7 Ekim 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

7 Ekim 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

aa l l Memleket Manzaralürı Safranboluda öy Oyunları Safranbolu (Hususi) — Bura- larda eğlence âlemleri çok rev- naklı, kış sohpetleri pek eğlen- celidir. Yalnız pek fena ve iptidal bir eğlence tarzı vardır ki bah- setmeden geçemiyeceğim: Kız oynatma. Hemen hemen her köyde yar pıan bu fena eğlence hem temiz köy kızlarının doğru yoldan çı- karak — sarhoşluk — âlemlerinin oyuncağı olmasını İntaç edi- yor, hem de bu — yüzden sayısız Cinayetler vukua geliyor. Hergün biraz daha tenevvür ve tekâmül eden gençlerimiz bu kö- tü eğlenceyi bırakıp daha nezih eğlenceler tertip etseler hayırlı bir örnek vücude getirmiş ola- caklardır. n Kış sohpetleri buralarda daha şimdiden — başlamıştır. — Burada ( Alaklama ) denilen bir sohpet vardır. ki dededen kalma bir yüzük oyunu ile başlar. Mecliste hazır bulunaalar iki parü olur ve yürük oyununu oy- narlar. Mağlüp olan taraf, galip gelen tarafa (bandırma) ikram eder. Bandırıma yufkanın kaz ya- ğına — batırılmasile yapılmış - bir nevi börektir. Bu börek yenildikten sonra tura oyunu başlar. Oyunun per- sengi: Şu saçaktan bir damla damladı alnıma Şıp benim alaıma, şıp anamıa alnına Şıp benim alnıma damlasaydi damla Şıp anamin alnına damlamazdı damla Şeklinde, içinde muhtelif de- ğişmeleri bulmnan tekerlemeler- dir, bu tekerlemeleri yanlış oku- yanlar ebe olmakta ve tura ile dayak yemektedir. Kış sohpetle- rinde bu “alaklama, gibi daha birçok eğlenceler - vardır. Mehmet Nuri Diyarbekirde Tiyatro Diyarbekir, (Hususi) — Da- rülbedayün ve hususi — tiyatro kumpanyalarının senelik turneleri olmasa Diyarbekir temaşa zav- kinden mahrum kalacaktır. Son günlerde şehrimize ( Kemal Sahir ve arkadaşları ) tiyatro grupu gelmiştir. Bu heyetin temsilleri büyük bir rağbet görmektedir. Gönende Sporcu Gençler Arasında İhtilâf - Çıktı Gönen (Hususi) — Karzamızm îıegine spor — teşekkülü — olan dman Yurdu maalesef azaları arasında çıkan bir ihtilâf yüzün- den dağılmak üzeredir. K_ün (60) azasi vardır. İdare h haksız olarak — azalardan aleyhine tart kararı vermiş ve ihtilâf bu meseleden çıkmıştır. İhtilâf üzerine yurdun tam takım oyvııcviın istifa etmiş, bu istifayi idare heyetinin ve diğer ataların istifası takip etmiş, ne- ticede klüp te 30 kişi kalmıştır. Y.ıpılan bir. intihap meticesinde yeni bir idare heyeti soçilmiş ise de bu heyetin klübü yeniden teşkil edebileceği Ümit edilme- mektedir. — A, Cevdet * Balıkösirüiler Gelip Geldil İzmir 5 — (A.A.) — Bugün oyaamnması 'ce ' e- nr—lıpıırh grup seçme müsa- tiği bir — oyuncuyu istemişse de — İspartılılar buna itiraz ederek sahayı t terkettile ve Balıkesirliler hükmen galip sayıldılar. SON POSTA Memleket Yaylâlarında Alâiye Civarındaki Yeşil Yaylâlar Alâiye, (Hw susi) — Türbe- nis yaylası Alâ- iyenin sayfiyesi- dir. — Maamafih her — sayfiyede olduğu gibi bu- ranın da — daimi sakinleri vardır. “Alâiyeden yay- laya giden yol limon ve porta- kal — bahçeleri arasından — ge- çer, yol üzerinde Bektaş — pınarı, Kuruçay gibi manzara İctafe- tini arttıran ve yüreklere serin- lik veren akar sular ve memba- lar vardır. Yaylâ ile şehrin arası otomo- bille iki buçuk saattir. Yaylâ görülmemiş — cesamette — büyük çam ormanları ile mahattır. Yay- lâkların yüzlerinde kan, vücutla- Bir Köylü |(Ölümden Kurtarıldı Adana ( Hususi ) — Burada memleket — basianesinde — çok şayanı dikkat ve mahirane bir ameliyat — yapılmıştır. — Ameliyat olan adam Adananın Misis kö- yünden 27 yaşında Ahmet oğlu Saittir. Saitte on beş sene evvel fılık başlamış ve hastalık bakmsızlık- tan alabildiğine büyüyerek bağır- sakları gayet cesim bir torba halinde dizkapaklarının üzerine kadar sallanmıştır. Nihayet Sait yürüyemiyecek bir hale gelmiş ve ölüm halinde hastaneye — getirilmiş, — derbal ameliyat —yapılarak büyük bir tehlikeden, daha doğrusu ölmek- ten kurtarılmıştır. Uzunkoprude Gençler Her Sahada Nü- mune Teşkil Ediyor Uzunköprü (Hususi) — Bura- da gençlik yığını büyük bir şevk- le sporculuğa çalışmaktadır. Spor zevk ve şevkinde Öön ayak olan “Ergene spor,,u “Gençler İdman ve Musiki Birliği,, teşekkülü takip etti. Bu teşekkâl arasıra halka temaşa zevkini, musiki zevkini karşılamak — için — müsamereler tertip ediyor ve her müsamere- sine büyük sinema salonunda oturacak yer bile bulmak - kabil olmuyor. Uzunköprün cemiyet hayatın- da mühim bir başluğunu doldu- ran bu gençleri ve başında bu- lunan İrfan Bey ismindeki feda- kâr zati alkışlarız. Bir Zelzela Çankırı, 5 (A.A.) — Bu gece 22 yi 20 geçe şimldan şarka doğru oldukça şiddetli bir hareketiarz olmustur. Hasar ve zayiat yoktur. Dünyanın En Güzel Köşeleridir Alâlye civarındaki kıymetli tarih! harabelerden biri rında gshhat ve kuvvet, gözlerim- de zekâ parlar. Toroslarm — zirvesinde — gibi olan yayla dere ve Türbennat namlarile ve bir dere ile ikiye ayrılır, yaylanın cesim ormanlarında vahşi hayvanlar yaşar. Bilhassa ayı mebzuldür. Yaylanın Soğuk Oluk, Molla Kaçakçılık Mardinde Bir Kaçakçı Çe- tesi Eşyalarile Yakalandı Osman suyu, Ke- vaklı sa, Çatal oluk, Pinarbaşı, Küçük — pınar, Melleş, Kaynarca, Berber — pınanı, Kırbaç — pınarı, Kedevet, Şeyh pınarı, Gökçeoğ- lan pınarı, Kızıl- cık, — Çakıllıca gibi- birçok su membaları vardı. Yaylanın geyik avları pek meş- hurdur. Burada hava daima temiz ve serindir. Birçok yerlerden — şehirliler yaz için, hastalar nekahet için buraya gelirler. Bilhassa veremliler için bu yayla havasının en iyi tedavi yeri olduğu muhakkaktır. Yayla insana sıhhat ve kuvvet verir. Muallim: M. Orhan Mücadelesi Takip hareketinde muvaflak olan Mardin Gümrük Mutbalaza âmirlerinden Sami ve mıntaka memuru Fikri Beyler Mardin ( Husust ) — Alınan ciddi tedbirle ve sarfedilen mesai sayesinde gerek şehrimizde, gerek Cizre, Nusaybin ve diğer kaza- larda kaçakçılıktan eser kalma- mıştır. Mardin yolle Sürt, Bitlis, Hâkâri ve Liceye yapılan kaçak- çılığın da önüne geçilmiştir. San olarak Mardine beş saat mesafede Telfeyz mevkünde mü- bim bir kaçakçı kafilesi eşya ve Bir Vahşet! İki Kişi Bir Adamı İple Boğdular Afyonkarahisar, ( Hususi | — Bllyükkıleuk köyünden Eyüp o[lı Mehmet, dokuz senelik bir hissi meticesinde — öldü- rllııw Mehmedi er oğlu Mustafa ve Eyüp isminde iki adam boynuna ip takıp boğmak suretile öldünmüşler ve cesedini güyet kuytu bir yere saklamış- dardır. Katiller yakalanmışlardır. silâhlarile birlikte hiçbir müsade- meye meydan kalmadan yakalan- mışlardır. Bu kafilenin yakalanması için 3 üncü muhafaza taburu kuman- dan vekili Sami ve mıntaka me- maru Fikrci Beyler gayet güzel tertibat almışlardır. Yakalanan kaçakçılar 12 kişidir. Bunlardan birisi yedi büçuk sene ağır hapse mahküm firarilerdendir. Ele geçi- rilen eşya 14 yük tuxr, 6 tüfek ve bir otomatik tabancadır. Bir Taarruz Silâhh Şerirler Bir Köy Zenginini Soydular Adana, 6 ( Husasi | — Hüvi- yetleri henüz anlaşılamıyan bir- takım silâhh şerirler Ceyhan ci- varmıda bir köye taarrur etmişler, köy zenginlerinden Mehmet ağa- Tn oevini basarak eşyasım ve rasını — almışlar, kaçmışlardır ir herifler — şiddetle takip ' ediliyor. Fikir Çölünde İki Vaha Harf — inkılâbındanberi — fi hayatımız gözü yoran, ruhu * rutan düz, nihayetsiz bir halini almıştı. Ne dimağla serinlik verecek bir pınar ne de fikirlerimizi hırekete g recek bir manzara değ Durgun bir su gibi, fikir ha mızda da korkunç bir d başlamıştı. Şimdi bu nihayetsiz çölde tan iki vaha sezer gibi oluyo Sonra çölde susayan ruhumf biraz serinlik vermek vahaların yeşil ağaçları olturarak dimağımızı tazeliyorut Bu vahalardan biri “Kadro P» Mecmuasıdır. Bu N mua muayyen bir fikir mecmts dır. İnkılâbın İdeo!ojiıîıi yapı maşguldür. Bu sebeple de b bir birlik görünür. Bütün m€ maa ayni merkezi fikrin bir ve müdafaasından ibarettir. muayı çıkaran gençler olgun Fikll - ? kimseler olduğu için, yazıları ' gün, fikirleri vazıh ve istedikle , aşağı yukarı vazıhtır. Bize h , ' ı hei Zat hal l Iİ <. mamrmmaoru —— için © ... .. —. bir düşünce tarmı getirmişler ve bugünkü münevver nesle şen vazifeyi yaptıklarına dirler. İ İkinci vaha, İstanbul Halk ı tarafından neşrine başlanan “YE 1 Türk Mocmuası,, dır. | Ba da bir fikir ve satf mecmuasıdır. — Birinci — ni sı zengin mündericatla çı tır. Bunun da — gayesi, — inkı ideolojisini — yapmak, — inkılt yapmak, inkılâbın ilim ve saf — | at cephesini kuvvetlendirmekl Takip ettiği fikir sistemi "İui ve Kadro ,, nun fikir sistesi den tamamen ayrıdır. -Birisii Fransız filezofu Bergsonun feltf | fesi hâkimdir, ötekinde mad tarihçilik felsefesi hâkimdir, reket noktasındaki bu değişik iki mecmuanın istikametlerini değiştirmektedir. “Yeni Türk Mecmuası,, 1 nevver, — mütefekkir, — san'ati bütün gen etrafına topla: arzu n!idâh—hndıdn. Bu ::lı mecmua gençliğin ve mün " lerin bir kürsüsü olmak vazi! doruhde etmiştir. amazın — istinat e(uıl kir sistemlerini kurmak bug münevver ve mütlefekkir »' düşen — vazifedir. Gençlik diye kadar ihmal- ettiği bu zifeyi, bu iki mecmua ile ( yapmıya başlamıştır. | Ayni zamanda fikir n mızda da bir krmıldama ba; ıı miş demektir. Bu itibarla " iki mecmuanın da intişarı mef nuniyetle ve takdirle hışı!ın iki mühim hâdisedir. — Somada İki Aydanberi Dokto j suzluk Hüküm Sürüy? Soma (Hu: — Bundan ay evvel klyl::lîg zuhür ve f keze sirayet eden Kızıl hast teşhis ve hükümete ihbar edilt, diği için Hükümet Doktoru İt B. Vekâlet emrine alınmışl" zamandanberi kasabamızda Güğ tor yoktur. Burada serbest h de olmadığı için 25 bin nöt”İk ) kasabamızın hastaları sadect lahtan şifa ummaktadırlar. maya hemen bir bükümot | ru tayini lâzımdır. 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: