18 Ağustos 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

18 Ağustos 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

! | î" E !î x. Eyi Ki Hızli Vurmadın AzKaldı Benım* Kellemı De Uçuracaktın! — * —— Doğan kendini yokladıktan | sonra: | — Ben onlardan bir gerdanlhık yapar ve takarım. Kurt hayvanı yüzmeye baylıdı, — Korkmayın! dedi, bir şe- | Mesrure ona yardım etti. Doğan yim yok! yalnız hayvanın pençe- leri kolumu sıyırmış. - Mesruüre da dinlendi. Bu iş te bittikten sonra Kurt Hanım! sizin bu kadar küçük mağaraya doğru giderek içeri bir yarayı saçlarınızla silmeniz yakışır mı? -haydi, bana biraz su verin! Doğan, suyu kardeşine baka- rak istedi. Fakat Mesrure heman koşarak suyu buldu. Bir kaba koydu ve ona biraz da şarap karıştırarak Doğana mzattı. Doğan bunu içtikten son- ra ayıldı ve ayağa kalktı. Ellerini ayaklarını kımıldattı. — Çok şükür! dedi. Bir şe- yim yok! yalnız bü dişi aslan Kurt: — Öyle amma sen aslanı öl- dürdün! dedi Sonra yere serilen hayvam ve onun göğsünde yalnız kabzası görünen kılıcı gösterek iâve etti: — Hüda bilir ki bu vahşi hayvan başka türlü öldürülemezdi. Doğan: — Yanılıyorsunuz, dedi, hay- wanı ben vurmadım. Ben yalnız kılıcı tuttum. O üzerime çullan- Kurt, ayağımı dişi aslanın göğ- “ güne dayadı. ve kılci tutarak *onkh.çnldı.lııltlzı'ıelh. Kurt, kendi kendine mı- yar. Hayvanın dqlen zırhtan ge- Vi Dı.ığu: — Pekit dedi, fakat aslanın de N l girdi. Fakat birdenbire çıktı ve anlattı: — İçerde bir sürü aslanlar war| gözlerini gördüm, hamurtu- larını duydum. Bir dalı yakın da siz de bakın. İsterseniz ben de bunların birile döğüşeyim.. Mesrure: — Aman! dedi, bunlara iliş- me, Bunlar, dişi aslanın yavru- ları olacak. Bunlardan birini öl- dürecek olursak, erkek aslan bizi takip eder ve yavrusunu bulmak ister. Bunlara dokuumadığımız takdirde o da bunlarla kalır ve onları beslemekle meşgul olur. Mesrure aslanın postunu ka- tırlara göstererek onun ölü oldu- ğunu anlatmak — istedi. Katırlar ilk önce titremiş, fakat sonra maksadı anlamış ve postu taşı- bir armağın kenarına - vardılar, ve atlarından indiler. Ellerini, yüzlerini yıkadılar. Doğan istira- hate muhtaç olduğu için bütün gün ve geceyi burade geçirdiler. Ertesi sabah yollarına devam edeceklerdi. Yaygılar yayılmış, yemek ha- zırlanmış ve yenmişti. Daha sonra nöbetle istirahat ettiler ve akşam Üstü tekrar sofra başında top- Tandılar. Bal bol dinlenen ve kendileri- ne gelen kardeşler, ertesi sabah, derin bir uçurumun kenarındaki arızalı yoldan ilerlediler. Ve tâ uzakta iki dağ arasında bir geçit gördüler. Mesrure anlattı: — İşte burası, Cebel şehrinin kapısıdır. 'Bu yolda bir gün git- tikten sonra —Cebel — şehrine varılır. Doğan: — Pek âlâ! Dedi yolumuza devam edelim. Yürüdüler. Uçarumları çerçe- vılqıı yolları tarmanıp duruyor- lardı. Bu yollar, sonu gelmiyecek gibi uzanıyor, adım başında in- sam Ölümle yüz yüze getiriyordu. İasan bir lâhza dalsa, adem di- yarına yuvarlanacak, bir lâhza etrafına bakımıp hn&lden geçse, uçurumların sinesinde kaybolacak! Bütün gün, bu ezici, bu yıpn— tıcı şerait içinde il ra şehrin kapısında - bir hlıııı yükseldiğini gördüler. Bir takım ıdımlıı koşa koşa onlara doğru ardı. Bu adamlar Mesru- reyi hürmetle selâmladılar, iki kardeşe yan yan baktılar, Mes- rure onlara yolda rasgeldikleri Aslan vakasını anlattı, bunu du- yan adamlar iki kardaşe daha fazla emniyetsizlikle, daha fazla endişeyle baktılar... İki kardeşi alıp kalenin içine Öeu. fakat M gö- ada GUL HANIM Haçlılar, Mücahitler, Fedailer Arasında Yazanı Ömer Rıza türerek onlara yiyecek ve içecek verdiler, Ertesi sabah tekrar atlarına binerek hareket ettiler. Yol dağ- lk, vadiler güzel ve yeşildi. İki saat devam eden yokculukları esnasında bir sürü köyler gördü- | ler, Çiltçiler tarlalarında çalışı- yorlardı. Fakat her köye yaklaş- tıkça köyün içinden bir sürü at- hlar koşup bunları durduruyor, fakat Mesrare hemen ilerliyerek gelenlerin — başlarında — bulunan adamlarla konuşuyor, onlar da ellerini başına koyarak, sonra başlarım eğerek adamlarile bir- likte dönüyor, kücük kafile de yoluna devam ediyordu. Ayni hâdise bir, iki, üç, dört kere tekerrür ettikten sonra Mesrure iki kardeşe bakarak: — Bakmız! dedi, —Masyafa ( Arkası var ) v ü 18 Ağustos Cuma İstanbul — 1230 Gündüz neşriyalı Türkçe Gramofon plâkları: Plâk neş- Tiyatı, 18 — gramofom Plük neşriyatı, 19 Sıüdyo saz beyeti, 20 Osman Peh- Tivan, 20.80 - Hanımlar #az heyeh 2130 gramoloa: — Plâk neşriyatı, 22 Anadolu ajansı, eaat yarı. Ankara — 1230 — Gramofon, 18 piyano konseri, 1845 Fr. ders, 1920 grumofon, 2015 ejens haberleri. Varşova — 2020 — Salzburgitan maklen — Mozartın “Cosi Fan — 'Tütte,, Peşte — 2025 Plâk, 2145 askeri konser, 23.15 sigan musikisi. Viyana 2020 Salrburg'tan Mo- zarttın — “Cosi Fan Tütte,, öperam, 8325 senlonik radyo tukımı. Milâno - Torino - Floransa 2115 Konser, 2135 (aperet). Prag — 20,15 Salon tiro — takımı, 920,45 sözler, 2125 Üyatro, 22 radyo o1 kustrası, Bükreş — 13 Haberler, plâk, 14 orkestra, 18 keza, 19,90 karışık musi- ki, 2040 Mamon oöpereti (plâk ile), amüteakıbea cazbapt, Breslau — S1 En iyi Alman halk garkılarından bazıları, 29.20 Silisya şa- to ve sarayları, 28.55 dans musikisi. 19 Ağustos Cumartesi Varşova — 2105 Hafif orkestra musili, — £210 haberler, 2285 Lehli musikisi, 23 “dans müsikisi, 2845 de- vi Peşte — 2105 — Tiyatco, haberler, 23 sigan musikisi. Viyana — 2105 “40 yaşındaki kadın,, igmindeki piyes, 28.20 senfonik radyo orkestram. Milâno Torino - Floransa 2025 Müsababeler, plük, 21.35 ka- rışık noşriyat. Prag — 2105 Kanşik orkestra muekisi, 98 son haberler, 2380 neşeli müusiki. Bükreş — 18 Haberler, plâk, 14 haf musiki, 18 askeri konser, 1920 devamı, 20 muhtelif, 20.20 muhtelif aletler ile parçalar, S1 radyo örkes- trası, 9150 devam. 2220 halk mu- sikisi. Broslau — 20 Mi neşriyat, 81 meşeli neşriyat, 2210 büyük konser, 2840 haberler, 8& dana musikisi, Bir oğlun ana ile babasmı nikâhla — birleştirmesi gibi bir garip hâdiseye şahit oldunuz mu? zannetmeyiz. O halde görmediği- niz bu nevi bir hâdisenin hikâyesi- ni dinleyiniz de bu münasebetle hası! olan merakınız zail olııı. bir papas, diğer tarafta da Mis- ter ve Misis Wright isminde bir karı kocadır. Bu aile, evvelce geçimsizlik yüzünden ayrılmıştı. Bunların oğulları da ana ve ba- basın — münasebetlerinde hasıl olan bu fena neticeyi görerek misyonerliğe intisap etmiş, Teksas eyaletinin Tekarkana ismindeki küçük bir basına M sonra barışmıya ve lıırlqmıye karar verdiler. Bu iuleıııyı de Hıi*oreılıktı Aile Meselesi Hitler| fırluııı Ari yka men- — Amırıka Garabelloruıdcn : Ana Ve Babasını Elile Evlendiren Bir Evlât sup genç Almanların aile teşkili hakkında takip etmeleri lâzım- gelen hattı harekete dair banı esaslar koymuştur. Bu esaslara göre Ari ırktan bir genç, Art bir kızla evlenecektir. Ari bir mümeyiz vasıfları beyaz tenli mavi gözlü, oval yüzlü olmaları- dır. Kalınca dudaklı, — esmer, siyah saçlı kiz ve kadınlarla ev- lenilmiyecektir. Ayni zamanda Akdeniz sahillerinde yaşıyan es- mer tenli ırklara mensup kadın ve kızları de almıyacaklardır. Çünkü bunlar, cinsi münasebet noktasından — erkekleşmiş — sayık veya siyah ırka mensup kadın- ları da almıyacaktır. Taki kendi ırkı bozulmasın, Tiyatro hayatını yaşamış, fazla sosyetelerde do- laşmış, serbest mesleklere girmiş ve çok spor yapmış kadınlarla da evlenilmiyecektir. İyi ırktan bir Almanın .vııku.ğı kadın saf, çalışkan, iyi ev ve çocuk sevendir. Hazine Dava larının Yekü- nu Gün Geçtıkçe Artıyor ( Baştarafı 1 inci sayfada ) Bütün bu işler bugüne kadar 20 avukat tarafından takip edi- liyordu. Fakat — İstanbulun yeni maliye teşkilâtı arasında avukat adedile ücretlerin çoğalacağı an- laşılmaktadır. Muhakemat — müdürlüğünde “Müruru zaman masası, - isimli yeni ve müstakil bir masa teşkil edilmişti. Bu masa, umumi harp- ten evvel ve umumi harp sene- lerinde mulga Harbiye tarafından şuna buna avans ola- rak dağıtılan iki buçuk milyon Leylekler Seyahat ıniıııçılınndıı Fakat orçlulardan mühim lı' kısmı tahsil memurlarına itiraz- larda bulunarak borçlarını ver- rine muhakemat müdürlüğü bu gibiler hakkında da dava açmıya başlamış ve bu suretle eldeki elli bin davaya yenileri ilâve edilmiştir. Bu şekilde hergün yeniden on kadar dava ikame edilmektedir. Rekorunu Kırdılar ——— Tekirdağ ( Hususi) — Birkaç gün evvel burada — ayağında heke bağlı olan bir leylek yıkıiııımııh 'Tenekedeki yazı- dan leyleğin Almanyadan geldiği ” anlaşılmıştır. Bir ay evvel de ayağı tene- keli bir İeylek — yakalanmıştı. Mııılıl'l tenekede Fransanın | Liyon | yazılı ııî: ü çe İSTANBUL Havagazı Şirketi 19 Ağustos Cumartesi günü saat 14.30 da Beyazıt'ta Elektrik Evinde verilecek olan

Bu sayıdan diğer sayfalar: