9 Ağustos 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

9 Ağustos 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Niçin Tifo Oldu ? alüm Nisbeti e Mektep Kitap!nrı. Niçin Tifo Oldu ? Geçende tanıdıklardan birinin Şocuğu tifoya tutuldu. Bir aydan 'teri çocuğun ve allenin çekmediği kalmadı. Bu alle iyl yaşayan, çocukla- Tna itina eden bir siledir. Yiye- teklerine, içeceklerine çok dikkat Aderler. Böyle bir aile çocuğunun Üfoya tutulması merakımızı uyan- drdı. Tedavi eden doktora sordukı —Bu çocuk neden tifoya tutuldu? Doktor güldü ve : — Bir şehirdeki su kirlidir, Meyvalar kirlidir, hatta hava kir İldir; orada tifoya niçin tutuldu. uz değil, niye tutulmadığımız torulmalıdır. * Ölüm Nisbeti lstanbulda bir senede Blenle. Tn bir cetvelini neşrettiler, Bu takkamlardan anlıyoruz ki, İstan- da ölenlerin yüzde 151 kalp- ten, yüzde onu veremden gidi- Yorlar. Demek ki Istanbulda İki bü- Vük tehlike varı Birl verem, Üğeri kalp. Verem bizi korkutu: Yör amma, kalp hastalığından kor: Upta tertibat alamı işitmedik. Halbuki kalp, veremden de büyük ke, Kalp hastalığının sebepleri ne- ; Ür? Bilmiyoruz. Fakat hepimiz bir defa kalbimizi muayene etti- Üp bu tehlikeyo karşı hazırlıklı lunsak fona olmaz, * Mektep Kitapları Bu yıl müfredat programların- d değişiklik yapılıyor. Bu yüzden, eski müfredat pro» Rtamına göre hazırlanmış olan Bektep kitapları artik bu yıl yaramıyacak. Yeni müfredat Programlarına göre kitap hazıf» layıp basmak için de zaman yok. halde bir çare varı Bu yıl tocuklar sınıfta not alacaklar Ve tap yokluğunu bu suretle gide. Tecekler. Bu netice çok feci, Program: tin devamı kadar feci birşey, son — siniflarında — bulunat İslebenin bu notları nasıl alaca. Nt derslerini nasıl haztrlıyabile- teklerinli — düşündükçe — insanın © Ürperme geliyor. Çocuklarımıza acıyalım. İki İşbaşı Kazası Amele de E;ır_maklınnı Kaybettiler Evelki gün şehrimizde Iki ma: HM kazası olmuş, her birinde bir İşçi ellerinin parmaklarını kaye L“l:n'ııdr. Birinel kaza Bakırkö. Yünde Istasyon caddesinde Leder- in fırınında olmuş, ameleden 25 Yaşında Cafer oğlu Celâl hamur Bakinesinin kenarındaki kuruyan Amurları koparırken sol kolunu Bakineye kaptırmış ve elinin bie Hin parmaklarıtı kaybetmiştir. Ikinci kaza da kantarcılardaki k4!=ı:ı fabrikssında olmuş, Hasan 1 blr amele odün keserken elini tereye kaptırmış, o da tıpkı :il gibl parmaklarını kaybet. r. Bu iki amele do hastaneye L.ltllrılı:ıı.tır. SON POSTA Sokakta giderken kadınlara dikkat ediniz. Bir kumunın vücudü güzel şeklini kaybetmiştir. Ya gişman ve bodur, ya bazı uzuvları diğerlerine nisbetle daha büyük, yamını yumru kırık döküktür. — Bu, niçin böyledir? — Niçin Türk kadını Avrupalı hemcinslerine nazaran vücut güselliğini istenilen şekilde koruyamıyor. Sebebi basittir. Türk kadımı vücudünü şimdiye kadar ihmal etmiştir. ana, vücut terbiyesine H Kadınlarımız Niçin Şişmandır ? B ehemmiyet vermemiştir. Kendini bırakıvermiştir. Çok otur- maktan, lüzumlu lüzumsuz gıdalar almaktan vücüt tabiili- liğini kaybeder ve acalp bir şekil alır. Türk kadımı, — vücudünü — güzelleştirmek — için her şeyden —evvel İdmana — ehemmiyet — vermek, — gıdasını tansim etmek mecburiyetindedir. Yeni nesil bu lüzumu anlamıştır. DAHİLİ HABERLER Göbektaşında Mey Alemi SarhoşHamdiGüçHamamdan Çıkarıldı Hamdi adında keyfine düşkün bir adam cebine birkaç — şişe rakı koymuş, Beyoğlunda Bahçeli hamama gitmiş, biraz da hıyar turgusu alıp göbek taşına yayılmış ve başlamış çekiştirmeye. Çekiştir- dikçe coşmuş, coştukça çekiştirmiş ve nihayet avax i Sarayın büyük ve siislü kapım Geçen sene İstanbula gelen laviçreli bir mimar şehrimizdeki bütün eskl ve tarihi kapıları tet- zının büsbütün zamanlarda Çu'lg: sırayı enkas bulunduğunu bab avaz şarkı söylemeye başlamış, fakat © kadar kötü seslil imişki bütün hamam halkı bizar olmuş, yalvarmalar, yakarmalar para etmemiş, hiç kimse Hamdiyi susturamamış. Sonunda hamamcılar polise başvurmuşlar polisler sarhoş Hamdiyl hamamdan güçlükle çıkarmışlardır. Mahalle : Mümessillerinin Ücretleri Yol vergisl tahakkuk cetvek leri mahalle mümesellleri tarafın- dan hazırlanmaktadır. - Belediye bu yıl bu İşleri yapmak İçin 35 memur almıştı. Fakat mahalle mümessilleri daha bu memurlar alınmadan evvel tahakkuk cetvel- lerini hazırlamışlardır. Bunun için de bir Ücret —almaları — icap etmektedir. Belediye cetvelde adı yazılan her — mükellef başına mahalle mümessillerine dörder kuruş vermeğe karar vermiştir. Bunun 2 kuruşu derhal verilecek, mütebâkisi cetveller tetkik edi- dikten sonra ödenecektir. Heybelide Yangın Bir Kıvılcım Az Daha Bü- yük Bir Zarar Verecekti Heybeli Adada rıhtım boyun: da dün bir yangın başlangıcı Çırağan Sarayının Kapı- sına Bir Talip Var ap — olmakta alan bu san'« kik etmiş ve bunların fotoğraf- larını çekmiş ve yanık Çırağan sarayının deniz tarafındakli ve bilhassa tramvay caddesi Üzerin- deki kapısı Üzerinde çok durmuş ve kapıya — (80) bin lira teklif etmiştir.. Mimar kapıyı olduğu gibi sökecek ve lsviçreye götü- rerek orada kuracakmış. Diğer eski kapılar da satılırsa onları da alacağını söylemiştir. Fakat bu talebi — reddedilmiştir. Son İSTER * Şehrimizi din buraya gel Bowardın ni lunması rüfekasına yalnız Üzere on bin frank verilecektir. , Aşağıdaki haber de dünkü gazetelerden alınmıştır : * İstanbul plânının, Yalovanın, bayındırlık hazırlamayı Üzerine alan Fransız şehirellik mü! İNAN 27 sene evvel gıkan gazetelerde okunmuşturi t avdet hat kargılık ve bir defalık olmak atkâr dostlarından birlsine mek- tup yazarak eğer sarayın enkazı satılacaksa eski teklifte durdu- ğunu ve (80) bin İlraya kapıyı alacağını bildirmiştir. Bir Otomobil Kazası Remzi adlı birl Sultanhama- mından geçerken şoför Osmanın Idıuıhı!ekl 2404 numaralı oto- mobile — çarpılmış, — bacağından yaralanmıştır. » İSTER olmuştur. Yangının sebebi biraz gariptir. Rıhtım caddesinde çalı şan belediyeye ait silindirin ba- casından bir kıvılcım uçmuş, bu kıvılcım gitmiş Süreyya Paşanın köşkünün Üst kat balkonunda bir kâğıda sarılı duran bir. pan- talonun Üzerine düşmüş ve orayı yakmıya — başlamıştır. Bereket yersin evdekiler ateşi çabuk görs müşlerdir. İNANMA! M. Prosta verilmezi için belediye, İç işleri bakanlıe ğına müracaat etmişti. Bakanlığın bu teklifi kabul ödeceği muhakkak gö- ınllşıı. Esasen M. Prost Eylül içinde şehrimize gelecek ve 'alovanın bayındırlığı İçin hazırla: ı!ı vek, bunun yerinde tatbikini kontrol edecel * Mütehasma gehrimize lânı getire- tlir. dikten aonra İstanbul belediyesile görüşecek, bakanlık müsnaade verirse İstan- lâmını | caktır. , bul plânı işi için belediyo ile bir mukuvele imaalıya» Aradan 27 sene geçmiş, fakat değişen bir gey yok. İSTER İNAN İSTER İNANMA! Sözün Kısası Başka Örnek Yok Mu? Ek -Ta On sekiz, on dokuz yaşların: da, bir kır. çiçeği kadar güzel, nazlı bir Türk kızı, Greta Garbo adındaki Holivud yosmasına ben: zeyeceğim diye, senelerce yeme- miş, İçmemiş, nihayet verem de- nilen katil illetin pençesine düşüp ölmüş, gitmiş | Gazete sayfalarına düşen bu havadis, zannedildiği gibi fev- kalâde bir şey değildir. Sine- ma yıldızlarına benzemek illeti hergün, her yerde, yüzlerce, bine lerce kurban veriyor. Gezdiğiniz yerlerde rastladığınız, kül benizli, soluk yüzlü, çökük omuzlu, ihti- yar suratlı, gözleri fersiz, gö- nülleri — neş'esiz, genç — genç kadınların hepsi de, Harbi umu- minin, muvazenesini bozmuş oldu- ğu şuurlardan doğan saçma bir modanın mazlümlarıdır. Hekimlik, — şişmanlığın muzir olduğunu söyler. Çok yemek, bo- ğazına düşkün olmak, midesine aburcubur doldurmak da, şüphesiz ki zararlıdır. Fakat, süs uğruna züppelik —uğruna, cahilâne bir Inatla sıhhatini tahrip — etmek saçmadır. İnce, mütenasip bir endam elbette güzel bir şeydir. Lâkin unutmamalı ki zorla — güzellik olmaz. Bu, talih, yaradılış mese- lesidir; bünye meselesidir. Tanrı- nın balık etinde yarattığı bir ka» dın, kendini, bilmem hangi filimia kahramanına benzetebilmek için, ilâçla ve açlıkla zayıflatması ek- seriya onun umduğu neticeyi ver- mez. Sun'1 zayıflıkla beraber yü- zü solar, derisi buruşur, slmasına bir hasta hali gelir, ve sonra da, böylelerinin — neş'eleri, — hayata Inançları ve güvenleri kalmaz. Aç mide, zayıf sinirler doğrudan doğruya dimağa, şuura, muhake- meye tesir edip bunları altüst eder. Kadınlarmızın, benziyeceğiz di- ye çırpındıkları o sinema yıldızları aç değillerdir. Hepsi de, her gün, mükemmel surette karınlarını do- yurur, gıdalarını alırlar. Onların ince kalmalarının sırrı, yaşayış- larindaki intizamdır. Spor yapar- ar, masaj yaptırırlar, buhar ban- yoları alırlar. Ey, bunları yapamadığın için kendini aç bırakıp - ölüme sürük- leyen Türk kızıl!. Dünyada, Greta Garbo'dan başka, benziyecek ör- nek bulamadın mı? Yazık değilmi senin değerli varlığına? Senin Üzerinde titireyen, ağrzına lokma girmediği günler, gözlerinden yaş- lar akıtan, sen sararıp soldukça, boyun, bosun susuz kalmış bir fidan gibi incelip eyildikçe ciğer- leri kanayan anacığına merhamet etmiyor musun? Sen vazgeç o Holivut yosma- larına benzemekten! Dünyada ad bırakmış, Ün salmış nice değerli kadınlar vardır. Örneğini onlardan al, Elinde müstesna bir yükselme manen gelişme fırsatı var. Onu kaçırı Oku, öğren, yurduna, mubitine faydalı ol. Devrimci — Türkiyenin Greta Garbo'lara değli, madam Kürllere Ihtiyacı vardırl

Bu sayıdan diğer sayfalar: