8 Temmuz 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

8 Temmuz 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Si is pa Rize caklarında Okuma Hevesi Rix ( ususi) — Rize ahalisi, çocukları « ukutmıya çok merak- hdırlar. Çocuk velilerinden hiç- birisi İlk ve Ortamektep tahsilini kâfi görmemekte ve evlâtlarını daha yüksek mekteplere gönde- Rizeliler, fakir hallerile bera ber, evlâtlannın tahsilleri için para sarfetmekten çekinmezler. Rize kaza ve köylerinden bir hayli talebe burada bazı aileler ve akrabaları nezdinde pansiyon olarak kalmakta ve tahsillerinin ilerlemesine çalışmaktadır. Sınıf- larını geçen talebeler milli kü- tüpaneye devam etmekte velhasıl vakitlerini boş yere geçirmemek- tedirler. Talebeden bazıları da ibtiyaçları olduğu için ayak tica- retile meşgul olmakta ve yalnız evma güleri kütüpaneden istifade etmektedirler. Adapazarında Koza Ve Hayvan Fiatleri | Çok Durgundur Adapazarı (Hususi) — Burada her sene açılan koza pazarı bu | sene de açılmış, fakat umulduğu gibi hararetli muamele olma- Pazarlarda hayvan fiatleri de çok durgundur. Dört beş okka süt veren inekler 10 - 15 biraya satılmaktadır. 6-7 okkalık kuzular 100 - 150 kuruştur. Sebze fiatleri ise © zikredilemiyecek kadar ucuzdur. Akhisar'da Vekâlet Bir Ortamektep Açıyor Akhisar, ( Hususi ) — Maarif | Vekâleti, şehrimizde bir ortamek- tep tesisine karar vermiştir. Mek- tep, Ayşe Hanım isminde bir kadın tarafından hastane haline i#frağ edilen binada tesis edile- cektir. Vekâlet bu iş için 30000 Sra tahsis etmiştir. Köylü Sigarası Kaçıranlar Yakalandı Büyükçekmece (Hususi)— Lü- — İeburgaz kamyonlarından birisi İstanbula dört yükte 1550 paket | köylü: sigarası götürürken yaka- lanmıştır. o Tütünler o müsadere edilmiştir. İzmir'de Bir Çocuğu Akrep Soktu Bir Çocuk Ta Boğuldu İzmir (Hususi) — Bugün Çi- nede iki feci hâdise olmuştur. Çineninin Akçaova nahiyesinin Kamişler mahallesinde bir yaşın- da Mehmet isminde bir çocuğu akrep sokmuş, çocuk vecalar içerisinde ölmüştür, Çiftlik köyü civarında bir'aile tarlada meşgulken, ailenin iki yaşındaki çocuğu çaya düşerek boğulmuştur. Bu çocuk Şükrü Efendiye aitti. Hâdiseye Adliye “azıyet etmiştir. Riza Fidıniık Müdürü Rize (Hususi) — Vilâyet fidan- tık müdürü Hilmi Beyin mesaisi iakdir edilerek maaşı dört bine çıkarılmış ve kendisi ücretli me- mur ei ee maaşlı müdür sı- nıfhına geçirilmiştir. © OSON POSTA Rize'nin Sıhhat İşleri Memleket Hastanesinde Ve Halk Evin- de Meccani Muayeneler Yapılıyor “ — lemleri i hastanesinde geçen gün çok mühim bir ameliyat ya- pıldı. Pazar ka- zasında Osman kızı Ayşe üzerin- de yapılan bu ameliyatta rah- min içinden ço- cuk başı büyük- lüğünde bir ur çıkarılmıştır. Tam kırk beş dakika süren bu ameliyat neticesinde kadıncağız pek büyük bir tehlike atlatmış ve yirmi beş günde şifa bularak taburcu edilmiştir. Ondan evvel de bir köylünün mesanesi üzerinde yapılan mühim bir ameliye neticesinde yüz on gram ağırlığında bir taş çıkarı mıştır. Hastahane otuz O yataklıdır. Yirmi beş yatak muhtaç kimse- ler için ve beş yatak ta zenginler için o ayrılmıştır. Halkın fıkara kısını meccanen tedavi edilmek- tedir. Zenginlerden arzu eden olur- sa yevmi bir lira ücretle bakıl- makta ve ameliyattan sonra bir buçuk lira alınmaktadır. Ameliyat için dahi işin ehemmiyetine göre on liradan elli liraya kadar ame- liyat ücreti alınmakta ve bn pa- ralar muhasebeyi hususiye namı” na irat kaydedilmektedir. Geredede o Zelzeleler Pek Sıklaştı Gerede ( Hususi ) — Bu sene burada sık sık zelzeleler olmak- tadır. Geçen ayın 28 inde üç defa, otuzunda bir defa, temmu- zun birinde iki defa, zelzele ol- olmuştur. o Geredenin ihtiyarları şimdiye kadar böyle biribirleini takip eden zelzeleler görmedik- lerini söylemişlerdir. . BE Yenişehir'de Faydalı Teşekküller Kon- serler, Müsamereler Veriyor Bursa (Hususi) — Yenişehir- de birlikler birleştirilmiş, müsame- reler, konserler verilmesi, halkın toplu olarak biribirlerile temas ve tanışması temin edilmiştir. Spora, musikiye çok ehemmi- yet verilmiş, muallim Mustafa Nuri ve Hamdi Beylerin idare ettikleri faydalı teşekküller vücu- de getirilmiştir. Gençlere maddi. yardım ya- pılması için belediye bütçesine 240 lira tahsisat konulmuştur. Kaymakam Refik Bey şehirde hareket uyandırmak ve gençliği çalıştırmak için yardımlarda bu- lunmaktadır. Mesudiye Kaymakamlığı Rize (Hususi) — Merkez nü- fus müdürü İsmail Hakkı Bey terfian Mesudiye kazası kayma- kamlığna tayin edilmiştir. ere pr Rize Memleket hastanesi İki sene evvel hastane hekim- liğine tayin edilen doktor opera- tör Sedat Bey iki sene zarfın da iki yüz elli kadar ameliyat yapmış ve birçok fıkara kadın- lardan yumurtalıklara ait keseler çıkarmıştır. Bu müddet zarfında tam 892 basta yalıp tedavi ol- muş ve taburcu edilmiştir. Senebaşından bugüne kadar altı ay zarfında ayakta muayene ve tedavi gören hastaların sayısı 6437 dir. Muhasehei bususiye tarafın- dan idare edilmekte olan bu hastanenin senelik bütçesi 16,000 küsur liradır. Hastaneye bu sene bir lâbo- ratuvar ilâvesi ve bir de dabili mütehassıs tayini için icap eden tahsisat bütçeye konmuş ve baş hekim için otuz lira makam ma- aşı dahi ithal edilmiştir. Muaye- omehane ve ameliyathane ve basta a koğuşları (oOpek temiz ve munta- zamdır. Hastanenin haf tada üç defa muayene ve ka- bul i vardır, , Tehlikeli hastalar müracaat vuku- unda hemen ka- bal edilmekte ve tedavi altına alın- muayenelere devam edilmektedir. Şimdiye kadar 84 hasta mecöanen muayene edilmiştir. Halkevi dil derleme şubesi hali faaliyettedir. Diğer şubeler de çalışıyorlar. Halk- evi bahçesinde gösterilmek üzere bir kaç filim getirilmesi tasavvur edilmektedir. Şu aralık yeni dünya tabir olunan muşmula şehrimizde fazla mikdarda bulunmakta ve taşra- yada sevkiyat (yapılmaktadır. Kasaplık hayvan gelmediğinden ve burada yetişmediğinden et fiatları birz yükselmiş ve kasap- ların banları muvakkaten tatili faaliyet etmiştir. Hayvan ve mer'a az olduğu için burada yoğurdun okkası yirmi kuruştan aşağı dü- şememiştir. Evkaf dairesi tarafından bazı harap ve baraka şeklindeki dük- kânlar yıktırılmış ve çarşının bazı cibetleri genişlemiştir. — E. Ş. İzmirde berber kalfalarının imtihan edildiğini yazmıştık. Resmi- miz imtihana ait bir intiba: göstermektedir. Afyon'da Birçok Muallimlerin Maaş- larına Zam Yapıldı Afyonkarahisar | (Husasi) — Vilâyetimiz dahilinde 3 senelik kıdem müddetlerini ikmal edip terfia hak kazanmış olan baş muallimlerden Mehmet, Şefik Ragıp, Hikmet beylerle muallim- lerden İbrahim, Hüsnü, Abdur- rahman Korkut, Hasan Orhan, İbrahim Uğuz, Mahir, Ahmet Or- han, Fahri, Şemsettin, Mehmet Emin, Mustafa, Kâmil, Lütfi Tuğ- rul, Mustafa Doğan, Hakkı, Bekir Sıtkı, Orhan Beylerle Zehra ve Hatice o Hanımların (maaşlarına terfi zammı yapılmıştır. Hasankale'de Firari Bir Şaki Bir Mağa- rada Yakalandı Hasankale, (Hususi) — Katik den ve şekavetten gıyaben mah- küm olan ve iki senedenberi Hasankale ve civarında şekaveti yapan Gireson Köylü İsa oğlu Hasan ile arkadaşı Ali oğlu Mehmet jandarmamızın devamlı takibi © netiegsinde: Danişment köyü civarında Zelzele Sm mağarada yakalanmışlardır. lüfrezeyi idare eden Lütfi onbaşı aldığı tertibat sayesinde müsademeye meydan vermemiş, eşkıyayı cephanesi ve silâhları ile beraber derdeste muvaffak olmuştur. 4g İyi Bir Haber Nurallah Ate Bugünlerde Kemal Cenap Bey hocamızı görüp hem elini öp- mek, hem de kendisi ile beraber bayram etmek isterdim: Üniver- site'nin (kelimeyi garip, fakat resmi imlası ile yazıyorum) tarih şubesine devam edecek talebenin latince ye yunanca da öğrenece- ği haberi elbet te onu da benim kadar sevindirmiştir. Bu netice- nin, Yunan ve Latin humanitele- rinin bizde de kabulü için sene lerden beri çalışanlarm gayreti ile elde edildiğini iddia edecek değilim; o, bizim her birimizden de, he- pimizden birden de bin kat beliğ bir hatibin, zaruretin eseridir. Tarih tetkikatı ile uğraşanlar, la- tince ve yunanca bilmeden bu işin ne kadar zor olduğunu ne- fislerinde tecrübe ederek anladı- lar, O diller bilinmeden “öradi- tion,, a imkân yoktur. Fakat onlar bilmek yalnız tarih tetkikatını değil, her ilmi çalışmayı müşkülleştirir, her saha- da insanın önüne engeller çıkarır. Edebiyat için bir şey söylemeğe hacet yok; felsefe için de öyle. Dünkü kanunlarımız dini esaslara dayanırdı; fakat bugünküler, bü- tün Avrupa milletlerininki gibi, Roma hukukundan gelmiştir; bunun için hukukçularımız da lâtinceden vazgeçemezler. Müsbet ilimler sa- hasında o iki dilin Nözumu kolayca inkâr edilir ama sadece tatbikat ile iktifa etmeyip bilgilerinden felsefi, umumi bir netice çıkarmak istiyenler humanitelerin kendileri içinde zaruri olduğunu ediyorlar. “Bir çiçekle bahar olmaz, derler; fakat her çiçek baharın müjdecisi değil midir? Bunun içindir ki lâtince ve yunanca derslerinin, yalnız üniversiteye, onun da yalnız bir şubesine kabul olunmasını yine hayırlı bir haber diye karşılıyorum. Zaten tatbikata (ogeçilince bu tedbirin nekadar eksik olduğu kendiliğin- den meydana çıkacaktır. Lâtince ve yunanca birer ilim değildir ki üniversitede öğretilsin; onlar da her dil gibi birer alet- tir ve üniversiteye girenin zaten elinde bulunması icap eder. Hem o diller kolay da değildir; onları biç bilmiyen bir üniversite tale- besinin bir taraftan (derslerile uğraşırken bir taraftan da onları i, bütün bunları üç dört senede başarması (o imkânsızdır. Lâtincenin “ve yeri liselerdir; orada başlasğır, zevki orada alınır, sonra üniversütede ilerletilir. Fakat ben üniversiteden baş- lamasına da Seviniyorüm. Em- rullah Efendinin meşhur “ Tuba acı, isliaresi ile ifade ettiği dianın (O hak, hakikat ool- duğuna kaniim. Latince ile Yu- nanca bir kere üniversiteye gir- sin, üniversite onu kendisine talebe yetiştiren (o müessese lere götürür, onlara (O “impo- ser,, eder. oOÇönkü (bugün kurulan üniversite, hayatiyetini bütün maarif teşkilâtını hükmü altıma alabilirse ispat edecektir. >. itiraf - © Temim 2. ” > i

Bu sayıdan diğer sayfalar: