21 Aralık 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

21 Aralık 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“len sun'i, soğuk, beykel gibi güzelli 21 Birincikânım Yüz tuvaletinde tabiilik Dünün Yyüz mskyajı fazla mübaldğalı idi. Bugünkü daha çok tabiidir Dünün güzeli Daha düne kadar sevilen, hoş görü - bu- gün yerini canlı, tabif ve sıcak bir ka- dın güzelliğine bırakmış bulunuyor. Mak- yaj artık yüze heykellerin cansız, ku - sursuz güzelliğini değil, yaşıyan, duyan yüzünde ıztırab, neş'e ve heyecanın can- hlığını taşıyan kadın güzelliğini vermi - ye yarıyacak. Dünkü güzel, ilhamını sinemadan alı- yordu. Bugün hayattan alacak, Koydu - ğumuz iki resimde bu farkı çok açık bir şekilde göreceksiniz. Bu iki resim ayni kadınındır. Bütün fark çizgile gösterilen kısımlarda (saçlar, kaşlar, ten ve du - daklar) yapılmıştır. Solda da alın apaçık. Saçlar tabli şe - killerinden tamamile uzaklaşt. heykele form vermek ister sımsıkı taranıp, başın iki yanlarını bir bukle çer- Çevesi içine almış. Halbuki sağa bakınız. Ne tabil bir baş. Kısa kesilmiş, iyi bir permanantla biraz lmış, bir da fırçadan geçirilip kendi haline bıra - | t kılmış saçlar. * Numara (1) kaşlar tabif kaş yerinden | çok daha yukarıda, gözü çerçeveliyen ke- Bugünün ve yarının güzeli sun'i ağırlığı altındaki gözlere tatlılık - tan çök uzak bir hakış veriyor. Numara (2) bir de şu kaşlara bakınız. Biçimleri, kalınlıkları ne kadar tabil. Bu, hem bakışa tatlılık veriyor, hem gözün üstündeki kemiği gizliyor. * Solda cildi görmenin imkânı yok. Ka- lın bir makyaj tabakası onu maskelemiş, Ne tabii renkten, ne de nescinden bir şey farkedilmiyor. Sağda cildi c taplaze, Pudra ve krem bu deriyi örtmemiş, gizlememiş, yalnız tazelik ve biraz da düzgünlük ver- miş. * Solda bu ağız, hemen tamamile yap - madır. Kadının dudakları (bilhassa alt dudağı) hiç bu kadar köşeli ve kalın de - ğilâir. Sağda tabil ağzını görmek istiyorsa « nız bu resme bakınız, yaradılışındaki çiz- adık kalarak hafifçe kırmızılaş e bu dudaklar tabilliklerinden hiç betmemişlerdir. mün güzeli bu canlı ve tabil güzeldir. Bugünün makyajı da kadına bu Büzelliği veren hafif, şeftaf ve tabü bir miği meydanda bırakmış. Bu, kirpiklerin | boyanmadır. Spor şapka Yeşil fötrden, kordeller kahve rengi grogren. çe Çocuklarda - kabızlığın önünü almak için Ekseriyetle kışın iki ile beş altı yaş â- raşındaki çocuklarda inader bir kabızlık başlar. Buna sebeb olan şey çocuğun, so - ğuk havalarda, evde kapalı kalmasıdır, Evde dışarıdaki gibi koşup oynıyamaz. Vücud hareketsiz kalır. Soğuk hava ço - cuğun iştihasını açar, Yaza nazaran fazla yemiye başlar, Bu fazla yiyeceğin fazla da posası olur. Halbuki hareketsizlik ço. cuğun barsaklarını — tembelleştirmiştir. Bunları sık sık dışarı atamaz, En tabii çare şudur: Çocuğa bol su içir. mek, bol taze meyva yedirmek, Mümkün olduğu kadar evde koşup oynamasını te- min etmek. Bluzlarınızı kendiniz dikebilirsiniz Fek az dikiş bilen kadınlar bile bu bluz lanı dikebilirler. Bu. na mukabil şık ve modaya çok uygum- durlar. Solda — İpekli ku- maştan kazak. Göğ - sünün iki yanında Üstü pikürlü birer pli ver, Kollarında, belinde, önünde ken- di kumaşından fiyon- galar, Ortada — Yuvar « lak Bu roba - da — Yakası (ön ve arkada) büzgü lü kol ağızları da büzgülüdür. ile dikilmiş bir korsaj. Küçük bir bask. bluz. Kollar yerler, * omuza dikildiği SON POSTA Bugunk 1 Azmi Gürel, Sirkecideki -İzmir * gazinosunun garsonlarındandır. Birçok maddi ve manevi tecrübeler onda bekârlığın sultanlık olduğu kanaatini u- yandırdığı için, 30 yaşını geçmesine rağ- men yalnız yaşamayı tercih etmektledir. Fakat mesleğinin nankörlüğüne bakı- nız ki, beyaz gömleği sırtına tam on yedi sene evvel geçirdiği halde, gündeliği bir lirayı aşmamıştır. 3 Azmi, masum saadetini, munta- * zam yaşamasına borçlu olduğu- nu söylemektedir. Sabahın saat sekizin- de içine girdiği gazinodan, gece yarısın- dan bir saa! evvel kurtulmaktadır. Fakat evinin sakın havasına kavuşup, bol su ile yıkanmak, Azminin sade ellerine, yüzü- ne biriken mikroblu tozları değil, asabı- na yüklenen yorgunluğu ve vücudunu saran uyuşukluğu da gidermektedir. Okumaya da düşkün bulunan Azmi, filozofluktan da hoşlanıyor, ve bana: «— Suyu seven, hayatı da sever!> di- yor, 5 Hergün müşterilere hizmet eden * Azmi, tatil zamanlarında müşte- ri mevkündedir. O: — Fakat, diyar, garson olmanın bir fe- nalığı var: İnsan, işden anladığı, ve her kusuru gördüğü için, hiçbir. garsonun hizmetinden memnun olamıyor. Azmiye sorarsanız, istirahat hakkını kazanmış bir iİnsan keyfile içilen bir fincan çay, mirasyedinin ıçliği on şişe şampanyadan fazla zevk verir: «— Ben, diyor, çalışmadan karnımı de- yursaydım, fımdakilerden bir hırsız Bgibi utanırdım!> 2 H Azmi Gürel, bu bir Hrayaâ mukâbil, günde tam on altı saat çauışmaktadır. Fakat öğle ve akşam yemekleriti, çalıştığı gazinodan yediği bü mütevazı kazanç, onun mübrem ihtiyaçlarına karşı koyabilmektedir. Haftanın iki izin gününde, yarım yevmiye aldığı için, her yedi gün nihayetinde, Azminin elinde kalan para altı lira tutmaktadır. Bu para da, haftada 280 kuruş oda kirası ödiyen Azmınin, çamaşır, esvab, hamam, traş, çay, kahve, sinema, gazete, kitab gibi muhtelif masraflarını ancak kapatmaktadır. 4 Azminin her gece, yıkanıp yatağına uzandıktan sonraki meşgalesi, zev- *” ki ve ilâcı okumaktır. Azmi: — Okuyorum... diyor. Ne bulursamı, ne elime geçirebilirsern okuyorum. Çünkü insan okuyunca, hem eğleniyor, hem dinleniyor, hem öğreniyor! Hem de unut- mayın ki, kitabın getirdiği uykunun keyfi, hiçbir uyku ilâcında bulunamaz! Ki- tab insanı hem tatlı tatlı uyandırıyor, hem de tatlı tatlı uyutuyor! 6 « Yazın imkân buldukçr desma *x kışın cömerd bir müşteriden açıktan bahşiş aldıkça sinemay tiyatreye gitmeakten de hoşlanaın Azminin ma- sum eğlencelerinden birim de, neş'eli bir arkadaşla iki parti tavla — atmaktır. Azmi: «— Ben mes'udum! diyor, ve ilâve ediyor: «— Yeni açılacak garsonlar mektebinde bana da bir hocalık versinler... de, hayatlarından şikâyet eden garsonlara, larını öğretirim!» I Tertib eden: Naci Sadullak — Fotografları alan: Cemal ı LAT N üR İ ee d İngilterede bir tren faciası Ben z para ile çok mes'ud olmanın yol- İngüterede Edimburgh ile Glascow ara sında 35 kişinin ölümile neticelenen bir tren kazası oldu. İngilizler bu hatta yir mi senertlenberi böyle hoz4 olmadığını söylemektedir. Kesmimiz facia sahnesini gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: