6 Ağustos 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

6 Ağustos 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

b Her hakkı mahluzdur. inkılâplar, nihayet — iflâs etmişti. kişi — ile —hükümet .îrolorînl basan, vilâyetlerdeki Yjanlarile telgraflar — çektirerek || Mevkilerini (blöf) lerle tutmıya | Salışan Attihatçıların — yerlerinde, bugün yeller esmekte idi. Sel git Miş ve nihayet kum kalmıştı. İşte #imdi, bu kumdan istifade etmek; Artık hiç bir kuvvetle sarsılmıya- tak ve yıkılmıyacak bir bina yap- Mak Jazımdı. Mostafa Kemal Paşa, bir. ta. Taftan diğer ordu ve fırka ku- | Bandanlarına telgraf çekerek ordu İle yakından temasa gelirken; d- Ğer taraftan da milli bir heyecan Yandırmıya çalışıyordu. Hükümet, Izmir ve havalisin cereyan eden focayli sakliyor; bütün Anadolu halkını, gözleri bağlı kurbanlık koyunlar — gibi, mların istilâ hırsına maruz h"llnyonlu. Bu hâdise karşısın- da susan millot; istikbalde maruz lllıcığı her felâketo, boyun eğe- tek; koca Anadolu düşman çiz- Meleri altında İnim İnim - İnliye- tekti, İzmir felâketine kargı Istan- bulda yapılan — miting, — epey- te mühlm — bir — tesir husüle Retirmişti. Fakat bu, kâfi değildi. Çünkü —Yunan latilâsı, hergün hududunu genişletmekte; hergün Relen kanlı facla haberleri, tüyleri Ürpertmekte idi. Bu hal karşısında büyük ve Milli bir hassasiyet göstermek tİzemdi. Ve gösterilecek olan bu bilii hassasiyet, bötün milletin YYti ayrı düşüncelerini bir nokta- da birleştirecekti. Bunu temin etmek İsteyen Müstafa Kemal Paşa; - valilere, Butasarrıflara, kolordu kumarr d'flluuıı. Konyadaki ordu mü- futtişine müessir birer — telgraf tekti. Üç gün sıra ile ( büyük ve heyecanlı mitingler aktile tezahi- Tatı milliyede bulunulmasını tav- € etti. Başsız vücut, kudret va irade- Tn timsali olan bir baş bulduktan Aonra, artık harekete gelmişti. Bı"h Anadolu « vilâyat merke- Nden, en Gcra köşelere kadar- İ defa olarak candan ve samimi " heyecan hissetmişti. Yaralı :'_::-ı içinde aylardanberi bis- Hün Fertlerin yaptığı te Üç, beş D a S A . A Ge e" saklıyan Türkler, artık bü- medeni dünyaya karşı lik Ükâyetlerini yükseltmişlerdi. Hükümet, birdenbire galeyan D b bu millt his karşısında, D Yük bir korku bissetmişti. Ba- h':"' millletin bu şikâyetini de ğmak İstemiş; düşman İstilâ- 4 protesto eden ve milli mü- Yişleri — bildiren - telgrafların Terkezlerde alakonularak çekil- :"ltılnl emreylemişti. Fakat bu L:l'. efkârıumumiyede çok fena k.Ilhıir husule getirmişti. Hatta ümet, bir anda parlayan bu Talllı hamiyet ateşinin, — kendi Neyhinde çevrilmesinden kork- Tuş, verdiği o emri: İGayrimüsellah olarak yapı- ak mting ve her nevi pro- hareketlerine müsaade edil- OSMANLI SALTANATI GÖÇERKEN (Mütaroke devrinim tarihi ) Yazan: Ziya Şakir mir Felâketine Karşı İstanbuldaki Mi- ting Mühim Bir Tesir Yapmıştı__ Kadıköy mitinginden bir manzara mesinde mahzur görülemediği| Şeklinda tadil etmeye mecbur olmuştu. Artık Anadolunun her tara- fında, ruhlardan heyecan kaynı- yor; ve bu ayrı ayrı. kaynaklar- dan taşan heyecan, bir mecrada toplanarak millt bir mucize gös- teriyardu. Hetanbul, daha muazzam bir mılıng yapmaya karar vermişti. Bu miting, yalmız İstanbul sem- tinde değli, ayni zamanda Kadı- köy va da — aktedile- cekti. Mustafa Kemal Paşanın Ana- dolu ruhuna bahşettiği kudret Istanbula da aksetmişti. Şimdiye kadar hükümetin hain ve kor- kak siyasetine karşı süküt mec- buriyetini hisseden İsatanbul va- tanperverleri de bu kudret mem- bamdan aldıkları Hhamla hare- kete geçmişlerdi. Bir anda Istan- bulun dört köşesinde, şu beyan- namoeler tevzi edilmişti: (Müslüman!.. Yarınki cuma günü, resmi dua Yarın; — Fatih, —Sultanhmet, Beyazıt camilerinde, cuma mama- zından sonra, müslüman ve Türk yurtlarının balası için dua edile- cektir. Vatanını seven her müslüma- nin, bu duada bulunması, dini bir vecibedir. Camilerde, evlerde Cenabı Hakka yalvar. Duadan sonra, Allaha yükselen kalbinle — Sul- tanahmede, bütün Türk ve mlile- lümanların koşacağı büyük ve umum! içtimaa gell. Gözlerini açl. Dindaşlarını düşün! Izmir faclalarını - öğrenl, Bu mitingte, kurtarıcı karar- larını ver. Yurdun için çalışmıya yemin etl Bu beyannameler, sarayı ve Babiâliyi birbirine katmıştı. Ingi- lizler bu milli — galeyandan son derecede kuşkulanmışlardı. Hü- kümet mahafilinde, bhararetli bir dedikodu başlamıştı. Her şeyden evvel bu mitingi — menotmeyi düşünen bükümet; vaziyeti daha fenalaştirmak — korkusile süküta mecbur kalmış; fakat o gün için Istanbulun her — tarafında - itilâf kuvvetlerinin Iştirakile » fevkalâde SON POSTA N.0106 6/8/85 da görübilen bu tevazu, yakı- gıklı - pehlivana — hudütsuz - bir #evimlilik veriyordu. Dinarlının yüzünde; mütema- diyen gövdelerini çalıştırıp da kafalarını ihmal etmiş iusanların manasızlığı da yoktu. Görgüler ve tecrübeler, Dinar- hmın yüzüne işlenmiş bir zekâmın laceliğini ve aydınlığını da ver- mişti. Bizimle kısa bir hasbühalden sonra, kendisile görüşmek isteğini gösteren arkadaşın yanına gitti. Şimdi sözü, Dinarlının hakiki bir merakla okuyacağınız cevap- larını dinleyen arkadaşa bırakı- yoruz. * Dinarlıdan evvelâ burada nasıl ve kimlerle güreşmek istediğini sordum: — Ben, dedi. Kiminle olsa güreşirim. Fakat benim bildiğim yaptığım, alıştığım, serbest güre- şin profesyonelcesidir. Greko Ro- men usülile görüşmesini bilmem! Her yiğidin bir pilâv yemesi vardır, Ben, yemesini bilmediğim pilava kaşık sallayamam. Dediğim şekilde güreşe çıl- mak isteyen bulunursa hazırım. Eğer yenerlerse ellerini öpe- rim, Altta kalırlarsa, Üzülmeme- lerini öğütlierm. — Bence, spor sahasında en büyük mağlübiyet; mağlübiyetleri hazmedememektir. Çünkü yenmenin —en usta hocası yenilmektir. — Çelik bile döküle döküle parıldar... Dinarlının görlerindeki mem- leket hırsı, memleketine kavuş- inzibat tedbirleri almıştı. Miting, coşkun bir vataaper- I verliğin — en saf ve en samimi heyecanlarile geçmişti. Asil bir milletin ruhundan doğan bu heyecan — karşısında — - mitingi seyretmek — için oraya gelen - Fransız — zabitleri bile hislerini zaptedememişler. (Arkası — var) Yahudi Düşmanlığı tuğu halde bile sönmemiş gibiydi: » — Benim, dedi, en büyük Moskova-Sanfransisko || ©* yurduma karşı borcumun Birisi irmirde, birisi burada birlsi de Ankarada olmak üzere de üç güreş yapımnak niyetinde- yim. —Bu güreşlerin — her biri- ne bir başka rakiple çıkmak istiyorum. Ve maksadım, Tayyare Kuru- mu menfaatine güreşerek, hava filomuza bir tayyare kazandır- maktır, Dinarlıdan, bildiğini, yaptığını, ahıştığım söylediği güreş usulünü anlatmasını istedim. — Ben, serbest güreşirim! De- di ve ilâve etti: Serbest güreşte parmakla ra- kibin gözünü oymak, tekmeyle hayaları patlatmak, ve gırtlağa sarılmak yasaktır. Bunun haricin- de, rakibi altetmek için yapılacak her hereket — serbesttir. Bunun içindir ki, serbest güreş çok kırıcı bir şeydir ve buna Skeçkeç der- ler. Ben, ilk zamanlarda çok zor« luk çektim. Çünkü meselâ, yağlı güreşte, rakibi yerinden kaldırmak müm- kün değildir. Eakat serbest güreşte, kar- şınızdaki sizi kavradı miydi, dört beş metro öteya fırlatabilir. Eğer ustaca düşmesini bece- remezseniz, kırılmadık tek kemi- ğginiz kalmıyabilir. Bunlar evvelâ gözümü yıldırır gibi olmuştu. Çünkü — mideme tekme, ve suratıma yumruk ye- e© Havadis Nedir ? , ( Baştaralı 3 üncü yüzde ) Diğer milletler harp için ha- zırlanırken, onlar yeni bir. dünya kurmak ve yeni bir âlem yarat- mak kavgasile meşguldür. Onla- ra bu gençlik heyecan ve hamle- sini veren işte bu iddia ve bu davadır. * Havadis Nedir ? Hergün beş kuruş verip bu gazeteyi alıyorsunuz? Havadis a mak, dünya haberlerini öğrenmek lcı—Hıvıı:llı nedir? Bir gazeteci arkadaş diyorki, bizim gazeteciler bunu bilmezler, Mühim haberler durürken - bele- diye veya hükümetin vazifesi olan bir şeyi y: asını havadis diye bildirirler. " Meselâ —Ankarada ondülâsyon makineleri Muayene edilmiştir. ,, diye bir haber gelir. Bu sadece belediyenin vazifole- rinden biridir ve onu yapmış ol- ması bir haber değildir. Işte bu gazeteci arkadaş da bunda aldanıyor. Havadis, olması tabil olmıyan vak'adır. Meselâ bir köpek bir adamı ısırırsa tabil ol- duğu için bir havadis değildir. Fakat bir adam bir köpeği ısırırsa tabii olmadığı için havadistir. Bunun gibi ondülâsyon maki- melerinin muayenesi belediyenin vazifesldir. Bu, tabil birşeydir, havadis değildir. Fakat bizde be- lediyelerin ":"Mo]d*I:MP yap- maları gayrıtabli n, öone makinelerinin a dülâsyon belediye | dikçe, bir kedi yavrusu gibi tarafından 'ene edilmiş olması z aa a Aaçça gaa | İt fldin ai Oılcviıd: ve İA kopacak, kalbim duracak gibi yeceğiniz vak'alar, bizde haber | oluyordu. gibi fa Fakat yavaş yavaş öyle alış- | c Sayfa Dinarlı Mehmet Matbaamızda ( Baştarafı 1 inci yüzde ) tım ki bugün karmıma tekmeyle değil balyozla vurganız sezmiyo- rum! Ve düşmenin yolunu öğren- dikten, ringin bir köşesinden öbür ine diğer, Istanbulun bir köşesinden öbür köşesine fırlatık sam umurlamıyörum! — Serbest güreşte de kazar- mak için rakibin sırtını yere getirmek mi lâzımdır? — Tabil. Rakibe ya pos de- dirttireceksiniz, yahut da iki omu> zunu da şilteye İyice yapıştırmak şartile alt edeceksiniz. Hem de rakibinizin bu vaziyetini, hakem ağır ağır Üçe kadar sayınadan bozdurmiyacaksmız! Dinarlıdan, Avrupada ve Ame- rikada yaptığı güreşlerinden han- gisinde en fazla zorluk çektiğini sordum. O biç düşünmeden cevap B Silia “Eaüefa — Cim Landos' yaptı. güreşte! KA Ve, ihtimal birkaç defa tek- rarladığı için hafızasına çok İyi yerleşen bu yaman güreşi, eh donmuş yürekleri bile heyecana getirebilecek bir ifadeyle anlattır "h;hoıı*. büyük po=l'lnhı güreşmiye tenezzül etmez- ler. Hele Cim)i.oıdoı. benimle güreşe çıkmayı kabul etmek İçla, tam 179 pehlivanı alt etmemi istedi. Ve benim, bu 179 sırtı yere gelirişimden sonradır ki kunturata imzayı attı. Güreş Ditroyt'da oldu. Ve 66 binden fazla seyirci vardı. Serbest güreşte zaman tesbiti, rakiplerin İsteklerine göredir. Isteyenler 30, 40, 60, 90, 150 dakika güreşmeyi kararlaştırırlar, isteyenler, zaman tesbit etmezler ve güreşi bir tarafın sırtı yere gelmeden bitirmezler. Cim Log- dosla bu son şekilde anlaşmıştılıı Yani güreş, bir tarafın ya yenll« mesinden, yahut da Pes demesin- den önce bitmiyecekti. Naci Sadullah (Yarınki! nüshamızda Yu- nanlı Cim Londosla nasıl güreştim ? Amerikan kadınları ve Dinarlı Mehmet) Ucuz Ekmek — Meselesi Karıştı ( Baştarafı 1 inci yüzde | yelerin kontrolsur ve — usüleür olduğunu ihbar etmişlerdir. Bu iddiaya karşı değirmenciler de Finans bakanlığına müracaatla kara değirmenlerinin bir irsaliya ile asgari on çuval un kaçırdıl. larını, bu kaçakçılığın bugünkü teşkilâtla kontrol edileceğini, her fırna ve her değirmene aya memur konmıya imxân olmadığına göre yine kaçakçılık yapılabilecı « ğini bildirmişlerdir. Değirmencik » kanunun, bu değirmenler ancrle balkin yeyintisine mahsus va ütmelerini ndan 2.. djiıııenlıılıd:ndıkrıi:î:n:ı asına n da KÜ , buma — mukabil kendilerinin senede 100 bin liraya yakın vergi verdiklerini ve böyle kalmak tehlikesinde bulunduğunu söylemektedirler. Belediye bütün bunlara rağımen ekmeği çıkarts makta devam etmektedir. Finans Bakanlığı Konyaya blr müfettiş gönderip tahkikat yapa« caktır. Baylar; Teksayt prezarvatifleri (1) (8) ve (6) hık portakal renkli zarflarda da Batılır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: