12 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

12 Kasım 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

I Halkın Sesi ı Köylü Kolaylık İstiyor Ankzaradan gelen son haberlere gö- te Ziraat Vekâlet? köylüye sühulet olması içini giriştiği buğday satın ahıamas! işini gelecek sena - teşmil edecektir. Bu hasusta halkın fikir ve kanaatlerini yazıyoruz: Salâhattin Bey (Galkımsöğüut 8) — Bağday (latinl düşürmemek ve Mmuayyen bir seviyede tutmak İçin hükümetin aldığı tedbir yerindedir. Gazetelerde okuduğuma göre, bu husustaki tedbir teşmil edilecekmiş. Hakikaten çok iyi olur. Köylü buğ- dayını iyi bir fiatle antarsa daha gok çalışır ve daha çok eker. Musy- yen bir fiatle buğday alınması hak- kındaki karari tütüne de tatbik et- melidir. Tütün ihracatı maddelerimi- zin başında gelir. Onu korumak için alınacak tedbir memleketin yü- zünü güldürecektir. İsabetli tedbirler alan bükümetin bu sahada da tedbir almakta gecikmiyeceği muhakkaktır. * Sıddık Bey (Esirpazarinda, 22) — Hükümetla Ziraat Bankası va- mtasile buğday alması köylüyü diril- tir. Daha doğrusu köylünün bütün mabsulünü kbükümet almalı, buna mukabil de köylüye muhtaç olduğu maddeleri, meselâ: Tuz, giyecek, zi- raatte kallanılacak eşyayı vermelidir. Bence hundan Iyi bir yol yoktur. *« Basan B* (Çemberlitaşta lokantacı) — Köylü Türkiye aüfusunun ek- seriyetidir. Bu ekseriyeti korumak için bükümet buğday satın almakla en büyük bir iş yapıyor ve köylüyü tefeciden kurtarıyor. Tütün züranı da korumak için bu yolda tedbirler alınabilir ve çok faydalı olur. * Kurban B. (Çomberlitaş 46 No) — Memleketin — direği köylüdür. Hühümetin köylüyü daha çalışkan bir hale getirmek için ondan buğ- day aldığı — gibi tötün alması da doğru olur. Gazeteler İzmirde senebi n ucuz tütün almak için birlestiklerini yazıyorlar. Eğer Ziraat Bankası buğday aldığı gibi tütün de alırsa kumpaayaların bu birleşmeleri fayda etmez. Çok Yazık! “sülyağı İhracatımızın Niçin! Durduğu Anlaşıldı Son senelerde Fransaya gül- yağı lerde gülyağcılarımızın taahhüt- lerini ipka etmedikleri, gülyağla- rımızın nümuneye uygun olarak gönderilmediği ve gülyağcılarımı- zaın bile yaptıkları; — bunun için Fransızların bizden gülyağı almak- tan sarfınazar — ettikleri bildi- yetlen istifade ederek Fransanın gülyağı — ihtiyacını temin için bir anlaşına yapmışlardır. Gülyağının kilosu 350-700 franktır. — Treema e — ae H — Bu ne hal böyle Ha- yan Bey? ihracatımız. durmuştu. Bu | hususta Paris konsolosluğumuz- | dan gelen bir raporda, son sene- | SON POSTA DAHİLİ HABERLER Her Davete İcabet Etmemeli Br Kadına Yemek Ye rine Mufassali Bir Dayak Ziyafeti Çekildi Bakırköyünde Yenimahallede garip bir dayak atma hâdisesi olmuş, bir madam xziyafete davet ettiği diğer bir madamı bayıltıncıya kadar döğ- | müştür. | Ziyafeti tertip eden Madam Koranyadır. Ziyafe- ' te çağrılan, fakat dayak yiyen de Madam Anastas- | yadır. Madam Anastasya ile madam Koranya evvelce bir dedikodu yüzünden biribirlerile darılışmışlardır. Madam Koranya yapılan - dedikodudan çok müte- | essir olmuş ve bir gün Madam Anastasyayı döğmeyi fikrine koymuştur. İki kadın bu dedikodu yüzünden biribirlerile dargın oldukları için yekdiğerine tesa- düf edemediklerinden Madam Koranyanın dayak tasavvaru tahakkuk edememiş, madam bu işi tahak- kak ettirmek için bir çare aramıya başlamış ve ortaya mutavassıtlar koyarak Madam Anastasya ile barışmıştır. Bu barışma hâdisşesi Madam Koranyanın tasav- vurunun tabakkukuma hizmet etmiş, madam barışma Dilenciler İlkmektepler vet etmiştir. saatte Madam — Kuzum şerefine bir ziyafet tertip ederek Anastasyayi da- Anastasya kendi şerefine tertip edilen bu ziya- fetten pek mütehassis olmuş, randevu verdiği Koranyanın evine gitmiş, fakat ortada ziyafete delâlet edecek bir hazırlık göreme- miştir. Uzun bir müddet oturup intizar ettikten ve kimsenin çelmediğini de gördükten sonra: Koranya ziyafete benden başka kimseyi çağırmadınmı? demiştir. Madam Koranya da bu suale gayet haşin bir eda ile: — Hayırt? cevabım verdikten sonra: — Ben seni yemek ziyafetine değil, dayak ziyafetine çağırdım, sen benim aleyhimde dedikodu yapar mısın? demiş ve zavallı Madam Anastasyayı altına alıp rastgele döğmeğe, saçım başını yolmıya başlamıştır. Madam Anastasya feryat ve istimda- dina — yetişen İstanbu! d; VM;kteııı Mevcu- !Ne Şekilde |Yakalanacak? du İthiyaca Kâfi Değil Çocukları ilkmekteplere nam- zet olarak kaydedilmiş — olan çocuk velilerinden banları gaze- temize müracaat ederek bu gibi çocuklara bir mektep bulunması için Maarif Vekâletinin nazarı- dikkatini celbetmemizi rica et- mektedirler. — Vaptığımı — tahki- kata göre, mevcut ilkmektepler, müracaat eden talebelere kifayet etmemiş ve bir kısım çocuklar açıkta kalmıştır. Maarif Vekâle- tinin bu sahada bazı tedbirler alması muhtemeldir. | — Bir Yankesici Tutuldu Nuri ve Akif isminde iki sa- bıkalı Fındıklıda tramvayda Hasan Efendi isminde bir zatın cebin- den 35 lirasını - çalarlarken — ya- kalannışlardır. Muallimler Ecnebi Mektep!lerden Çı- karılanlar Ne Olacak? bukkında Maarif Vekili Reşit Galip Beyin tetkikat yap- tırdığı haber alınmaktadır. Bun- lardan — kanunl — şeraiti — haiz olanların varifelerine iade edile- cekleri tahmin olunmaktadı. 2: — Galiba aklını kaçırdın? Hiç kömürden buket yapılır m ? | | | | | İ I Son Postanın Resimli Hikâge si: Belediye tarafından dilenci- | leri toplamıya memur edilen po- lis memurlarının, — yakaladıkları dilencileri — doğrudan — doğruya Darülâcezeye götürüp bıraktık- ları anlaşılmıştır. Halbuki Darül- Sceze nizamnamesine göre dilen- cilerin evvelâ hüviyetleri fesbit edilmek ondan — sonra da iki zabıt varakası tutularak o şekilde Darülâcezeye — gönderilmek li- zımdır. Geçenlerde bir polin memuru sokaklarda yakaladığı dilencileri, hüvviyetlerini — tespit — etmeden götürüp Darülâcezeye teslim et- miştir. Halbuki — Belediye bu şekli, şahsi hüriyeti tahdit nok- tasından teşkilâtı esasiyeye mı- halif bulmaktadır. Bu sebeple bundan soura yakalanacak olan dilenciler hakkında mutllaka za- bit varakası tutulacak ve hüyi- yetleri — kanuni şekilde — tespit edilecektir. Köy Mektepleri Maarif Vekâleti köy muadlim- liğine ve köy mekteplerine büyük bir ehemmiyet vermektedir. Önü- müzdeki ders seneleri başında köylere çok kuvvetli muaallimler gönderilmesi ve köy mekteplerinin esaslı şekilde 1slâhi düşünülmek- tedir. & Hasan Bey — Sen anla- mazsın azizim. halde kur(ırılııqtır. : Pağr Öia Hasan Bey Diyor Ki: ı komşuların — gayretlerile baygın bir Kitaplar Sekiz Ayda 140 Eser Neşredildi Maarif — Vekâleti tarafından son bir sene zarfında memleke- timizde yeniden neşredilen kitap- lar hakkında bir cetvel hazırlan- mıştır. Bu cetvele göre bu sene- nin ilk gününden ağustos nihaye- tine kadar muhtelif mavzulara Bit V40 eser neşredilmiştir. Bu eserlerden on tanesini roman ve küçük hikâyeler teşkil etmekte- dir, yine bu müddet zarfında 17 tane de şiir kitabı neşredilmiştir. Neşredilen eserler arasında muh- telif ilmi mevzulara temas eden eserlerde bu 140 adedi içinde kabarık bir yekün tutmaktadır. Fakat şurası da şayanı dikkattir ki bu 140 kitap sekiz ay zarfın- da neşredilmiş olduğu için vasatt bir hesapla bir gün için bir kitap bile düşmemektedir. Kuş M_eıîaklısı Bir Hırsız Saka Kuşu Çalarken Yakalardı Sabıkalı Ahmet isminde biri, dün Mahmutpaşada Kürt İnet efendinin babçesine girmiş eve girmek için kapıyı kurcalamış, fakat kapıyı açamamiştır. Girdiği yerden böş dönmek istemiyen Ahmet, bahçede asılı olan kafe- sin içinden 15 lira kıymetinde iki saka kuşunu çalarak savuşarken yakalanmıştır. #& — Niçin Hasan Bey? Teşrialsani 12 Günün Tariki y L Kok Kömürü Ve Odun Hükümet Dairelerinde Odun Kullanılmıyacak Hükümetin bir kararına göre resmi dairelerde bundan böyle odun yerine kok kömürü kullanılacaktır. Ank ve İstanbulda bulunan iki gaz fabı kam senede mühim miktar miktarda kok hömürü çıkarmaktadır. Bununla beraber bu miktar memleketin bütün mabrukat ihtiyacıni karşılıyacak de- recede değildir. Kok kömürü kulla- tılması hakkındaki kararın orman- Tarımızı — tabripten kurtarmak — için alındığı ve çok muvafık olduğu #Ööy- lenmektedir. Bir mütahassısımızın verdiği — malâümata göre dünyanın hiçbir tarafında kışın sobalarda odun yakılmamaktadır. Sebebi, odun'arın çabuk yanması ve pahalı olmasıdır. Kömür yakımıya mahsus sobalar pildiği takdirde Ereğli kömürlerin- den çok istifade edilebileceği İleri sürülmektedir. Eregli kömürlerinin tonu (14-15), kok kömürleri 25-27; odunun 250 kilosu yani bir çekisi 35-4 İiraya satılmaktadır. Diğer taraftan hükümetla, kok kömürü kullanılması bakkında aldığı karar oduncuları çok müteessir etmiyccek- Ür. Çünkü halkın mübim bir kısmı adam yakmaktadır. Kok — kömür yakılması hakkındaki karar üzerine odun fiatlarının bir miktar düşmesi muhtemel görülmektedir. Şeker, Kahve Ve Çay Piyasadaki şeker, kahve ve çay tacirleri aralarında birleşerek bir girket —yaptıkları takdirde bu üç maddenin ithalinde Bu şirkete ko: laylık gösterileceğini dün yazmıştık. Piyasada yaptığımız tahkikata tacirler bu şekilde bir şirkı bulunmaktadırlar. Bu şii çay ve kahve iİtbalâbıma mukabil memleket mabsulâtından arzi edi- Tenleri ihraç edecektir. İskân İşleri Dabiliye Vekâleti, lakân Işlerinin mubakkak surette kânunuevvel nil yetine kadar ikmaline çalışılmazını bildir miştir. Gümrük Mütehassısı Ankara, 11 (Hususi) — İnhi- sarlar Vekâletinin gümrükler için Amerikadan celbettiği mütebassıs düön Ankaraya gelmiştir. İstanbulun Vergi Vaziyeti Defterdarlık İstanbuldan bu sene zarlında tahsil edilmesi lâzımgelen (1$) milyon liralık mühtelif vergiler« den senenin İlk dört ayı içinde yüzde — ellininden — fazlasını — tahıll etmiştir. Tahakkuk eden kazanç ve istihlâk vergilerinin İse yüzde yetmiş beşi tahısil edilmiş, gelecek yedi ay için ancak yüzde (25) 1 kalmıştır ki mükelleflerin bunları da verecekleri ve gelecek seneye devredilmiyeceği tahmin edilmektedir. K eli 5: Hcean Bey — Yaha.. Komşu” ne> kızı gelin olayor, oraya giti” yoracı, bu mevaimde bundan dehü iyi hediye ohie mu ? # y v

Bu sayıdan diğer sayfalar: