14 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Hayatı ; Ucuzlatmak İçin Ne Yapmalı ? Hayatı ucuzlatmak için haya- tı pahalılaştıran âmilleri ortadan kaldırmak Jâzımdır. Bunun için de, hayatı pahalılaştıran lr!ll!ler nelerdir ? Bunları bulmak lâzım- dır. Bu dert bugün her memle- keli, bütün dünyayı düşündürüyor. Buhranın — şiddetine, birçok fabrikaların — işlememesine, elde mevcut stokların bolluğuna rağ- men dünyanın — hiçbir tarafında hayat ucuzlamamıştır. Bu sebeple bu hususta yürütülecek mütalea bize de, başka memlekerlere de tatbik olunabilir. SS ER . Pariste M. Kayyonun fıkııl:erıııı neşreden Kapital gazetesi haya- tıîı, ucuzlatılması hakkında bir makale neşretmiştir. Bu makale- deki mütalcalar kısmen - bizim için de varittir. Bu makalede de- niliyor ki: “ Hayatı pahalılaştıran Amiller şunlardır: “|— Vergiler, “2— Gümrük rüsumu ve kon- tenjan, *3 — Komisyoncular. *Bu üç amil karşısında ne yapılabilir? “Vergiler için yapılacak şey, artık mevcudu arttırmamaktır. Üç senedenberi vergileri -toptan in- dirmek için ele geçen fırsatlardan | — Yaşıyan her ferdin bir bik- meti hayatı olmak lâzmgelir. Yal- niz yemek için bir adamın yaşama- mnla ne mana vardır? Bir fort ek- sik, bir fert fazla kime ne? SON h) li 2 — Siz ne için ve yaşıyorsunuz? Vatanınız İçin, aile- niz için, san'atiniz için, — idealiniz için ? için, için, evet mesleğiniz hangisi kimin için 3 — Ne için ve kimin için ya- gıyorsanız hayatınızı ona en faydalhı olacak şekilde tanzim ettiniz mi? Vaktinizi ona göre idare ediyor mu- sunuz ? SON TELGRAF HABERLERİ Hitler Ne Yapacak ? Bu Sual rCâVapsız—Kâl(iığı İçin Bütün Almanya Endişe İçindedir istifade edilmemiş, bilhassa nakliye | vergilerinin ilgası ihmal edilmiştir. * Gümrük siyaseti Ladil edik mek lâzımdır. Herkes, hattâ hi- kümetler de bunu — muteriftir. Kontenjan sistemi ve lüks eşya üzerine konan —ağır gümrük rüsumu — ziraatle, — bazı sanayli kurtarmıya — etmiştir. Fakat bu usul ilâniha- ye devam edemez. Bunların ye- rine yeni esaslara müstenit yeni ticari mukaveleler akti Jâzımdır. İhracatımızın — azalmasına — rağ- men — gümrük — varidatı — art- mıştır. Aradaki bu fark müs- tehliklerin sırtına yüklenmiştir. Çünkü —daha — ziyade ekmek ve şeker gibi umumi istil maddelerine tesir icra etmiştir. “Fakat — gümrük isumun u: azaltılması, kontenjan sisteminin kaldırılması — hayat pahalılığını izaleye kâfi değildir. Herşeyden evvel — komisyoncuları k lâzımdır. k.ıcg:ımıiı diğerlerinden — daha ür. Toptan fiatle perakende Pat arasındaki büyük fark hak- kında birçok misaller gösterile- bilir. Meselâ domuz eti toptan ki- losu 5 franktan, perakende libresi 9 kuruştan - satılır. ( Bizdeki et fiatleri gibi. ) Bir konserve kutu- su fabrikadan piyasaya çıkıncıya kadar beş elden geçer. ge * İptidal madde — fiatlerinin asgari hadde müstehlikler de bir şey kazanmı- yorlar. İşte buhran - bunun için bir türlü bitmiyor. Diğer eşya fiatleri inmediği için müstehlik- lüks | hizmet | rüsumunun | tü kazanmışlardır. ortadan | inmesi dolayısile | lerin istihlâk kabiliyeti yükselmiyor. | “Bu vaziyet, harpten sonraki | spekülâsyon zihniyetinin mahsulü- | dür. cular, tüccarlar şımardılar. Bu- günkü tüccar yirmi otuz se- nelik çetin bir sâyden — son- ra ihtiyarlıktta —kendisine te- miz bir hayat temin edecek kazançla iktifa etmiyor. İşe baş- ladığının ertesi günü otomobil sa- | İ hibi olmak, apartıman yaptırmak hevesine düşüyor. İşlerin bozul- ması, bu hastalığı tedaviye hayli yardım ediyor. “Tüccarların harpten — sounra çok para kazanması, sermayele- rinin kıymetlenmesini intaç etti. Fakat — kıymetlenen — sermayeyi amortize etmek için de yüksek mikyasta kâr yapmak ihtiyacı . Bu suretle fiatler ve kâr- kseldikçe yükseldi. Nihayet bugünkü çıkmaza girildi. “Binaenaleyh kıymetlenen ser- Mmayenin hakiki kıymımete inmesi, Parakende satış fiatlerinin inmesi Zarüret halini almıştır., On senedenberi komisyon- | Berlin, 14 ( Hususi) — Hindenburgile mukarrer mülâkatın Bu mülâkat — bütün çirmek olduğuna göre, bu mülâka nice heyecanla — intizar edilm. hükümete — resmen müracaat verilen paraların bir miktar tez Hitler fırkasının talepleri pek çoktur. Diğer ta- Olimpiyat Müsabakalarında İtalyan Sporcuları Fransızların Önüne Geçtiler Los - Angeles, 13 (AA) — istihlâk | 100 metre sırtüstü yüzme (final) 1 : Riyokava, 2: lrie, 3: Ravat- Birincinin za- mani: | dakika 8 saniye 6'10 dur. Kadınlar arasında 4X 100 serbest yüzme bayrak yarışı: Sırasiyle: Amerika, Holânda, İngiltere, Ka- nada. Zaman: 4 dakika 38 saniye, olimpiyat rekoru için — yapılan 4x 400 merte yüzme bayrak yarışı: 300 metreye kadar Amerikalılar Lehlilerle yanyana bulunuyorlar- dı. Bu noktadan itibaren ÂAmeri- Bir Facia Urla Yolunda Bir Oto- mobil Kazası Oldu İzmir,14(Husust)—Urla yolunda -ok feci bir kamyon kazası oldu. Şoför Ramazanın idaresindeki 4 numaralı kamyon direksiyonu bozulduğundan kamyonun idare edilememiş, sağa sola yalpa ya- parak giderken bir. bağ duva- rına çarpmıstır. Bu sırada kam- yonun merdivenine asılmış bu- İunan yolcu simsarı 35 yaşında Cemal Ef. duvarla kamyon ara« | sında kalarak başı ezilmiş, bâşı- i | nni kalmış, ye rak can Ve İSTER yarısı koparak duvara yapışık düşen gövde sıçrıya- miştir. İstanb: Söylediklerine bakılırsa: #Karedeniz ve Marmara havzasında tutulan balhık- ihtiyacından pek farladır. ve ehri ı.,'ır.' kısım da ötedenberi Bulgari Yunanistan korumak Şlitler Cümhur Reisi Almanyada mühim ve en heyecanlı meselesidir. Çünkü Hitlerin yegâne maksat ve gayesi iktidar mevküni ele ge- NAN, İSTER 4 balıkçıları vaziyetlerinden şikâyetçidirler. | dilerini Türk balığımın itkaline karşı koydukları mem- gibi memleketlere ihraç edilmektedir. ı dün yapmıştrı. günün en , fırkasını mevküni ele fın vereceği ne- ektedir. — Hitler ederek — işsizlere yidini istemiştir. kalılar diğer yözücülerin önüne geçerek gittikçe artan bir mesa- fe kazandılar. Nihayet Amerika yarım adam boyu farkla birinciliği aldı. Boks ( Horoz siklet ): Flin ( Amerika ) sayı hesabile Maklev (İngiltere ) yi mağlüp etmiştir, Boks (hafif siklet) Kaban sayı he- sabile Pardoe'yi mağlüp etmiştir. Los- Angeles, 13 — ( ALA.)— Boks (yarı ağır) dömi final : Ozar ( Arjantin) sayı hesabile Michelotiyi mağlüp etmiştir. Darülfünun Heyeti .Eskişehirde Eskişehir, 14 ( Hususi )— Da- rülfünun müderris ve talebelerin- den mürekkep heyet buraya gel- di, Halk evi tarafından misafir edildi. Heyet Tayyare meydanını, tohum ıslah istasiyouunu ve fab- rikaları gezdi. Sonra müderris ve talebeler | tayyare ile uçuşlar yaptılar. Dün Halk Evinde müderrisler konfe- rans verdi, akşam belediyenin | ziyafetinde hazır buluudular. Mi- safirler bugün Ankaraya gide- cektir. | raftan Harbiye arasında fevkalâde bir gerginlik hasıl olduğu ileri | sürülmektedir. Şayialara göre, Fon Şlayher, Hitler inbilâle uğratmak istemekle itham edil- mektedir. Bütün bunlud':m ayrı olarak Hitlerin iktidar geçirmek mühim kanlı hâdiselere sebep olacağı korku ile beyan edilmektedir. Fakat, bu takdirde Hitler fırkasınin nasıl bir hara- | ket tarzı takip edeceğinin meçhul olması, ortadaki | korku havasını büsbütün şiddetlendirmektedir. ; İ Nazırı Fon Şlayker ile Hitler meselesinin Almanyada Los Angeles, 13 (A. A.) — Kazanılan sayılar: Amerika 665; İtalya 2291-2; Fransa 210; Finlândiya —139; İsveç 136; Almanya 132 1-2, İngiltere 123, Japonya 109, Macaristan 8i, Kanada 78, Felemenk — 46, Avustralya — 42, Lebistan 412, Avustarya 37, Danimarka 29, Çekoslovakya 24, Yenizelânda 14 Belçika 7, İspanya 6, Meksika 5, Oraguay 5, Brezilya 4, diğerle- rinde değişiklik yoktur. n . Adli İttihat İngiliz Hukukçuları Bu Fikri Müdafaa Ediyor Londra, 14 ( Husust ) — Oks- ford'da toplanan beynelmilel hu- kukşinaslar cemiyeti konferansı, talâk meselesine — dair hazırla- nan mühim bir raporu tetkik etmektedir. Bu rapora nazaran, bir mem- | lekette hükmü verilen bir boşan- ma davasının hukuki neticelerini her memlekete etmek mümkündür. Yaş İncir İhracatı İzmir, 14 (Hususi) — İngilte- eye yaş incir ihracatı elrafında- teşmil İNANMA! nulyeti geri almıya sevketmektir.,, bu - fazla stan, Romanya ve | kanliz. Biz bu hareketin haltâ ecnebi parası girmesi İtibarile faydali olacağına balıkçıları memnun edeceğine Fakat balığın ihraç edilmediği zamanda bile pahalı “Fakat bu memleketler'son zamanlarda - paralarını | olduğuna ve İhraç edilmiye başlı için hariçten balık ithalini menetmişlerdir. | llaşacağına nazaran bu muvaffak büs ütün paha- tton İstanbullula- Şimdi yapılacak şey bu memleketlerle anlaşmak, ken- İ rin memnun olacaklarına, İSTER İNANM, İSTER İNANMA! | kiz. - Fakat ki teşebbüsler kuvvetlenmektedir. | kulenin üzerine bir de heykelini Sayfa 3 —3 —. Sözün Kısası İ Kerimam Hanıma Kızkulesini Hediye Edelim! A, E. Belediyemizin Reis Muavini Hâmit Bey iki haftadanberi zih- nen pek meşguldür. Tahmin edi- yorum ki, sabahları penceresinin kenarına oturmakta ve gözleri- ni ufkun sabit bir noktasına di- kerek akşama kadar düşünmek- tedir: — Keriman Hanım — dünya güzeli unvanımı — kazanmıştır. Türkün yüzünü aketmiştir. Bütün milleti kendisine minnettar bırak- mıştır. İsmini tevkir etmeliyiz! * Bu noktada hepimiz mutabı- hepimizin mutabık bulunduğumuz — bu işi nasıl yap- malıyız? İşte Hâmit Beyl uykusuz bı- rakan düşünceler : — Sokaklardan birisina Keri- man ismini vermek mi, yoksa bir ev satın âlarak hediye etmek mi, burada evlenirse çeyizini şehir namına — tedarik — etmek — mi, en nihayet bütün bunların hep- sini ayni zamanda yapmak mı 7 Yekdiğerini takip eden bir su- al silsilesi ki, halli cidden müşkül! * — Evet ne yapmalıyız? Bu noktada Hâmit Beyi yalnız bırakmak insafsızlıktır. Hepimiz kafa kafaya verip düşünmeli, en münasip hal şeklini bulmalıyız. Bence yapılacak ilk şeyt — Derhal bütün şehri Atmey- danında umum! bir kongre halinde toplayıp meseleyi tezekkür et- mektir: — Barikai hakikat müsademel efkârdan çıkar! Tarihe karşı bu büyük mes'uliyeti bir kişinin o- muzlarına yüklemek doğru de- ğildir. * Kendi hesabıma: —Sokaklerimızdan birine Ke- riman ismini vermeyi, orada bir ev alarak hediye etmeyi, İçini dayayıp döşemeyi, kâfi — bul- muyorum! Bir zaman gelecek ki, Yirmin- €i asrın bu mühim hâdisesini yak nız bu sokaklardan gelip geçen- ler, yahut ta yalnız bu sokakta oturanlar hatırlayacaklardır. Hak- buki bu öyle bir hadisedir ki, gelecek asırlarda yaşayanlar ta- rafından da hatırlanmalı, dalma göz önünde — tutulmalı, ilelebet yaşamalıdır. * Teklifim şudur: — Üsküdar ile Sarayburnunun arasında minimini bir adacık var- dır, adına Kizkülesi derler. Bu- rasını beton direklerle genişletmeli, Üzerine muhteşem bir ev yaparak Keriman Hanıma hediye etmeli, dört tarafınada dünyada kaç tane İisan varsa hepsinden de birer İâvha yapa- rak asmalı: — Burası evidir, demeli, dünya — güzelinin mümkün olursa yapmalıdır. Bu takdirde İstanbul- İular denize baktıkça Keriman Hanımı hatırlıyacaklar, İstanbula uğramadan geçen y lar da bu mübim hâdiseyi şayet işitmemiş- lerse öğreneceklerdir. Sözün kısasır Mesele mühim- dir, kısaca balli duğru değildir. Kafa kafaya verip düşünmeli, on münasip hal şeklini bulmalıyız ! Waarif Vekili Ankara, 14 (Hususi) — Maarif Vekili Esat Bey gelecek hafta tetkik seyahatine çıkacaktır.
