21 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

21 Kasım 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Mündericatımızın çoklu- undan o dercedilememiş- tir, Şeker Tahkikatı Edirne Ve Kastamonu Meb'uslarının İfadelerine Lüzum Görüldü Ankara 20 (Hususi) — Mülga şeker inhisarı tarafın Şark ibtiyacı için Ar vilâyetlerinin 0s Rus şirketinden (o alınan şekerden hâsil olan (o 273193 a Zarardan dolayı Maliye mü- İettişleri | tarafından yapılmakta olan tahkikat esnasında O za man İnhisar (İdare Meclisinde bulunan Edime Meb'usu Şakir ve Kastamonu Meb'usu Ha Ban Fehmi Beylerin ifadelerinin alınmasına lüzum hâsıl olmuştur. Hükümet keyfiyeti Meclise bir tezkere ile bildirmiştir. Tezkere Muhtelit Encümene havale edil miştir, İsmet Paşanın İrad Ettiği Mühim Nutu Ankara 20 — Başvekil İsmet Paşa Ankara Hukuk Fakültesinde İradettiği siyasi ve mühim nutuk- ta ezcümle demiştir ki: — Her Türkün vazifesi vatanı İçin kendi evi için olduğu kadar Salışmaktır. İktısadi sahada istik- alimiz çok geniştir. Gelecek #ehelerin vaziyeti refah ve kuvvet Ve yükselmektir. Geçen devirlerde geri kalmış olmaktan cömhuriyet neslinin ve Sümhuriyet adamlarının asla su- Su yoktur,Çektiğimiz sıkıntı para- değil, bilgi sıkıntısıdır. Bin yarım adam, bir tam adam değildir. ,, Dahili siyasetimize emin ola- ilirx Millet, milli benliğini buk muştur. o Harice karşı yalancı Miyasete istidadımız yoktur. Harp Yatımızı olduğu kadar sulh Yatımızı da göğsiümüz kabar- Müş olarak zikredebiliriz. Fırka Grupu Mühim İçtimalar Yapacaktır Ankara 20 ( Hususi ) — Salı ünden itibaren Fırka grupu hüm, içtimalara başlıyacaktır. > Bunlarda hükümet fırka aza- tin soracakları suallere cevaben lâmat vermiye amade olduğu- Na çldirecek ve müzakere açıla- ir, & Bu münasebetle hükümet Taya devlet işleri hakkında taf- at Vermiş olacak, meb'uslar da “ei intihabiyelerinde gördükleri eg elere dair izahat verecek Galata'da e ki Büyük Mağaza Yandı Key Mâtida Tünel caddesinde zay, alettin Beyin kumaş mağa- 3 erindeki. terzihanede- dün tında gn çıkmış terzihane ile mağaza ve yanındaki şekerleme: o mağazası rildi Yangının sebebi malüm İr, tahkikat yapılmaktadır. ça > İeki Keyfi tanyg yolunda Memurin lokan- tm gi eşi etmekte olan Kâ- e e arkadaşı Süleyman Bey- tinciy, «tmiş, etraftan yeti vini 7 adar önündeki rakı şişe- Yarn <g Süleyman Beyin başını x 1-Bazı erkekler, iyi bakılmak için evlenirler, Bunlar sandetlerinin karıları" Dın anne yerine kalm olarak kendisine evlât muamelesi yapmasını isterler. Bunu bulamazlarsa betbaht olurlar baml, bir baba istemezler, 2 — Barı kızlar kocalarına bir Evin birleik çocuğu gibi yaşamak, naz etmek, ve şımarıklık yapmaktan zevk alırlar. Onun için anne olmak AŞININ 3 — Evlendiğiniz zaman kocan sn ve ya karnınn evlilik ha- yatı hakkındaki idealini öğreniniz. Geçinmenin ve mesut olmanın anab- tarıni elde etmiş olursunuz. mararile bakarlar. SON TELGRAF HABERLERİ Biga'da Garip Bir Hastalık Çıktı Biga ( Hasusi ) — Burada ( Yakmaca ) denilen bir hastalık zuhür etmiştir. Birkaç aydanberi de- vam eden bu hastalık yüzünden ölenler de vardır. Hastalık sari olduğundan yananlara yani yakmaca Dünya Güzeli | Avrupada, Mısırda Propa- | Bir Şeker Fabrikası hastalığına tutulanlara kimse bakmamaktadır. Bu tedavi çarelerini doktorlarda bulama mışlardır. Hastalığa tutulanlar şiddetli bir hararetle yanmaktadırlar. Eskişehir'de 1 : © Kayseri'de | Belediye Azaları İstifa ganda Yapacak İzmir, 21 (Hususi) — Dünya Güzeli Keriman Halis H. bugün Müzeyi ziyaret etti. Keriman H. Müzeden sonra incir depolarını gezımiştir. o Kıraliçanın Oopederi kendisile görüşen gazetecilere: — Avrupaya, Mısıra gidece- ğiz. Memleket için güzel propa- i çılıyor , Eskişehir, (Hususi) — Eskişe- hirde de bir şeker fabrikası tesisi takarrür etmiştir. Fabrikanın tasisi bir gün meselesidir. Edirne Meb'- usu Şakir Bey buraya gelerek bu hususta tetkikat yapmıştir. güzel, kıymetli mahsulleri üzüm ve incirlerimizi / ziyaretçilerimi- ze vermek suretile iyi bir reklâm | Ettiler Kayseri, 21 (Hususi) — Bele- diye Reisi ile Meclis azaları ara- sında ihtilâl çıkmıştır.Bunun neti- cesi olarak 14 belediye meclisi azası vilâyete İstifalarını vermiş- lerdir. Diğer azaların da İstifa ettiği ve yeniden intihabat yapık ması takarrür ettiği söylenmek- ganda zemini hazırlıyoruz. İzmirin fırsatı mevcuttur dedi. | tedir. Halk Fırkası Umumi Kâtibi Beyanatta Bulundu Avrapada tetkikat yapmakta olan Halk Fırkası Umumi Kâtibi Recep Bey dün şehrimize gelmiştir. i Recep Bey kendisile görüşen gazetecilere bey#- natta bulunmuş ve demiştir ki: — Epey uzun süren bir Avrupa seyahatınden dönüyorum, Şimalde Norveç ve cenupta İspanyadan başka Tuna ötesindeki Avrupa memleketlelerinin hemen hepsini dolaştım. Yatı mektebindeki çocuklarımla görüşmek için hafta başına kadar burada kalacağım ve cuma akşamı Ankaraya hareket edeceğim. Seyahatteki görüşlerimin kısa bir bulâsası ola rak şu sözlerimi kaydedebilirsiniz. Herkesin — bildiği gibi bütün dünya buhran hastalığından rahatasızdır. Her memleket bu salgr pın kendine yapacağı zararları mümkün olduğu kadar azaltmak için hudutlara ve gümrüklere bir nevi iktisadi karantina koymuşlur. Harici ticsret, tediye müvazeneleri, bütçe açığı ve İşsizlik dertlerinden iztirap çekmiyen büyük küçük hiçbir devlet kalmamışlır. Birçok memleketler iç (politika noktasından yerine göre sebep ve mahiyeti değişen karışıklıklar ve sıtma nöbetleri yeşimiledir, Mümkün olduğu kadar günü iyi geçirmek iç ve dış meseleleri iyi halletmek ve ileriden emin olmak için memle- İSTER Bir gazetede okuduk: ket içinde milli bir birlik cephesi kurmanın ilk şart olduğu kanaati her yerde umumidir. Rejimleri, idari, şekilleri ve politika faaliyetleri başka başka olan bütün memleketler vaziyetinin birden mütaleası insanı hakikaten bu hükme sevke- diyor, Hergün bir eksiğin tamamlanması, herhangi vatan işinin daha iyi, daha doğru ve daha güzel yapılması için bilhasea vatandaşların karşılıklı sev- gilerini ve milli birlik duygularını bozmamak şartile münakaşalar yapmak elzem bir şeydir. Fakat bunun tatbik şeklini sonsuz bir ça tışma ve düşmanlık haline ( getiren omemle- etlerde © halk (tabakaları (o biribirlerine © karşı hareket ediyorlar ve bu sürtüşme nihayet memle- ketin müsbet kuvvetlerini ifna ediyor. Seyahatten dönerken bu noktai nazardan ken- dimize bakıyorum ; gezdiğim esnadaki umum! gö- rüşlerimle inemleketimizin vaziyeti hakkında bik dilklerimi karşı karşıya koyuyorum, milli gururum artıyor ve memjeketimizin istikbaline inanışım kuvvet- leniyor.Taze bir fidanı kısa zamanda bol gölge veren bir ağaç haline koymak imkânsızdır. Başarılması ve tta bazen başlanması zaman istiyen işler için bu düsturu unutmazsak memleketimizde yapılan ve yapılmak yoluna getirilen şeyler göğsümüzü emniyet ve ümitle doldurur. $ Rg Ter emma ere e e İNAN, İSTER İNANMA! pun makli gibi bu fabrikanın da karadan sevki “Çok zaman değil, birkaç sene evvel, resmi bir | ayn bir mesele teşkil etmiş. Ve otuz kirk çift öküz daire tarafından o Maraşta bir fabrika kurulmasina karar verilmiş. Bir müdür tayin edilerek faprikanın mübayaası, nakli ve mahallinde tesisi buna havale edilm.ş. Bu müdür de Almanyaya gitmiş, fabrikayı çıkmış! Bir kere fabrikayı vapurdan çıkarabilecek kuvvette vinç bulunamamış, parçaları o kadar ağır- mış. Büyük zahmetler ile bu zorluk bertaraf edilmiş, Trabzondan karaya çıkarılmış, Bu defada karada nakil için vasıta bulunamamış. Fatih Sultan Mehmedin İstanbulu feth “için Edirneden getirdiği ISTER INAN, büyük to- | ISTER arabasile iptida bu zorluk halledilmiş iken bir “müd. det sonra yine yeni zorluklar çıkmış. Çünkü fabrika- nin geçeceği yollardaki köprülerin çoğu bunun ağır» hığına tahammül edememiş. Bundan dolayı sadece bu İ fabrikayı geçirmek için beş altı tane yeni köprü | yapmak İcap etmiş. “Nihayet bin zahmet ile fabrika Maraşa varmış. Bin zorluk ile kurulmuş. Fakat bu defn da işletile- memiş! Çünkü fabrika hem eski imiş, bem de mem- leket ihtiyacına nisbetle üç misli büyük ve o niabette i masrafh olduğu için 'iktisaden İşletilmesine “imkân olmadığı anlaşılmış, INANMA!T | Sözün Kısası Bugün Mü Desem | Yarın Mı Desem? ** Geçen gün bir gazetede tuhaf bir resim vardı. Beş altı katlı iki binanın ortasında tam mana- sile bir kat bile olmıyan dükkâ- nımsı bir şeyi gösteriyordu. Bu resmi görünce: imarmı ediyoruz? Yoksa berbat mı? Diye düşüm düm. Vakıâ biribirine bakan iki apartıman yan taraftan pençere kazanmak için ortalarındaki arsayi müştereken alıyorlar, hemen kü- çük bir şeyle kapatıveriyorlar. Nitekim Lâlelide, Taksimde hep böyle... Biliyoruz, şehir böyle hummalı bir faaliyetle imar edilir, yani bir günde beş on bina yükselerek. Fakat Belediye hiç olmazsa büyük caddelere olsun biraz ehemmiyet verse, misafirlerimizi güldürecek feci manzaralara mani olsa... Kısa boylu bir adamla ayet uzun bir adam yan yana Siri nekadar acaip ve komilş olursa bu apartımanlarda öyle... hrin manzarasım bir tan nüzül isabet etmiş gibi iğri büğrü üstünden salavatsız geçik miyen Unkapanı köprüsü, bir taraftan boğazın en güzel yer lerini kömür depoları, caddeleri" mizi biçimsiz inşaatı berbat eder ken daha hâlâ biz İstanbulu sey- yah şehri yapmak istiyoruz. Hâni hoca merhumun bir hikâyesi vardır: Hoca bir gün evde ziyadesile müş: Çat, a vurulmuş, birde bakmış geveze komşuların- dan biri; içeri girmiş: — Hocam demiş, bu gece bir rüya gördüm şunu bir ediver. — Rüyayı gece yarısı mı de sem, sabaha karşımı? Desem işte o zamanlarda olacak, gördüm, Karşıma bir kız çıktı, huriml desem? Melek mi desem? Perimi desem? Hocanın tabir desemlerden . içine İ fenalık gelerek yerinden sıçramış: — Beadam demiş Allah senin Obelân verecek amma. Bugün mü desem? Yarın mı de- sem, diye bağırmış. Onun gibi Belediyemize sorsak: — Beyefendi İstanbul ne za- man adam olacak?.. Terkos ne zaman alınacak? Karakulak ne zaman yapılacak? Mahatabımız gözümün önüne geliyor: — Vallahi diyecek & zaman meselesi, bugün mü desem, bir sene sonra mı desem? A Maamafih ben Belediyeyi ten- kit ederken, asıl kabahatın para- sızlıkta plânsızlıkta olduğunu bil- miyor, değili: fakat burasını Belediye Reisinin kulağına kadar götürmiye lüzum yoktur. Vali Muavini Adliyede Vali muavini Ali Riza Beyle Polis Müdürü Febmi Bey dün Adliyeye gelerek Müddeiamumi Kenan Beyle görüşmek istemiş- lerdir. Kenan Bey o sırada bir meselenin tahkiki için hariçte bulunduğundan Fehmi Bey mua- vinlerden Cemil Beyle görüş- müştür. En Eski Kehribarcı Öldü İstanbulun en eski kebribarcısı Ali baba vefat etmiştir. Alibaba tamam 75 sene kehribarclık yapmıştı. Bir Çocuk Bulundu | Fatihte Horhor (medresesi ! karşısındaki arsada bir ay evvel doğmuş metruk bir erkek çocuğu bulunmuş, Darülâcezeye gönde- rilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: