12 Kasım 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

12 Kasım 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

€ Sayfa Şehir meclisinde bir - röportaj İki şey şey ) kelimesi iki saat münakaşa edildi (Baştarafı 1 inci sayfada) geldi. Fakat bu talimatnamenin daha dördüncü maddesi okunurken, meclis, bir kelime yüzünden birbirine girdi. Bu mad- de şu cümleyle başlıyordu: Halkın huzur, ve rahatını kaçıracak geyleri yapmak, ve saat yirmi ikiden sekize kadar sokaklarda, ve yirmi dörtten — sekize kadar ev ve apı an içlerinde hoşnutsuz- kuğa ve sızıltıya meydan verecek — derecede buğırıp çağırmak... yi ten bu uzün cümle, sabırsız Can yarı yerinde kesildi - Olmaz,. Bu madde sakat... - Neresi sakat? — Her taran sakat.. Halkın hatına kaçıracak şey- » diyorsunuz. yler» nDe demek? — Bu, tasrih olunmalı! «Şey» gibi müpbem bir ke- lime kullanmak, iyi bir «şey» değildir. Adalı Avni de parladı — Doğrudur... Oradaki şey kelimesi, sadı anlatamamak- aczinin ifadasidir. kelimesinin mânasını, herkes keyfine mi uyduracak? Böyle şey olur mu? Böylece başlıyan aşeya münakaşası Hzü- dıkça uzadı. İtiraza j n değildi. Gene Adali ayni maddenin b teşhir, ve teşrih et onra bu maddoede, gürültü, patırdı mek tarafı sade bu kelime de Avni ayağa — kalkarak, a bir sakatlığı Saat 22 den a yasak deniliyor. Bu ne de- Saat 22 den gonra yasak, ondan ev - ı mi? Pari | rayı basacak, ihtara, itiraza kalkış miy- | kadıntı Jzifat yetinde kaldı. Fakat ondan sonraki madde- ler de ayni derecede gü kopardı. Altıncı maddede şu cümle vardı: *— Yollar, meydanlar, sinemalar, gazino- lar, nakli vasitaları gibi umuma mahsus yer lerde halkı tiksindirecek, utandıracak, inci - tecek eşeyler» yapmak yasaktır!e Adalı Avni gene söz aldı: — Bu, talimatname mi, yoksa şeyname - mi? tavzih edilsin! Tallmatname müdafileri cevab yetiştir - dili cek, ineltebilecek şeyler sayıp — tükenmeki biter mi? Meselâ geçenlerde, Yenicdmi önün- de bir adam pantaloh donsuz dolaşarak, davranmanın memnu deye İlâve mi edelim? Bu kabil hareketleri İtalımatnameye açıkça yağmayı göze alsak bi- ile, yapılabilecek bütün münasebetsizlikle' hmine, takdire imkân-var mı? Günün birinde, bir ahlüksız çıksa da, ak- la gelmedik edobsizlik etse, sonra da; - Bunu yapmmak memnun değildir. Tali - hi ı—d'* böyle bir yasak yok! dersö ne ya Bu müdafaa, az evvel bir başka maddede kabul edilmiyen «şey» kelimesinin, bü taad- dede ipka olunmasına kâfi geldi. Ve üçün- Jcü gürültü de, dokuzuncu maddenin şu fik- | rası üstünde kop n, ükkân — sahiple binalarının önündeki yı kayıp temizlem » Hamdi Rasim oldu . dedi, bu madde, e Bf Ha veren halka bir de tanzifat a - vergisi d, saati bir gözünüze, bu maddeyi öbür gö- zünüze dayayacak — Bu zamanda patirdi cek! Talimatname müdafilerinden birisi ce - ceza kanunu » © kanunu onun Bözüne dayarsı Bir başka âza atıldı: Evet... O maddenin sın. Haj ) tara! bundan fa: dit edilemez. Gürültü, patırdı kaydın daha takyid edelim de, abhali, şehii da, talimatname korkusile ayak larının ucuna basarak, hırsız gibi mi dol: sın? Bir başka âza da meraklandı: — Hem bu te t? Bu yeni bir tadil mi ediliyor? Hangi maddeler deği: Hiyor? Çünkü eğer yeni bir talimatname ya piliyorsa, bunun buraya makamdan gelme- Si lâzım! Bunları bilelim biz! Avukat Paruki cevab verdi — Vükıâ bu talimatname miştir. Fakat geçmeseyd umumiye, icabında, makamın tensib etme - diği bir kararı bile veremez mi? Buna salâ- | hiyetimiz yok mu? | Feridun Manyasi de, bu müdafaanın ek- siğini tamamladı — Herm, anlaşılıyor ki, bazı arkadaşlar, bu imatnamenin mahiyetinden haberdar de idirler, Makam, bundan üç sene evvel, mü tehassıs kimseleri, yeni bir zabıtal beli talimatnamesi hazırlamakla tevzif et Bu vazifeyi üzerlerine alanlar, tam bi çuk sene muhtelif kanunları tetkik - ettiler. | Vukuflu kimselerden mütalea ve fikir topla- dilar. Ve bunu meydana getirdiler, bu talimatnameyi, bizim encümenimiz yapma -İ ©. Encümenimiz, sadece, bu talimatname - nin, meclisimiz namına tetkikile vazifedar - dir. Fakat söylediğim gibi, bir buçuk senedir, meclisten çıkarılamıyan bu Akıbeli tehlikededir. Çünkü —eğer bir «şey> kelimesi üzerinde bir saat — oyalamlırsa, bu talimatnamenin müzazettsine — celselerimiz değil, ömürlerimiz bile yetmezi Bu sözleri haklı bulan rels, mahud ma: denin müzakeresini, tehir etmek mecbur! raz kaklı |meleliği tahmii doku -|. p geçenler, ngıevr kııdıı" u talimatnamenin | 1 ediyor. Feridun Mânyasi, cevab vermek Için, iti - unu beklemeye sabredemedi ek? Bü halkıı, da Laheyde, berkes, evinin, dükkânının önünü, İsubunlu Bu meclisi valadı: Balıkpazar de Havzada güldürdü. Fakat di İtirazlar birbirini ko- mız var. Kendi- | inin eez; çekeceksiniz? Evet... «Sahibis kelimesi kaldırılsın, kinleri denilsi — © da olmaz, ida siz mi öde - sa- S1 sabahleyin te yeniden — Cezal dedi. Ü stman ne olacak? Adamcağız, vazife- “|sini gördüğü halde paraları sökülecek n Feridun Man; vab verdi: Rfendim... Maksad, Bu' kapının önünü temiz mektir. Bu cövaba, Hamdi Rasim, altından ayan bir sualle mukabele € Kapının önü dediğiniz. yer, sokaktır. k, tanzifat vergisi versin, hem de sokak süpürsün? Soruyorum: Sokakları temiz- lemek, belediyenin vazifesi midir. değil mi- dir? aklı bir hiddetle ce kesin, bulundu- masını temln el- anı uzunca bir sükütla alan bu su - âlden sonra, mahud maddedeki «sahibi * Hmesinin yanına, bir de eşügi eklendi! Ve diğer maddelerin iye birakılı şDağılan üzalardan birisine: Şimdi, dedim, 9 maddenin müzakeresi bir celse sürdü. Bu hesapça, bu bin madde talimatname buradan bir buçük asırda kar! Muhatabım. gülümsedi: Korkma.. Hele âzalarıri münakaşa be - vesleri yatışsın da gör... Alimalleh, 9 madde- vi değil, 9 talimatnameyi bir celsede çıka - rırlar! Nati Sadullah YARARARLARARARADARARARARARI Amerikada ilk faşist Devlet teessüs etti (Baştarafı 1 inci sayjada) Amerika matbuatı, Brezilyada vuku bulan bu değişikliği endişe ile kar: makta ve Faşizmin Okyanusu aşarak, Amerikanın yanı başında ahzı mevki ettiğini yazmaktadır. Amerika hariciye nazırmın beyanatı Vaşington V1 Ç(AA.) — Hariciye nazırı Welles gazeteleri kabul ederek da faşist bir rejim kurul - muş olması münhasıran Brezilyayı a - lâkadar eden bir meseledir. Amerika - nın siyaseti başka milletlerin dahi işlerine karışmamaktadır. Welles bu mesele hakkında fazla bir şey söylemek istememiştir. Cürmü meşhud kanunu Ankara 11 (Hususi) — Cürmü m kanunu hükümlerinin ordu mensupla - rına tatbik tarzı tesbit edilecektir, “İdürülmüş ve şehrin şimal Filistinde tekrar Bombalar patiıyor (Baştarafı 1 inci sayfada) Öğleden sonra bir başka Arab da mahallele de bir bomba daha atılmıştır. rhâl yetişerek inzibatı te - Geçen saiı günü beş yahudi köylüsü - nün katlile alâkadar oldukları tahmin e- dilen 17 Arab tevkif edilmiştir. Bundan başka Kudüs camli i Şeyh Ensari — katledilmiş, ! yahudi de yaralanmıştır. Kudüsli (A.A.) — Bugün şehir m kezinde birdenbire karışıklıklar tevel « bir Ye « mı çıkmış mütarekenin yıldönümü meras! ihlâl etmiştir. Bir bomba atılmış ve beş Arab ağı rette yaralenmıştır. Bu sene üçüncü defa olarak halkın saat 18 den sonra sokakla- ra çıkması yasak edilmiştir. Bü xşeye ler de ne olüyor? Bu eşeyler, | İni ikaz ettim. Av Hulkı utandırabilecek, - tiksindirebile -| Çgil yavrüsu gibi dağıtmıştı!. Böyle | olduğunu da bu mad | eline | | vazifesdidir. | » HÂDİSELER KARŞISINDA Karınca ile aslanın hikâyesi Karınca, bir gün aslanın ayağına tır- manmış, lüyleri arasına sokulmuş. Aslan yürümüş, orm. laşmış, İnine gir- yatmış, av dan çıkmış; & bara kaba — Ben, d nmiş. Ka- , rasgeldiklerine: aslanın en yakın ârkı- Bana, ormanda dolaşalım mı? dedi; dolaşalı dedim.. Dolaştık, Avcı- lar pusu kurmuşlardi. Ben gördüm. Asla- lara hücum edip on- ları paraladık. Sonra birlikte ihe girdik, rduk, dinlendik. A: iyım, görüp; aslana, karıncanın letliklerini-tekrar etmişler, aslan gülmi — Ben ©o karınca. Ben unla arkadaşlık eder miyim biç, mal tüylerim arasına girmiş, yaptıklaı ni görmüştür. Fakat ben karıncanın de- tiklerine- şaşmıyorum, - Ya ne; şıyörsün? — Koskoca aslanla minimini |nin arkada: ettikler İzindan işitip İna: karınca- ini karıncanın ağ- şaşıyorum. lağıma bir ses kakkmda — doğrud: konuştum. İndirileceği söyledi Tramvayda burnumıum di gırıyorlar ndim yanlış tatbik rıî k para İ ierdim. Bu v Sakak or Dün polis IŞ hareket eden numara anlatı müdürile bir semür gördün * Böylelerine rasladıkça, Tanın hikâyesini, karın yup inananlardan olr orum. karınca ile at- anın ağzından dü- adığıma - şükredi- İsmet Hulüsi İngiltere ile Franko Arasında Yeni münasebalt İ inci sayı (Baş tarafı a) tile General bulunan top - daha mem- ederek küme altında amaât arası! Büyük Britan nconun idares i ma rici bir temasi her iki taraf topraklarında karşılıklı ola- ak tebaalarını ve menfaatlerini koru . k için Büyük Britanya hüküretinin a da tesis mok üzere bir memur gi na mükabil İngiliz * a Franconun bir memurunu kabul etmesi takarrür etmiştir. Bundan başka sayıları mahdud diğer bir takım tâli memurların da tayini ka. rarlaştırılmıştır. Bunlarğıı — oturacakları yerler iki taraf arasında tesbit oluna - caktır, Bu memurun Londrayı kabu nün idaresi 2ltında bulunan topraklarda. ki makamatın tanınmasını kat'iyyen ta - zammun etmediği gibi iki taraftan hiç b ri diğerinin memuruna diplomatik sa) hiyetler vermiyecek ve kendi için de böyle salâhiyet verilmesini bekle- miyecektir. Bu haftaki lig maçları —TAKSİM STADINDA — Galatasaray - Süleymaniye Basri — ŞEREF STADINDA — Vefa - Eyüp Said Salâhaddin Beykoz - İstanbulspor Cafer — KADIKÖY STADINDA — Fenerbahçe - Topkapı Sami Beşiktaş - Güneş Nuri Boşut mı bana ver, kapı dışarı ede- | kümetinin de Lah- Memturu | İstanbul lig maçlarının ikinci haftası oyunları pazar günü Kadıköy, Taksim ve Şeref stadlarında — yapılacaktır. Geçen |hafta yapılan- maçlardan galebe ile çı- İkan Galatasaray hariç, bütü v sözleşmişler gibi abere kalmış olma- ları ve Galatasarayın da güçlükle bu ga- |lebeyi elde ett bakılırsa, bu senel maçların fazla alâka ndaracak — bir dızda devam edeceği anlaşılmaktadır. Her vesile ile söylemek fırsatı buldu - Bum bir noktay e temas mec- büriyeti. hâsıl oldu. Bizde futbol her tarafta büyük bir rağ- bet görmüş olmasına mukabil her gün daha gerilemektedir. Büyük lıklarını fut- u dürüst ilmek için emek sarfeden şayanı dikkat eklinde göstermek suretile futbol â- yenilik bir müddet futbol varlığımızın etmekte olduğunu er yaptığımız Lı/ı oyalıyaca ğ kçe sukut (.ıulıl.ı:.ını) - Sıilr—ymnmye geçen hafta yaptığı oyunla bizi tatmin edeme İrından sonra cusunu n Galatasarayın daha par- celer — alabileceği zannetmek kine | beraberd'm. klini muhafaza etmekte olan hü- tum hattının henüz Jüzumu kadar id - manlı olmaması da takımı büsbütün za- yıf bir şekle sokmaktadır, En genç oyunculari kadrosuna almış y Galatasaray — için hatırı sayılır bir tehlike olacağımı kabul etmek İâzımdır. | Vefa - Eyüp hafta evvel her iki takım karşılaş- rakib takımlarla müsavi oyunlar rdır. bul liğinde oldukça l:uvvt-(lı va - Vefa takı m yapmakta olduğundan mutlaka kazanma- Bir tıkları yapmış tte ola aha iyi Eyüble yapacağı ma: çalış; Geçen hafta Süleymaniye — karşısında daha ziyade müdafaa ile oynıyan Eyü - bün bu tarz oyu Vefa karçısında tu- İtunması çok güç olacaktır. | Beykoz « İstanbulspor Haftanin güzel oyunlarından biri hiç şüphe yok ki bu iki takımın karşılaş - masile olacaktır, İstanbulspor eski kad- İrosunu toplıyabildiği için bugün hayli kuvvetli vaziyettedir. Güneş ile müsavi bir oyun yapması, hattâ son dakikalara kadar galib bir va- ziyette bulunması kolay sarsılır bir ta» kım olmadığını isbata kâfidir. Beykoz takımı da en idmanlı bulundu- Bu bir sırada parlak dereceler almak mec. buriyetindedir. Takımı çok genç oyuncu- lardan mürekkep olan Beykozun bu hi ta daha güzel bir oyun yapacağı ümid e- dilmektedir. Fenerbahçe - Topkapı AGeçen hafta Beşiktaş karşısında ciddi bir tehlike atlatmış olan Fenerbahçenin bu hafta kendi sahasında yapacağı ilk maç için fazla sıkıntı çekeceği ümid edi- lemez. * Bununla beraber kat'iyyen ihmali caiz olmıyan Topkapı takımı zaman zaman büyük takımları sarsmış bir kuvvet ola- rak maruftur. Çabuk ve temiz fütbol oy- namaktadır. Büyük takımların kendine ehemmiyet vermemesinden istifade eden Topkapı takımının bazı takımları olduğu gibi Fe- nerbahçeyi de hatırı sayılacak kadar tı lettiği henüz unutulmıyacak kadar ya - kındır, Milli küme şampiyonluğu kazanan ta- kımdan yalnız Yaşarı kaybeden Fener - Hle 1 her gün biraz| Beşiktaş ile Güneş bu hafta karşılaşıyor Bu hafta Galatasaray, Süleymaniye; Vefa, Eyüp; Beykozı İstanbulspor; Fenerbahçe de Topkapı ile çarpışacak bahçenin heyeti umumiyesi de çok Şi değildir. Beşiktaş - Güneş İşte lig maçlarının mühim oyun dan biri de bu hafta taraflardan £ İlk maçını Fenerbahçe gibi bir t a yapmak zorunda kalan Beşiktaş, k ini Fenerbahçe önünde kurbanlık ! yun gibi zannedehleri hayrete düşür: ve bütün nazarları üzerine çokm Geçen haftaki maçta bütün ha teş kesilen Beşiktaşın bu çıkacak bütün takımları mesi veya sürüklemesi - için f gayri tabliliklerden daha başka olmak icab eder, Beşiktaş bu formu tutabilir mi bi n—n"'4< rum. Sür'atli ve uzun paslarla yaptığı o4 yun karşısında şimdilik tutunacak takiffi| her halde çok ihtiyatlı bulunmak sure * ancak onun hücumlarını kesebile $ cektir. Güneş geçen hafta ümid edilen neti * eeyi alamadı. Bir maçtan berabere a: rmak hemen bir takımın z: sini vermezse de, kuvvetl takımların güğ Jolsa bile ka kül vaziyette kalmaları elbette endişe müucibdir. Güneş takımı için t raber en kuvvetli mevsin Bu sene Rasih tahsil dolayısile takım- dan ayrılmış, hücum hatlının en kuvvetli ikl oyuncusu Rebii ve Salâhaddin n geçen sene bir parça daha yaşlanmış büs lenmaktadırlar. Takım yeniden ıslah edilip kuvvet bus lunciya kadar hayli zorluklar çekeceği zannedilmektedi İşte bu hava içindeki Beşiktaş - Güne$ maçı bütün ümidleri bir taraf lehine çeş kip durmaktadır. Ordu atlı Müsabakaları alihsiz ol geçen ser Ömer Besim Geçen hafta Ankarada başlıyan ordü atlı müsabakaları ayni heyecan ve mü * vaffakiyetl tedir. Şimdi * ye kadar yapılan müsabakalarda: Avru” pada büyük muvaffakiyetler kazanan V€ beynelmilel şöhret kazanan dan başka bir çok zarı dikkati celbı Yukarıdaki resim başı Cevad, ve teğmen Eyüb Öncünüf muvaffakiyetli atlayışlarını görüyorsu * nuz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: