11 Ekim 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

11 Ekim 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Bayfa BON POSYA Yeni senenin futbol (RADYOJ| Geçen bilmecemizde kazananlar mevsimine girerken Klüplerin maddi manevt menfaatlerini icap ettiren işler, pamuk ipliğine bağlanmamalıdır 11 temmuzdanberi kapanmış bulunan | bit edilen fikştüre göre yapılarak 14 tem- Bugünkü program il Birinciteşrin 1937 Pasarlesi İSTANBUL *öi Malmn Zece GSN HL ae 25 eylül tarihli bilmecemizde kaza- nan okuyucularımızı aşağıya — yazıyo- ruz. İstanbulda bulunan talililerin pa- neşriyatı M_.hs: li i da;ehın b sonra iyelerini bizzat İ e- ın::_ı ::::fw mizden almaları lâzımdır. Taşta okur- 18.30: Plâkia dans müusikisi. 19 30: Şan pl- (Jarımızın hediyeleri posta ile adresleri- yano refakatile: Salih tarafından, 20: Necmi futbol mevsimi gelecek haftadan itiba - İ açılmış olacaktır. Futbol federasyonu tarafından Ihdas c dildiği zaman bin türlü dedikoduları mu- cip olan emilli küme» maçları yeknazar- da hayli tenkide uğramış, ezcümle takım- 'ların şehirlerde yapacağı deplasman maç- larının müşkülâtı bu işin başarılmasında büyük zorluklar çıkaracağı ileri sürül - müştü, Fakat, on dört hafta cidden büyük bir intizam içinde cereyan eden «milli kü- me» maçları, gerek organizasyon ve ge- rekse mali cepheden tahminin fevkinde iyi neticeler vermiş ve bu suretle ilk de- fa atılan adımın muvaffakiyetli bir şe - kilde neticelenmesi üzerine ayni esaslar dahilinde bu sene de işe devam edilme - sine karar verilmiştir. Futbol federasyonu geçen sene emilli küme» esaslarını tesbit ve ilân ettiği za- man bu hususta bazı kararlar da ver - mişti. Senclerdenberi İstanbulda mev - cudu 22 takım olan klüpleri birinci lik- te on iki, ikinci likte de on takım olmak üzere iki like ayıran federasyon, şampi- yonayı bir devre olarak kabul etmiş, bi - inci likte baştan derece alan dört klübü düncü kalan klübün, ikinci * oyun yapmadan otomatik ireceğini ilân et - «Milli küme» maçları için Ankarada Mmevcut klüpten ikisi, İzmirden de ge- ne bu de iki klübün iştirakile millt arı, sekiz klüp olarak ayrıl- ! bidayette kabul etmemiş « Fakat otomatik bir gekilde İstanbul dördüncüsü ile yer değiştirme keyfiyeti Reri kalan klüplere parlak bir avantaj temin ettiğinden neticeyi — intizaren bu vaziyetin kabulünü zarurt bir şekle sok- muş oldu. «Müli kü Zamanındı ime» maçlarınm en hayırlı bir federasyon reisi Hamdi Emi- nin teşkilâttan çekilmesi ve yerine eski futbolculardan Sedat Rızanın gelişi bu maçlarda her hangi bir aksaklığâ mey- dan vermemiş ve oyunlar gâh İstanbulda, Bâh Ankara ve gâh İzmirde evvelce tes- — Belki de değil. Onu gördüğüm za- manlar kendimi biraz daha mes'ud his- sediyorum, Her zamanki gibi güzel... Benimle alâkadar bile olmuyor ama, benim hatıramda, onunla bir gece ko- nuştuklarımız var, O gece ne iyi yü- Tekliydi. İşte hülyalarım o geceden başladı... O gece bana söylediklerini lâf olsun diye söylemişti ama, gene de iyi etmişti... Bu ömrümün en Bgüzel, en >Mes'ud ânıdır, bu ânı da sevdiğim ka- dma medyunum... Ne fakir teselli de- ğil mi? Ne yaparsın, buna boyun bük- meğe mecburum, — Ne derece ıztırab çektiğimi anlı- yorum Berna,.. — Ama bu hatıraları beslemek de beni teselli ediyor, acımı hafifletiyor. Sesi biraz daha titriyordu, benzi bi- raz daha sararmıştı... Birdenbire nasıl oldu bilmem, başını omuzuma dayadı, ağlamağa başladı. bıraktım. Ağlamak insanı a- çar, Biraz açılsın diye bıraktım. Sonra konuştum. Onu bermutad teselli için kelimeler arayıp buldum. O, başını amuzuma dayamış ağlıyor- du. Barınmak isteyen bir yavru gibi bana sokulmuştu. — muzda sona ermiştir. İstanbulun dört klübü emilli kümes maçlarına devam ederken ayni like dahil sekiz klüp bir üvey evlât gibi kendi baş- larına bırakıldıklarından futbol mevsimi içinde ortada kalan bu klüpler ciddi bir kaç teşebbüse rağmen dertlerini kimseye anlatmağa muvaffak olamamışlar, koca mevsimi elleri böğürlerinde boş geçir - memek maksadile esekizler turnuvası» namile bir devrelik hususi! bir takım mü- sabakalar yapmışlardı. İstanbul dördüncüsü ve sekizler tur - nuvasının birincisi meydana çıkmış ise de, federasyonun evvelce vermiş olduğu kararın tatbiki için geri kalan klüplerin resmi müsabaka yapmamış olmaları oto- Matik bir şekilde yor değiştirmeğe imkân vermemiştir. «Milli küme» maçları için tesbit edi - len bütün esaslar harfi harfine tatbik & - dildiği halde, İstanbula ait böyle ehem- miyetli bir noktanın nazarı itibara alım- maması bu klüpler arasında bir hoşnut- suzluk meydana getirmiştir. Bize kadar gelen şikâyetleri nihayet biz değil, İstanbul futbol ajanı halledeceğine göre biz ancak bundan böyle klüpl maddi ve manevi menfaatlerini icap et- | Üüren işlerin Pamukipliğine bağlanma - masını temenni edebiliriz!.. Ömer Besim Barutgücünün dünkü galebeleri Dün Bakırköy Ermeni A takımile Ba- | rutgücü genç takımı arasında bir karşı- laşma yapılmış, Baratgücü genç takımı 3-2 galib gelmiştir. | Saat on altıda, Şişli Halkevi takımile Barutgücü A takımı karşılaşmışlardır. Şişli Halkevi gençleri, Güçlülere oyun- dan önce bir büket vermişlerdir. Maç çok nezih ve heyecanlı elmuş, neticede Ba- Tütgücü A takımı 3-1 galib gelmiştir. Barut Gücünün Cumhu- riyet kupası turnuvası Barut Gücü İdare hey'etinden: Bakırköy Barut Güsü Cumhuriyet bay - ramı olan 29, $0, 31 - 10 - $97 günlerine in « hisar etmek üzere kendi! alanında üç günlük bir futbol kupa maçı tertip etmiştir. İstekli kiüplerin 16 - 10 - 997 akşamına kadar Güç Başkanlığına tahriren veya şifahen müraca- atları. Bandırma - Akyeşil berabere kaldılar İzmit, 10 (Hususi) — Bandırma taki- mile Akyeşil arasındaki maç 3-3 bera- İberlikle bitmiştir. y K Yazan: SELÂMİ İZZET _!âcı bu esnada kapı açıldı, Mazlum | gir Berna doğruldt, ben hayretle koca- mıin yüzüne baktım. Kocam bir an eşikte çekingili durdu, sonra bize doğru birkaç adım attı. Berna kalktı, elini uzattı. Mazlum şöyle biraz dokundu; — Bonjur, dedi, ne oluyor?, Biçare Berna,kekeledi: — Bir şey değil, ben Sevime derdle- rimi döküyorum, o da bermutad beni teselli odiyordu. l Berna kendini toplamıştı. Yaptığın- da da hiçbir fenalık olmadığı için ge- İyet tabil konuşuyordu... Hem madem |ki Mazlum benim kocamdı, kendine |benim kadar yakındı. Berna benimle Mazlumu bir tutuyordu, ona da derdi- ni dökebilirdi. Mazlum, o vaziyete yakışık gelmi- yen tokça bir sesle: — Muvaffak oldu mu - bari? |sordu. Berna farkına vardı, bozuldu: — Bir dereceye kadar, dedi. Bir müddet sustuktan sonra devam etti: diye ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 20.30: Ömer Rısa tarafından arabca söylev. 2045: Küçük Bafiye ve ar- kadaşları tarafından Türk musikisi ve halk garkıları. (Saat üyarı), 21.19:; Radyofonik o- pera: Örkeslra refakatile, 2215: Ajans ve borsa haberleri. 1280: Plâkla sololar, opera ve operet parçaları. YARINKİ PROGRAM 12 Teşrinlevvel Sahı İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk musikisi, 12.50: Hava- dis. 1306: Mühtelif plâk neşriyatı. Akşam naşriyatı; 18.30: Plâkla dans musikisi, 19: Armonik sa ko: Şiller tarafından, 1030: Konferans: Bey- oğtu Halkevi namına (İnhisarlar hakkın - Oa). İnsan Arif Gökpınar. 20: Mustafa ve ar- kadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 20,30: Ömer Rıza tarafından arab- ça söylev. 20/45: Vedia Rıza ve arkadaşları tarafından Türk müsikisi ve halk şarkıları, pera ve öperet parçaları. - Son Posta Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi Yerebatan, Çatalçeşme sokak, 25. İSTANBUL e Gazetemizde çıkan yazı ve resimlerin bütün —hakları | 'mahfuz ve gazetemize aittir. ABONE FIATLARI Ay Kr. 150 710 ! 2i0 800 | 800 Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. Gelen evrak geri verilmez. İlânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara 10 iruruşluk Pul ilâvesi lâzımdır. 1400 | Posta kutusu : 741 İstanbul Telgraf : Son Posta Telefon : 20208 Fotograf tahlillerimiz bugün 9 un- cu sayfamızdadır. N kadına derdini döker mi?.. Ama ne ya- payım, bazı günler kendimi öyle kim- sesiz hissediyorum ki, candan kadaşa ihtiyacım oluyor. Büyük an- nem çok ihtiyar. O kadını ahir ömrün- de içlendirmek istemiyorum. Diğet ta- raftan birçok kişi de beni anlıyamaz. Bunun için yalnızım, yapayalnızım. A- rada sırada gelir, derdimi Sevime dö- kerim, Sen Sevjmin kalbini herkesten iyi bilirsin Mazlum. Onun iyiliğine pa- yan yoktur. Onun yüksek duyguları beni teselli ediyor. Ondan ayrıldıktan sonra bana biraz daha yaşamak kuv« veti geliyor. Sustu. Gene çenesi titriyor, dudakla- rı takallüs ediyordu... Altları çürük gözleri yaşardı. Mazlum bir kanapeye oturmuş, bir sigara yakmış — Bütün bu verdiğiniz izahat lüzum- suz azizim Berna... Madem ki sen te- selli buluyorsun, Sevim derdlerini din- lemekte serbesttir... Sizi rahatsız etti- ğime müteessifim. Affedersiniz... Ka. pıcı bir telgraf verdi. Faik'in ağabey. sindendi. Aldığım bu talimata göre randevuyu yarına tehir ettim... Bir paket sigara aldım. Buradan çıkan an- neme rastladım... Onu eve kadar gö- türdüm ve kalkıp geldim... Hava gü- zel, biraz gezelim diyecektim, Berna da gelirse gelsin. Zavallı çocuk: — Hayır, teşekkür ederim, ben gi- deyim, dedi. Esasen geç kaldım. — Nasıl istersen. ne gönderilir. Güzel bir çiçek vazosu İstanbul Kumkapı orta mekteb talebesin- den 171 Basri Yıldırım. N İstanbul erkek Hsesi 2/D den Sezal Boşk, İstanbul kız lisesi 80 Bedia, Edirnekapı 3 Beysokak 41 de Mehmed Kuntkaya, Ankara ALI£ B. M. No. 1483 de Büheylâ Tuna, Ankara Hallaç Mahmud mahallesi Saydam — sokak B0 de Paruk Gür, Ankara Yenicam Bay Na- zim mahallesi Ulukapı OCad. 178 de Hüseyin. SABUN (Son Posta markalı) Ankara Bozkurd mahallesi orta sökak 12 de Dündar Fıratlı, 97 nol mekteb 202 Melâ- hat Coşkun, Çapa K öğretmen okulu 345 Malike Engin, İzmir İnhılsarlar baruâ depo müdürü P, Erbağı kım Fahrünnisa. MÜREKKEBLİ KALEM (Sön Posta markalı) t ayarı), 2iç15: tra, 2215: Ajana | İstanbul 42 'nei mekteb S den i$ö Neri- ı(:.;om":herluıtı ıo;::_rîı: sololar, o- |Man Osman, Zara inhisarlar müdürü kımı Niyazi Tarhan, Davudpaşa orta mekleb B den 196 Fethi Yıtmaz, Payas gümrük kütib- lerinden Esad kası Tuna. MUHTIRA DEFTERİ Ankara Akköprü süvari polisi 209 Ahmed kızı Mürvet, Edirne Jandarma bölük kömü- tahi yüsbaşı Sabri kızı Ayhan, Apkara Sel Doğrama ve Mobilya fabrikasında makinist Şevki Demir, B. Ayasofya Seğukçeşme yökü- Şu No, ? de Akdemir Sevim, Edirnekapt Yağ- | hane çıkmazı 11 de Kemal Erdolay, İstanbul kız lisesi 1557 Munamoz, ALÜMİNYOM BARDAK (Son Posta markalı) 44 üncü mekteb 1/B den 6 Kenan, 1 inci mekteb 453 Recai, Cumhuriyet Kız ilsesi 248 Nüriye, Ayasofya Soğukçeşme yokuşu 5 de Mükerrem. CEB AYNASI (Sön Posta markalı) Kurtuluş Hacıahmed M. Karakol swtak 25/1 de Nizamettin Erkin, 44 üncü mekteb 1/A dan 43 Yaşar, Alemdar caddesi Soğuk- çeşme No, 5 de TIt İstanbul Ticaret li- sesi 1144 Cemaleddin, DİŞ MACUNU Merxifon Çakur şadırvan civarı 20 de e- mekli İbrahim kımı Nezihe, Pertovniyal Hse- Si 127 8. Ulusoy, İstanbul erkek lisesi 1246 Ferruh, Bursa Çekirge 30 uncu topça alım müfettiçi Salm kızı Nozihe. DİŞ FIRÇASI (Son Posta markalı) Konya kır muallim mektebi caddesi "4 mücahlâ Özçinar, Topkapi Arpnemini yoku- şu 26 Rezzan Aksoy, Antalya lisesi mmf 10 dan Sakıb, Galatasaray ilsesi İdare metüt- ru Nurl oğlu İhsan, YUVARLAK DÜNYA KALEMTRAŞ (San Posta hatırası) Yeşliköy Büyükçekmece enddesi No. 57 do | Genç Aycan, Kurtuluş Karakol sokak 45 de Gülsea, Zincirlikuyu 20 nci mekleb 134 Fer- dane, Küçük Ayaso'ya Şehid Mehmedpaşa sokak 16 da Bayan Yaşar Posbıyık, KİTAB Diyarbekir aeltye ceza hâkimi Sadık oğla luyorsunuz değil mi?... Bir erkek bir|Ben evvelüâ, aldığı telgrafa sıkıldı san- dim. Sonra yanıldığımı anladım. — İşin içinde iş vardı. Berna bana teşekkür etti, Mazlü- mun elini sıktı, çıktı. Mazlum otu ka- pıya kadar geçirdi, Ben bir müddet yalnız kaldım; sebe- bini anlamıyordum ama, asabi olduğu- mu anlıyordum. İçim rahat değikli. Haydar, Kasımpaşa 6 ıncı mekteb 443 Nihad, Foça nüfus M. Galib kızı Jale, Ankara Do- Banbey mahallesi Taşdöşeme sokak 7 de Şükran, Çoarum tapu tâhrir heyeti posta me- muru Nafiz oğlu Necat, Kasımpaşa Haa hüsrev M Azablar sökak 26 de Mehmed, Ço« rum kadastro müdürü Naki oğlu Haydar, Çorum ağırceza üyesi Hasan Ekemen kist Füsun, İstanbul orta ticaret mektebi 3 dea Nureddin Ersoy, Denizli topçu yüzbaşı Ne- dim kua Gönül Sevinç. KART Küçük Ayâdofya Kaleci sokuk 1 de Nocati Balnen, Edirne gümrük muhalara ikinci ta- bur satınalma komlsyonu başkanı oğlu Neo- det, Giresun orta mekteb 2/A dan 82 Meh- med Aladinli, Diyarbekir ocak alayı tamir- hanesinde Bekir öğlu Yaşar, Sultanahmad Nakilbend caddesi 62 de Nusret Binec, Kay- Beri bez fabrikası tamirhâne kâtibi Hüsa- meddin ka Müzeyyen, Menemen — Kubilây oOkulu 5 inci sınıf 406 Mukaddes, Kasımpaşa orta mekteb 330 Mustafa, Adana kadastro fen M. Ruhi Çakaloz kızı Arpo, Ankara Ka- yaş kapılil fabrikası 204 Kenan Sertyil, Ada pazarı İstiklâl mahallesi Çimen sokak 2 Mür- müz, İstanbul ticaret lsesi 1153 M. Nuri, De- şiktaş Nüzhetiye enddesi No, 07 Seniye Yı- dırım, Konya tüocar Sandıklı oğlu Sırrı Ban- dıkçı, Kayseri tapu kâtibi Hamza oğlu Cabir Güner, İzmit silâh ve vasıtaları K. lığı bi- rinci şubede Veli kızı Hatice, Göztape Nadir ağa çayırı 12 den Güngör Sözen, Ankarâ in- hisarlar başmüdürlüğü müuhasebe müdürü Cafor oğlu Kemal, Ankara Özgen mahallasi Demirsultan 34 de Aziz, Karagümrük 27 net meökteb 70 Muallâ Kurç, İzmir Bşretnaşa |Doğirmen sokak 20 da Mustafn Öziz, Muğla 3 Üncü — ilkmektep 5 den — T31 — KRüter, AS. Şu. başkanı oğ lisesi 136 Necdet, Anka T mahalle Dölek sokak 46 da Şemseddin, 4 ç sokak 40 Rşber Ata- man, Bitlis ortamekteb $ den 171 Tw Sıvas Niksar caddı seri varidat müdürü Sald Kutlu oğlu Celâl, İzmir Tepecik Kâğıdhane caddesi 565 de İb- rahim kızı Makbule, İstanbul kadınlar has- tanesi eczacı Hayri kım Enver, Tophane Örtmesiti sokak 1 de Memduha Temizsoy, Adana Baydamar mâhâllesi 31 de Bürhâned- din Çetinkaya, Ankara Kırgız M. Güner so- kak $ de Ümld, Ankara Kayaş kapsül fabri- kası Pb. 11 de Mustafa, Divanyola No. 180 Ge Hamdiye, Şişli Terakki isesi 1/B den 469 Fethi, Küçük Ayasöfya Kaleci sokak * de Şahabeddin, İstanbul kız lisesi 850 Zaler Tarhan, İstanbul erkok lisesi 803 Nihad Öze can, Ankara 2 net Anafartalar ead, kuyumcu Zakir elile Nart, Ankara Ziraat Bankası sey- yar kottrolör Nâel oğlu Sezai, Şehremini Pazartekke #okak 46 da — Sabiha, İstanbul Cumhüriyet kız lisesi 1 inel sınıf 80 Narmin Turna oğlu, Kadirga 3 ünel mökteb Kemal, Kadirga 3 üncü mekteb Hayrünnista, Kum- kapı orta mekteb Seyfeddin, Yeşliköy iik mekteb dâ Sabahat Rezi. Ziraat Vekâletinin yeni bir tamimi | — Ziraat Vekâleti vilüyetler veterine- |lerinin kat'i ve fevkalâde zaruret ha - sil olmadıkça — hayvahâta ve hayvan maddelerinin muayenelerini mutlaka mesâi saatlerinde yapmalarını ve mal sahiplerinin lüzumsuz yere harcırah ve yi iye vermelerine mahal bırakma» malarını alâkadarlara tebliğ etmiştir. olursam olayım, yanımda Mazlum bu- lunsun da... İşte Mazlumun yanınday- dım, bu bana kâfiydi. Genç kızken bu hulyayı az mi kür- müuştum. Kendimi sevgili kocamla, bir odada başbaşa oturuyor hulyasına ka- pilirdim. Mazlum hızlı hızlı yazıyor, arada g- rada da kitab karıştırıyordu... Bir yan- Kocamın birdenbire gelişi, konuşuş |dan da sigara içiyordu. Birini yakıp tarzı içime kurd düşürmüştü. Mazlum odaya girince sordum: — Giyineyim mi?.. Mazlum ayakta bir daha yak- tı, sonra biraz yaklaştı, gözlerini göz- lerimin içine dikti: — Vazgeçtim Sevim... Burada oötu- ralım. Dün bir şey yazmağa başladım- dı, ona devam edeyim. Bu elüd yeni işinide lâzım olacak. — Olur. — Ya sen ne yapacaksın? — Eğer işine mâni olmazsam yanın- da oturup mendillerimi işliyeceğim. — Peki, Biraz sonra kütüphane odasında iken Mazlum masanın başına geçli, ben önündeki koltuğa oturdum... O yazıyor, ben işliyordum. Bizi böyle görenler, sözün tam ma- nasile mes'üd karı koca sanır. Aşkın en büyük ihtiyacı sevgili ile beraber, başbaşa bulunmak değil midir? Sev- birini söndürüyordu. Bu tabit değildi, çünkü Mazlum bu kadar çok sigara içmez... Muhakkak yazıya dalmış, far- kına varmadan tiryaki kesilmişti. Bir an böyle düşündüm. Nihayet elinden kalemi attı; ama biraz fazla hızlı attı. Kalem yuvarlan- dı, yere düştü. Ben vermek için kalkacaktım: — Rahatsız olma, dedi. Sesi hâlâ toktu. Berna gittikten son- ra nasıl asabi bir hava teneffüs ettim- se, bu sesle gene ayni havanın esmelr te olduğunu sezdim. İşin içinde bir iş vardı, çünkü Maz- lumun asabiyeti geçmiyordu. Biraz endişeli, biraz çekingen yüzü- ne baktım. Mazlum da dik dik, seri sert yüzüme baktı. Hayretle mırıldandım: — Ne var Mazlum? Dudakları titredi: $ — Biraz evvel erken geldim değil gili uzaklaşınca, beraber sevdiğinin |mi? yüreğini de alıp götürmez mi? Mazlumla beni böyle başbaşa bıra- — Ne demek istiyorsun? — Sahnenizi yarıda buuktırdım- — Beni pek biçare, pek zavallı bu- Mazlum dik ve sinirli konuşuyordu. kan tesadüle dua ediyordum... Nerede | ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: