26 Temmuz 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

26 Temmuz 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hitlerin Papalıkla Müzakereleri Hitler hükümeti namına Fon Pa- 'f"""' riyaseti altında Romaya giden bir heyet, bir müddettenberi papalık makamı ile bir takım müzakerelerde bulunuyor. Dindar mahiyetini muha- faza etmekle beraber icabında din- sizliğe kadar da gidebileceğini söy- liyen bir siyasi fırka, katolikliğin hamisi ve dinin mümessili olduğunu ı;z'iîiı ;d!n bir makamla ne komu- Bu mevzu şudur: Alman Cümhuriyeti İlân - edildiği zaman teşekkül eden Rayştag Mec- lisinde bütün kuvvet, hıristiyan — fır- kalarını temsil eden ve merkez par- tisile onun müttefiki olan sosyal de- mokratların elinde idi. Merkez fırka- tının en büyük ekseriyeti ise kâto- liklerde bulunuyordu. Son milli cere- yan başlar başlamaz merkez fırkası sosyal demokratlarla alâkasını kesti. Bu merkezin etrafında milli bioklar teşekkül etmiye başladu. Bu suretle Hitler hareketine karşı konabileceği Zannolunuyordu. Bu zan Romadan gelen bir emirle ortadan silindi. Hiristiyan olan merkez fırkasına, Papalık makamı, Hitlercilik bare- ketine karşı — durmamasını — bildir. mişti. Buna — mukabil, * Papalığın, ayrı ayrı, artık- tarihe karışan Al- man — hükümetlerile — birtakım an- laşmaları — vardı. — Bunları — toplayıp bir esasta birleştirmek icap etti. Fon Papen heyeti bu maksatla Ro- maya gönderildi. Bu vaziyette, Roma için, daha başka türlü hareket etmek mümkün değil mi idi?- Ve meselâ merkez fırkasını daima dayanılacak bir kuvvet gibi. kullanmak - için mu- Iııf;n etmek doğru addedilemez mi idi Mümkün. Fakat bugünkü vaziyet budur ve Papalık makamı, bu hare- ketile, evvelce Alman İmparatorundan esirgediği bir şeyi Hitlere vermekte bels görmemiştir. — Süreyya — Hava Seferleri Jim Ve Amy Mollison'un Sıhhatleri Bridgeport, 25 — Jim ve Amy 'ollison dün, hava İstasyonu civa- :lıdıkı hastanede istirahat etmişler- . Doktorlar sıhhatlerinin iyi olduğunu bildirmişlerdir. ; Daha şimdidön, yaralı karı koca yataktan yatağa konuşarak yeni ta- *avvurlarda bulunmaktadırlar. Madrit, 25 (AA.) — Temmuz ni- hayeti veya ağustos başında mülrit sağ ve cenahlar bir hareket yapılacağını haber alan da- hiliye nazırı bazı şahsiyetlerin tevki- fini ve bu fırka merkezlerinin kapa- tılmasını emretmiştir. Madritte 110 kişi tevkif edilmiştir. Diğer vilâyetlerde de birçok ' teve kifat vardır. Bu arada pa: , aml- zadeler, komünistler, anarşistler ve sindikalistçiler vardır. Madrit, 25 ( ALA. ) — M. Azana, dün meydana çıkarılan — teşkilâtın #iviller tarafından yapıldığını, Teleba- | pıların tevkif edildiğini bildirmiştir. M. Azana sükünetin iade edildiğini zannetmektedir. Madrit, 2S — Tevkifata ber tarafta devam edilmektedir. Hüesca vilâye- tinin Valovar şehrinde, $ — sindikalist tevkif edilmek istenince polisle halk arasında bir dövüş olmuş, polis ateş açmıştır. Bir kişi ölmüştür. Barselonda 200 kişi tevkif edil- Söylendiğine göre teşkilâtı müfrit sağ cenah hazırlamıştır. Sağ cenah bir ağustosta komünist fırkasının çı- karacağı karışıklıklardan istifade et mek İstiyordu. Londra Konferansı Sön Hazırlıklar İkmal Ediliyor , Londra, 25 — Londra konferansı- nın mahdut azadan mürekkep büro- su bu sabah M. Mac Donaldın reisliği tısını — yapmıştır. raporu kat'i rette kararlaştırmıştır. Fo İtalya Hava Filosunun Hareketi Neyyork, 25 — Jeneral Balbonun idaresindeki İtalyan hava filosu Av- rupaya dönmüş seyahatinin ilk mer- lesi olan ediac'a varmak için mahalli saatle dokuzu bir geçe Nev- yorktan uçup gitmiştir. Macar Nazırları Romada Budapeşte, 25 — Başvekil M. ÇGöcmböes ve Hariciye Namrı M. Kunya dün akşam Romaya hareket etmişlerdir. —— . SON POSTA Polis İle Halk Arasında Oldu. Yüzlerce Tevkifat Var İspanya'da Karışıklık Müsademe Dörtler misakının Roms'da Venedik sarayında imza merasimi. Resmimiz Duce'yi misakı imzalarken gösteriyor. Alman ZabıtasıFaaliyette Devlete Düşman Zannedilenler Birer Birer Gözden Geçiriliyorlar Berlin, 25 — Komünistlerin ve devlete düşmanlık isteren — diğer unsurların fesat ve tahriklerini orta- kilâtın kuryelerini yakalamak ve çalın- miş otomobilleri meydana çıkamak için bugün Almanyadaki bütün şi- mendifer ve otomobil yollarında oto- Tediyat Bankasının Toplantısı Bâle, 25 — Beynelmilel tediyat bankasının idare heyeti aylık toplan- tısım yaptı. ? M. Fraser temsil edilen devletler mümessillerinin bankanın karşılaştığı güçlüklerln altın. ölçüsünden - olma- daj kabul ettiklerini bildirmiştir. *'ı';'.ımı. toplantı, fevkalâde rHı şey almazsa 2 teşrinlevvelde yapı- lacaktır. Höllarln başılıkları , bülün , yoltular ve eşya zabıta, yardımcı zabıta kuv- vetleri ve milliyetçi sosyalist mlilis efradı tarafından kontrol edilmişler- dir. Şüpbeli kimseler bir ihtiyat töd- biri olarak tevkif olunmuşlardır. Bir Ziyafet Londra, 25 — Dünya — petrol koagresine eden 24 memleke- tin mÜmM şerefine dün akaşam bir ziyafet verilmiştir. M. Ponsot Paris, 25 — Suriyedeki — sabık Fransız âlü komiseri M. Ponsot'nun Fas umum Valiliğine tayini hakkın- daki kararname resmi gazetede çık- mıştır. Gönül İşleri ıEvlânecekIere Bir İki Nasihat Evlenirken — eşinizin — malım, güzelliğini değil, her şeyden evvel sıhhatini arayınız. * Soysuz — almayınız. Soydan maksat asılzadelik değildir. So- yunda katil, hırsız, ahlâksız, pis hastalıklar olanlara soysuz derler. Binaenaleyh rüşvetle, hırsızlıkla i ış olanlar mükemmel birer soysuzdur. * Hasta iken evlenmeyiniz. Has- talığınız geçmeden çocuk yapma- | yınız.. Genç kadın ve erkeğe, bilir bilmez, herkes çocuk yap- mayı tavsiye eder. Hiç bir has- taya evlenmekle çocuk yapmak ilâç değildir. Böyle hallerde ev- lenmek veya - çocuk yapmak, hastaya zarar vermese bile, do- gacak çocuk hastalıklı ve sakat olur. y x Zonguldakta Çağlıyan imzalı karie: Kadın evlenmek için sever, Hele bu aşk böyle uzaktan uzağa olursa. — Gönderdiğiniz. mektup nümunesi, zaten kızın hissini ifa- deye kâfi. Bu mektupta samimi bir taraf yok kil! Kız gayet soğuk bir eda ile konuşuyor. Size karşı alâkası evlenmeniz ihtimalinden doğuyordu. Evlenme- yince tabit başkasile evlenmek istemekte haklıdır. ve bunu tabil görme'idir. » Üsküdarda H. Hanımat Davanızı iyi anlamadım. sevi- şiyorsunuz, sonra birdenbire ara- mıza bir eşya meselesi giriyor. Büa mesele neden çıkıyor? Nişan- hnız. bu meselede ne - vaziyet alıyor? Daha Nişanlı iken eşya- larınızı neye onların evine taşı- Eısuın? Bunları — anlamadım, h ederseniz belki size bir fikir verebilirim. Dünkülerin Romanı —e Burhan Ahmet Reşit içinde yaşadığı Yüksek medeniyet âleminin olgun Ve parlak yarlığın derhal kendi ine tatbik edilmesini görmek ihtiyacile mütemadiyen Avrupa mektupları yazıyor, fikir, San'at ve siyaset âlemine dair en taze hareketleri derhal haber Veriyordu. Türk milletini yeni bir hamle ile Avrupa medeniyetine sokmak için ne büyük fırsat gelmişti. ., Balkan hezimeti öyle bir darbe 'd"—l ki Il;;k in inhizamın Se| ğ e- bilüeriğ. ini bu sayede keşfedi Türk; kafasım ve bünyesini sarsan şark di mle:inden'h" tulmalıydı, T;E? bir zamanlar cını uzattığı Avrupaya doğru n uzatmalıydı. Ve inkılâp erkânı Türk milk- letini diğer unsurların kavası, bekçisi, kölesi olmaktan kurtar- malıydılar. Halbuki on temmuz inkılâbı fark göze çarpmıyordu. ile tanzimat hareketi arasında bir | dir. Edebi - Roman 24 semrm Cahit Tanzimata kadar padişahlar mütlak bir zalim gibi vezirlerini lâla diye kullanıyor, diledikleri zaman boyunlarını vurup mallarını musadere ediyorlardı. Tanzimat onları yalnız bu zalimane hare- ketten alıkoydu. On temmuz inkılâbı — ile Padişahın —nüfuzu biraz daha kırıldı. Fakat parça- lanan bu nüfuz inkılâp erkâm arasında taksim edildi. Eskiden bir saray vardı. Şimdi her köşe- de bir saray ve her sarayda bir bükümdar vardı. Yavaş yavaş bu nüfuza ne- fislerinde — toplamıya — başhyan ekâbir kendi muhitlerine göre eski vezirler gibi daire tertip ediyor. Taraftar topluyor. Devlet kuvvetini şahıslarına bağlıyarak mevkilerini sağlamlaştırınıya ça- lışıyorlardı. KK ğ E Beyin adamıdir. — O (....) Beyi i — Falan ... paşanın gözdezi- — Şu...beyin mahremidirl! Deniyor ve halk arasında bu cereyaalara kapılmak için adeta dalkavukluk yarışı yapılıyordu. Ahmet Reşit bu halleri işit- tikçe kızıyordu. Mümkün olsa İs- tanbula gidip €n nüfuzlu sayılan adamlara: — Bu ne rezalet, siz inkılâbı bunun içinmi yaptınız! Diye hay- kıracaktı. Genç adam Avrupanın olgun —medeniyetindeki kuvveti yakından gördükçe vatanmna ait fikirleri ve duyguları büsbütün değiştiriyordu. Birkaç defa Fran- sız milli meclisine gidip müzake- releri dinlemişti. Orada ne serbest bir müna- kaşa ve ne kuvvetli bir vatanper- verlik vardı. Dalgalı, fırtınalı ve bir deniz gibi dahili meselelerde bir- birine giren fırkalar harici dava- lar karşısında yalçın bir kaya Bunu zevkle, heyecanla sey- iöüün Türk - İstanbuldaki meclisi döşüsdükçe sinirleniyordu. Ahmet Rıfkı en son yazdığ bir mektupta meclisteki rum ıneş uslardan birinin türkçe bilmediği için kendisine bir :';İmıı tut- tuğunu, Yemen, ir, Bağdat meb'uslarının ise buna da lüzum ü görmeyip -dmılnqs koanuş- ve dili bukadar aykırı insanların milliyet cereyanlarının baş al gittiği bir devirde bir devlet ida- resinde ortak olmalarına nasıl imkân olurdu. Ahmet Reşif' politika işlerin- den uzak kalmak istemesine rağ- men bu düşüncelerden kendisini kurtaramıyordu. ği gibi Hyakatli, özlü bir varlıktı. Bu varlık hep geri idarelerin te- siri ile çürütülmüştü. 1908 inkılâbı o zamana kadar görülen ileri hareketlerden farklı Alemdar — hâdisesi, — vak'ai Hayriye ve nihayet — tanzimat hep yukarıdan gelen, MM muhite doğru açılan ileri hamlesi idi, Fakat 1908 inkılâbı doğrudan doğruya halkın —malı sayılırdı. Nihayet uyanık bir halk zümresi milletin fena bir rejim altında — ezildiğini, bu - şekilde Avrupa'nın tazyiklerine dayana- mıyacağını görmüş ve hüküm- darı tahtından indirip parlamen- 'a açımıştı. Fakat bu, nihayet bir eldeki kuvvetin ötekine ve yahut öteki- lere — geçmesinden ibaret —bir hareketti. Türk milletinin wki kabiliyet- lerine göre ona uyanma, genişle- me ve muasır medeni cemiyet- HANIMTEYZE lerin hayatımı bulmıya imkân ve- rümiyorda. Ahmet — Reşit bu noktada kendini o kadar müşkül mevki- de görüyorduki inkılâpla bera- ber dünyanın alâkasını celbeden vatanı hakkında suallere muhatap oldukça mütcessir oluyordu. Bir gün, bir pazar günü Gret- ta ile Paris civarında Napoleon'un çapkınlık ettiği köşklerden birinin bahçesinde idiler. Avrupayı — altüst eden, bir yandan Mısır çöllerine bir vi dan Rusya steplerine kadar giden Napolyon'dan bahsediyorlardı. Genç kız köşkün bahçesinde Nepoleon'un kahvalhı ettiği mer- mer masayı işaret etti:

Bu sayıdan diğer sayfalar: