2 Temmuz 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

2 Temmuz 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

$ MEMLEKE'T M HABERLER Karaman ve inebo lu köylerinin imar programları hazırlandı Tneboludan yazıldığına göre İnebolu köylerinde 987 yılı içinde başlanacak, 941 yılında bitecek çalışma programları köy muhtarlarma tevzi edilmiştir. Programın esaslarını şunlar teşkil etmektedir: Hıfzassıhha 1 — Köy bataklıkları ve su birikintileri kurutulacak. helâ çukurları hıfzıssıha ka- nununun 245 inci maddesine uygun ola- rak yapılacak, köy süprüntüleri ve güb- releri-için kapalı yerler vücuda getirile- tektir. Evler ve ahırlar, kireçle badana yapılacak, ecza dolapları bulundurulacak Ve etüv sandığı yapılacaktır. Zirai kalkınma 2 — Köyler umumiyetle ağaçlanacak, ız birer fidanlık vücuda anlar muhafaza edilecek, n sulama bendleri vücu- tasarruf ve tohumluk am- edilecek, fındık, elma, bağ, ağaçları yeti ilecektir. Hayvanat işleri ayrılacak, tavukçuluk ve tavuk kümesle- Ti aslâh edilecek, cins kümes ve ağıl yvanları yetiştirileceltir. 4 — Hor sene köy bütçesinden *6 5 niş- betinde iht'yat akçesi ayrılacaktır. Mhuarif ve sper 5 — Beş on köyün iştirakile merkezi bu köylere yakın bir köyde yatı mektepleri vücuda getirilecektir. 6 — Sel baskınlarına karşı setler vü- t'fdn getirilecek, köy yolları yapılacak, k_o,v ve konak odoları vücuda getirilecek, Cumhuriyet alanı ve spor meydanı ya- pılacak, köy itfaiyesi kurulacaktır. , Karamanda köy kalkınması Karaman (Hususi)” — Beş yıllık köy satı | bir görünüş kalkınma programının 937 kısmı tatbika- tona ve köylere gelir temin edecek bina- Jarın inşasına başlanmıştır. Köylerin mau- amele ve muhasebe işleri, köy kâtipleri | teşkilâtile ve muntazam defter tutmak yolile esaslı bir şekle konmuş bulunmak- tadır. Sık sık yapılan teftiş ve müraka- belerle, köylerin kalkınması hakkındaki mükarreratın tatbikatı kontrol edilmek- tedir. Köy kahvelerinin tahdidi ve sıhhi bir vaziyet ifrağı da kalkınma programın- da yer tutfmaktadır. Amasyada imar faaliyeti Amasya (Hususi) — Caddelerin parke ile döşenmesi işinin ümumt ihalesi yapıl- mış ve faaliyete geçilmiştir. Beş, altı yıl evvel bir çok masraflarla yapılan fakât yerini bulamıyan husust muhasebe b sebze hâli kaldırılmıştır. Hükümet ko- |nağının yarında birer bekçi kKlübesi g duran barakalar da kâmilen kaldırılmış, yerlerine parke Göşenmiş, ağaçlar dikil- tir. e Emette orman yangını Emet (Hususi) — Emete 3 kilometre mesafedeki sayılı ormanlardan Cıvcsoğlu korusu namile maruf ormanda yangın çıkmış, 100 dönüm kadar yer yandıktan sonra ormancılarımızın, Emetlilerin ve civar köyler halkının yardımlarile sön - dürülebilmiştir. Fakat, orman, iki gün sonra tekrar ateş almış, 30 dönüm kadar daha orman yanmış ve bundan sonra sön- dürülmüştür. Paluda yapılan göçmen evleri Pahi (Hususi) — Gçen senedenberi de - vam eden Koyancılar, Nırhı, Hoşmat göç - men evleri Jaşaatı bitmek üzeredir. Yapılan evler asri ve üçüneü tip olarak inşa - edil - mektedir. Çorluda Kurtîıluş biçki yurdu Çorta orta mektebi dikiş ve nakış öğr vaffakiyetli dersleri haricinde Kültür Ba «Kurtuluş» biçki, dikiş yürdunu açmıştır. toğrafta da ikinci seneye geçenler görülm okulunda bir de biçki, dikiş ve nakış ser; uyandınımıştır. — Bu karar çocuk babala- Hasan Boy, «« Mahalle aralarında fut- etmeni Saide İbrahim, mektepteki mu- kanlığının ruhsatını bâaiz bir de Çorlu Müessese 936 yılında açılmıştır. Fo- ektedir. Müdavimleri Cumhuriyet ilk g'si açmışlardır. Sergi büyük bir alâka pılacakmış, 7a Bınim yanında kirli bir yama gibi duran ü ba »« Oynayanlar polis tara- ma ne kadar sevindirecek - bol oynanması yasak edilmiş. — fından yakalanıp cezaya çar- Edremitte kıymetli bir taş bulundu Edremid (Husust) nde üstüvane şekl kıriktır. Ü- ması ve Â- m yazı zerinde iki ine rap yazısına benziyen bir ta lar bulunmaktadır. Bu taş nulmak üzere Edremide ge Devrekânide yeni Mektepler yapılıyor Devrekâni: Kastamonuda (Husu » - Deniz dan 1100 met- nahiyesi, İstendiyar — oğlu İsmail beyin Sel- çuk tarzı mimari- sinde — yaptırdığı camiiler ve köprü- lerle civarda şöh- ret bulmuş bir ka sabadır. Nahiye - — yesi müdürü Bür- ye 3 kilometre me han Beyensel safedeki Çayırcık mevkiinde de ikinci Muradın kızı ile İbrahim beyin â merasimi yapılmıştır. ki, bu cih burası da tarihi bir kasaba dır, Nahiyenin sokakları geniş, fakat Arnavut kaldırımı döşelidir. Bu cadde- rin ik; fında, 400 kadar,tuğladan yapılma dükkân vardır. Burada hafta - dan haftaya pazar kurulur. Yerli tezgâhlarda kadınların doku - arı bezler bir çok yerlerde şöhret Devrekâni nahi - etten yılmakta- ışkan olan bura halkının da bir yatı |sirbey d dımla diğer bir ilk mektebin de li atılmış bulunmaktadır. N: dürü Bürhan Beyensel kasaba! rına çalışmaktadır. Bayramiçte Hamiyetli bir berber Bayramiç (Hususi) — Genç ber - berl!e rimizden Mehmet Odaba « * şı, bir kaç gün ev- vel Çocuk Esir - geme Kurumuna müracaat ederek yardıma muhtaç yirmi, yirmi beş çocuğu parasız o < larak üraş edece- b ğini söylemiştir. 4 â Temiz yürekli Mehmet Odabaşı gencin bu teklifi memnuniyetle karşı - lanmış, derhal çocuklar gönderilmiş - tir, Şimdiye kadark! dürüst ve temiz bareketlerile herkese ken i sevdi - n Mehmet Odabaşı bu son hareketile zamızın hali vakti nlarına | Balıkesirde gardenparti Balıkesir (Hususi) — Yoksulları Gözetme Birliği senenin ilk ve mükem mel gardenpartisini Atatürk par vermiştir. Gardenparti görülmemiş bir alâka ve kalabaffk toplamıştır. İşevinin mamulâtı büyük bir tak - dirle görüldü. Kısa bir zaman içinde balı, örtü vesair gibi fazla miktarda ya- pılan örgü Birliğin bu cephede de bü- yük bir faaliyet ve yararlık gösterdi - Bini Hasan Beğ — Güzel amma, kundura tamircilerile camcı- lar nasıi geçinecekler? “İtosta 185, ey okulu | | e Siğeyfa $0 Sihhat Vekilinin tifo salgıı'n hakkında beyanatı ı (Baştarafı 1 inci sayjada) uzda 121, ağustosta 183, eylül- “|muzda 109, ağustosta 88, eylülde 90, 1935 | si hazlran ayında 30, temmuzda 7 16, eylülde 142, 1936 senesi aziran ayında 5i, temmuzda 1i e 208 tifo vak'asına te- düf edilmiştir. 935 senesinin temmuz dan itibaren vukuatta gayet bati bir Bu tereffü 1938 se- larında temadi ede- rek yekün 1445 e baliğ olmuştur. nesinin kânunusani ayında 57, rila 48, nisanda 54, haziran ayı nden ©- ıncu günü akşamına kadar vek yekünu 341 olmak üzere senenin 6 ay tifo vukuatı 741 © baliğ olmuştur. Altı ayda aldığımız 740 vak'a geçen se- nenin nısfıdır. Bu itibarla bu 741 rakamı büyük bir yekün Manzarası vermiyor.Her ne olursa olsun bir ayda bu kadar vaka- yie tesadüf edilmesi üzerine yaptığımız tetkikat bunun no bir su, ne de bir süt entanı olduğunu, sadece temas entanı halinde bulunduğunu gösteriyor. İstanbulda son günlein dedikodu mev- zuunu teşkil! eden tifo meselesinin bütün bulâsâsı bundan ibarettir. Meseleyi yeri i dan buraya gelmelerini münasip gördü- ğümüz vekâlet hıfzıssıhha dairesi relisi mekez hifzıssıh müessesesi birinci reisi ile, burada gerek vilâyet ve belediyenin alükadar mütechassıs ve me- grlarını bir araya topladım. Vaziyeti beraberce gözden geçirdik. Vâsıl oldu- ğ e şudur: h şubatta 99 1 son aylarda ev tle bir artma göst aylarında artar ve sonbü- çen seneki bu zeman aylarına nazaran farklı bi areket görülmektedir. Yukarıda' da söylediğim gibi bu fark| y haziranda birdenbire yükseldi ve geçen senenin S1 vak'asına mukabil bu sene haziranda 341 vak'a görüldü ve tesbit o- j'undu. Bu artmanın sebebi kat'i olarak söylenemez. Bununla beraber vak'aların şehrin en fakir ve ev, temizlik, hattâ şeraıti fena olan yerlerde ve hayatını güçlükle te- min ederek bir odada bazı altı kişi yat- mak mecburiyetinde bulunan — insanlar arasında görülmesi ve salgın — şeklinin nisbeten hafif olması bu vak'aların in- gandan insana ve temas yolu ile yayıldı- ğını göstermektedir. Hastalık çıkan bazı evlerin pek fena şartlar altında olması vo abdesthanelerle müşterek - kuyuların görülmesi bunların da intikalde rol oy- nadığı fikrini verebilir. Fakat umumi. yetle bir su epidemisini kabul bir vaziyet yöktuür. edecek rak geçmesi ve sıcakların erken başlâ- ması meyva ve yeşillik gibi çiy şeylerin bolluğa ve nihayet karasinekle- rin pis yerlerde çokça görülmesi de has- talığın artmasında bir âmil gibi sayıla- bilir. Bu gibi zamanlarda adedleri artan n mikrop taşıyıcılarının da hastalığın ya- yılmasını kolaylaştırdıkları muhakkak- tır. Görülen vak'aların ilim noktal naza- rından scbebleti ne olursa olsun bunlar vakit ve zamanında haber alınmış, şüp- heli yerler taranmış ve her türlü tedbir- ler alâkadar sıhhat daireleri tarafından itlihaz edilmiştir. Zaten Sıhhat Vekâleti İsenelerdenberi İstanbuldaki tifo vaziye- |tini büyük bir ebemmiyetle takip etmek- tedir. Buğgi vak'aların kat'i surette su lâkası olduğunu kabul etmek Bununla beraber şehrin kanali. bir şekilde her türlü sıhhi şartları cami surette tesis ve temin edilememiş ol- ması şehirdeki bir takım bostanların her zelerini lâğım suları İle sulamaktan vaz- geçmemeleri, mahallelerdeki su nakliya- fının şekli İstanbulda tifoyu beledi bir halde idame ettirmektedir. Arasıra daha büyük ve vahim salgınlar yapmasından &» korkulabilir. Sıhhat Vekâletinin tifoya karşı aldığı yeni tedbirler 1937 se- | bulda asırlardanberi devam eden | te; iki sene-| & Bundan başka bu sene ilkbaharın ku-| » ftürlü takibata ve cezalara rağmen seb-| . | Bu sene alınan tedbirlerle hastalığım daha fazla ilerlemiyeceğini kuvvetle Ü« baş vurulacak tedbir olan aşı işine miyet veriyoruz. Blyev de meccanen aşı yapı maktadır. Buna ilâveten isimleri ilân dilecek olan ? hastanede de müraca; edenlere aşı yapılacaktır. Bu münasebet- le şunu da söyliyeyim ki halk aşıya hü—ı1 yük bir rağbot göstermekle beraber ill rdıktan sonra ekseriyetle ikine yor, İstanbul halkının selim tap ederek behemehal ikinci ve şılarını da ihmal etmemelerini tavsiye ederim. Bir de bu vesile ile söye lemeliyim ki ağızdan alınan aşıların rınga ile yapılanlar kadar kuvvetli mi afiyet verdiği umumiyetle kabul cdil.ır:â miş olduğundan bu gibi ânahı.ar'.ard.ınî ziyade halkın şırınga ile olan aşıya Tağ- bet etmeleri icab eder. Bundan başi şüpheli gıdelardan, yıkanmadan — veya| pişmeden yenecek olup ta toz, toprak â- rasında satılan dut, salatalık, marul buna benzer geylerden kat'iyyen çekin- melidir. Yalnız devlet kontrolunu bekle- yip bu gibi fenalıkların önüne geçilme- sinj istemek bir hata olur. Her şeyde ol- duğu gibi halkımızın salâhiyettar daire- lere yapacakları yardımdır ki muv: j kiyeti temin eder. Bu münasebetle vefi- yatın vukul isbetle pek az olduğunu da memnuniyetle kaydetmek isterim. Hazizan ayında vefiyat 21 kişidir. Tak- riben bu aydaki hastalık yekünuna niş- betle ölen yüzde altıdır. Hulüsa olursak variyette endişe edilecek bir şey- yoktur, Bir taraftan hükümet her türlü zetelerimizin tifo vak'aları mü- nasi ı anket cevaplarında gördüm: Bunlardan bazıları ve bilhassa f mi 1miz tarafından vaki şayandır ve şinidiye Aar gsöylod'kleri tamamen teeyyüd et- mektedir. Fakat bu işlerde ihtisası olma- bazı tesadüf edilmektedir. Meselâ bunlardan biri çok zayıf bir mütalca olarak bir er« bânıharbiye heyetinin te ba sediyor. Acaba o zannediyor mu ki Türe kiye sıhhat idaresini iİlimden ve — prog- ramdan uzak ve gelişi güzel çalışan bir teşekkülden ibarettir? Böyle bir anı ve hattâ buna aid en ufak bir imayı kat'l1 surette reddederim. Sıhhat idaremizin erkâmharbiyesi da vardır. İlmi de, proğ- Tamı da ve memleket ve milletin sıhhat ve hayatını en yeni bilgilerle vikaye et- n ve bunu bir gaye bilen kuv-. vetli azmi de. Tekrar edeyim ki tifo haştalığı dün- anın her tarafında hem öyle iddia i gibi tektük d 'i müterakki yerler de bile bundan ma- un kalmat henüz kabil olamamiştır. Tabildir ki şehirlerimiz bütün sıhhi şarta oldukça bu gibi vak'alar asgarl | badde inecektir. Bu şeraiti temin cimel te zannedildiği kadar kolay değildir. A- sırlarca ihmal edilmiş olan şehirleri: ve kasabalarımızı on senedir her türlü — asri vasıtalarla techiz etmeğe insan kud- retinin kadir olamıyacağı herkesin ka- bul edeceği bir hakikattir. Hükümet ve belediye sıhhat teşkilâtları ve diğer dev- let ve belediye şubeleri her türlü Tarla mücadeleye devam ediyorlar. Hastaların hastanelere kabul ediln diklerine dafr şikâiyetler yapıldığını 6 dum. O ciheti de tetkik ettim. Gördüm |ki haziran zarfındaki 341 vak'adan bus * gün hustanelerde 279 zu yatmaktadır. hasta da kendi evindedir. İhbar yön vukuatı yüzde 20 tahmin ediyo Buna mukabil biraz evvel hastanelerin sertabiblerini topladım. Zuhuru muhte- mel hastalar için muhtelif hastanelerd yeniden 120 yatak emre amade kıldım. datbuatımızın halkı makul ve ilmi yazılarla aydınlatarak bize yardım vi- melerini dilerim.» ”. ları & s2 İ —- ——— v Orman Genel direktörlüğünde Ankara, | (Hususi) — Orman Ge- nel Direktörü muavinliğine Ankara Fi- danlık Direktörü Şükrü tayin edilmiş - tir. zevata da yanlışlıkla müracaat | çiın çok garip mütalealara da |

Bu sayıdan diğer sayfalar: