19 Ekim 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

19 Ekim 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

-Ölüm Yolcusu 5$ &) N '» Kaçaslr 19/10/935 Polis Başmüfettişinin Yanındaki Adam İlk Bakışta Dikkati Çekiyordu Polis müfettişi Fronç yaz tatili için| eylül içinde izin almış ve karısile bir-İ likte Fransada bir ay dolaşıp istirahat ettikten sonra, dimağı ve vücudü din- lenmiş bir halde Londraya dönmüştü. Teşrinievvelin yedinci pazartesi gü- nü Skotland Yarddaki dairesine gelip henüz sandalyesine oturmuştu ki masa- sının üzerindeki telefon çaldı. Başmü- fettiş Miçel onu odasına çağırıyordu. | Yerinden kalktı ve şefinin odasına gitti. | ŞŞ Şefinin yanında uzun boylu, iri yapılı biri vardı. Bu adamın oturuşundan bile eski bir asker olduğu besbelli idi. Çı—h-: d resinin çizgileri göze batacak kadar | | barizdi. Kuvvetli bir çenesi ve zekâ ile parlıyan berrak, mavi gözleri vardı. Her tavrından yabana atılamıyacak bir | adam olduğu anlaşılıyordu. Mamafih vücudünün ima ettiği müthiş kuvvete rağmen bakışlarında bir doğruluk, bir © SON POSTA ühendis Mektebi 100 Yerine 30 Talebe Bulabildi Yüksek Mühendis mektebi, bu yil müsabaka ile yüz kişi talebe alacaktı. Ancak yapılan müsabaka imtihanı ne- ticesinde kazananların yekünu 30 u geçmemiş ve mektep te bu miktar ta- lebe ile iktifa etmiştir. İki Sarhoş Bir Hayli Gürültü Yaptı'ar Nihayet Yakalandı!ar Geçen gece geç vakit Kenan ve Şem- si adlı iki arkadaş zilzurna sarhoş ol- dukları halde Ziba sokağında bir u- mumhaneye gitmişler. Zorla kapıyı meğe başlayınca nöbetçi polislerden bi- risi işe karışmış. Bunlar tekme ve yum- ruklarla memuru dövmeye yeltenmiş- |ler. O sırada oradan geçen inzıbat me- murları da bunları yakalamağa muvaf- gelen*bir kaç memur bunları tutmuş ve evvelisi gün de Beyoğlu sulh ceza " |rünüyordu; gözleri dalmış olduğu için | açtırmışlar ve ev sahibine tecavüz et-| fak olamayınca yakındaki karakoldan | € * MÜSABAKALI HİKÂYELER e L P. Sekizinci : , Edimburg Vak'ası va Ogün, benim ihtiyarı, yine ayni|gittikçe kötüledi. Yemiyorf: köşede buldum. Durgun ve elemli gö-| mum gibi eriyordu. etmediği oluyordu. Bayan Donaldson bu du |sında, ne olursa olsun, Krovfordu yeğeni ile evi dırmak için elinden geleni azmetti. j Martın ikinci günü, Bay *” tarafından, Şarlot sokağ ) kunağında. verilin bür eli Bayan Donaldson, şimdiden, * rak yüz bin lira ile ayrıca elli y değerinde mücevherler olduğunu ve bu mücevherlerif | din alacağı karıya ait olacağın! Ertesi günü, meşhur notefr / Finley bu hibeye ait evrakı ha için kat'i emirler aldı. Bayan t67 4 evrakı, yeğeninin güvzy girdi —| imzalıyacaktı. kendisine verdiğim selâmı görmedi ve L.IM Onu lâkırdı etmeğe heveslendirmek için, bir takım anlaşılmaz, içinden ç- kılmaz hâdiseleri aydınlatmak husu - Wıııı'ııiıki basit, vuzuhlu, ve reddü cer - bi imkânsız usulüne karşı ne derece- lerde hayranlık duymakta — olduğumu |söyledim. O biraz uyanır gibi oldu, lâkin hâlâ susuyordu. Yanımda, kırmızı bir sicimle bağlı| bir kitap paketi duruyordu. Bu pıkıeüW açtım ve güya tesadüfen, sicimi ihti- yarın masasının üzerine düşürdüm. Biraz sonra, usulcacık o tarafa bak- tığımda, uzun ve sıska parmakların, ıî-: |cimin üzeriride düğüm üstüne düğüm serbestlik, çehresinin ifadesinde de bir tatlılık, bir cazibe vardı. Üzerinde kah- ve rengi Twith kumaşımdan sade bir kostüm bulunuyordu. Gri fötr şapkasi- le pardesüsünü yanındaki sandalyenin üÜzerine atmıştı. Yerde, ayaklarının di- binde mukavvadan bir şapka kutusunu andıran ve kâğıda sarılmmış bir paket duruyordu. Frenç bu adamı görür gör- mez ona karşı bir meclübiyet hissetti. Bir Tadim Rasimesi Bakom Bacasından gelsu bu garip mektubu hayretle okudu renkli mefruşatile, bir polis dairesinden ziyade bir tüccar yazıhanesini andırı- yordu. Dinleyenlerin halindeki süküne- te, âdeta lâkaydiye bakılırsa, arkadaş- larının vermekte olduğu adi piyasa ha- ,berlerini beklemekte oldukları zanno- lunurdu. Sir Magil / iesi mahkemesi her ikisi hakkında da tev- YaPmakla meşgul olduğu gözüme iliş- kif kararı vermiştir. Şemsi bu karar-|'©* İhtiyarın yüzü ""l"’ı Een bakışlarının| dan sonra polisin elinden tekrar hx,:-"’“ı'.kı".ı S p mağa muvaffak olmuştur. Nihayet mıîvî'_,;:l:l::uvık 'asını hatırlar mı- |Şemsi dün öğleden sonra müddeiumu-| "" Hinlğ li Helkökü — Evet ama, bütün teferruatile de- — Ben polisin elinden kaçmıştım. |Nedamet ettim. Teslim oluyorum, de- miş ve teslim olmuştur. ğil. — Ben size anlatayım! Önümüzdeki masaya dirseklerini da- yayıp hikâyeye başladı. Herhangi bir meseleyi açıkça, en ince teferruatına Bir hafta sonra, Edimburg S#i rinde şöyle bir fıkra görüldü: "W vid ile müteveffa doktor fordun kızı Bayan Edit kında düğünleri laceğıl Başmüfettiş Miçel, Frençi görünce: Komiser Maklang: — O000... Hoş geldin Frenç. Sana! —— Size evvelâ Magil ailesi hakkında şimali İrlanda emniyet müdürlüğü me- tafsilât vereyim. Bunlar paralarını ke- murlarından komiser Adam Maklangı inden kazanmış zengin bir Uls- takdim edeyim... Dediğine bakılırsa ter ailesidir. İhtiyar Sir Con, eğer sağra her nasılsa biz bir hata yapmış, bize ait aşağı yukarı bir milyonluk bir adamdır. bir meseleyi İrlandaya kaçırmışız Şimdi gelmiş onu tekrar bire yükletmek istiyormuş!.. dedi. | Komiser Maklang, baştnüfettişe seri ğının başındadır. Aile de eskiden, şehire bir nazar fırlattı ve gülümseyerek: nazır olan tepelerden biri üzerinde bu- — Vallahi efendim, hen meseleyi si- luman ve Sigoniel denilen kocaman bir ze bu suretle anlattığımı zannetmiyo- Malikânede otururlardı. Mamafi bu dukça kıymetlidir. rum, dedi. Sesi de gayet cazipti. Konuşmasında ©derek parça parça inşaat şirketlerine yarı İrlanda, yarı İskoç şivesi hissedili- satmışlardır. yordu. Frençe döndü: Aile, belli başlı beş kişiden ibarettir: — Görüştüğümüze çok memaun oı.ISir Con, oğlu, iki kızı ve bir de yeğe- dum Mister Frenç. Çoktanberi izminizi Bi... - Sir Conun karısı çok evvel — vefat işitiyordum. Fakat şimdiye kadar si- “tmiştir. h zinle görüşmek fırsatını bulamamıştım, | — Sir Con 1857 senesinde doğduğuna dedi ve iri elini uzatarak Frençin elini Böre yetmişini geçmiştir. Oğlu binbaşı kavradı ve kuvvetle sıktı. |Malkolm Magil kırkını aşmıştır. Kızları ; K Mis Beatris ile Mis Karolin de aşağı a B giledie eöeüne. Üai A a D ll yakındırlar, — Komiser, gece postasile “Kinge-| — ='_'“b=_'.'" MELEADİ l taundan Holihed tarikile gelmiş... Ben ( — L D n Aile efradı Dublini iyi bilirim, İhtilâlden evvel sık M'Zların cit de BAAT UA o vvt ©K bunlardan ibaret. Yeğene gelince o da- pi giderdim. Çok hoşüma giden bir se- »a çocukluğundanberi bu aileden ayvı irdir. Fakat Belfasta hiç gitmedim. | e B cit a S yaşamıştır. Vak'ayı iyice kavrıyabil- iz gitiniz, değil mi Frenç? AEEEANAĞN . — : ğ , meniz için size başka bir şey daha söy- — Yalnız bir defa. O da epoy olu- j5 . e Gir Con iki kızile Belfasita yor. 1908 senesinde kralın Belfastı zi- Siğonlelde otururken fabrikaları bizzat yareti münasebetile gitmiştim. İkendisi idare ediyordu. Bundan maada / Maklang ani bir harcketle Frençe v yi, illerile de alâkadar oluyordu. Ko« Şee: n — ,yu bir muhafazakârdı ve Oranc cemi- —— Ne tuhaf bir tesadüf. Ben de şim- yetinin de ileri gelenlerindendi. Büyük di size kralın o ııyu—e'tuıde.n bahsede- harbin sonuna kadar fabrikalar iyi ka- cektim. Ben buraya, size Sir Con Ma- zanç temin ediyordu. Pnra oluk gihi gilin başma gelenleri anlatmak için 4kıyordu. 1922 de binbaşı Malkolm tev- gelmiştim. İşte Sir unvanı ona kralın hiz edilip te Belfasta gelince, artık iş- bu ziyareti münasebetile bahşedilmiş- ten yorulan Sir Con fabrikaların idaro- ti, dedi. İşini oğluna terketti ve kızlarını yanına alarak Londraya geldi ve burada El- ,|land Gardensde 71 numaralı eve yer- p ğ İleşti ve bildiğimize göre de o günden, — E-.. Sir Con Magilin başına neler | , <.. berşeimbe gününe kadar bir da- gelmiş bakalım? ha da İrlandaya ayak başmadı.» — Biz de onu anlamak istiyoruz ya!.| . : Gayet şüpheli bir surette oratadan kay.| Yeni Bir. Dosya Açılıyor Frenç bu isimleri ve tarihleri resmi bolmuş... Bildiğimiz bu... Zaten onu| bulmak için de sizin yardımınızı ricaya başlıklı kâğıtlara not elmek — suretile gelmiştim. .. |Magil meselesi dosyasını resmen aç- — Elimizden geleni yapacağımıza mış bulunuyordu. Şimdiye kadar veri- emin olabilirsiniz.. Mesele nasıl olmuş len malümat oldukça yavandı. Fakat palatınız bakalım. Maklangın nerede ise hikâyenin heye. Maklang oturduğu yerde bazı sinirli| canlı noktasına geleceği anlaşılıyordu. hareketler yaptıktan sonra ileriye doğ- ! Miçel kollarini kavuşturmuş dinliyordu. ru eğildi ve anlatmağa başladı: | —Frenç elinden kalemi bırakınca ye- İlk sözlerile müthiş bir facianın ilk| rinde kıpırdadı. perdesi açılıyordu. Fakat her üç polis memurunun tavırlarından hiç te bir fo- L cia sezilmiyordu. Bilâkis alelâde bir 1-| Yen! Seyyahlar Gellyor caret işi görüşmek için toplanmış üç Önümüzdeki hafta içinde Köstence tüccara benziyorlardı. Oturdukları oda | Yölile şehrimize 5000 seyyah — gelecek- bile, yeşil boyalı duvarları ve koyu tir. Bir Tegayyüp Miçel sordu: (Arkası var) Bundan maada keten fabrikaları da ol- l ati Yer Deprentisi İstanbul rasathanesi, 18 birinci teş- irin cuma günü, gece yarısından sonra ' saat 2,34, 4 de, merkez üstü İstanbul. dan 7640 kilometre uzaklıkta oldukça şiddetli bir deprem kaydetmiştir. Bu depremin, Hindistanın batı böl- | —Bu fabrikalar Belfastta Şankil soka- gesinde olduğu tahmin edilmektedir. |hamın adlarmı elbette işitmişsinizdir. | Bir Otomobil Kazası Dün öğle üzeri İstanbul itfaiye gru- puna mensup 5$ numarada şoför Hali- Imııikiııeyi epey zaman / evvel ifraz Jin idaresindeki ol bil Galatada Ne_;ıödı'ıııiin önüne koyduktan sonra de-| cati Bey caddesinden geçerken Somba oğlu Todori namında bir çocuğa çarp- Omış, ağır sürette yaralamıştır. Hasta- haneye kaldırılmıştır. Güzel San'atlar Akadamisi Direktörlüğü Güzel San'atlar Akademisinde, Na- mık İsmailden boşalan direktörlüğe, eski İstanbul maarif emini Nail Reşi- din getirileceği söylenmektedir. Aka- demi, yeni yıl derslerine başlamıştır. Bir Yaralama Galatada, Hisar sokağında oturan börekçi Ahmet metresi Margarit ile nünde bulunurken Margaritin zerlerine koşmuş ve bıçağını çekerek Ahmedi iki yerinden yaralamıştır. Bir Balıkçılık Ka- nunu Hazırlanıyor Ankara 19 (Özel)— Bugünkü Ka- mutayda dinamitle balık avının önüne geçilmesi için düşünülmekte olan ted- birleri Finans Bakanı Fuat Ağralı an- Tatmıştır. Bakan, dinamitle balık avlanmanın memnu olduğunu göllerde, denizlerde, ırmaklarda dinamit ve sair mevaddı in- filâkiye kullanmak ve yahut geceleri karbür ve asatilen gibi kuvvetli ziya neğreden vasıtalarla zıpkın suretile ba- hk avlıyanların bir aydan üç aya ka- dar hapis ve on liradan otuz liraya ka- dar para cezasına mahküm edilecekle- rinin kanun hükmü iktizası olduğunu ve deniz kıyılarımızın genişliği dolayı- sile bazı tedbirler alımarak bu memnu- iyetin tamamile tatbiki için yeniden bir kanun lâyihası hazırlanmakta oldu- * |kadar anlatmak, onu halletmek kadar, misafirliğe gittikleri bir evin kapısı ö-| eski| dostu olan börekçi Halil birdenbire ü-| tefsirleri, her iki tarafın da hinde değildi. Esasen, İskoçyt'Ş rın ruhu pek o kadar hassa$ Üüf dir. Lâkin bu izdivaç, alelâde lış verişe o kadar benziyordü halinin en ince duygularını y* yordu. Bu işte doğrudan doğruya dar olan üç kişinin üçü de, t: kendilerinin pek bahtiyar © rını söylüyorlardı. Davit âde” ğişmişti. Sevimli, neşeli, adami” muş, hatta bu beklenmedik yüzünden aklı bile başma bi idi. Matmazel Edit bir yandan j hoşuna gidiyordu. Öyle sanırım ki, ha- yatının iki tek zevkından biri bu, öOeİılî1 jdı sicim düğümlemekti. — Edimburga gittiniz mi? dedi. Şa-| yet gitmişseniz, Graham bankasile, o-| nun direktörü olan Bay Andre Gra -' |Zira bu zat, Edimburgun en ileri gelen| e l b Biziliz, Cebinden çıkardığı iki fotoğrafiyi | vam etti: : | — Şu birinci resim, direktörün bü- yük oğlu Henri, öteki de en genç oğlu| , - dâ, Davlikli Haopi Yakipkli; gökebll &;l.ll!lı:î.l:'hw.bhyııdm l delikanlıdır. Öteki ise, gördüğünüz gi-| hahsediyordu. ! bi feci bir şekilde çarpuk — ve sakattı.| Bayan Donaldsona gelince 'Eğ/ ıKeudiıiııdınlıımnıfrot.lımıdes-m aksâyı emeli olan bu #” | | » | |hametle bahsolunurdu. Rivayete naza-| dört gözle bekliyor ve onu müt” ran, şuuru da, vücudü gibi, pek düz-| dünyadan el etek çekmeğe gün değildi. ıııyor':.lı’ıl.” Üa Zavallı çocuğun hayatı pek neş'esiz| — Hi evrakı iB. V CER geçiyordu. Daha pek küçük yaşta ane- düğün günü imzalanacaktı. FU dan öksüz kalmıştı. Babasına gelince, Bu 'mfh Bayan M” | bu sakat evlâda karşı pek te sevgi duy- ::::ı':ü?d.hm'h ' mıyordu. Cümle âlem, Davidin baba|” “Bay Grahum 23 mart bucağındaki sefil denecek mevküni bi-| yük bir balo verdi; ve Bayaf Hiyordu. Diğer taraftan teyzesi Bayan naldson, müstakbel gelininite |Ç Donaldson da bu çocuğa karşı derin bir| ce, ileride kendisinin olacak * mühabbet beslemekte idi. ları takması için ısrar eiti. Bu kadının, kocasından kalma azim| — Bu elmaslar, gerçekten fe bir serveti vardı. Kendi de acaip tabiat- m::ıd.'ı ı: ;:hnml Editin ği li idi. O sıralarda, protestanlığı bıra-| SÜZ: uygan - GÜYÜ kıp katolik olmağa ve Diyutonda Balo çok iyi oldu. Bütün şehif Gi Sent Ogüetin süsmiöterina çekilerek n-ı" günü bundan sitayişlerle b İ hibelik etmeğe karar vermek ıunıı'lıı G bütün ailesi erkânını hayretlere düşür- müştü. Kocasından miras kalan servete ta. mamile hâkim bulunuyordu. Onu, gi- |receği manastıra vakfetmek te elinde |idi. Lâkin hiç te böyle bir niyeti yoktu. Zavallı kanbur yeğenini ne kadar çok sevmekte olduğunu söylemiştim. Yegâne emeli, dünyadan eletek çek - mezden önce o biçare çocuğu baş göz | etmek, evlendirmekti. | YA Onun bu tasavvurunu, etrafındaki- & ler bir garabet sayıyorlardı. Azs Derken, David, çirkinliğine, sakatl- FAKAT $ ğına ve kaçıklığına rağmen, ölmüş bir K doktorun kızı olan dünya güzeli Mat- SWT gik mazel Edit Krovfordu delicesine sev- &m j meğe başladı. Bu kızcağız, kanburun BUTUN ÜLKEYİ HER GÜN. DÜğee sevgisini fena karşıladığından, David | n BÜTÜN ÜLKEY DOLAŞAM iNIZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: