14 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

14 Ağustos 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu Sayfa Haftada Bir Defa Ne"şro- lunur Ve Bütün Dı_ırfya Matbuatını Size Getirir. Dünya Matbuatında GÖRDÜKLERİMİ Brî»;ğ_ı];aıîa_l—(ah- | veleri Nasıl De- nize Döküyorlar? | çıkan Az Est | Brezilyadaki muhabiri | Budapeştede gazetesinin, şayanı dikkat bir mektu; dermiştir. - Biz burada p gön- karışık kahveyi 200 kuruşa yerken, Bre- | zilyada kahveleri ton ton denize döktüklerini anlamak için bu yazıyı okumanızı tasiye ederiz: “Kanada için buğday, Arjantin için et, Macaristan için şarap ne ise, yani nasıl bu maddeler bu ŞA Karikatürler ) lman Matbüatmdali memleketlerin birer milli servet | " membat ise, Brezilya için de kah- ve odur. Dünyadaki kahve istihsalinin dörtte üçü Brezilyada — çıkar. Fakat çıkan kahvenin mühim kısmını — ihraç —edecek — yer bulamazlar, —imhaya — mecbur olurlar . Her yeni — mahsul, mevvcut — stoku — arttırmaktan başka bir şeye yaramıyor. Bu sene 12 milyon çuval kahve kısmen denize dökülmek, kısmen şehir civarında yakılmak suretile yakılmış, bir kısımı da kömür yerine lokomotiflerde — kullanıl- mıştır. Gün geçmez ki boğazına ka- dar dolu bir vapur denize aç larak kahve dökmesin. sahilden bir miktar uzaklaştıktan sonra kapilarını açar ve kahvele- ri denize döker: Deniz kahveden simsiyah olur. Kanada ambarlarında buğdaylar çürüyor, Arjantin antrepolarında etler bozuluyor, Macaristan susuz köylerinde ateşi şarapla sön- dürüyorlar. Berezilyada hergün yüzlerce çuval kahve imha edilir. j Yalnız dikate şayan olan ci- het şurasıdır ki, kahvelerin imha ameliyesi — bahalıya maloluyor. Kahvenin nakli ve dövülmesile meşgul olan binlerce amele var- dır. Bu işçilerden birile ko- nuştum. Bana dedi ki: R — Bu imha işi devam ettiği müddetçe korkacak bir şey _yok. Fakat hasat mevsimi gehn'ce. bilmem iş bulabilecek miyim l’ | Şimdiye kadar dökülen ve imha | edilen kahvenin miktarı 5 milyon çuvalı yani 36 milyon kiloyi bulı- du. En büyük kahve müesseseleri, düşmekten korumak için, ellerin- | deki fazla stoku imhadan başka çare bulamıyorlar. Ğ Riyodo — Janeyro civarında denizi simsiyah yapıyor. Çin'de 200 milyon açlıktan ölürken, yapılan bu tahribatı, im sanın havsalası almıyor. Eğer Çinde — açlıktan ölen her fert Kanada'da — çürüyen buğdayla yapılmış bir parça ek- mek, Arjantinde bozulan etlerden | bir parça et, Brezilyada yakılan | kahvelerden bir fincan kahve | alabilseydi, her halde mes'ut | elurlardı. Kendi Gelen Servet! Birkaç gün eyvel Pariste bir zat okunmuş eski kitap satan bir kitapçıda eski bir salname satın almış, ve yapraklarını çevirirken içinde 2500 — franklık banknot bulmuştur. Bu banknotlar Fransız bankasının 30 sene evvel çıkar- dığı banknotlardandır ve kıymeti bittabi el'an bakidir. Vapur, | | değilse muharebeden evvel yapıl- kahve dumanı ufku karartıyor, | | — Bak azizim, tabiat intih bata karşı nekadar lâkayıt. — Beynelmlilet âlim belki| fakat Alman âliml değill.! Alman Intihabatında siyasi muhaliflerin birleş- tikleri nokta : Kladderadatseh t Berlin — Şüphe yok Hitlerciyim ve Ya- hudileri sevmiyorum. Fakat kadınları Istlgna etmemize hiçbir. manl yok zannederim. Munleh Sutiplielesimiz; B Sun'i Ses Yapıyorlar Fennin, lâstik ve çelikle sun'l ses yapltığını haber veriyorlar. Bu sun'1 sesi çıkaran alet, dik | sizlerin konuşmasını temine hiz- | met ediyormuş. Nevyorkta telefon kumpanya- sında , çalışan birtakım âlimler uzun müddet çalıştıktan sonra bu âleti keşfetmişlerdir. Şimdi Ame- rikada yüzlerce dilsiz, bu sayede konuşmıya muvaffak olmuşlardır. Dilsizlerin boğazlarında bir delik açıyor, bu küçük aleti oraya yerleştiriyorlar. Yalnız dış tarafta bir delik bırakıyorlar. | Bu suretle dilsizin serbestçe ne- fes almasını temin ediyorlar. Konuşmak istediği zaman bu deliği parma,; konuşuyor. konuşuyormuş gibi ses çıkarıyor. Bu alet, sağırlara takılan ku- laklık gibi birşeydir ve çok ta- ammüm etmiye başlamıştır. Ayan Azası Olacak — Anne, artık idarel örlüiye yok. Demek biza artık yiyecek verecekler. 1937 Senesinde Güneş. Tutulunca l:'le Olacak ? boşa gitmiştir. Şurasını da dlâve edelim ki, Amerika Bahriye Nezareti bu adanın dalgalar altında kaybol- duktan sonra başka bir yerde sivrilmiş olmasını ihtimal harici görmemekte ve birçok torpito- ları bu adanın taharrisine memur | leri haberlere göre esbak Fran- | sız Reisicümhuru Mösyö Dumerg | atıl bir hayat yaşamaktan bık- mış, tekrar. bildiği, — tanıdığı muhit, dönmek istemiştir. Yakında Tuluz şehrinden âyan azası inti- hap edilecektir. Bu haber tahak- kuk ettiği takdirde Fransızların yan meclisinde Reisicümhurluk etmiş üç azası bulunacaktır. Bunlardan — birincisi Puvankare, — ikincisi Millerand üçüncüsü de Dumergtir. Bu so- nuncu İsmin bittabi geçenlerde ölen Dumer ile karıştırılmaması lâzımdır. Birincisinde (g) harfi 1937 senesinde vukua gelecek olan güneş tutulmasının en iyi görüleceği yer, hikmetşinasların hesaplarına göre Sanah An adasşı- dır. Ve bu adada, Okyanusta, tam Üstüva hatlının altındadır. Hiç mış olan haritalarda yeri böyle | tesbit edilmiştir. Fakat... — İna- | nılmayacak — birşeydir. bununla | beraber — bakikattır, bu ada on beş sene evvel dünya harita- | sından kaybolmuştur. ve - bulun- ması için yapılan bülün gayretler | doya doya seyre etmiştir. n 1937 senesine daha beş sene var, kim bilir belki © zamana kadar bulurlar ve bu adaya gi- derek güneşin nasıl tutulacağını derler. Tagiuz aslanının istinat ettiği mesnet taşı parçalanıyor. Krasnala Gapeta: Moskova — AHedersiniz, sigaramı | sigaramı yakabilir miyim. — Bir Alıman gazetesi — Rusyada; Hususl lokantalar'da yemaekler Hlatleri yükseldikça azolır. Bir müşteri : İmdat, kotletimi aşırdılar. Vetcbermacia: Moskova ile tıkıyor. Sonra | € tabii kendi sesi | Fransız gazetelerinin verdik- | Mösyö | işitenler vardır, ikincisinde yoktur. Bu Sayfada Dünya Matbuatında Çıkan Meraklı Hikâye, Yazı Ve Makaleleri Bulacaksınız. IAn;e;îkada Hisse Senetleri Mağa - izalarda Satılıyor Amerikada yeni bir ticaret | usulü keşfedilmiştir. Bir müddet- tenberi muhtelif şebirlerde pera- kende suürette hisse senedi ve tahvilât satan mâğaza ve dükkân- lar açıldığı görülmektedir. Amerikada bütün eşyayı 5 ve | 10 kuruşâa satan mağazalar var- | dır. Bu yeni ticarethaneler de bu mağazaları taklit ederek muay- yen ve sabit iki fiat üzerinden muhtelif müesselerin hisse senet- | lerini ve tahvilât satmaktadırlar. Bu yeni ticaret, son zaman- | larda hisse senedi ve tahvilât fiatlerinde görülen büyük suku- tun neticesidir. Hisse senetleri 25 şerlik pa- ketler haline konuyor. Üzerine bir etiket — yapıştırılıyor. Her pakette —muhtelif müesseselere ait hisse senetleri vardır. Paket- leri alanlar bir nev'i piyango oynuyorlar. Bu hisse senetlerinden birisi yükseldiği takdirde zengin oluyor, aksi takdirde bir paket için verdikleri paraları kaybedi- yorlar. Bu paketlere çıkan - taliplerin çoğu, çocuklarına kolayca - istik- bal temin etmek estiyen aileler- dir. Yahut, biriktirdikleri 50-60 doları böyle bir kumarda kay- bekten korkmıyanlardır. Satış esnasında hisse senet- lerinin her biri üzerine alıcının ismi yazılıyor. Bu sayede zengin olmayı hayal ediyorlar. 26 Kuruşa Yemek Veren 'Lokantalar Yine Amerikada buhranın do- | ğurduğu yeni ve ucuz lokantalar açılmaktadır. — Bu lokantaların müteşebbisleri, büyük bir bina kiralıyorlar. -e Üst katlarını batakhane, altka- tı vüsi bir lokanka yapıyorlar, Buralarda 25 kuruşa —Üç kap yemek veriyorlar. Bu lokantalar çok rağbet görüyor ve dehşetli | muvaffakıyet gösteriyorlar. İşin sırrı şudur: Bu adamlar piyasada kimin elinde satılamıyacak — miktarda fazla stok bulunduğunu — tetkik ediyorlar. Mal sahibi malını dök- miye veya yakmıya karar verdiği zaman, lokanta sahipleri kendi- lerine —müracaat ediyor, yok pahasına malı alıyorlar. Bu sayede başka Jlokantaların bir dolara verdikleri yemekleri bunlar 25 kuruşa - verebiliyorlar. Amerikan kafası, şaka değil. Tam Akıllı Kadın! Muhavereyi anlatıyorlar: Ame- rikan milyardelerinden birisinin zevcesi geçen gün — alelâde bir ev kadım gibi — mutbak levazımı tedarikine çıkmış. Güç hal ile alacağımı almış, eve dön- müş, memnun — ve mes'ut ge- tirdiği yiyeceği masanın Üzerine yaymış, muvaffakiyetinin eserini göstermiş ve demiş ki: — Yalnız yumurtaların biraz büyüklerini bulamadım. Bakınız bunlar nekadar küçük ! Doğru- su — çiftlik — sahipleri hiç te makul insanlar değil! Bu yumur- taları biraz daha büyümeleri için tavukların karnında üç beş gün fazla bırakmak mümkün değil mi idi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: