık bir. yekün tutmakta- dır. Son zamanlarda Darülâcere- ye gönderilen bu çocuklardan başka bazı yaşlı kimseler de Da- rülâcezeye müracaat etmişlerdir. Bunların da miktarı geçen sene- ye nazaran daha fazla olduğu görülmüştür. Son zamanlarda Darülâceye sokakta bulunan bir çocuk geti- rilmiş, fakat bunun cebinde çok garip ifadeli bir mektup bulun- muştur. Mektupta şu cümleler vardır; “Bu çocuğun ismi ( Sey- yar )dır. Kendisi de Türktür. Bu. çocuğu bulan Allah rızası - için onu yanına alsın, baksın, büyüt- sün, adam etsin. İsmini (Seyyar) köydum. Eğer bunu kimse alıp bakmazsa seyyar olarak her ta- rafı gezecek, bir serseri ola- caktır. , Bu çocuğu sokakta görenler Berat, 4 (Hususi) — Yüz elli- lik kara listenin en başında bu- lunan mahut Rıza Tevfik, son zamanlarda burada çok şayanı dikkat bir hayat geçirmiye baş- lamıştır. Hayatında bin bir kalıba ve bin bir kıyafete bürünen bu hem filezof, hem muharrir ve hem de siyast adam, Şarki Erden Emiri Abdullahın yanındaki — memuriyetinden te- kaüt edildikten sonra Lübnan- da oturmayı tercih etmiştir. Lüb- nanda —Akdenize hâkim yük- sek bir ormanlığın kenarında küçiık bir evde oturan Rıza Tev- fik ile Elbelâğ gazetesi muharriri arasında son günlerde bir mülâkat vuku bulmuştur. l Muharrir, bu mülâkata ait | intibalarını şöyle anlatmaktadır: —| “Yaptığı menfi hareketlerin | neticesi olarak kara listeye ithal edilen Filozof Rıza Tevfik, beni çırılçıplak — denecek bir halde karşıladı ve ilk sözü şu oldu: * — Çıplaklık hoşuma gidi- yor. Bu mesleği tamime çalışan- ların bugün ben de bir talebesiyim ... Filozof Rıza Tevfik Çıplaklara İmrendi Şeriadan Ayhldıkt'an Sonra Lübnana Çekildi, Çırılçıplak Yaşıyor * İstanbul L;n;mndı Sandaı Katlığı Varmış ü İstanbul limanının ötedenberi dolmuşa bir adam! ,, denilen sandalları hayli meşhür ve ma- lümdur. Bu kayıklar Halicin iki sahilinden karşı karşıya adam ıuld_ederler. Fakat yaptığımız bir tetkike göre, köprü müruriyesinin ilgasından sonra Halicin iki karşı yakasına işliyen bu sandallar yüzde seksen nispetinde azalmıştır. Bunlar evyelce 200 kadar bir yekün tuttuğu halde bugün ancak 30-40 tano kadar kalmışlardır. Bu suretle gün geçtikçe azalan sandalcılardan bir kısmı, işlerini balıkçılığa — ve diğer nakliyata hasretmişlerdir. _Diğer taraftan bü esnafın söy- lediğine göre, iki üç sene sonra, Haliçte, karşıdan karşıya adam Çoğaldı Darülâcezenin yeni sakini (Seyyar) çocuk onu alıp Darülâcezeye götürmüş- lerdir. Çocuk Darülâceze defte- rine de ( Seyyar ) ismile yazılmış- tır. Şimdi mücssesede durmadan ağlamaktadır. an bu sandallar büsbütü: =dıı kalkacaktır. e Pikeedae aa eae Tz DERae b SÜR C KK A TERA T Tarih Kongresinde Dünkü içtimada verilen izahat 10 uncu sayfamızdadır DA Edirnenin K . Minareleri Edirne (Hu- —- susi) — Şek- rimizdeki ca- milerin lıeıııe_n hepsi — tamir edilmektedir . Tamir işlerin de İzzet B. usta — başılık yapmaktadır . ’ G ö nderdiğim resimde — 91 metreki irtifa- ınca Selimiye miharesini tamir eden İzzet Bey minarenin alemi ortasında hiçbir HĞ S LA Çıplaklığa üzenen Riza Tevfik ve kucağında taşıdığı bir Arap çocuğu Şimdi ben de çıplaklık talimk« | rile meşgul oluyorum., Görüyor- sunuzya Üzerimde kısa bir don- dan başka birşey yok.,, Rıza Tevfik denize bakan tarafa tut y küçük odasında Alman şairi ı;:lıct.ıdı: m;;ıdr::nı::hîmi:: Göthenin bir kitabımı okuyor. | şeyredenleri heyecana düşürmüş, Meşhur İtalyan edibi Dantenin fııııt buna — rağmen - saatlerce Devamı 8 inci sayfada ) seyredilmiştir. ü ğAR ÇAR_ŞAMBA — 6 Temmuz 1932 | Mühlik mi, geee - Komünistler Ağır Cezada Gürültü Yapmak İstediler K AĞ B VA AeiŞ 4 Nİ A s n P ’ş a— aa aa — e — aa ea LA LA G L —— — LA e A ——— ta İldare işleri telefonu: İetanbul — 20203 Fiati 5 kuruş Türk Kadını “Mühlik,, Midir ? Yeni Nesil Kadınlığını İtham Etmek Haksızlıktır Muslafa Hakkı B.' Türk Kadınlığına İtimat Edelim, Diyor Yeni nesil kadınlığını nasildır: müstehlik mi? - Fazıl Ahmet Bey Millet Meclisinde yeni nesil kadınlığını “ Mühlik ,, olarak gördüğünü söylemişti. Biz münevver kadınlarımızla ve bu | arada terbiye ile çok yakından alâkadar olan müderris ve mual- Him beylerle görüştük. Bunlardan bir kısınının cevap- | larını bu sütunlarda yazdık. Bu- gün de Darülfünun Fen Fakültesi Reisi Profesör Mustafa Hakkı Beyin cevaplarını neşrediyoruz. Mustafa Hakkı Bey — senelerce muallimlik — yapmış ve yapmak- tadır. Yeni nesle mensup birçok kızlarımızın — terbiye — vazifesini deruhde eden Mustafa Hakkı B., Komünistlik cürmila maznun olarak bir müddet evvel yakalan- anların muhakemesine dün öğle- den sonra Ağır Ceza Mahke- mesinde başlanmıştır. Maznunlar muhafaza altında mahkemeye ge- tirilirken adliye koridorlarında nümayişler yapmıya, bağırıp ça- ğırmıya teşebbüs etmişler, fakat andarmaların müdahalesi üzerine bu teşebbüslerine devam imkânı kalmamıştır. Maznunlar bir aralık tekrar ayni harekete teşebbüs etmek istemişler, fakat jandar- maların teyakkuzu üzerine te- şebbüsleri yine neticesiz kalmıştır. Muhekemeye Ağır Ceza salonun- da saat iki buçukta başlanmış- tır. Riyaset mevkünde reis vekili Nusrat Bey vardı. Evvelâ maz- Fen Fakültesi Relal Profesör Mustafa Hakkı Bey ( Devamı 8 inci sayfada ) nunların isim ve hüviyetleri so- rulup tesbit edildi. Maznunların isimlerini bu raya yazıyoruz: İnşaatçı Hüseyin oğlu Salih, sivil tayyare makinisti Mahmut oğlu Mehmet Nuri, bir banka muhasebesinde memur Fehmi oğlu Nihat, tütün amelesinden Hasanı oğlu Mehmet, Posta ve telgraf — fabrikasında — makinist ve evvelce komünistlikten mahküm — Talât, — hiçbir — işle meşgül — olmiyan Mehmet oğ- lu Zeki, maznunlardan — Fuat oğlu — Reşadın refikası — Ma- dam Margarit Vilda, Fransova ev- velce komünistlikten dört ge- neye mahküm tayyare makinisti Hasan oğlu Cemal, evvelce ko- (Devamı 3 Üncü sayfada Maksim Corki ( Ortada ) Genç Rus ediplerinin ortasında (Maksim Gorki ) hiç şüphesiz dan biridir. 0 yaşındanberi Vasatit Rusyayı, dünyanın en büyük romancıların- Volga boylarını karış karış gezen, kâh kunduracı çırağı, ressam yamağı ve hamal, kâh Volga vapurlarında bulaşıkçı, paçavracı, şimendifer bekçisi ve ha- murkârlıkla hayatın acılığını tadan ve adım adım müşküllerle çarpı- şarak kendi kendini yetiştiren Gorki, hayatını dört ciltte anlatıyor. Bunlardan birincisi: 'smindeki eseridir. ve en güzel!i 1 de bu eserdir. Bütün ılnnz isanlarına tercüme edilen bu eseri yakında gazetemizde tefri! halinde 3

Bu sayıdan diğer sayfalar: