14 Temmuz 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

14 Temmuz 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e ER mrs mi SON POSTA Ev Sa gilin > öm | ii Her gü n Resimli Makale : & Kazanılanı muhafaza etmek te bir muvaffakiyettir $& Şark paktının Asıl canlı bağları Yazan: Muhittin Birgen ahranda imzalanan ve devlet başları arasında hararetli bir dostluk ve kardeşlik dilile karşılıklı teb- rik telgrafları teatisine vesile vermiş 0- lan şark etleri pâktı, geçen gün bu- rada izah ettiğimiz veçhile, buna iştirak eden dört milletin kalblerinde yaşayan derin bir hissin :fadesinden başka bir şey değildir. Bu pakt imzalanmış olsa da, ol masa da dört memleket arasında, esasen ve filen mevcuttu. Bu bakımdan, paktın bütün ehemmiyeti, bir vaziyetin resmi ifedesinden başka bir şey değildir. Bu milet'eri birbirlerine asıl bağlıya- cak olan kuvvetli bağlar bun'ar değildir; bunları birhirlerine sımsıkı bağlaması lânm geler başka bağlar vardır ki bu- günlerde bunlara da teşebbüs edilmiş bulunuyor. * Bahsett'#imiz bağlar, yollardır. Türki- ye, İran, Irak, henüz maddeten temam bağlanmış bir halde değildir. Bağdad, es- kiden olduğu gibi, bugün de İstanbul için hayli uzak bir şehirdir. Tahran ve Kâbil de, eskı derecede değil, fakat gene biz- den çok ta bulunuyorlar. Parise üç günde girler bir Türk Bağdada ancak bu- mın İki misli bir zamanda gidiyor. Tah- tar daha uzaktır. Ayni zamanda bu seyanatler, henüz vasıta değiştirmeğe muhtaç narak yapılıvor. Bu memleket- leri birbirlenme sımsıkı bağlamak lâzım- dır. Herhonği bir dingi! üzerine yerleşen bir imsan, en kısa bir zaman zarfında O dingüden h.ç inmiyerek doğruca Bağda- da, Tabrana, batlâ Kâbile kadar gidebil- melidir. Hattâ bu, sade insanlar için de- gil ticaret eşyası için de böyle olmalıdır. İstarbul - Bağdad, İstanbul - Tahran eks- presleri haftanın her gününde en kısa bir zaman zarfında bü üç memleketin başşehirleri arasında yolcuları getirip götürmelidirler. * Pir zamındanberi büyük bir memriu- hiyetle görüyoruz ki, bu üç memleket â- rssmda bu iş de başlamıştır. Türkiye, korndi demiryollarını Irak yolisrına doğ- ru götürüyor, Irak hükümeti de ayni su- etle bizimkilerine doğru yaklaşmaya karar vermiş bulunuyor. Öte taraflan Trabzon - Tebriz transit yolu, yeni bir gevilde motörlü bir muvasala hattı teş- ki! etmek üzere bulunuyor. Bir iki sene snra Türk demiryolları, Kars ve Erivan Üzetnden Hilvasıta Tebrize bağlanacak: 7, Bunun gibi, İrandu da büyük bir iwmetle ileri sürülen demiryolu inşası hiç şüphe etmiyoruz ki, Majes-| n hamleleri sayesinde bir rudan doğruya bize doğru kut kardeş Irak yolları vası- ilen gayretle- rin de bundan aşağı kalmiyacağı mubgk- kaktır. * Bu: yollara, her şeyden ziyade ihtiyaç vardır, Üç memleket arasında mevcut o- Jan eski tarihi kültür münasebetlerinin çözülmesi devrindeviz. Her tarafta yeni kültüre doğru gitmek Üzere givretler eski bağları gevşetiyor. Bun- ların yenilerini kurmük için de münase- betlerin sıklaştırılması lâzımdır. Bu rasebetleri sıklaştırmak bu yolların işi olacaktır. Diğer bir bakımdan, bu yolların ikti- sarlen de mühim kıymetleri olacaktır. Irak, İran, Anadolu, eski tarihte büyük mamuriyet devirleri ta şlarsa, bunu! iktissdi müna #nbetlere güzergâh olmuş bulunmalar borçludurlar, l bulunuyorlar; tarihin deve ve katır y Jarmı, bagünün demiryollarına tahvil et. mek llizımdır. Bu ssyede bu memleketler | arasmda gayet sıkı bir iktisadi münase bet imkünları da tahakkuk etmiş olacak-) ter. Belki ku memleketler arasında teati | edilecek ticari mal bugün için azdır; fa- kat, zamanın bu malları çoğaltacağı mu- hakkak olduğu gibi Türkiyenin, gerek Iraka ve gerek İrana Avrupaya mal ihraç edekilmesire geniş kolaylıklar pösterme- si ve kolaylıkların da hem onlâra ve hem bise favdal: olması pek mümkün, hatiâ mubakkaktır, * İş'e asıl pakt bu pakttır; bu memleket- nü sarfedilen | , Zahmet çekmeden kazanılmış bir muvaffakiyet bir piyan- go ikramiyesine benzer, sahibinin kıymetini değil, talihinin o dakikadaki kapriz'ni gös'erir. Mesele muvaffakiyetin, bir servetin, bir mevkiin muhafaza edilip edi emiyeceğindedir. tesadüfen gelen bir İcat, idda, ihtira kudreti milyonda bir kişide bulunmaz, fa- kat muayyen bir gayeye varmak, hiç değilse ele geçmiş bir muvaffakiyeti, sesveti veya mevkii muhsfaza etmek herkes için mümkündür, İhtiyatkâr olunuz, bugünün hakikatini ya- rının hayali uğurumda feda etmekten çekininiz. Apartıman sakinleri Çocuklarını nasıl Güneşlendiriyorlar ? mine Anartıman der ve havasızdır. İçine gü- neş hiç girmez. Bebek ise havaya ve gü- neşe muhtaç, Amerikalı aile düşünmüş: Dört tarafı kapalı demirden bir kafes yaptırmış, bu demir kafesi kırılmaz de- mir çubukların üzerine dayayarak pen- cereden çıkarmış. Bebeği de içine koy- Mas, Yavru şimdi havaya, güneşe kavuş- muştur, fazla olarak sokakta gelip geçen- leri seyretmek suretile eğlenmek imkâ- nina da maliktir. Bir harp. istatistiği Yeni bir gerel harp çıkması ihtimalin- den bahsedenlerin işlerine yarayabilecek biz istatistik bulduk. İki tarih bilgini tarafından yapılmış olan bu islatistike göre son bin sene içinde: Frnusa 185, İngiltere 176, Rusya 151, Avusturya 131, İspanya 75, İtalya 32, Al- manva 74, Holanda 25 defa harbetmiştir. Bütün bu Karplerin içinde en kanlısı, en sonuncusu olmuştur. Filhakika gene bu istefiştiki yapanların hessbına göre 1914 harbinde kurban gidenlerin sayısı bütün diğer harplerde kurban gidenlerin sayısı- : yekünundan sekiz defa fazladır. Gelecek harplerin ne olacağını bu son cümleye bakarak tahmin edebilirsiniz. Jerir. birbirlerine bağlanması demek, asıl bu yolların bir en evvel birbirlerine bağ- sı demektir. Bu işleri kabil olduğu ileri götürmek ve Londradan ge- Jen ekspresi sade Tahrana kadar değil, Kâhile kadar, en kısa bir zamanda götür- weğ! temin elmek lâzımdır. Muhittin Birgen İSTER İNAN Bir arkadaşımız anlattı: «Bu yıl evimde kullanmakta olduğum telefonun taksit müddeti geldiği zaman faturada 535 kuruşluk bir fazla mü- eme ücreti gördüm. Sebebini sordum: — Aboneniz size s: abone bedelini siz iki taksitle ödediğ'niz bu mikdarın ancak pısfı olan 250 mükâlemeye hak kazanır- sınız. Ve siz bu 250 muhavereyi yeptıktar. başka 107 defa da | fazla konuşmuşsunuz. Bunun mukab'iin; ödeyeceksiniz, de- diler.» Bu cevap sathi bir bakışla ikna edicidir. Fakat biraz Bekıniz neden? Benim mükâlemem 6 aylk değil seneliktir, bedelini her biri peşin olmak üzere !ki taksitte verişim mahiyetini değiş- tirmez. Binseşaleyh peşin verdiğim ilk taksitin bana temin ettiği 250 muhavere bittikten sonra eğer telefon idaresi 2 inci | töklil edince mahiyeti değişi de 500 mükülemeye hak verir, fakat İ MERGON BIR FIKRA Bağdada gitsin Adamın biri Bursadaki bir ahbabı- na bir mektup yazmış, uşağını çağır- meş: — Bu mektubu postaya ver! Demişti. Uşak mektubu dönmüştü. Adem sordu: — Veröin mi? . -— Verâim.. Hem de size kâr ettir- dim. — Nasıl kör? -- Siz Bursaya gönderiyormuşsu- nuz. Adem bir kuruş istedi. Pazarlı- #a da yanaşmadı. «Her yer için bir kuruş alınır, Bağdada da göndersen; Bursaya da göndersen gene bir ku - ruş» dedi. Ben de onun üzerine: Mademki Bağdadd da bir kuruşa gönderiliyor. Ne diye Yarar edelim. Ai kuruşu, mektubu Bağdada gön - der» dedim! vermiş, a. İnsanın ömrünü 240 seneye çıkarmak Mümkünmüş! Japonyada hükümdar ailesinin hususi doktoru olan prolesör Katzuko Nishi 'Tokyoda inssn ömrünün uzunluğu hak- kında bir konferans vermiş, bu konfe- tans'a da bir İnsanım vasatt 120 yal yaşa- masının, Yazılarının da 240 yaşını bul- malarının imkânsız olmadığını söylemiş- tir. Frofesöre göre bazı sebebler insan ömrünü yüzde 70 eksiltmektedir. Bu se- beblerin başında kansızlık ile şişmanlık gelir. Fakat telâşa lüzum yok. İnsan öm- rünü eksilten gebebleri kolaylıkla izale etmek mümkündür. Bunun için de başlı- ca altı ksidenin tatbilk edilmesi kâfidir, biz bu altı kaidenin ne olduğunu henüz öğrenemedik. Bu dıkikada hatırımıza gelen şey geriçlerin ibtiyarları bırakalım, vasatta yaştakilerin kile mevkilerine göz diktikleri bu buhranlı senelerde tabit ö- mür 240 seneye kadar yükseldiği takdir- de dünyanın ne bale geleceğidir. Acaba profesör cenabları bunu düşündü mü? ie miştir. için ilk 6 ay £ eski şirket zam SOZ ARASINDA Kadın güzelliğini Ölçmek için Yapılan alet Kaliforniyada 1937 senenin güzellik kraliçesini seçtiler. Bir seçimde egüzellik kanununun bütün kaidelerini; harfiyen tatbik ettiler. Bu maksadla Figurometre denilen taksimata ayrılmış bir siyah tah- ta yapıldı. Kensrına gizli projektörler yerleştirildi. Müsabakaya iştirak eden genç kızm gölgesi bu taksimatlı tahtaya aksetmek- te. orada eni boyu, ayağı veya kalçası, yalmt göğsü mütehassislar tarafından dikkatle ölçülmekte, kaideye uyup uy” madığına bakılmaktadır. Yüksek bina yapma yarışı Bugüne kadar dünyanın en yüksek bi- pası Nevyorkta bütün diğer «Gök tırma- liyans lara tepeden bakmakta olan Em- pire state Building idi. Fakat anlaşılıyor ki bu rekor kırılmak üzeredir. Zira Sov- yet er Moskovada State Buildingden dört mere daha yüksek bir bina yapmaya ka- rar vermişlerdir. Diğer taraftan Amerikalıların bu gibi rokorları başkalarma bırakmak âdetinde olmedıklarını bilirsiniz, derhal Sovyet sarayından daha yükseğini yapmaya ko- yulâcakları muhakkak olduğuna göre bu İSTER İNANMA! | sine karşı emniyelsizlik göstermiş olmakla beraber nihayet Bilirsiniz ki ben yaz mi ikinci taksıtin müddeti ol mam, demek ki 500 mükileme hakkım iken bütün senede an- cak 250 -- 107 — 157 mükâ'eme yapmış, buna rağmen daba 500 — 397 — 143 mikâleme hakkım varken bilâkis fazla ko- huşmuş gibi fazla ücret vermiş olacağım.» Biz bu hik8yey! dinledikten sonra telefon direktörlüğünün mından kalan yanlış bir muhakeme usulünü düzeltmeye henüz vaki! bulamamış olduğuna yarısın bizi nereye kadar götüreceği tah- min edilemez. Unutmadan ilâve edelim: Rus sarayının tepesine (Lenin) in mu- #zzam bir heykeli dikilecektir. 5 hakkının hududları ipine kalmış olurdu. Fakat benden hem henliz işlememiş olan i 107 fazla mükâleme icin bu 537 kuruşu istemekle hata et- nci altı ay için ikinci taksiti hem de : ni sayfiyede geçiririm, bu altı ayda telefonu hiç kullan- inanıyoruz, taksiti zamanından evvel istemiş olsaydı 15 yıllık bir abone- | fakat ey okuyucu zen: İNANMA! İSTER İNAN İSTER Tenmuz 14 Sözün Kısası Herkülün ği Marifetteri E. Tan ün olur ki, kendi kendime rur, ben tahsil çağında İ zavallı kaiuma ilim namı altında tıkılanı seçma sapanı düşünerek aci yanarım. sed Teevirtden ve mecellei ahkâmı adli den hiç iyeceğim. Onlar m bütün yürekler acısı. Ve benliğim bü, ölünün ağırlığı altında çok defa ezilâiii ni ve onların isaffününden bizar oldi j nu duyer. İ Fakat bımların yanında bir de biz€ vi takım. masa'lar, burâfeler de, öğrekiiği ki, © zaman henüz tekemmül ete çocuk duygularımızın üzerinde epey gi rin izler bıraktı. Meseiâ, osatir bilgisi diye tercüme 2 tiğimiz Mitoloji. Bunun tarihe yard olur dediler, biz de harıl harıl bell le kalmış olsaydık me ise Mİ Lâkin bundan bilmem kaç bin yıl kavımların zihniyetini de birlikte beni” siyetek, bu mitojeğinir. bazı k larına karşı bayağı hayranlık duyduk Nazarımızda ve şuurumuzda böyle yüttüğümüz o «yarım ilâh, lardan de Herküldür. Ttpiter ile Alkınena'nın veledi ZA olan bu zat boyu, bosu ve harikuli? küvvetile meşhür imiş. Tam manasi | Dalyar gibi delikanlı! Daha beşikte ik kendisini yemek için üzerine sevke! 5 bir çift azılı engerek yılanını boğ/” suretile ilk dünya rekorunu tesis Herkül, sonradan, kardeşinin zorile, rihlere geçen ve demin dediğim gibi # İa bizim kafamıza yerleştirilen on » marifet başarmış ki, şunlardır: il İ 1 — Bir aslan öldürmüş. 2 — Bir derha boğmuş.. 3 -- Bir yaban domi Giri diri yakalamış. 4 — Kaçan bir ge Bi önsetem'g. 9— Okla bir kaç kuş 8“ Tamış.. 6 — Azgm bir boğayı yola get miş. 7 — Trakya kral Diyomedi öl müş. 8 — Amazon denilen yarısı at, Yö rısı insan hatunları yermiş. 9 — AvB” adımda bir'adarım pisliğile meşhur s5” | larını temizlemiş. 10 — Bir çobanı öldü” rüp sürüsünü gasbetmiş, 11 — Bir DAÜ geden elma çalmış. 12 — Tezeyi il nemden kaçırmış! İ Ruhların gücendirmiş olmayım eski insarllar, bu işleri gördü diye ademi «yer.m ilâhe mertebesine ÇIk# mak için arama dâ enayi şeylermiş!. | Yapılmaz mar'fet diye sayıp döktüklel Şu or iki maddeden hangi birini, bUfÜz dilediğiniz kimseye yâaptıramazsınız? i Herkül gelsin. Augias'ın ahırlarıni Si Bil, iakat su İstanbulu temizlesin de, Le o vakit ona aferin diyeyim! lez amma. Bir milyarı sayabilmek için. Hepimiz bir milyarın ne olduğ biliriz. Fakat pek azimızın bu hususi | tam bir fikrimiz vardır. Amerikadö # zetecinin birisi oturmuş bir hesap Mei mış. Diyor ki: «Eğer bu para birer gay bıkdan ibaret olsa, bunu birer birer mak için hergün on saat çalışmak gs” tile 120 sene lâzım gelmektedir. bir | Ayni gazetecinin hesabına gör€ ye” milyar ağacı bulunan bir ormânır ii ati Felemenk, Belçika ve İsviçr. © vüs'aline muadil irhiş. Gene kalbi # tazam (yeni dakikada 80 defa) 9 ş bir adam çarpıntıyı 24 sene sâ! yi si Belleme! a | bir milyarı bulabilirmiş. “Biliyor musunuz ? i ee şe” p » 1 — Yazı makinesi bugün kaç 7” dedir? 2 — İtolya topraklarının genişliği kadardır? 3 — Fuçecu şehri ve limanı ner : (Mevabları #4) (Dünkü suallerin cevablar?) e. 1 -- Son'i ipek de Chardonnet #8” dar 1885 de icad edilmiştir. gi 2 — Fransa kıalı birinci Fransuvf M de Alman imparatoru Charles Guint sir olmuştur. 3 — General Fey Fransada 1775 yılında doğmuş bir Fransız #4 bdir, 1814 de Waterloo'da 1319'dan 1824 e kadar liberal gneb”” rak Fransız meclisinde yer

Bu sayıdan diğer sayfalar: